Ana babanın çocuğun dini konusundaki tutumları |
yunuscan86 |
Ben hukuk fakültesi öğrencisi olarak kafama takılan bir soruyu yöneltmek istiyorum.Kimi aile hukuku kitaplarında ailenin çocuklarını dinsiz yetiştirememeleri ve onlara din hakkında olumsuz telkinlerde bulunamamaları gerektiği belirtiliyor.Tabi bu doktrinde tartışmalı ancak,ana ve babası dinsiz olan bir çocuk neden dinsiz yetiştirilmesin ki?Bu konuda hukukçulardan cevaplar bekliyorum.Teşekkürler. |
commodore1tr |
Bir hukuk fakültesi öğrencisi olarak siz bana söyler misiniz ? Niçin çocuk kazara cinayet dahi işlese kanunlar ona tam tatbik edil miyor ? Hatta niçin ceza bile verilmiyor ?
Bu soruların yanıtını verdiğinizde sorunuzunda yanıtını bulacaksınız demektir bence .... |
yunuscan86 |
Öncelikle neden başka bir konu açtığınızı anlamadım.Ama sordunuz söyleyim.Tam bir hukukçu olmasamda,sizinde söylediğiniz gibi adı üstünde çocuk bu.Akli melekeleri yerinde olmadığı için ceza konusunda muafiyetleri var.Bu yeterince bir cevap sanıyorum.Ancak şu konuda size katılabilirim.18 yaşından küçükler için başka cezalar uygulanıyor(Islah edilmesi gibi).Bence bu yaş sınırı fazla.Bunun 12-13 yaş sınırına çekilmesi daha mantıklı olabilir.Çünkü bu yaşlarda bile bir kişi mantıklı düşünme yetisine sahip olur.Cümlenizin sonunda dediğinizi anlamadım pek.Bu soruya vereceğim yanıtla benim sorumun yanıtını nasıl alabilirim ki?Siz cevaplayın da öğrenelim[;)] |
fulya83 |
Sayın Yunuscan86,
Bence de siz bu sorulara cevap verirken "akli melekeleri yerinde olmadığından" diyerek sorunuzun cevabına ulaşmışsınız. Akli melekeleri yerinde olmamak, daha hukuksal bir anlatımla; temyiz kudretine sahip olmamak demektir. Temyiz kudretinin ise konuyla en çok bağdaşan tanımı; ayırt etme gücüne sahip olmak demektir. İyiyle kötüyü, doğruyla yanlışı.
Bunların yanında her birey özgürce araştırma yapma, fikir edinme hakkına sahiptir. Ancak reşit olmayan bir birey kendisi için doğru ve yanlış olan fikirleri henüz ayırt edemeyeceği için çevresinin ve özellikle ailesinin etkisi altında kalacaktır. Bu durumda da o fikri özgürce edinmemiş olacaktır. Bu sadece dini görüş için değil siyasi görüş için de geçerlidir. Kanımca bahsettiğiniz görüşleri savunanların görüşlerinin kaynağına bu ve benzer fikirler oluşturmaktadır. Burada da bu hassasiyeti göstermek ailelere düşüyor kanısındayım. Tabii bunun yanında,bu fikirler günümüz toplumuyla. aile yapısıyla tam bir uyum gösteriyor mu bu tartışılır. |
Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Sayın yunuscan86,
Bu konuyu hangi kitapta okudunuz ya da hangi doktrinden alıntıladınız bilemiyorum ancak ben şimdiye değin hukuk kitaplarında böyle bir bilgiye, açıklamaya rastlamadım, kaynağın ismini verebilirseniz sevinirim.
Çocuğa şu dini seçeceksin diye dayatmak ne kadar sakıncalı ve de yanlışsa, dinsiz olacaksın diye dayatmak da aynı derecede sakıncalı ve de yanlıştır. Çocuk, belli bir olgunluğa geldikten sonra kendi kararlarını verebilmeli, kendi tercihlerini belirleyebilmelidir. Anne-babanın bu süreçte çocuğa sadece insani değerleri öğretmesi gerekir diye düşünüyorum.
Bu ülke babadan kalma, körü körüne ideoloji ve inançlar yüzünden çok şey kaybetti. Bu nedenle "Bir şey olmadan önce birey olmamız gerekmektedir." |
commodore1tr |
Sayın yunuscan86 ;
Sorunuzu kendiniz yanıtladığınız için teşekkür ederim.
Doğumla başladığı kabul edilen yaşam kişinin belirli bir yaşa gelene kadar yeterli olmadığına karar vermiştir. Bu ufakken beslenme sonrada ibate olarak temel ihtiyaçlar , gelişime görede fikri ve zihni yeterliliktir. Bundan dolayı 'birey' olana kadar kişiye bir şey empoze etmek ve dayatmak yanlıştır. Öğretilen empoze edilen doğru olsa bile yanlıştır. Yaşına göre verileri verirsiniz belirli bir yaştan sonra o daha çok toplayarak verileri kararını verir.
|
yunuscan86 |
Sayın Av.Dilek Hanım,
Şunu söylemek isterim ki ben çocuğun dinsiz yetiştirilmesinin veya herhangi bir dinin dayatılması gibi birşey söylemiyorum.Benim kafama takılan çocuğun dinsiz yetiştirilmesinin mümkün olamayacağını savunan hukuk adamlarının neye dayandıklarıdır?Kişi tabi ki belli bir olgunluğa erişince kendi dinini seçmekte özgürdür.Ancak kişi ilk eğitimini ailesinde alır ve bu eğitim de çocuğun kişisel gelişiminde büyük rol oynar.Tabi ki çocuğa insani değerler öğretilmeli fakat bu değerler dinler arasında farklılıklar gösterir.Sizin görüşlerinizde katıldığım yönler de var tabi ki.Bu arada alıntı kitabım ise Turgut AKINTÜRK 'ün 2.Cilt Aile Hukuku |
Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Sayın yunuscan86,
İletimi yazarken sizin öyle düşündüğünüz bir an için dahi aklımdan geçmedi, böyle bir izlenim yarattı isem lütfen kusura bakmayınız.
Verdiğiniz kaynak için teşekkür ederim, bilgilerim beni yanıltmıyorsa mevzuatımızda bu doğrultuda bir düzenleme bulunmamaktadır, dolayısıyla belirttiğiniz husus yazarın kişisel görüşünden ibarettir diye düşünüyor ve öyle olmasını umuyorum. Yazar hangi saikle bu görüşün arkasındadır bunu bizlerin bilmesi çok zor.
Şahsen ben yazarın görüşüne katılmıyorum. Sizin çocuğun gelişiminde ailenin büyük rol oynadığı görüşünüze katılmakla birlikte tekrar belirtmek isterim ki ailelerin yapması gereken çocuğa temel kavramları öğretmek, insani değerleri aşılamak, bilgilendirmek ve ışık tutmak olmalıdır. Gerekli ve yeterli veriyi alan çocuk belli bir yaşa geldiğinde kendi kararlarını kendisi alabilecek, kendi seçimlerini kendisi yapabilecektir ve bu şartlarda gelişimini tamamlayan birey dini, inancı ne olursa olsun kişiliği oturmuş, kendine güvenen birey olarak tüm dünyaya faydalı olacaktır.
İnsani değerlerin dinlere göre değiştiğine de inanmıyorum, dürüstlük, çalışkanlık, temizlik, yardımseverlik, paylaşımcılık gibi birçok insani değer tüm dinlerde, tüm toplumlarda aynı anlama gelmektedir.
Saygılarımla. |
commodore1tr |
Sayın yunuscan86 ;
İlk açmış olduğunuz forum ile gelinen nokta çok farklı iletinizde 'Benim kafama takılan çocuğun dinsiz yetiştirilmesinin mümkün olamayacağını savunan hukuk adamlarının neye dayandıklarıdır' bölümünü bende atlamışım sanırım her nekadar o anlam çıkmıyorada ...
Sanırım sayın Yüksel bu satırı tam okumadı. Yazar doğru demiş. Şundan dolayı doğru demiş çocuk ilk temel bilgileri anne babadan alır, ancak daha oyun çağı geldiğinde bile anne baba dışında etkiler çocuğun üzerinde tesirli olmaya başlar. Bilahare okul gelir çevre nasılsa o kültür sizi etkiler istediğiniz kadar anne baba ateist olsun dinsiz olsun çocuk bir şekilde dinle tanışır.
Örneğin islam ülkelerinde okunan ezan çocuğun ilgisini çeker etkilenir, hristiyan çocuk her pazar diğer arkadaşlarının pırıl pırıl giyinip kiliseye gitmesinden etkilenir, arkadaşlarından mutlaka bu yolda bir iletişim kurar. Günah o, öyle yapma , taş olursun , gibi bir takım kavramlar vede çevresi çocuğun üzerinde büyük etki yapar.
İlk okula başlayan çocuğun üzerinde anne babadan çok öğretmen ve okul arkadaşlarının etkisi büyüktür. Bir şekilde bayram kandil çocuk bunlarla karşılaşır... Okulda kutlama yapılır v.s v.s Dolayısı ile 10 yaşlarındaki bir çocuk ailesi dinsizolsa dahi çevre etkisi ile o kültürde etkin olan dinle bir şekilde tanışmış olur... Önemli olan burada bence çocuğa din ve ya dinsizlik konusunda baskı yapılmamasıdır.
|
Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Sayın commodore1tr,
Yunus Bey'in ilk iletisindeki yazarın "ailenin çocuklarını dinsiz yetiştirememeleri ve onlara din hakkında olumsuz telkinlerde bulunamamaları gerektiği..." ibaresinden ben şu sonucu çıkardım; aileler çocuklarını dinsiz yetiştiremezler dolayısıyla bir dini benimsemelerini sağlamalıdırlar, onlara din hakkında olumsuz telkinlerde bulunmamalı dolayısıyla dinsizliği övecek ya da dinden soğutacak tutumlardan kaçınmalıdırlar.
Bu durumda bu düşünceye tam olarak katılmadığımı, eksik olduğunu dile getirmek istedim. Aile elbette din hakkında olumsuz telkinlerde bulunmamalıdır ancak aynı zamanda çocuğu herhangi bir dine de yönlendirmemelidir. Din ve birtakım değerler hakkında temel bilgiler verilmeli çocuk araştırıp öğrendikçe kendi tercihini yapabilmelidir. Bu konuda sizin de bahsettiğiniz gibi çevrenin etkisi elbette yadsınamaz ancak aile objektif bilgi vermekten öteye gitmemeli, çocuğu yönlendirmemelidir bence.
|
fulya83 |
Öncelikle belirtmek isterim; ben cevabımı yazarken hiç o yönden bakmamıştım. Soruyu soran arkadaş; "kimi aile hukuku kitaplarında" yer alan diyerek genel bir görüşten bahsettiği için, ben de temyiz kudreti ve özgürce fikir edinebilme konuları hakkında birtakım genel bilgilerden bahsettim ve bu görüşün arkasındaki saikin bahsettiklerim olabileceği sonucuna vardım. Çünkü ben bu görüşü temyiz kudreti, çocuğun aile içindeki yeri gibi konular anlatılırken verilen basit bir örnek gibi düşündüm. Sanırım Dilek Hanım da, yazar, kitap, hangi konuların içinde geçtiği hakkında bilgi sahibi olmadığımız için öncelikle yazının içeriğini öğrenmek istedi.
Buradaki çelişki sadece tek bir cümlenin alıntı yapılmasından kaynaklanıyor bence. O yüzden biraz daha fazla bilgi, anlamamız açısından iyi olurdu. Çünkü bahsedilen kitapta, Sayın Yunuscan86'nın bahsettiği "aileler çocuklarını dinsiz yetiştirmemeli" cümlesinin ardından "bunun yanında belli bir dine de yönlendirmemeli" anlamında bir cümle geliyor olabilir. Ancak yalnızca "aileler çocuklarını dinsiz yetiştirmemelidir" gibi fikirler içeren bir hukuki kaynağa ben de hiç rastlamadım. |
yunuscan86 |
Sayın Fulya Hanım,
Öncelikle kaynak kitabımda yazar görüşünü açıkça belirtmiş.Yazarın ifadesi aynen şu şekildedir:'Ana ve babanın çocuğu dinsiz yetiştirmelerinin ve ona din aleyhinde olumsuz tekinde bulunmalarının mümkün olmaması gerekir.'
Bu ifade yazarın görüşünü açıkça ortaya koyuyor.Başka ifadesi yok.Bu düşünceyi paylaşan bir hukukçu yazar daha var.Çoğunluk olmasa da doktrinde bir kaç kişi bunu savunuyor.Ama hangi saikle?
Sayın Av. Dilek Hanım'ın da belirttiği gibi çocuk ergin olduğunda tabi ki kendi dinini seçmekte özgürdür.Ben de katılıyorum.Fakat devamında belirttiğim gibi fert ailesinden aldığı eğitimi genelde ileri ki yaşlarında da sürdürür.Bu yüzden Dilek hanımın söylemiş olduğu çocuğa sadece insani değerlerin öğretilmesi hususuna katılamayacağım.Çocuk eğer ki küçük yaşta bir dine veya bir inanışa(ateizm de olabilir) bağlanmaz ise bu fert için ve hatta toplum için bile aşılması zor güçlüklere yol açar.Bu yüzden çocuğun dini kimliği küçükken aşılanmalıdır.
Ayrıca soruma göstermiş olduğunu ilgiye teşekkür ederim.[:)] |