İddet müddetinin koşulları |
zinciray |
Merhaba
tanik oldugum bir konu hakkindaki goruslerine ihtiyacim var.
- Türk vatandasi erkek ve kadin almanyada türk konsoloslugunda 1991 yilinda evleniyor.
- Kadin 2001 yilinda türk vatandasligindan cikip Alman vatandasi oluyor.
- 2005 yili 8. ayda Alman mahkemelerinde bosaniyor ve karar kesinlesiyor.
- Kadin 2005 yili 12. ayinda Alman vatandasi olarak bir Türk vatandasi erkek ile Alman makamlarinda evleniyor.
- Evlenirken alman hukukunda iddet müddeti olmadigi icin problem yasanmiyor.
- Türkiye de bosanma davasinin taninmasi icin kadin basvuruyor ve dava 2006 yilinin 4. ayinda kabul ediliyor.ve Türkiye de bosanma gerceklesiyor.
- Alman kadin ile Türk erkek evliliklerini türkiye makamlarina tanitmak istiyor.Erkek Türk vatandasi konsolosluga Evliliginin Tescili icin muracaat ediyor.
-Ilgili memur Iddet müddetini (300gün) doldurmadan evlenildigi icin (Medeni Kanun Madde 132) islemi yapmiyor.Gidin türkiyeden yapin diyor. Yada ben islem yapmadan posta ile türkiye de ilgili makamlara gonderirirm onlar yapsin. yoksa ben ceza alirim diyor.cumhuriyet bassavciligi da sizin icin suc duyurusunda bulunacak zaten diyor.
Bu durumda ;
1-)
T.C. ICISLERI BAKANLIGI NÜFUS VE VATANDASLIK ISLERI GENEL MÜDÜRLÜGÜ `nün 14/03/2003 tarihli B050NÜV0060001-113-501/14367 Sayi, "Yabancıların Evlenme Ehliyeti" Konu, Genelge 2003/13 `de GENELGE `de "2675 sayılı Milletler Arası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 12 nci maddesi "Evlenme ehliyetine ve şartlarına taraflardan her birinin evlenme anındaki milli hukuku uygulanır." Hükmündedir.Bu nedenle; yabancı uyruklu kadının milli hukuku bekleme süresini öngörmüyorsa ülkemizde bu süre gözönünde bulundurulmayacaktır." İfade edilmektedir.
2-)
Bakanlik Makaminin 25/05/2006 tarihinde yürürlüge koydugu NÜFUS HİZMETLERİNE AİT KURULUŞ, GÖREV ve ÇALIŞMA YÖNERGESİ `nin Madde 107 - 2 `de "Kadınların evlenme ehliyeti vatandaşı olduğu ülke kanunlarına tabi olduğundan yabancı uyruklu kadının milli hukuku bekleme süresini öngörmüyorsa evlendirme memurluklarınca bu süre göz önüne alınmaz." İfade edilmektedir.
ilgili Genelge ve Yönergelerini dikkate alarak bahse konu evli cift icin Iddet müddeti konusunun gecerli olmadigini düsünmekteyim.
Ayni zamanda bu genelge ve yönergeye ilaveten evlenen kadin es Alman oldugundan ve evlenme alman makamlarinda oldugundan Türkiye makamlarinin bunu tanimasi, uluslararasi hukuka uymasi gerekmezmi ?
Ayni zamanda alman makamlarinda evlenirken alman Evlendirme memuruna "Hamile degilim yani evlendigimde 300 gun icinde bir cocuk dogmayacak" seklinde tutanak tutturulmasi da yeterli degilmidir ?
Ayrica konsolos görevlisinin mesuliyetten kacmasi dogmurumudur ?
Konsolosluk gorevlisi memur sikayet edilmis fakat sonuc alinamamaistir. Bu durumda hangi yasal dayanakla memur hakkinda dava acilabilir?
cumhuriyet Bassavcisi evlenen kadin alman vatandasi oldugu icin sadece türk olan erkek vatandasina yüklenebilecektir. Ve bu durumda neler olabilir ?
Kisacasi Iddet muddeti bu durumda gecerlimidir ve konsoloslugun tutumu dogrumudur?
Not: Ilgili yönerge ve genelgeler nvi.gov.tr adresinden de indirilebilir.
Genelge : https://www.nvi.gov.tr/attached/NVI/nufusmevzuati/genelge/12Yabancilarinevlehl.doc
Yönerge : https://www.nvi.gov.tr/project/images/kurulus_gorev_calisma_yonerge.pdf
|
alisinkay |
Siz işlemi yapmayan memur hakkında suç duyurusunda bulunabilirsiniz. |
zinciray |
Daha aciklayici bir bilgi verebilecek arkadas yokmudur ? |
Başak Şahin |
Sayın zinciray, iddet müddeti eğer varsa doğacak çocuğun nesebinin belirlenebilmesi için uygulanmaktadır. Yoksa kadın için mutlak bir evlenme engeli değildir, mesela 300 gün beklemek istenmezse mahkemeye başvurulur,doktor muayenesinden sonra iddet müddetinin kesildiği kararı hakim tarafından verilir. Ya da bir şekilde kadın iddet müddetinin bitimini beklemeden evlendi,bu evliliğin geçersizliği anlamına gelmez,evlilik geçerlidir,doğacak çocuğun nesebi sorunu başka şekillerde çözülür.Medeni Kanunun 154. maddesin de açık olarak ifade edilmiştir.
Kaldı ki sizin de bilgi sahibi olduğunuz gibi evlenme ehliyet ve şartları tarafların evlenme anındaki milli hukuklarına tabidir.
Yani her iki halde de (kadın Türk de olsa) evlenme geçerlidir.Bence bunu işlemi yapmayan kişiye açıklayın ve işlemi yapmasını isteyin,eğer tekrar yapmazsa işlemi yapmadığını gerekli makamlara bir dilekçeyle bildirin. |