Türbanlı bir insan Atatürkü sevemez mi? |
aydın_mollalioglu |
Türbanlı bir insan Atatürkü sevemez mi?
Sever... Sizin de Atatürkü sevdiğinize inanıyorum. Ancak şunu iyi bilmelisiniz ki şu tesettürlü haliniz Atatürkü hiç mutlu etmezdi. O, Türk kadınının uygar ülkelerin kadınları gibi giyinmesini, onlar gibi çağdaş yaşam sürdürmesini isterdi. Ömrü boyunca da bunun için uğraştı.
Şimdi o kafanızdaki kara şeyi çıkarıp kenara atın. Aklınızı kullanın artık.
Bu soruyu hepinize soruyorum tekrar. Teseddür aklı uyuşturmaz mı. Bırakın bu yobazlığı artık... |
ayyıldız |
Türbanla Atatürk sevgisinin ne alakası var?Atatürk şekilci değildir.Ve kendi düşüncelerini Atatürk'ün düşüncesi gibi yansıtmazsan sevinirim.Atatürk insanların kafa yapısıyla,düşünceleriyle ilgilenirdi.Atatürk Türk kadının çağdaşlaşması için yol açtı peki biz o yolu geliştirmek için ne yaptık çalışan eşlerimizi evlendikten sonra işlerinden aldık eve televizyonun başına hapsettik.Hiç kimsenin dini inancı kimseyi ilgilendirmez dini inancı neyi gerektiriyorsa onu yapar yalnız yasalar ne gerektiriyorsa onuda yapmak zorundadır.Bırakın artık şu boş atışmalarıda bu ülkenin ekonomisini,teknolojisini,doğusuyla batısını nasıl aynı ekonomik seviyeye getiririz onu düşünün??? |
mustafaberrak |
aykut bey'e...
Ben atatürk'ün görüşlerinin büyük çoğunluğunu savunan bir vatandaşım. Aynı zamanda tanrı inancım da var. Fakat uyumlu olmayan şeyleri ısrarla yanyana getirmeye çalışılması bu ülke dindarlarının en büyük hatası. Ne bilimle ne de atatürk ilkeleriyle "çoğunluğun inandığı tarzdaki" (Bu tırnak içi önemli) din uyuşmamaktadır, uyuşmayacaktır da. ancak ve ancak avrupalılar gibi gündelik hayata ve bilim hayatımızdan dinin çıkarılması ve sadece içimizde dini yaşamamız bu sorunu çözecektir. Sadece evlet işlerinin değil kişisel işlerimizin de dinden ayrılmasıdır bu Atatürkün de yapmaya çalıştığı bu idi. Uzun uzun konuşulacak bir sorun ama bir iki örnek verip sizi düşündürmek istiyorum.
Rio konferansı; çevre bilimi toplantılarından biri. Sonuç; Çevrede yaşayan herşey(!) doğanın bir halkasıdır ve hiçbir canlı veya bitki diğeri için değildir. O halde tavuklar insan için değildir, biz de bir halkayız onlar da ... Ama dine göre allah üstün olan insan için yarattı onları vs..
Demokrasi eşitliği ve hakkı getirir. İtaat demokraside yoktur. ama din itaat üzerine kurulmuştur. bir ayette "ben sizi bana itaat için yarattım" deniliyor. İtaatın olduğu yerden zaten demokrasiden veya insan haklarından bahsedilmez. İnsan onurlu bir varlıktır, onunu dünyadaki yaşam serüveninin veya yaradılış amacının bir nevi tiyatro oluşu insanlık onuru ile bağdaşmaz..
Bir kişi düşüünün bu ülkede, dini eğitimden geçerek hakim olmuş ve önüne gelen dosyada kişinin (müslüman olup olmaması farketmez) okunan ezan sesinden rahatsız olması, uyuyamaması veya uyanması, dolayısıyla kanuna dayanarak dava açmış olması ve bunun engellenmesini istemesi durumunu düşünün. Buna nasıl karar verirdiniz siz müslüman bir hakim olarak?
Veya Türkiyedeki 15-20 milyon alevinin biz de günde 8 vakit 5'er dakikalık ibadete çağırmak için bir ezgi okuyacağız demesi halinde siz ne düşünürdünüz bir müslüman hakim olsaydınız? Bunları inanın çoğaltabiliriz. Sizinle bir tartışmaya girmek için yazmadım bunları ama bilimle dinin çatışmalarını araştırmak için ömrünüzden 15 gün vermenizi rica ediyorum. Her iki durumdada da sizin daha dolgun bir bilgi ile geri döneceğinizi düşünüyorum. Yani 15 günün sonunda ne karara vardığınızın önemi yok. sadece düşünceler daha sağlam olacaktır. Dediğim gibi sizinle karşılıklı bir tartışma değildi amacım. Foruma yazarsanız tüm insanların okuması yararlı olacaktır...
|
idealist |
''Teseddür aklı uyuşturmaz mı. Bırakın bu yobazlığı artık...''
Bu ne biçim bir önyargı,anestezi uzmanlığı ve düşünce bağnazlığı ifadesi bir cümle...
İsminizin Aydınlığıyla bağdaşmayan karanlık bir cümle..
Aklı ne tesettür uyuşturur ne de tesettürszülük.Yani başı açık olanda olmayanda çok rahat düşünür sen hiç canını sıkma..''Şimdi o kafanızdaki kara şeyi çıkarıp kenara atın. Aklınızı kullanın artık.'' diyorsun çok bilmişçe...Umarım bu cümleyi aynanın karşısına geçipte söylemişsindir..Çünkü bu cümledeki nasihata en fazla senin ihtiyacın olduğu açık.. |
Oğuz Özgüldür |
Sn. Mustafa Berrak;
Kişisel görüşler bir yana, demokraside itaat olmayacağından bahsetmişsiniz. Görüşlerinize saygım sonsuz hatta önemli bir çoğunluğuna da katılıyorum; lakin ufak bir hata var bu cümlede. Demokrasiyle hangi demokrasiyi kastediyorsunuz bilmiyorum ama Atatürk'ün de fikirlerinin kaynağını oluşturan Batı demokrasisi (ki köklerini Jean-Jacqués Rousseau'dan alır) konsensus ölçeği haricinde, en çok destek gören iradeye itaati gerektirir. Zira günü geldiğinde itaat edenlere de itaat ettirme hakkı verilmiş, yani azınlığın çoğunluk olabilme kapısı açıktır. İtaati geçici bir itaat süreciyle ortadan kaldırmayı amaçlayan sistem Marksist demokrasidir, keza ülkemizde uygulanan ve doktrin temelini M. K. ATATÜRK'ten alan demokrasi anlayışı değildir. Tabi eğer burada kastettiğiniz teolojik olarak, bir kişinin itaat edenden itaat ettirene geçememesiyle alakalıysa bu durumda biraz daha işin yönü değişir.
|
Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Forum açmadan önce kuralları okuyunuz ve lütfen kurallara riayet ediniz.
Konu, forum kurallarına aykırı olduğu için kilitlenmiştir, bu üslupla ve yaklaşımla yinelenmesi durumunda forum sahibinin üyeliği askıya alınacaktır. |