Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Hazırlık soruşturması aşamasındaki vazgeçme tazminat davası açmaya engel değildir.
KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI - DAVADAN VAZGEÇME VE KAMU DAVASININ DÜŞMESİNİN HUKUK DAVASI AÇMA HAKKINA ETKİSİ
KAYIT NO : 70878
**************
Esas Yılı : 2004
Esas No : 13369
Karar Yılı : 2005
Karar No : 8500
Karar Tarihi : 19.07.2005
Daire No : 4
Daire : HD
**************
ÖZET? Dava, haksız eylem sonucu kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.Kamu davasının düşmesi, cürümden zarar gören şahsın davadan vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsi haklarını saklı tutmamış ise, artık hukuk mahkemesinde dava açamaz. Görülüyor ki, zarar görenin vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurabilmesi için, vazgeçme hem kamu davası açıldıktan sonra hakim önünde gerçekleşmeli ve hem de bu vazgeçmeyle kamu davası düşmelidir. Oysa somut olayda davacı, hazırlık aşamasında şikayetinden vazgeçmiş ve yasada aranan iki koşuldan birisi olan hakim önünde vazgeçme olgusu gerçekleşmemiştir. Kamu davasının açılmasından sonra ve hakim önünde gerçekleşmeyen vazgeçme, hukuk davası açılmasına engel değildir.
**************
(765 S. K. m. 111) (4721 S. K. m. 24) (818 S. K. m. 49)
Davacı M. E. vekili Avukat S. S., Avukat Ö. K. tarafından, davalı S. K. ve V. K. aleyhine 25.4.2003 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sonucu kişilik haklarına saldırıdan dolayı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; istemin reddine dair verilen 1.12.2003 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız eylem sonucu kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Yerel mahkemece, davacının hazırlık aşamasında şahsi haklan ile ilgili olarak hukuk mahkemesinde dava açma hakkını saklı tutmadan takibi şikayete bağlı suçtan dolayı şikayetinden vazgeçtiği ve Türk Ceza Yasası'nın 111. maddesi gereğince tazminat isteyemeyeceği benimsenerek istemin reddine karar verilmiştir.
Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu olayda davacı, davalıların haksız eylemi sonucu yaralandığını, davalıların hakaret ettiğini belirterek polis karakoluna başvurup davalılardan şikayetçi olmuş ve aynı gün aynı yerde şikayetinden vazgeçtiğini bildirmiştir.
Doya arasındaki bilgi ve belgelere göre davacının 5 gün iş ve gücünden kalacak biçimde yaralandığına ilişkin rapor bulunduğu, davalılar hakkında ceza davası açılmadığı anlaşılmaktadır.
Türk Ceza Kanunu'nun 111. maddesine göre; kamu davasının düşmesi, cürümden zarar gören şahsın davadan vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada dava şahsi haklarını saklı tutmamış ise artık hukuk mahkemesinde dava açamaz. Görülüyor ki, zarar görenin vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurabilmesi için vazgeçme hem kamu davası açıldıktan sonra hakim önünde gerçekleşmeli ve hem de bu vazgeçmeyle kamu davası düşmelidir. Oysa somut olayda davacı hazırlık aşamasında şikayetinden vazgeçmiş ve yasada aranan iki koşuldan birisi olan hakim önünde vazgeçme olgusu gerçekleşmemiştir. Kamu davasının açılmasından sonra ve hakim önünde gerçekleşmeyen vazgeçme hukuk davası açılmasına engel değildir.
Yerel mahkemece, anılan düzenleme ile örtüşmeyecek biçimdeki yazılı gerekçeyle davanın reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19.7.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|