Hacizden nasıl kaçarım

arkadaşlar ben kredi ve kredi kartlarından dolayı işimi kaybettim ödeyemiyorumda .benim sorum şu evime haciz geldi eşyalarımın bazılarını aldılar üç tane okula giden çocugum var bunlar içigerekli olan eşyalar var en azından televizyon gibi falan yine geldiler onuda aldılar adres degiştiremiyorum cocuklar dan ikametgah isteniyor şimdi buz dolabı ve bir televizyon almak istiyorum zaten yerde yatıyoruz kanepe almıyoruz ,bu eşyalarımı nasıl korurum zaten rezil oldum cocuklarım mın sucu ne ,bana bir yol gösterirseniz sevinirim

Bir avukat cevaplarsa çok daha iyi olur. Bu gibi bir durumda ne yapılabilir gerçekten çok merak ediyorum. Vatandaş kaçmak istemiyor varsayalım sadece TV ve Buzdolabı gibi günlük hayatta olmazsa olmaz kullanım gereçlerini kullanamadığı için kaçma eğilimi taşıyor. Borcu var diye tv ve buzdolabı kullanamıyacak mı ? 2. el en ucuzlarından alacaksınız götürülene kadar kullanacaksınız sonra yine alacaksınız gibi gözüküyor. Alacaklı tabiki haklı ama bununda bir çözümü olmalı yani saçma bir olay bu. Eskide olsa hurdada olsa bir eve buzdolabı tv şart.

Bu konuyu bu forumda defalarca yazdım ancak malesef olumlu bir yaklaşım gösteren olmadı. özellikle hukukcu üyeler adeta ateş püskürdü.
Size soruyorum tv aldılar peki kaça sattılar şu anda zaten sıfır tv 250-300 lira icrada senin tv 60-70 liraya satılmıştır. pekiya masrafı nakliyesi kirası tellaliyesi vb masraflar ne olacak.
Ne olursa olsun madem borcu var ailece tv izlenmeyecek öyleya borç ödemeyen adamın ne haddine haber dinlemek.
Avukat tv yi haczederken zaten amacı tv yi satar alacağımızı alırım değil boröluya baskı yapma ceza verme bu hakkıda 70 senelik iik alıyor. İnsan hakları mahkemesine bile verebilsen eminim birşeyler çıkartabilirsin.

Şu forumda bir birlik olamadık siyasetcilere toplu bir mesaj gönderemedik.
bu insanlık dışı ev eşyası haczi türkiyeden başka hiçbir ülkede yok neden bizde var diye soramadık bu çağdışılığa bir son verin diyemedik
aynı anda yüzlerce mesaj gitse anında olaya müdahale ederler ama ferdi girişimim sonuç vermiyor.

Tek çare birlik olup güçlenmek.
facebook kullanıyorsanız bu konuda bir başlık açıp bir platform oluşturabilirsen belki sesimizi duyurmak daha kolay olur

yani gayri mesru yapacak bır sey yok ....facebook kullanmıyorum ama sız acarsanız bolyle bir baslık bilir kişi olarak daha iyi olur ben nası sesımı duyururum bılemem buradan butn uyelerin gorebilecegi bir başlıkla çagrı yapılsa tabı sıte yoneticileri olarak herkes destekler orada birlesilir tesekkurler

Toplam borç ne kadar ? Her şeyi kabullenip baskı altında yaşamak mı yoksa, kaçak olarak mı yaşamak ? Tabiki 2. seçenek. Ev değiştirmeniz gerekiyor öncelikle, bir sokak üste yada bir sokak alta, bütün isim gereken formalitelerde eşinizin ismi bulunacak, sigortasız bir işte çalışacaksınız, son çare şehri terkedeceksiniz.. Çocuklar için çile çekmeye razı iseniz oda sizin seçiminiz.. Olan olmuş zaten, daha kötüsünü her gün yaşıyorsunuz, eve gelenin para isteyenin ne haddi var ne hesabı var.. Veya iş bulup neyse ederi kabul edecekseniz ve ekmek parasını ayırıp gerisini borca verecekseniz, 3-5 sene bu şekilde yaşarsınız.. 2 ucu pis deynek malesef..

Gayet güzel özetlemişsiniz ama değneğin 2 ucu değil tamamı pislik.

2. yoldan gitmesi en mantıklısı gibi gelebilir 3-5 sene çile çeker borcu öder biter ne güzel olur ancaaak.
Muhtemelen tek kart değildir icralık olan minumum 3 hatta 5 yada daha fazla dosyası vardır icra dairelerinde. Hal böyleyken hangi birini ödesin.
Asgari ücretle çalışsa yarısını yese yarısını borca ödese belki kabul edecek borçlu yeterki borcumdan kurtulayım 3-5 sene yemem içmem sıkıntı çeker sonra biter gider diyebilir.
Ancak A bank la anlaşsa ödemeye başlasa B bank icraya gelecek haciz yapacak ona taahhüt verse C bank binecek tepesine.
Bütün dosyalar tek çatı altında toplansa 5 sene değil 10 sene ödemeye razı borçlular.
Arkadaşım 2 el dükkanlardan 100 liraya buzdolab 50 liraya tv alacaksın bunları kullanacaksın. Hacze gelen avukatta hacze değer görmeyecek böyle geçinip gideceksin.

Sesini duyurma meselesine gelince
Ev eşyası haczinin borcu ödeme konusunda herhangi bir rolü olmadığını
tüm ailenin cezalandırıldığını. Alacağı tahsil için değil borçluya baskı için bu insanlık dışı haciz olayına maruz kaldığını etrafa rezil edilip küçük düşürüldüğünü. Bu çağ dışı haciz olayının sadece Ülkemizde olduğunu.
Ve haczedilen eşyanın satılamayıp yediemin deposunda çürüdüğünü satılsa bile çok ucuza satılarak borç ödenmiyor hatta haciz ve satış masraflarını dahi karşılamayarak borç dosyasını dahada kabarttığını.
İİK 82 madde 3. fıkrasındaki vazgeçilmesi mümkün olmayan şeyler ve pek lüzumlu ev eşyasının tam anlamını yansıtmadığını çağın gerektirdiği gibi günümüz koşullarına uygun şekilde bu adı geçen kanun maddesinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini anlatan güzel bir metin yazmalısın.

Ben başlıklar halinde böyle yazdım sende bu başlıkların içini düzgün ve anlaşılır bir yazı yazarak.
AKİM e
BİMER e
TBMM ADALET KOMİSYONUNA
TBMM DİLEKCE KOMİSYONUNA
TBMM İNSAN HAKLARI KOMİSYONUNA
ADALET BAKANLIĞINA
ve bulunduğunuz ilin MİLLETVEKİLLERİNE ayrı ayrı yazarak mail göndererek sesini duyurabilirsin.
Eminol cevap geliyor ben gönderdiğim her maile cevap alıyorum
Ancak birlik olamadığımız için tam manası ile konunun önemine siyasetciler vakıf olamıyor.
100 lerce mail gitse ne oluyor diye bi bakacaklar ama yok malesef.
olumsuz gelen cevablar ümidinizi kırmasın.
bana olumsuz gelen cevabların yanısıra özellikle vekillerden bana hak verenlerde var...
Bu foruma benim yazdığım diğer mesajlarıda okursanız bu konu ile alakalı yazdıklarımı düşüncelerimi okuyabilirsin.

Bu arada hacizden kaçamazsın kaçtığını sanırsın sadece.
Bir yerde yakalarsalar banka avukatları sizi daha çok üzer.

ilginiz icin saglun ben ticaretle ugrasıyordum ve ıflas ettim toplam 8 banka ayrı ayrı 95 bin tl borcum var.zaten bin tl sini bile odeyecek durumda degılım.ev degıstırecegım fakat gıdecegım semttekı okul ıkamet kagıdı ıstıyor.olmassa olmuyor dolayısıyla adresımız acıga cıkıyor

hukuk sever arkadasım cok tesekkur ederim bu konuyla cok fazla ılgılenıyor bazı gırısımlere benı tesvık edıyor bunların hepsını uygulayacagım.tabı benım gıbı sorunları olan arkadaslarda harekete sesımız gec te olsa belkı duyuacak

Malümunuz üzere Ülkemizde 12 eylül 2010 da referandum var.
Anayasa değişikliği onaylanacak EVET yada HAYIR konumuz bu değil.

Dün akşam bir tv kanalında bu değişikliği savunan bir siyasetci
neden evet denmesi gerektiğini anlatıyor ve değişiklik paketindeki 1 madde için şunları söylüyor.

Vergi borcu nedeni ile yurt dışına çıkış yasağını kaldırıyor diyor ve şöyle bir örnek veriyor.
Bir grup iş adamı bir iş görüşmesi için yada bir fuar için yurt dışına gidecek bütün işlemlerini yapıyor ve havaalanına gidiyor tam uçağa binecek bir polis geliyor ve içlerinden birine siz gidemezsiniz yurt dışına çıkış yasağınız var diyor. Bu iş adamının düştüğü sıkıntıyı düşünebiliyormusubuz RENCİDE oluyor iş dünyasında kötü bir sicili oluyor
Veya ailesi ile bayram tatiline gidecek bu defa ailesine REZİL oluyor diyor.
işte biz Anayasa değişikliğine bu nedenle evet diyoruz diyerek Anayasa değişikliğini savunuyoruz diyor.

Şimdi bende diyorumki.
bir kişinin borcunu ödeyemediği için icralık olduğunda
Alacaklı avukatı alacağın tamamına bi an evvel ulaşmak için borçluya baskı amaçlı evine gidip buzdolabını tv sini veya bilimum ev eşyasını haczediyor bu çaresiz ailesine REZİL olmuyormu etrafa RENCİDE olmuyormu üstelik bütün bir aile kötü bir duruma düşmüyormu çocuklar utancından sokağa çıkamıyor. Bu haciz olayı yurt dışına çıkamayan iş adamına göre dahamı az onur kırıcı rencide edici.
Yoksa genel kanı şumudur. Borçlu iş adamına göre daha onursuzdur evinden eşyası kaldırılırsa rencide olmaz. Hem gariban rencide olsada olsun iş adamı üzülmesin rencide olmasın diyemi düşünülüyor.

Sayın hukukcular benim bu konu hakkında yazdıklarıma neden hep sessiz kalıyorsunuz ALLAH aşkına hiçmi doğru yanı yok bu yazdıklarımın
ya hadi ben yanlış düşünüyorum haksızım o halde onuda yazın
Deyinki senin bilmediğin tarafı var şu şu sebebden dolayı ev eşyası haczi çok gereklidir diye 2 satır yazın.
Zaten haczedilen eşya borç ödemiyor neden bu insanlık dışı uygulamaya devam edilmesini istiyorsunuz.
Bu konuyu Anayasa mahkemesine taşıyabilecek bir babayiğit olsa bu çağdışı uygulama bitecektir.

Not... Diğer forumlarda bu konuyu hukukcular ve üyeler sayfalarca tartışıyor ama bizim bu forumda özellikle hukukcular sus pus ACABA NEDEN
Ben eminimki bu forumdaki avukatlarda...
Bir eve gidip içindeki 2 kap yemeği dışarı çıkarıp BUZDOLABİNI.
4 yasındaki bir çocuk çizgi film izlerken fişi çekip TV yi.
ders çalışan bir çocuğu başından kaldırıp BİLGİSAYARINI.
İçinde yıkanmakta olan çamaşırları ıslak ıslak çıkarıp ÇAMAŞIR MAKİNASINI
HACZETMEKTEN memnun değildir acaba yanılıyormuyum.

Avukatların borçluları bulamamalarının ilk sebebi ev eşyaları haczidir. İlk yazım yanlış anlaşılmasın eşya haczine karşı birisi değilim alacaklı haklarınıda düşünmek şart. Ama diğer ülkelerde olduğu gibi belli bir haciz kotası olmalı. 1 asgari maaş değeri toplamındaki eşyalar alınmalı misal. Bana hiç haciz gelmedi bilemiyorum Avukatların bu konuda nasıl hareket ettiklerini fakat eşyaları alıp götürülen kişi en azından düşük değerde buzdolabı tv gibi ihtiyaçlarını karşılamalı. Kaçmasın borçlular neden kaçsın. Sırf evine haciz gelir diye sigortasız çalışıyorlar oysa çoğu maaşlarının 4/1 inin kesilmesine razıdır.

Borçlulara yüklenmektense kaçmamalarını yahut hileli yollara başvurmamalarını sağlıyacak tedbirlerin arkasında olmak daha mantıklı olur.

Alıntı:

---

alexander1972 rumuzlu üyeden alıntı

...

Bunları niye yazıyorum ; Bu ülkede borçluda olsa insanların yaşama hakkı vardır.!

---

Fvet son derece haklısın yaşamaya hakkı var. Tabi buna yaşama denirse
Evinde oturup ölümü bekler gibi hacizi beklerse her kapı çalışta azrail korkusuyla irkilerek
eşyasız ve komşulara rezil ailesine utanç duyarak bir yaşama.

Evet tarif ettiğiniz yol birçok borçlunun başvurduğu yol kısacası kaçmak. Ama kaç kaç nereye kadar mutlaka bir gün bir açığı olacak ya okuldan ya işyerinden yada muhtemel bir rahatsızlıkla hastaneden yakalanma olasılığı var. Diyelimki çok iyi gizlendi yakalanmadı peki yaşaması muhtemel zorluklar nedir...

İnsanların yasal haklarını kullanmaları için yasal yükümlülüklerini yerine getirmek zorundadır.
Adresini nüfus müdürlüğüne bildirmek yasal ödevidir. Bu ödevi yerine getirmezse okkalı bir cezası vardır bu en başta gelen sorun.
Diğer sorunlarsa
Oy kullanamaz (çokda önemli değil)
Ülkemizde aile hekimliği sistemine geçiliyor. Aile hekimi adresinin kayıtlı olduğu yerdeki sağlık kuruluşunda peki kayıtdışı yaşarken rahatsızlanırsa nasıl hekime gidip ilaç alarak tedavi hakkını kullanacak.
Herhangi ufak bir adli olayda karakola gidip hakkını savunma yasalardan yardım alma hakkını nasıl kullanacak... Basit bir kazaya dahi maruz kalsa ifade veremeyecek.
Günümüzde komşular arası tartışmalar bile karakola yansırken borçlu kişi azılı bir kanun kaçağı gibi herşeyi sinesine çekecek haksızlığa boyun eğecek.
Evine hırsız dahi girse polise ihbar edemeyecek..

Ve birde taşındığı yerdeki bina yönetimi ısrarla adres beyanı isteyecek...

İşte dostum borçlunun yaşamak hakkı var ama buna yaşamak denirse. Tabi bu örnekleri daha çoğaltarak katlayabiliriz

Bu sitede kanuna karşı hile yöntemleri konuşulamaz. Bu nedenle bazı iletileri silmek zorunda kaldım. Borç ilişkisi iradeyi sakatlayan bir nedenle doğmamışsa borcunu ödemek veya ödemeye çalışmak da bir erdemdir. Forumda genellikle krediler veya kredi kartları nedeniyle borçlar söz konusu olduğu için biz hukukçular pek fazla yorum yapmıyoruz. Zira herşey kanuni. İcra iflas kanunu açık. Alacaklının da korunmaya değer hakkı var. Alacağını almak için yolları tükenen kişi ev haczi uygular. Hapis cezası olmaz, Borçlunun maaşını haczedeme, malını haczedeme derken alacaklı hakkına nasıl kavuşur? Hep verdiğim bir örnek: Ben sana borçluyum sen de ahmete. Ben borcumu ödemedim. Sen de ahmete ödeyemedin. Ahmet mahfoldu, ekonomi çöktü... Özetle kimse borcunu ödemezse bugünün alacaklıları da yarının borçluları olacaktır.
Öte yandan Ev eşyası haczinden hiçbir avukat zevk almaz. Haczedilen eşyaları da kendisi almaz, yeddiemin deposuna götürülür. Hoş, çoğu ülkede avukat hacze bile katılmaz, icra memuru yapar icra işlemlerini. (Ülkemizde de avukatın hacizde bulunma zorunluluğu dahi yoktur, dilerse sadece icra memuru gidebileceği gibi, stajerini veya hazurun olarak nitelendirilebilecek görevlisini gönderebilir). Burada savunduğumuz hak kanunlara dayanır ve alacaklının haklarını temin etmeye yöneliktir. Alacaklının borca ve faize itiraz hakkı vardır. Yani tamamen çaresiz değildir. Haczi kabil Malı olmayan hakkında ise aciz vesikası alınır.
Konuyu çok fazla tartışmamamızın bir nedeni de bunun daha önce defalarca tartışılması olabilir. Dikkat ederseniz konu başlığı hacizden nasıl kaçarım. Oysa borcu nasıl öderim denilse belki bazı önerilerde bulunulabilir. Ancak şöyle kaç, böyle yok ol diyen arkadaşlar iyilik yaptığını sanırken, borçlunun iş ve aile düzeninin iyice bozulmasına, hatta bu yanlış yönlendirmeler sonuç vermeyip de daha da büyük borç batağına batmalarına neden olabilirler. Kaçmak için yapılacak masrafları alacaklıya ödemek sizce nasıl olur?

Sayın Av.Feyz Pazarbaşı klasikleşen cevaplardan birini vermişsiniz. Biz diyoruz ki eve haciz gelsin fakat 100 tllik buzdolabı tv bunlar en azından götürülmemeli. Para etmeyen beyaz eşyaları haczedmek borçlu üzerinde baskı yaratmıyor tam tersine insanları kaçmaya teşvik ediyor. Çünkü insani yaşam süremeyen bir aile mecburen borcu ödeyecek gücü yok ise ortadan kayboluyor. Bu insanlara hacze gidilse belli bir rayiçin altında "hurda" tabir edilen eşyalar haczedilemese borçluda kaçmasa kötü mü olur ? Kaçan borçlular sigortalı bir işe girerse evini bulup hacze gelirler diye sigortasız çalışmak zorunda kalıyorlar. Oysa sigortalı olupta maaşının 4/1 ine haciz konulmasını dert etmez bir çok borçlu. Sonuçta borçlanmış bir şekilde ödemek zorunda.

İnsanca yaşam hakkındaki konudada görüş bekliyoruz sizden. Yok derseniz ki "borç almıyacaktı tv izlemesin yahut buzdolabı kullanmasın çamaşırı elde yıkasın" saygı duyarız.

Bu konuyu okurken aklımda sevdiğim bir atasözü geldi " Yaprağı yerken kıtır kıtır, sapına gelince mee"

Alıntı:

---

kirte rumuzlu üyeden alıntı

Bu konuyu okurken aklımda sevdiğim bir atasözü geldi " Yaprağı yerken kıtır kıtır, sapına gelince mee"

---

Yerinde olmuş.:DD:ok

[QAncak şöyle kaç, böyle yok ol diyen arkadaşlar iyilik yaptığını sanırken, borçlunun iş ve aile düzeninin iyice bozulmasına, hatta bu yanlış yönlendirmeler sonuç vermeyip de daha da büyük borç batağına batmalarına neden olabilirler. Kaçmak için yapılacak masrafları alacaklıya ödemek sizce nasıl olur?[/QUOTE]

FEYYAZ BEYE BENDE HAK VERİYORUM.
KAÇMAK HİÇ BİR SORUNU HALLETMEZ. ÖDEME SÖZÜ VERİP UZLAŞMA YOLLARI BULAN BORÇLARINI DAHA KÜÇÜK TAKSİTLERE BÖLEN ARKADAŞLARIMIZ VAR. BANKALAR HACİZ YOLUYLA ELDE EDİLECEK KAZANÇLARDAN ÇOK UZLAŞMA YOLUNU 1. ÖNCELİK OLARAK GÖRÜYORLAR.

Alıntı:

---

sayila3500 rumuzlu üyeden alıntı

[Q

FEYYAZ BEYE BENDE HAK VERİYORUM.
KAÇMAK HİÇ BİR SORUNU HALLETMEZ. ÖDEME SÖZÜ VERİP UZLAŞMA YOLLARI BULAN BORÇLARINI DAHA KÜÇÜK TAKSİTLERE BÖLEN ARKADAŞLARIMIZ VAR. BANKALAR HACİZ YOLUYLA ELDE EDİLECEK KAZANÇLARDAN ÇOK UZLAŞMA YOLUNU 1. ÖNCELİK OLARAK GÖRÜYORLAR.

---

Eminmisin bankaların 1.önceliği uzlaşmak olduğuna
Bankanın birinci önceliği borçluyu korkutmak sindirmek.. 1 hafta içinde parayı getirmezsen evine gelip haczedeceğim diyen banka avukatları bırakın küçük taksitleri iik nun borçluya verdiği 4 eşit taksitle ilk taksiti peşin ödenir geri kalan 3 taksitte ödenir hakkını bile kullandırmıyor. Borçluda böyle bir hakkı olduğunu bile bilmiyor. Senin dediğin küçük taksitler artık bankanın yapacağı bişey kalmayınca batık duruma düşen borçlar için ne gelirse allah bereket versin mantığı ile yapılan sözüm ona bankanın lütfu gibi görülen protokoldür..

Sayın avukat feyz bey
Eşya haczedilmezse alacaklı alacağı nasıl alacak gibi sıradan bir söz söylemişsiniz
Zatıaliniz dahi bu söze inanmadan söylediğinizi düşünüyorum. Siz avukatsınız şüpesiz bizlerden daha hakimsiniz konuya. Buraya bizlere bir örnek verirmisiniz...
Bir borçluya icra takibi açtım mal varlığı yoktu borcu biran önce tahsil etmek için. mütevazi olan evine gittim eşyaları aldım götürdüm yeddiemine orada satıldı bende alacağı aldım dosya kapandı diye birtek örneğiniz varmı...
Zira günümüzde 1 evin kullanması gereken tüm beyaz eşya (buzdolab tv bulaşık ve çamaşır makinası) hepsini bugün 2000 tl ye sıfır kutusunda 3 sene garantili olarak alabiliriz
bunu sizde biliyorsunuz bende.
Peki bu eşyalar kullanılıp hacze gidince mümkün değil ama en iyi ihtimalle 1500 tl bedelle satışa çıkar %40 a bir ihtimal satıldığını düşünün. Kaldıki çoğu zaman alıcı bile çıkmıyor ama satıldı diyelim dosyaya 600 tl para gelir...
icra harcı yol parası hammaliye nakliye yeddiemin kirası tellaliye tahsil harcı gibi masraflar minumum 1000 tl tutarken nasıl alacağı tahsil ettiğinizi söylermisiniz.

Bizzat kendimin şahit olduğum bir icrada sırf hammaliye için avukat 2 kişiye 50 tl verdi ve nakliyecide 150 tl istedi sırf bu 2 kalem masraf 190 lira tutarken
bu hacizin amacı alacağı tahsil içinmiydi yoksa borçluya ceza baskı amaçlı bir hacizmiydi.
Her icra dosyası için yapılan eşya haczi dosyadan bırakın borç ödemeyi
dosya borcunu dahada kabartmaktadır...

Son olarakda sansüre ve yasakcı zihniyete karşıyım şüpesiz sizde bir hukukcu olarak özgürlüklerden yanasınızdır ama ne hikmetse sansürcü bir hukuki.net kanunları var
beğenilmeyen sözler sansürlenip üyeler yasaklanıyor.

Bir üyemiz binlerce borçlunun yaptığı bir yolu yazmış bende eğer o yola başvurursa yaşayacağı sıkıntıları yazdım ve o yol bana göre asla tercih edilmemesi gereken bir yoldur ama bunu birçok kişi başvuruyor. Bırakın insanlar okusun sıkıntılarınıda bilsin kararını versin...
Ama yok yassah hemşerim derseniz sitede sizin sözde sizin kararda
siz ne derseniz öyle olur. Bu güzel hukuki.net bahçesinde birer yeşil ot gibi girer gezeriz ve bekleriz acaba ne zaman gelip koparacaklar diye... Asla bu bahçenin gülü olamayız..

Olsun ne yapalım yassah sa yahsah

Alıntı:

---

uçucu rumuzlu üyeden alıntı

Eminmisin bankaların 1.önceliği uzlaşmak olduğuna
Bankanın birinci önceliği borçluyu korkutmak sindirmek.. 1 hafta içinde parayı getirmezsen evine gelip haczedeceğim diyen banka avukatları bırakın küçük taksitleri iik nun borçluya verdiği 4 eşit taksitle ilk taksiti peşin ödenir geri kalan 3 taksitte ödenir hakkını bile kullandırmıyor.

---

Yahu ben konuya farklı görüş yazdım fakat tabiki eve haciz için gelmeliler. Adam belki 15 bin tllik eşya dayadı döşedi borç alıp. Anlatmak istediğim farklı bir konuydu.

Kendimden örnek vereyim. 7 sene önce iş yaptığımız şahısın çekleri karşılıksız çıkması üzerine işlerimiz bozuldu. Çevreye olan borçlarımızı ödedik bir kısmınada senet yaptık. 3 tane kredi kartından toplam tutarı 2400 tl olan borç malesef kaldı. 2400 tl büyük bir para değildi ama o an için bulunduğumuz durumda verebilmemiz mümkün değildi. Bankaya durumu izah ettim taksitler istedim yapmadılar. Eve haciz geldi bende gittim 2. el toplamda 200 tl para ödeyip eski tv ve buzdolabı aldım. E öyle ya ben borcum var o an için veremedim diye televizyondamı izlemiyeyim hapiste bile tv izleniyor ?

Sonra o eski eşyalarada haciz konulunca bize normal bir yaşam şansı vermeyeceklerini anladım ve yuvamı dağıttım. Benim şimdiye kadar bankalara ödediğim aidat kesintileri o borçtan fazladır. Geçen sene anlaşmaya gidip bankalara olan borçlarımı peşin ödeyerek kapadım. Yukarda biri yazmış kıtır kıtır diye, vallahi hiçte kıtır kıtır olmuyor 2400 tlye 7 bin tl para ödedim masraflarla beraber.

Bu bir ticari ilişkidir, bakın konuyu açan arkadaş 95 bin tllerden bahsediyor. Bu rakamları ipotek almadan vermeleri zaten borcu alan kadar bankanın kendi ticari hatasıdır. 2400 tl para için yaşadığım hiç bir şey zoruma gitmedi o 200 tlye aldığım eski eşyaların haczedilmesi kadar. İnsanlara baskı kurayım derken kaçmaları teşvik ediliyor. Mecburiyetten herkes kendi kuralına göre oynuyor bu böyle gelmiş böyle gidecek yapacak bir şey yok sanırım.

Ama borçluya yapılan hacizden sonra bu borçlu gidip yerlerine hurda eşyalar alıp normal yaşamına devam edememesi hakkında Sn. Avukatlarımızın görüşlerini duymak isterdik. Hani deniyor ya kaçmak çözüm değil o zaman tv siz buzdolapsız kalan kişilerede nasıl haber alma haklarını kullanacaklarını yahut yiyeceklerini nerede saklamalarına dair yorumlarını duymak isteriz.

Benim anlatmaya çalıştığım bu idi.

Sayın forman düşüncelerimiz ve yaşadıklarımız aynı.
Bende zaten eşya haczi derken tüm yazdığım iletileri okuyun bu başlıkta ve diğer başlıklarda hep dedimki MÜTEVAZİ ev eşyası haczedilmesin.

Yoksa bir eve gitmiş bilmemne bilmemne özellikleri olan 5000 tl lik bir tv var
tabiki haczedilebilir.
Ama şuda var girmeyi çok istediğimiz ab de buda yok eşya haczi yok.
Hatta ev için borçlandınsa sadece evini.
Araba için borçlandınsa sadece arabanı elinden alıyorlar
böyle kimsenin evini yuvasını dağıtmıyorlar.

Avukat üyelerden o beklediğiniz cevabı alamazsınız beklemeyin.
Ama her iletinizden sonra yasaklanmayı bekleyin

En iyi çözüm bankanın yanından bile geçmemeye özen göstereceksin.İstanbulda dayım yaşıyor.Aşırı derecede kredi kartı.Birinden çekiyor,diğerini ödüyor.Faailer tabi işliyor.Hacizlik olacakken Samsuna klasik haber hasan zor durumda.Zaten rahat ettiğini gören yok.Giysileri ve telefona tahmini 5000 tl,cepte 20 tl yok.Ben öyle deyince kişniyor.Neyse 100000 tl lik yer satılıyor 50-60 bin ne ise kız çocuklarına para yok.Aradan 3-5 ay geçmiş dayım aynı durumda.Bizim dayı bankalardan şaibeyi aldıktan sonra,Akşam biniyor otobüse sabah burda tefeciden alıyor parayı,ertesi gün İstanbulda.1 Sene sonra tefeciler sıkıştırıyor.Yine yer satılıyor.Annem ve teyzeme yok.Bende dedimki yakında ölüsünü koyacak yer kalmaz.Hemen hemen o seviyeye geliyor.En az 1 milyonluk yer gitti.Banka ve tefecilere.En son yine almış tefecilerden teyzeme ağlayıp 35.000 tl kredi çektirmiş.Teyzemin desteği ile yarım yamalak ödemeye çalışıyor.Eniştem derki şu İstanbulda it adam olur,hasan adam olmaz.Ata sözü gibi.Hepimiz eskisi gibi olsak,bir yakınımız sıkıştığı zaman gücü yeten borç verse ne güzel olur.En ufak bir ayak kaymasında insanın bileği burkulması gerekirken ölüyor insan.

valla bende 9bankadan hacızlık durumdayım ama ev annemın esyalarda onun fatura ekstre slıp hersyede onun ustunde 5 avukat geldı bısey alamadan gıttıler af yasası beklıyecem odemek ıcın bankalarda bır garıp ıcralık olunca kolaylık yapalım dıyorlar onceden yapsana kolaylıgı bu duruma ne sen dus nede borclu dussun defalarcagıttım bankalara krtık durumdayım kart borcu kadar kredı verın kartı kapatın dıye olmaz dedıler rıskınız yuksek e odeyemeyınce nolcak dedım ıcra hacız yolluyla alırız dedıler bır garıp işler bunlar verselerdı kredı faızınden borc kadar kredı kapanırdı ama yok neymıs efendım kart borcu kapama kredı farklıymıs yaklasık 2,5 katı faız onerdıler bende kabul etmedım hepsını bıraktım ıcraya faıze

yorum yapan arkadaslar cok sagolun.ilginiz için fakat av.feyz oazarbaşı arkadaş konunun ciddiyetini tam olarak anlamadı ben 16 yılıık esnaflık yaptım son 3 senedir ticaretin şekil degistirmesinden dolayı haksız rekabetten dolayı zarar ettim.ve fırsatccı bankalar bana kk ve kredı verdıler ve bu güne kadar ben bu bankalara hep faiz ödedim ödedigim faiz zaten benı belkıde kurtaracaktı ve son ana kadar ödedim ve sonunda malım eksildi ödeyemez duruma düştüm,su an borcum 95 tl ben bunları yaazarkrn feyz bey bu ışi bilincli yapmısım gıbı diger bir arkadaş kıtır kıtır falan ifadeler kullanıyorben 16 sene ticaret yaptım ve sonunda herseyımı kaybettim önce dürüst idim 16 yıl sonra üçkagıtcı mı oldum,benim istegim aslında şuydu benim evime 3 kez haciz geldi 3 tane ilk ogretime giden cocugum var bunların karsısında televızyon izlerken televızyonu hacze gıtmesı bir baba olarak nasıl bır seyoldugunu biliyorlarmı.şu an ben kaç km den ordu bolgesıne fındık amelelıgı yapıyorum ve okulların acılmasına da 10 15 gün bir zaman var benım cocukları başka bır okula nakletmek durumundayım malum kacıyoruz ya fakat yoneticiler adres istiyor adesımde desıfre olacak 3 kea hacız gelmıs bır eve tekrar haciz olurmuolmaması ıcın ne yapmalıyım ,benım bu parayı odeyecek hic bir imkanım yok feyz bey bazı yol gosteren yorumları sılmış pekı soruyorum bu avkatlar hic gayri meşru bilinçli işler yapan kışılere yrdımcı olmuyorlar ben kasamda kacmasamda bankalar benden bu parayı alamazlar zaten yok benım derdım evdekı 37 ekran tv bırde ıkıncı el buzdolabı bunlar bana lazım degıl ben sokakatada yatarım kahveyede gıderim ama madalyonun otekı yuzunde 3 cocugum ve eşim var şimdi iyilik timsali bazı yorumclara soruyorum siz ne yapardınız

O yorumcular böyle bir şeyin asla kendi başlarına gelmeyeceğini çünkü kendilerinin çok akıllı olduklarını sanıyorlar... Böyle kıpır kıpır diyen kaç kişi tanıyorumki şu anda onlarda daha beter durumda. Ve söyledikleri tek şey şuydu k.k en iyi dosttur kullanmasını bilene akıllı olacan kartı düzgün kullanacan diyen çok yakından tanıdığım biri şu anda benden beter durumda. Nerede olduğunu öz kardeşi dahi bilmiyor. Yerim tesbit edilir korkusuyla kardeşine telefon bile etmiyor...

Sayın çarşambalı üyenin yazdığı ise tam bir ibretlik senaryo...
Sayın üyemizin yazdığı iletinin satır arasını okumak lazım.
Evet üyemizin dayısı anlaşılan oki savurgan harcamayı seven gelirinden çok borçlanabilen bir yapıya sahip olabilir. Ama sorun şuki onu ödemeyeceği belli olan bir borç yükünün altına sokmakta bir sakınca görmeyen bankaların amacı neydi acaba... Hemde defalarca tekrar eden bir borçlandırma. Hani kara listeye alınırdı bidaha kredi verilmezdi.
Neyse satır arasına bakalım biz..
1 milyonluk mal varlığının eridiğinden bahsediyor. Peki benim aklıma takılan şey şu.
bu varlık borçludan çıktı bankaların kasasına gitti Zengin daha zenginleşti hemde hiçbir gayret göstermeden. Alt tabaka ise dahada alta indi. Peki bu bankalar hani şu yüzde 90 ı yabancı sermaye olan şirketler değilmi...
Ülkemiz insanının parası bir şekilde yabancılalrın cebine akıyor...

Ve gerçekten çok merak ettiğim birşey daha var..
Avukatlar ve icra memurları kredi kartı kullanmıyormu. Şüpesiz kullanıyor
Peki acaba onlar hiç icralık olmuyormu...
Her meslek grubundan icralık olanları tv lerde veya nette okuyoruz.Hatta intihar ettiklerini dahi duyuyoruz.
Yüksek rütbeli Askerler Doktorlar Öğretmenler Polisler hatta Milletvekilleri icralık oluyor.
Avukatlar yargı mensubları icra memurları için bugüne kadar böyle birşey duyulmadı acaba sistem kendi içinde farklımı çalışıyor.

Bakın bir başka hukuk forumunda bu ev eşyası haczi 2 sayfa boyunca avukatlar tarafından nasıl tartışılmış. Avukatlar olumlu olumsuz tüm yorumlarını yazmış bizim forumumuzda ise
avukatlar hiç bu konuya girmiyor.
Sadece arada sırada uyarmak için yazıyorlar
Acaba bu sessizlik neden
sükut ikrardanmı geliyor yoksa.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=39401

Alıntı:

---

Av.Feyz Pazarbaşı rumuzlu üyeden alıntı

Bu sitede kanuna karşı hile yöntemleri konuşulamaz. Bu nedenle bazı iletileri silmek zorunda kaldım. Borç ilişkisi iradeyi sakatlayan bir nedenle doğmamışsa borcunu ödemek veya ödemeye çalışmak da bir erdemdir. Forumda genellikle krediler veya kredi kartları nedeniyle borçlar söz konusu olduğu için biz hukukçular pek fazla yorum yapmıyoruz. Zira herşey kanuni. İcra iflas kanunu açık. Alacaklının da korunmaya değer hakkı var. Alacağını almak için yolları tükenen kişi ev haczi uygular. Hapis cezası olmaz, Borçlunun maaşını haczedeme, malını haczedeme derken alacaklı hakkına nasıl kavuşur? Hep verdiğim bir örnek: Ben sana borçluyum sen de ahmete. Ben borcumu ödemedim. Sen de ahmete ödeyemedin. Ahmet mahfoldu, ekonomi çöktü... Özetle kimse borcunu ödemezse bugünün alacaklıları da yarının borçluları olacaktır.
Öte yandan Ev eşyası haczinden hiçbir avukat zevk almaz. Haczedilen eşyaları da kendisi almaz, yeddiemin deposuna götürülür. Hoş, çoğu ülkede avukat hacze bile katılmaz, icra memuru yapar icra işlemlerini. (Ülkemizde de avukatın hacizde bulunma zorunluluğu dahi yoktur, dilerse sadece icra memuru gidebileceği gibi, stajerini veya hazurun olarak nitelendirilebilecek görevlisini gönderebilir). Burada savunduğumuz hak kanunlara dayanır ve alacaklının haklarını temin etmeye yöneliktir. Alacaklının borca ve faize itiraz hakkı vardır. Yani tamamen çaresiz değildir. Haczi kabil Malı olmayan hakkında ise aciz vesikası alınır.
Konuyu çok fazla tartışmamamızın bir nedeni de bunun daha önce defalarca tartışılması olabilir. Dikkat ederseniz konu başlığı hacizden nasıl kaçarım. Oysa borcu nasıl öderim denilse belki bazı önerilerde bulunulabilir. Ancak şöyle kaç, böyle yok ol diyen arkadaşlar iyilik yaptığını sanırken, borçlunun iş ve aile düzeninin iyice bozulmasına, hatta bu yanlış yönlendirmeler sonuç vermeyip de daha da büyük borç batağına batmalarına neden olabilirler. Kaçmak için yapılacak masrafları alacaklıya ödemek sizce nasıl olur?

---

öncelikle merhaba sayın pazarbaşı sizim söylediklerinize katılmamak elde değil ama burda ki başlıca sorum türkiye kanunlarıdır akıl almaz insanı çıkmaza sokan türkiyenin kanunları söylemek istediğim avukatın gelipte evindeki 5 paralık kanepeni 10 paralık televizyonunu alması yani eşyanı haczetmesi bu sorun bence en kısa sürede kanunlarla çözümlenmeli insanın ihtiyacları bunlar sen git 500 e tv yi al durumun bozuldu mahvoldun borç batagındasın avukat gelsin haczetsin gitsin 50 ye satsın bu sorunun kanunlarla bir an önce çözüme kavusturulması lazım kart borçlusunun demek istedigi sadece bu sorun budur saygılar...

Hacizden nasıl kaçarım

Koşarak

Alıntı:

---

Av.Tayfun Eyilik rumuzlu üyeden alıntı

Hacizden nasıl kaçarım

Koşarak

---

Sayın Tayfun bey merhaba
Koşarakta kaçılmıyor. Çünkü borçlu koşarken Avukat borçlunun parasıyla taksiye biniyor
daha 2 tur atmadan yakalıyor.
Saygılarımla

Herkes gibi bende dün akşam haber bültenlerini dinliyorum.
Başbakanımızun ELAZIĞ da yaptığı konuşmayı gösteriyor...
Konu şu.. Elazığda depremde evleri yıkılan vatandaşlara TOKİ tarafından yapılan evlerin anahtar teslimi var Başbakan diyorki. 7 ayda evler tamamlanıp teslim edildi ve ihtiyaç sahiplerine BUZDOLABI ÇAMAŞIR MAKİNASI ve FIRIN 3 lü paket olarak verilecek diyor...
Yaklaşan seçim sürecinde bunun ihtiyaç sahipleri ile sınırlı kalmayacağına gerek parti il teşkilatı vasıtası ile el altından gerek valilik kanalı ile alenen bu dağıtımlar genele yayılacak...
Bende kendi kendime düşünüyorum.
Acaba bu depremde evi yıkılanın işi bozulduda bankaya borcu varsa ve icralık olduysa
evine haciz gelipde bu başbakanlığın dağıttığı beyaz eşyayı muhafaza ederlerse ne olur.?
bu çelişkiye bir anlam veremedim. Bune perhiz bune lahana turşusu oldu...

Bir tarafta siz avukatlarında ödediği vergilerle ihtiyaç sahipleri yoksullara eşya dağıtılıyor ve sosyal devlet elbette dağıtılacak zaruri ihtiyaç deniyor
diğer taraftanda yokluğa düşmüş bankanın pençesinden kurtulamayan adamın evindeki eşyalarsa siz avukatlar marifeti ile borcunu ödeseydin sen borçlusun bunları kullanmaya hakkın yok dercesine elimizden alıp bize felaketi yaşatıyorsunuz.
DEPREM DOĞAL AFETTİR
HACİZ SOSYAL FELEKAT
arkadaşlar gelin seçimden önce birleşelim mail ve telefon yağmuruna tutalım yetkilileri
korkmayın çekinmeyin bu işi seçim yasaklarının başlayacağı mart ayına kadar çözdük çözdük aksi takdirde bu felaket daha uzun süre devam eder...

Not.. Değerli yöneticilerin affına sığınarak bu iletimi 2 konuda yazdım
çünkü gerçekten bu fırsatın son bir şans olduğunu düşünüyorum
1 kişi daha fazla okursa faydası olur kanaatindeyim.

Alıntı:

---

uçucu rumuzlu üyeden alıntı

Herkes gibi bende dün akşam haber bültenlerini dinliyorum.
Başbakanımızun ELAZIĞ da yaptığı konuşmayı gösteriyor...
Konu şu.. Elazığda depremde evleri yıkılan vatandaşlara TOKİ tarafından yapılan evlerin anahtar teslimi var Başbakan diyorki. 7 ayda evler tamamlanıp teslim edildi ve ihtiyaç sahiplerine BUZDOLABI ÇAMAŞIR MAKİNASI ve FIRIN 3 lü paket olarak verilecek diyor...
Yaklaşan seçim sürecinde bunun ihtiyaç sahipleri ile sınırlı kalmayacağına gerek parti il teşkilatı vasıtası ile el altından gerek valilik kanalı ile alenen bu dağıtımlar genele yayılacak...
Bende kendi kendime düşünüyorum.
Acaba bu depremde evi yıkılanın işi bozulduda bankaya borcu varsa ve icralık olduysa
evine haciz gelipde bu başbakanlığın dağıttığı beyaz eşyayı muhafaza ederlerse ne olur.?
bu çelişkiye bir anlam veremedim. Bune perhiz bune lahana turşusu oldu...

Bir tarafta siz avukatlarında ödediği vergilerle ihtiyaç sahipleri yoksullara eşya dağıtılıyor ve sosyal devlet elbette dağıtılacak zaruri ihtiyaç deniyor
diğer taraftanda yokluğa düşmüş bankanın pençesinden kurtulamayan adamın evindeki eşyalarsa siz avukatlar marifeti ile borcunu ödeseydin sen borçlusun bunları kullanmaya hakkın yok dercesine elimizden alıp bize felaketi yaşatıyorsunuz.
DEPREM DOĞAL AFETTİR
HACİZ SOSYAL FELEKAT
arkadaşlar gelin seçimden önce birleşelim mail ve telefon yağmuruna tutalım yetkilileri
korkmayın çekinmeyin bu işi seçim yasaklarının başlayacağı mart ayına kadar çözdük çözdük aksi takdirde bu felaket daha uzun süre devam eder...

Not.. Değerli yöneticilerin affına sığınarak bu iletimi 2 konuda yazdım
çünkü gerçekten bu fırsatın son bir şans olduğunu düşünüyorum
1 kişi daha fazla okursa faydası olur kanaatindeyim.

---

Belli ki iyiniyetli ama borcunu ödeme kudreti olmayan birisiniz. Ancak kardeşim madem öylesin söyle başbakana borcunu kendisi rahatlıkla ödeyebilir. Yoksa herkese şamil bir borç aklama affı çıkartırsanız kötüniyetli borçlular, dolandırıcılar da borçtan kurtulur. Ondan sonra da benim kredi kartı faizim iyice şişer. Yazık değil mi bana da?

Alıntı:

---

Av.Basri Gungoren rumuzlu üyeden alıntı

söyle başbakana borcunu kendisi rahatlıkla ödeyebilir.

---

Ama benim gazerem yok. İnşaat şirketimde yok. sandalım bile yok yani bana ihale verebilecek al şuradan kazan borçları öde diyecek bir durum yok. Ha dersenizki T.C vatandaşlarının ödediği vergilerden oluşan örtülü ödenekten öder. Benim satılık oyumda yok. Oyumu akp yede versem kendi özgür vicdanımla veririm. Chp ye de mhp yede.
Ben kendi borcumu ödüyorum öderimde ama tepeme bindiler göz açtırmıyorlar nasıl olacak bakalım. Artniyetli ve dolandırılıcılığa gelince Basri bey belliki benim diğer konulardaki iletilerimi okumamışsınız benim düşüncemi bilmiyorsunuz yoksa tabiki borçlar affedilsin ödeyene daha katmerli faiz binsin demiyorum.

Şu başbakan benim borcumu ödesin konusunda bir iki şey daha söylemek isterim.
Basri bey belki biliyorsunuz ben engelli bir vatandaşım sosyal yardım adı altında ayni ve nakdi yardım almada önceliğim var. Hatta belediyeler bağıra bağıra kapımın önüne erzak paketlerini yığarlar ancak ben bugüne kadar tek kuruşluk bir yardım ne talep ettim ne aldım.
Ankarada yaşıyorum belediye otobüsüne refaketcim ile birlikte ücretsiz binebilirim. Askiden suyu %90 indirimli alabilirim hatta evime temizlik ve yemek işleri için belediyeden personel gönderirler
ama ben bunların hiç birini kullanmıyorum. Çünkü o kaynak 72 milyon vatandaşın ödediği vergilerden oluşuyor. Bana enayi diyen olabilir desinler. Ben sosyal devletten anlayışım sadaka vermek değil ben sosyal devletten ya bu bana maddi yardım veriyor ben oyumu hep buna vereyimde başımızda kalsın bana yardım kesilmesin diye düşünmüyorum.
Ben sosyal devletten güçlünün zayıfı ezmemesini işsize iş imkanı üretilmesini herkese hakkı olanın verilmesini insan haklarına saygılı olmayı aynı ülkenin bir köşesinde beyaz eşya dağıtılırken
diğer köşesinde borcun var deyip vatandaşın tüm ailesini cezalandırırcasına elinden alınmasını anlamıyorum. bende daha az prim ödeyerek daha az prim günü alan bir emekli yaklaşık benim 2 katı aylık alırken ben hukuk devletinin adalet terazisine güvenmem
benim borcumu ödemesine gerek yok hakettiğim emekli aylığımı bana versin ben 1 yılda tüm borcumu öderim...
Ha tüm bunlara rağmen boşver sen kendini düşün diğer borçlulara haciz gelmiş eşyası gitmiş sanane gemisini kurtaran kaptan olmuş derseniz.
Tüm ana haberlere gazetelere boy boy afişe olarak ağlaya ağlaya borcumu başkasına ödetmek benim karekterim değil. Ayrıca bu sorun sadece benim değil tüm vatandaşların sorunu
SAYGILAR

geçmiş olsun

zor iş allah herkese kolaylık versin

geçenlerde şöyle bir şey duydum
kişinin 10 bankaya borcu var, hepsi takibe geçmiş, sırasıyla icraya geliyorlar, e tabi kişi evde olmayınca polis gözetiminde kapıyı açıp alacaklarını alıp kapıyıda mühürlüyorlar galiba, hepsi gelmiş nerdeyse icraya alacakları birşey yok zaten, ama yine gelebiliriz diyorlar, buyüzden kişide evinden bir türlü ayrılamıyor, peki bu durumda bu insan ne yapacak ömür boyu evinde onlarımı bekleyecek