İcra cezada görülen bir dava

İcra cezada 333a ve 337a dan açılan bir davada sanıklardan kimseye tebligat yapılamamıştır. Tebligatlar taşınma sebebiyle geri dönmüştür. Bu durumda müşteki avukatı sanıkların adreslerinin bulunmasını duruşmada hakimden talep edebilirmi.? Böyle bir hakkı varmı.? Yoksa tebligat adreslerini bulma görevi müşteki avukatınamı aittir.?

Birde ; Dolayısı ile sanıklar haberleri olmadığı için duruşmaya gelmeyecekler. Mahkemenin ( İcra ceza ) bu durumda sanıklar hakkında yakalama çıkartma yetkisi varmıdır.? ( tebligatlar yapılmadığı halde ).

Son olarak sanıkların adresleri hiç bulunamazsa dava süreci nasıl olur.?

Müşteki veya vekili sanıkların adreslerini polis marifetiyle araştırılmasını talep edebileceği gibi icra dosyasından yapılan tebligata istinaden Tebligat Kanunu 35 uyarınca tebligat yapılmasını isteyebilir.
İcra cezada savunma zaruri değil dolayısıyla yakalama çıkarttırmak gerekmiyor. Dosya tekemmül edince ceza veriliyor.
Tebligat Kanunu 35 ile kesinleşince sanıklara ceza veriliyor kararda aynı şekilde tebliğle kesinleşince infaza veriliyor. Herhangi bir yerde yakayı eleverince derdest ediliyorlar.

İcra ceza dosyasına yeni baktım dava 3 gün sonra ancak 35 e göre müşteki vekili tebligat yapamamış. Yani şu an için dosyada kimseye tebligat yapılamamış ve 35 e görede tebligat yok. Bu durumda sanıkların doğal olarak duruşmaya katılmasına gerek yok. İşin ilginç yanı 35 e görede tebligat yapılamaz çünkü geri dönen tebligatların tümü sanıkların çoktan kapanan iş adreslerine yapılmış ( Yani ikametgah adreslerine değil ). İkametgah adresleride bilinmediği için hiçbir tebligat yapılamıyor.

1.) Tebligat yapılamayan sanıkların gıyabında duruşma yapılabilirmi.? Yoksa bir şekilde illa tebligatların yapılmasımı beklenmeli.?

2.) Müşteki vekilinin icra ceza hakiminden tebligatlar konusunda talebi olabilirmi.? Olursa nasıl.?

Tebligat yapılamamışsa icra cezadaki şikayet ne üzerine?

Ticareti usulsüz terk ; 333a ve 337a maddeleri.

Taraf teşkili yapılmadan esasa girilmez. Bir şekilde dava dilekçesinin tebliği beklenir.
Dediğim gibi zabıta araştırması, ticaret odasınan vergi dairesinden adres sorulmasını isteyebilir.

Bu durumda madde 35 e göre tebligatta yapılamaz dimi.? Çünkü ikametgah adresleri bilinmiyor ve tebligatlar işyeri adresine gitmiş ve geri dönmüş. Peki bu durumda sanıklar için davacı vekili ilanen tebligat yapabilirmi.? Geçerli olurmu.?

Teşekkür ederim.

Tebligat kanunu 35 in şartları zorlanabilir. Şirketin kayıtlarına sanıkların mernis adresine yapılma ihtimali inceden inceye düşünülür. İlanen tebligatla cezaya hükmedilebiliyormu emin değilim.

Son bir sorum olacak ; İİK ya göre 333a ve 337a maddelerinden verilen hapis cezaları HAGB na veya verilen hapislerin adli para cezalarına dönüşmesi mümkünmü.?

Değil bunlar disiplin cezası mahiyetinde.

Ceza usul hukukunda sanık için ilanen tebligat müessesesi bulunmamaktadır. Duruma göre ya zorla getirme (ihzaren celp) yada yakalama emri (gıyabi tevkif) düşünülebilir.

Alıntı:

---

Av.Basri Gungoren rumuzlu üyeden alıntı

Ceza usul hukukunda sanık için ilanen tebligat müessesesi bulunmamaktadır. Duruma göre ya zorla getirme (ihzaren celp) yada yakalama emri (gıyabi tevkif) düşünülebilir.

---

Davanın icra cezada ve 333a - 337a maddelerinden olduğunu düşünürsek davacı vekilinin hakimden zorla getirme veya yakalama talep etmesi ve bunuda hakimin kabul etmesi mümkünmüdür.?

Birde 333a ve 337a maddelerinden verilecek hapis cezalarında HAGB hükümleri uygulanıyormu.?

İcra cezada 333a ve 337a için bugün ilk duruşma oldu ( sanıklar tebligat yapılamadığı için katılmadı ).

İİK 333a ve 337a uygulamada çok nadir görülen davalar olduğu için ne doğru düzgün yargıtay ilamı var nede bilgi. Bu bakımdan çok zorlanıyorum.

Ara kararda ;

1.) Sanıkların adres tespiti için ilçe emniyet müdürlüğüne yazı yazılmasına. Emniyet müdürlüğü zannederim adresleri tespit edip mahkemeye bildirecek ve mahkeme bir sonraki duruşmada tebligatları yapacak. Bu doğrumu.?

2.) Sabıka kayıtlarının istenmesine.

3.) Ticaret sicil memurluğuna yazı yazılıp SUÇ TARİHİ İTİBARI İLE ŞİRKET YETKİLİLERİNİN KİMLER OLDUĞUNUN TESPİTİNE VE ŞİRKETİN TİCARETİ TERK NEDENİYLE BEYANDA BULUNUP BULUNMADIĞI VE AYRICA MAL BEYANINDA BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİNE. Firma a.ş firması ve 1.5senedir yönetim kurulu ve geçerli imza sirküleri yok. Yani suç tarihi itibarı ile şirketi temsile kimse yok. Bu durumda ne olur.? Yetkili kimse olmadığına göre ceza verilecek kimsede yok demek değilmidir.?

4.) İlgili vergi dairesine yazı yazılıp şirketin en son ne zaman vergi beyanında bulunduğuna ve ayrıca faaliyeti ile ilgili başka bir bildirimde bulunup bulunmadığının sorulmasına. Beyannameler 3 ayda bir verilir. Şirket en son 3 ay evvel beyanname vermiş ve şirket faaliyette gözüküyor. Bu durum mahkeme seyrini nasıl etkiler.?

5.) Zabıta marifiyeti ile şirketin herhangi bir yerde ticari faaliyetinin olup olmadığının sorulmasına.

Alıntı:

---

alexander1972 rumuzlu üyeden alıntı

İcra cezada 333a ve 337a için bugün ilk duruşma oldu ( sanıklar tebligat yapılamadığı için katılmadı ).

İİK 333a ve 337a uygulamada çok nadir görülen davalar olduğu için ne doğru düzgün yargıtay ilamı var nede bilgi. Bu bakımdan çok zorlanıyorum.

Ara kararda ;

1.) Sanıkların adres tespiti için ilçe emniyet müdürlüğüne yazı yazılmasına. Emniyet müdürlüğü zannederim adresleri tespit edip mahkemeye bildirecek ve mahkeme bir sonraki duruşmada tebligatları yapacak. Bu doğrumu.?

2.) Sabıka kayıtlarının istenmesine.

3.) Ticaret sicil memurluğuna yazı yazılıp SUÇ TARİHİ İTİBARI İLE ŞİRKET YETKİLİLERİNİN KİMLER OLDUĞUNUN TESPİTİNE VE ŞİRKETİN TİCARETİ TERK NEDENİYLE BEYANDA BULUNUP BULUNMADIĞI VE AYRICA MAL BEYANINDA BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİNE. Firma a.ş firması ve 1.5senedir yönetim kurulu ve geçerli imza sirküleri yok. Yani suç tarihi itibarı ile şirketi temsile kimse yok. Bu durumda ne olur.? Yetkili kimse olmadığına göre ceza verilecek kimsede yok demek değilmidir.?

4.) İlgili vergi dairesine yazı yazılıp şirketin en son ne zaman vergi beyanında bulunduğuna ve ayrıca faaliyeti ile ilgili başka bir bildirimde bulunup bulunmadığının sorulmasına. Beyannameler 3 ayda bir verilir. Şirket en son 3 ay evvel beyanname vermiş ve şirket faaliyette gözüküyor. Bu durum mahkeme seyrini nasıl etkiler.?

5.) Zabıta marifiyeti ile şirketin herhangi bir yerde ticari faaliyetinin olup olmadığının sorulmasına.

---

Lütfen yardımcı olun. Dediğim gibi uygulamada sık karşılaşılan bir dava türü değil onun için sorduğum sorulara hukukçularımızın cevaplamalarını rica ediyorum.

Alıntı:

---

alexander1972 rumuzlu üyeden alıntı

İcra cezada 333a ve 337a için bugün ilk duruşma oldu ( sanıklar tebligat yapılamadığı için katılmadı ).

İİK 333a ve 337a uygulamada çok nadir görülen davalar olduğu için ne doğru düzgün yargıtay ilamı var nede bilgi. Bu bakımdan çok zorlanıyorum.

Ara kararda ;

1.) Sanıkların adres tespiti için ilçe emniyet müdürlüğüne yazı yazılmasına. Emniyet müdürlüğü zannederim adresleri tespit edip mahkemeye bildirecek ve mahkeme bir sonraki duruşmada tebligatları yapacak. Bu doğrumu.?

2.) Sabıka kayıtlarının istenmesine.

3.) Ticaret sicil memurluğuna yazı yazılıp SUÇ TARİHİ İTİBARI İLE ŞİRKET YETKİLİLERİNİN KİMLER OLDUĞUNUN TESPİTİNE VE ŞİRKETİN TİCARETİ TERK NEDENİYLE BEYANDA BULUNUP BULUNMADIĞI VE AYRICA MAL BEYANINDA BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİNE. Firma a.ş firması ve 1.5senedir yönetim kurulu ve geçerli imza sirküleri yok. Yani suç tarihi itibarı ile şirketi temsile kimse yok. Bu durumda ne olur.? Yetkili kimse olmadığına göre ceza verilecek kimsede yok demek değilmidir.?

4.) İlgili vergi dairesine yazı yazılıp şirketin en son ne zaman vergi beyanında bulunduğuna ve ayrıca faaliyeti ile ilgili başka bir bildirimde bulunup bulunmadığının sorulmasına. Beyannameler 3 ayda bir verilir. Şirket en son 3 ay evvel beyanname vermiş ve şirket faaliyette gözüküyor. Bu durum mahkeme seyrini nasıl etkiler.?

5.) Zabıta marifiyeti ile şirketin herhangi bir yerde ticari faaliyetinin olup olmadığının sorulmasına.

---

Yukarıda belirttiğim mahkemenin ara kararına göre araştırmalar yaptım ;

1.) Ticaret siciline gittim. Şirket faal gözüküyor ve suç tarihi itibarı ile şirketi temsil ve ilzama yetkili yani kısaca şirketi temsile yetkili kişiler yok. ( Hukuken ve fiilen ).

Bu durumda mahkeme kime ceza verebilirki.? Neticeden suç tarihi itibarı ile şirketi temsile yetkili kimse yok.! Bu durum başlı başına davanın düşmesine sebep değilmidir.?

2.) Vergi dairesine gittim. Şirket faal gözüküyor ve en son beyannameler 4 ay evvel verilmiş. ( Boş beyannamede değil ).

Bu açıklamalarım ışığında davayı kazanma şansı yüksek değilmidir.?

Alıntı:

---

alexander1972 rumuzlu üyeden alıntı

Yukarıda belirttiğim mahkemenin ara kararına göre araştırmalar yaptım ;

1.) Ticaret siciline gittim. Şirket faal gözüküyor ve suç tarihi itibarı ile şirketi temsil ve ilzama yetkili yani kısaca şirketi temsile yetkili kişiler yok. ( Hukuken ve fiilen ).

Bu durumda mahkeme kime ceza verebilirki.? Neticeden suç tarihi itibarı ile şirketi temsile yetkili kimse yok.! Bu durum başlı başına davanın düşmesine sebep değilmidir.?

2.) Vergi dairesine gittim. Şirket faal gözüküyor ve en son beyannameler 4 ay evvel verilmiş. ( Boş beyannamede değil ).

Bu açıklamalarım ışığında davayı kazanma şansı yüksek değilmidir.?

---

Değerli hukukçularımızdan ve konu hakkında fikir yürütebilecek arkadaşlardan cevap rica ediyorum.

Yukarıda belirttiğim mahkemenin ara kararına göre araştırmalar yaptım ;

1.) Ticaret siciline gittim. Şirket faal gözüküyor ve suç tarihi itibarı ile şirketi temsil ve ilzama yetkili yani kısaca şirketi temsile yetkili kişiler yok. ( Hukuken ve fiilen ).

Bu durumda mahkeme kime ceza verebilirki.? Neticeden suç tarihi itibarı ile şirketi temsile yetkili kimse yok.! Bu durum başlı başına davanın düşmesine sebep değilmidir.?

2.) Vergi dairesine gittim. Şirket faal gözüküyor ve en son beyannameler 4 ay evvel verilmiş. ( Boş beyannamede değil ).

Bu açıklamalarım ışığında davayı kazanma şansı yüksek değilmidir.?

"Hukuken ve fiilen temsile yetkili kişiler yok" ne demek?

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

"Hukuken ve fiilen temsile yetkili kişiler yok" ne demek?

---

Yönetim kurulu yapılmamış şirkette, suç tarihi itibarı ile şirketi temsile yetkili kişiler seçilmemiş. Şirket a.ş şirketi. Ticaret siciline sordum bana suç tarihi itibarı ile şirketi temsile yetkili kimse yok imza sirküleri geçmiş dediler.

A.Ş ise ve şirket işleri için başka biri yetkili kılınmamışsa yönetim kurulu üyeleri sorumludur.

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

A.Ş ise ve şirket işleri için başka biri yetkili kılınmamışsa yönetim kurulu üyeleri sorumludur.

---

Sorunda o zaten yönetim kurulu üyelerinin görev süresi dolmuş ve suç tarihi itibarı ile yeni yönetim kurulu üyeleri seçilmemiş yani suç tarihi itibarı ile yönetim kurulu üyeleri yok çünkü yönetim kurulu toplantısı yapılmamış ve yeni yönetim seçilmemiş.

Yönetim kurulu toplantısını yapmayan, yönetim seçmeyen ticareti de bu suretle terk eden eski üyeler sorumlu olmazlarmı? Beyanname de veriliyor diyorsun ve faal görünüyor ama fiilen yoklar. Üyeler hissedar aynı zamanda değilmi, hissedar olup yönetim kurulunda olmayan varmı?

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

Yönetim kurulu toplantısını yapmayan, yönetim seçmeyen ticareti de bu suretle terk eden eski üyeler sorumlu olmazlarmı? Beyanname de veriliyor diyorsun ve faal görünüyor ama fiilen yoklar. Üyeler hissedar aynı zamanda değilmi, hissedar olup yönetim kurulunda olmayan varmı?

---

Beyannameyi y.m.m veriyor. Mahkeme suç tarihi itibarı ile temsile yetkili kişileri soruyor, yani özellikle suç tarihini dikkate alıyor. Suç tarihi itibarı ile şirketi temsile yetkili kimse yok. Sadece ortaklar kalıyor bu durumda. Ama onlarda şirketi temsile yetkili değiller. Bu durumda davanın düşmesi gerekmezmi.? Çünkü suç tarihi itibarı ile şirketi temsile kimse yok.

İcra Ceza mahkemesi dar çerçeveli inceleme merciidir. Nasıl alır konuyu kestiremiyorum ama ticareti usulsüz terk eden faillerin tespiti bence zor değildir.

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

İcra Ceza mahkemesi dar çerçeveli inceleme merciidir. Nasıl alır konuyu kestiremiyorum ama ticareti usulsüz terk eden faillerin tespiti bence zor değildir.

---

A.Ş lerde şirketi temsile yetkililer yönetim kuruludur yani yönetim kurulu üyeleri ancak suç tarihi itibarı ile yönetim kurulu yok çünkü yeni yönetim seçilmemiş. Geriye sadece ortaklar kalıyor ancak ortaklar yönetim yetkisine sahip olmadıkları için ceza sorumluluklarıda yoktur diye düşünüyorum.

Eski yönetim neden toplantıları gerçekleştirmemiş, yeni yönetimi seçmemiş? TCK kapsamında bir suç olsa Ceza mahkemesi kovuştursa sorumluluğu buna göre belirler.

Sizce yeni yönetimin seçilmemesi herhangi bir suç kapsamına giriyormu.?

Suç teşkil etmiyor ama ticari ve mali sorumluluklar yükler, sorumluluğu da başkasına devretmedikçe devam etmesine neden olur.

İzninizle son bir sorum olacak Sayın Oğuz,

Aşağıda yazdığım nedenlerden ötürü İİK 333a ve 337 a dan beraat oranı yüksekmi sizce.? Şahsi görüşünüz nedir.?

1.) Ticaret siciline gittim. Şirket faal gözüküyor ve suç tarihi itibarı ile şirketi temsil ve ilzama yetkili yani kısaca şirketi temsile yetkili kişiler yok. ( Hukuken ve fiilen ).

Bu durumda mahkeme kime ceza verebilirki.? Neticeden suç tarihi itibarı ile şirketi temsile yetkili kimse yok.! Bu durum başlı başına davanın düşmesine sebep değilmidir.?

2.) Vergi dairesine gittim. Şirket faal gözüküyor ve en son beyannameler 4 ay evvel verilmiş. ( Boş beyannamede değil ).

Sanık olarak eski yetkililer yada üyeler mi gösterilmiş?

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

Sanık olarak eski yetkililer yada üyeler mi gösterilmiş?

---

Evet, yani 1.5 sene evvelki yönetim kurulu üyeleri ancak mahkeme suç tarihi itibarı ile ticaret siciline şirket yetkililerini sormuş, suç tarihinde ise yetkili yönetim kurulu yok.

Buyur burdan yak :)

Yani.? Beraat çıkma olasılığı yüksekmi bu durumda.? Suç tarihinde şirketi temsile kimse yok. Şahsi fikriniz nedir.?

Suç tarihine bağlarsa öyle görünüyor.

Çok teşekkür ederim, rahatlattınız beni.

Hiç rahatlama seni inadına asacaklar :)

Önce rahatlattınız şimdide gerçekten güldüdünüz beni.

Saygılar sunuyorum.

İİK 333a ve 337a suçlarından açılan davanın ara duruşmasında hakim sanıkların ikametgahlarının emniyet müdürlüğü vasıtası ile tespitini istemişti. ( tebligat yapabilmek amacı ile ) geçenlerde dosyayı inceledim emniyetten gelen yazıda sanıkların ikametgahlarının bulunamadığı yazıyordu. Bu durumda icra ceza hakiminin bu sanıklar hakkında yakalama çıkartma yetkisi varmıdır.? Benim bildiğim kadarı ile yok ama yinede görüşlerinizi almak istedim.