-
Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Merhaba sayın hukuki.net üyeleri,
Geçen sene ekim ayında açmış olduğum boşanma davam 25 haziran 2009 tarihinde çok ilginç bir şekilde sonuçlandı. Karara ve gerekçelerine halen inanamıyoruz. Aşağıda özetle vereceğim durumu forumlarda araştırmama rağmen herhangi bir benzerini bir türlü bulamadım. (Eğer varsa benzer bir durum bu başlığı açtığım için özür dilerim. Yöneticiler silebilirler)
DURUMLAR :
1- Çocuk yok
2- Evlilik boyunca ortak bir mülkiyet yok
3- Evlilik kredisini halen ödüyorum.
4- Eşyanın yarını alıp ayrılmamızın ardından 2 ay sonra lojmandan çıkıyorlar.
5- Eşimin ablası ünlü bir mağazanın bölge müdürü, oldukça çevresi geniş ve nüfuslu birisi, eli kolu çoooook uzun.
6- Davada karşı taraftan hiçbir talebimiz yoktur. Sadece mahkeme masrafları talep edilmiştir.
7- Her hangi bir bağımlılığım yoktur. Gece hayatım yoktur.
8- Saygı ve sevgide kusur ettiğimi söyleyebilecek eşim dışında kimse yoktur. Sonuçta 20 yıldır sicilimde en ufak bir leke bile bulunmamaktadır.
9- Bugüne kadar bir karınca haricinde kimseye şiddet uyguladığımı eşim haricinde iddia edebilecek birisi de yoktur.
10- 3 yıldır eşimin ailesine aylık olarak maddi destek vermekteydim.
DAVA SÜRECİ :
1- Ekim ayında bir avukat tuttum ve evlilikte boşanmaya gerekçe olabilecek yaşadığımız olayları listeleyerek kendisine verdim. O da bir dilekçe ile şiddetli geçimsizlik nedeniyle dava açtı.
2- İlk duruşmada karşı taraf benim sürekli şiddet uygulayıp kendisini dövdüğümü, duysal olarak paylaşımda bulunmadığımı, ona hakretler ettiğimi belirten ve boşanma ile birlikte 40000TL manevi tazminat ve emekli ikramiyeme tedbir istedi (16 yıl sonra emekliliğe hak kazanacağım bu arada). Bu sadece bir dilekçe idi.
3- Tanık listeleri verildi. Deliller sunuldu. Cevaplara cevaplar verildi. Bu arada ben karşı tarafın ithamlarına karşı deliller topladım. İlk duruşmadan 10 gün sonra bunlar dosyay sunuldu. Sonra ben bir olay öğrendim. Ortak bir bayan arkadaşımız eşimi bir başkasıyla yemekte görmüş yanlarına yaklaşmış selam vermiş, onlar tedirgin olup bir an önce oradan ayrılmışlar. Bu olay üzerine arkadaşım beni arayarak bu durumdan haberdar etti. Bende eşimin 3 yıldır kullandığı ve benim üzerime kayıtlı olan telefonun dökümlerini avea dan talep ettim. Normalde bir haftada gelmesi gereken faturalar gelmedi. Şüphelenip Aveayı aradığımda faturaların eşimin ailesinin adresine gittiğini öğrendim. Sinirlenip tekrar talepte bulundum bu sefer de başka bir şehre gönderilmek üzere olduğunu öğrendim. Son anda adresi düzelttirip 1 ay sonra faturaları ele geçirdim. Avea'dan fatura adresinin, benim kimlik bilgilerimle bir başka erkek tarafından değiştirilmiş olabileceği yanıtını aldım. Konuya çok sinirlenmeme rağmen üzerine gitmedim. Faturalarda gece geç saatlere kadar 5-10 dk aralıklı olarak bir numaranın çok sık aranmış olduğunu fark ettim. Bilinmeyen numaralardan telefonun eşimin iş yerinde çalışan ve benim de tanıdığım bekar bir erkeğe ait olduğunu öğrendim. İşin ilginci aramaların hepsi ya ben şehir / yurtdışı nda görevdeyken, ya nöbetteyken veya ede yokken yapılmış olmasıydı. Hatta 03:32 gibi çok enteresan mesaj saatleri de vardı. Delili hemen bir sonraki duruşmada sunduk. Takip eden 3. duruşmada davanın konusu "şiddetli geçimsizlik" ten "aile birliğinin temelinden sarsılması" konusunda değişmiş olduğunu gördüm.
4- Bu arada eşim beni 2 defa eşimi götürdüğümde görmüş olduğum psikiyatrı benim aleyhimde tanık olarak tuttu. Benim şiddet yanlısı manik depresif biri olduğumu söyleyecekti. Ancak tanık duruşmada benim aleyhimde hiçbirşey söylemediği gibi, Eşimin Şiddet ve Hakaretten hiç bahsettmediğini özellikle belirtti.
5- Benim tanıklarım gördükleri olayları üsturuplu bir şekilde beyan ettiler. Yalan ve dolana baş vurmadılar. Bu arada avukatım sürekli benden bir kaç yalancı tanık bulmamı istiyor kendisinin söyleyeceği bir kaç hususu (benim yaşamadığım) mahkemede söylemeleri halinde karşı tarafın hiç birşey alamayacağını söylüyordu. Ben bunu adil bulmadığımdan karşı çıktım ve tanıklarım ne gördülerse onu anlattılar.
6- Ben davayı açmadan 2 hafta önce, eşimin ve ailesinin beni tuzağa düşüreceklerini ve eşime şiddet uyguladığımı iddaa edebilecekleri bir ortam hazırladıklarını sezerek, hak sahibi olduğum lojmandan ayrılarak başka bir eve geçtim. Şahsi eşyalarımı alarak apartmandaki depoya farklı bir kilitle koydum. Kendime ait bir masaüstü bilgisayarı ve şahsi ajanda mı da oraya koymuştum. Ayrılmanın hemen akabinde de dava açarak ayrı yaşamaya hak kazandım.
7- Dava süresinde karşı tarafın bir gün tamamen benim eşyalarımla dolu olan depomun kilidini kırdırarak bilgisayarımı almışlar, içerisini incelemişler hakkımda delil aramışlar (ancak o konularda tertemiz olduğumdan birşey bulamamışlar.) Sonra tüm banka ve email şifrelerini Firefox yazılımının kayıtlarından bulmuşlar. Daha sonra email hesaplarıma girerek benim aleyhimde mailler aramışlar. Sonunda 3 adet mail bulup bunları duruşmada delil olarak sundular. Bu delilin kapsamı şöyle: benim ABD'de yaşayan yakın bir arkadaşımla geşliştirdiğimiz bir yazılım üzerine yaptığımız yazışmalar ile bir başka yazılımcı arkadaşın bizim ona yaptığımız yardımlara karşı şükranlarını belirttiği mesajlar. Bu delillere dayaranak benim bir şirket ortağı olduğum (bu arada devlet memuruyum) ve çok paralar kazandığımı ispat etmeye çalışmışlardır. Hiç var olmayan bir şirketin ortağı olduğum iddiası nedeniyle, çok başarılı olduğum meslek hayatımı tehlikeye atmışlar. Bunun sonucunda amirlerimle aram bozulmuş, savunma ve ceza almışım, 10 yıllık görevim değiştirilmiş iş yerinde çok rencide olmuşumdur.
8- Eşimin tanıklarının dinlendiği duruşmada gelişen olaylar beni şok etmeye etti. Aşağıdaki madde madde vereceğim noktaların yorumunu size bırakıyorum.
a- Duruşmadan önce avukatım, daha önce anlaştığımız gibi sorularımızı belirlemek için yapacağımız toplantıyı iptal ediyor.
b- Duruşma günü bir kaç defa aramama rağmen açmayıp ben olmadan duruşmaya giriyor. Bense saf saf dışarıda kendisi gelsede duruşma başlasın diye bekliyorum. Sonra tesadüfen içeri bakınca karşı tarafın tanıklarının ifadelerini verdiğini görerek duruşmaya giriyorum.
c- Tanıklar dinlenirken avukatım bana "Ne güzel ifade veriyorlar bak sen böyle bir kaç yalancı tanık bulsaydın elimiz çok güçlü olurdu" diyor.
ç- Eşimin kız kardeşi duruşma da "Ablam evine bakan çok temiz titiz bir insandır. Biz de ailecek temiz tertipli ve çok titizizdir, sizinde gördüğünüz gibi zaten" diyor. (Burada benim film kopuyor. Yorumlamıyorum, siz ne anlıyorsanız odur.)
d- Avukatım "bak ne kadar inandırıcı rol yapıyorlar, hakime hanım inandı senin şiddet uyguladığına ben de inandım" diyor.
e- Bu arada eşimi başkasıyla görüp şüphelenen tanığım çağrılıyor. Kendisinin bir sonraki duruşmaya geleceğini belirtiyorum avukatıma salonda. Oda kalkıp biz o tanıktan vaz geçtik diyor ve hakime hanım hemen zabıta geçiyor. Bende film zaten koptuğu için olayı anlamıyorum. Kim neden vaz geçtiğini duruşma bittikten sonra görüyorum.
f- Karşı tarafın aleni yalanlarını yakalyıp avukatıma birşeyler yapmasını söylediğimde "ne diyeyim çok inandırıcılar, ne soracağımı bilemiyorum" diyor ve ben şunları sor diyince de "o sorulmaz, bu olmaz, soramam" diyerek beni susturuyor. Ben mahkeme adabını bilmediğimden kendim söz alıp duruma el koyabileceğimi bilemiyorum (tabi varsa böyle birşey). Kek gibi avukatın elinde davayı göz göre göre kaybettiğimi anlıyorum.
g- Duruşma bitiminde avukatım " çok iyi tol yaptılar ve hakime hanımı ikna ettiler, ben de inandım sen şiddet uygulamışsın. Artık davayı ben takip ederim, sen bir daha gelme, dava sonuçlandığı zaman görüşürüz, ben cevaplar yazarım. En fazla 10000Tl verir kurtulursun. Zaten eşinin tipini de hiç beğenmedim. Suratsızın teki, sen ondan kurtulduğuna dua et, parayı da ver gitsin" diyor. Kanım donuyor yanımda arkadaşım şoklarda oradan ayrılıyoruz. Avukatımın karşı tarafla anlaştığı şüphesi bende hakim oluyor. Ben ertesi gün başka bir avukat tutup onu azlediyorum. (Bu arada 2000Tl de o zamana kadar eski avukata ödemeler yaptığımı belirtmek isterim)
9- Karşı tarafın benim şiddet uyguladığımı söyledikleri tanık beyanlarının hepsini, oturduğumuz lojman nizamiye kayıtları ile gerçek dışı olduğunu kanıtlamak üzere dosyaya sunuyoruz. Tanıkların beyanlarındaki yalanları ve birbirleriyle olan çelişkili noktaların hepsini tespit edip dosyaya yazılı sunuyoruz.
10- Eşimin eviyle ilgilendiğini ve baktığını söyledikleri ifadeleri de lojmanın anlaşmalı olduğu Aygaz Tüp bayiinden aldığımız belge ile çürütüyoruz. (2 yılda 2 tüp almışız ve ben hala 2.sini bir yıldır kullanıyorum. Yemek yapılan evde ayda bir tane tüp biter diye biliyorum yanlışsam düzeltin)
11- Şehir dışında yaşayan karşı tarafın tanığı mart 2008 yılında eşimin kendisini arayarak benim onu dövdüğümü ve amirlerinden o gün için izin istediğini beyan ediyor. Yine bu bayan hemen gidip bir rapor al diyor. Eşim de hayır alamam sicili bozulur diyor. İşin ilginci ben o tarihte yurtdışında görev yapmaktayım. (elim kolum bayağı uzun herhalde) Dosyaya delil olarak pasaportumu sunuyoruz. Buna karşı hemen karşı tarafın avukatı bir dilekçe ile anılan tarihin 2008 değil 1 mart 2007 olduğunu beyan ederek düzeltmeye kalkıyor
DAVA SONUCU
1- Karar açıklanıyor ve kanımız donuyor. Buyrun siz keyifle okuyun :
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış, gösterdiği deliller toplanmış ve tanıklar dinlenmiştir.
Davalının xxx kurumunda görev yaptığı ve 950 tl civarında maaş aldığı, başka bir gelirinin olmadığını, davacının yyy kurumunda çalıştığı 1900tl civarında maaş aldığı ve kooperatif üyesi olduğu ve aylık taksitler halinde ödemede bulunduğu anlaşılmıştır.
Dinlenen davacı tanıkları; davalının evine bakmadığını, evin dağınık ve pis olduğunu gördüklerini, davacının da davalının evi ile ilgilenmediğini, ev işi yapmadığını, bundan huzursuzluk duyduğunu, bu nedenle eve arkadaşlarını çağıramadığını kendikerine anlattığını, davalının toplantılara katılmaktan kaçındığını, davacının ailesine telefonda hakaret ettiğini duyduklarını ve davalının da davacıya kötü davrandığını gördüklerini belirtmişlerdir.
Davalı tanıkları ise; Davacının davalıya sık sık şiddet uyguladığını, ona karşı ilgisiz davrandığını, davalının evliliğini kurtarmak için her yolu denediğini, birkaç kez şiddet nedeniyle evden ayrıldıktan sonra yeniden eve döndüğünü, uzmanlardan yardım aldığınu, ancak davacının evden ayrıldığını bildiklerini belirtmişlerdir.
Dinlenen tanık beyanları, birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıya şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, davalının da ev işlerini gereği gibi yerine getirmeyerek kusurlu olduğu, anlaşılmıştır. Ağır kusurlu eş davacı olmasına rağmen, davalınında kusuru bulunmaktadır.
Davacı ve davalının bu kusurlu davranışları evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ve ortak hayatın çekilmez hale gelmesine sebep teşkil eden davranışlardır. her ikisi de bu davranışlar nedeniyle boşanmak istediklerinin huzurda ısrarlı bir şekilde beyan etmişlerdir. Bu nedenle traraflar aradındaki evlilik birlikteliğinin temelinden sarsıldıüı, ortak hayatın çekilmez hale geldiği, tarafları bir arada tutmada menfaatlerinin kalmadığı anlaşıldığından tarafların boşanmalarına karar verilmesine,
Davalı davacının davranışlarının kişilik haklarına saldırı da bulunduğunu iddia ederek, 40000TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
T.M.K. 174 maddesi " mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz ya da daha az kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir."
Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödemesini isteyebilir."
Davacının davalıya şiddet uyguladığı dinlenen tanık beyanları sabit olmuştur.
Davacının bu eylemi davalının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir ve T.M.K. 174' maddesinin şartları davalı yararına oluşmuştur. Tarafların sosyal ve ekononik durumları, kusur durumları dikkate alınarak 10000TL manevi tazminatın davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntı ve gerekçesi yukarıda yazılı olduğu üzere:
1- Davanın KABULÜNE, xx ili, xx ilçesi, xx köyü... nüfusuna kayıtlı .... kimlik numaralı XXX ile aynı yerde nüfusa kayıtlı .... kimlik numaralı YYY nın M.K. 166/1 maddesş gereği BOŞANMALARINA
2- Davalının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 10000TL manevi tazminatın davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3- Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden davacı vekili için 575 tl maktu ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine
4- Peşin alınan harç da dahil olmak üzere tebligat ve yazışma gideri olarak 31TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair karar, davacı ve vekili ile davalı ve vekilinin yüzüne karşı davacı ve davalının yokluğunda, kararın kendilerine tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.
ALINAN DERSLER:
1- Evlenmeyin...
2- Ailesinde nüfuslu kişi olanlarla evlendiyseniz, boşanmayı hiç düşünmeyin. Ya ömür boyu boynuzlarınızla dolaşın veya tazminata mahkum olun.
3- Dava süresince iyi niyetli olup, karşıdan bir talebim yoktur demeyin. O istedikçe siz çıtayı yükseltin. MK 174 ü ezberleyin.
4- Resmi evraklarla karşı tarafın yalanlarını ortaya çıkardığınızı düşünüp geceleri rahat uyumayın. Bir beyanla ifadeler sonradan değiştirilebilir. Tarih ve olaylar hiçe sayılır. Sehven hata niteliğine sokularak kadın lehine karar verilecektir.
5- Erkek tarafıysanız ağzınızla martı sürüsü yakalasanız da kazanma şansınızın %10'dan fazla olmadığını unutmayın.
6- Yapmadığınız birşeyden dolayı yalancı şahitlerle her an mahkum edilebilirsiniz. Karşı tarafın dramasını izlemekten zevk almaya çalışın. Zaten kurtuluşunuz yoktur.
7- Unutmayın aldatmak yeni düzenlemelerle suç değildir. Hatta artık güven sarsıcı olay bile değildir (bu davadan sonra böyle olacak herhalde, çok güzel bir emsal). Ne halt yiyorsanız eşiniz evde varken de devam ediniz. Hatta fantazi olsun onun gözünün önünde bile yapabilirsiniz. Eşiniz Foto, ses kaydı veya video kaydederek aleyhinizde mahkemede kullanmaya kalkarsa, en şanslı kişi sizsiniz. Çünkü Özel Hayatın Gizliliğini ihlalden kolayca içeri attırabilirsiniz erkek tarafını. Kadın tarafı toplarsa delilleri, ona ceza değil duygusal boşalım, bunalım vs. gibi nedenlerle ceza almadan yırtacaktır. Kaç kaç nereye kadar. Stres çağımızın en kötü hastalığı mazallah kimse yakalanmanızı istemez. Boynuzlarınızla mutlu yaşamayı öğrenin. Nasılsa mahkemede sunacağınız her türlü delil, bir şekilde kabul edilmeyecek dikkate bile alınmayacaktır.
8- Kesinlikle evlenmeyin...
9- Geniş olun. Hatta çooook geniş olun.
10- Karşı tarafın suçlamalarına cevap yetiştirerek savunmacı pozisyonda kalmayın. "en iyi savunma tarruzdur." ilkesiyle siz daha çok çirkefe yatın ve başka suçlamalar da bulunun. Aman asaletim bozulmasın demeyin. Asillik 1400 lü yıllarda kalmış bir ortaçağ inancıdır. Yeni çağa ayak uydurun. Çirkefin her zaman üstün olduğunu bilin. İlahi adalete havale ederek içinizi rahatlatmaya çalışın.
11- İş çekişmeye girmişse, anıların hatırı kalmaz. Elinizde ne varsa kullanın. Bel altı bel üstü ne varsa indirin. Karşınızdaki sizin aşık olduğunuz melek değil, içerisine şeytan girmiş bir cehennem kaçkınıdır. Derhal bir rahiple birlikte kutsal damacanadan içirtilip şeytanının çıkartılması gerekir.
12- Mahkemede duygu seli yaşanırsa çok iyi hazırlanmış bir gösteridir. Bu durumlara karşı sizde iyi bir gösteri hazırlayın. Yılmaz Erdoğan'dan destek talep edebilirsiniz. Çok güzel hareketler bunlar...
13- Avukatımın da belirttiği gibi, yalancı şahitler kıraathanesinden en az 2 yalancıyı duruşmalarda hazır bulundurun.
14- Elinizdeki resmi evraklara güvenmeyin. Yazı uçar, söz baki kalır. (yoksa tersimiydi?)
15- Boşu boşuna davanızı takip etmeyin. Eğer karşı taraf bilenmişse avukatınızı ele geçirmeleri zaman almayacaktır.
SORULAR:
1- Boşanma davalarında karşı dava açmadan tazminat talep edebilirlermi? Yani bir dilekçe ile Davalı tazminat talep edebilir mi?
2- Karşı dava açarlarsa harç yatırmaları gerekmez mi? Harç yatırmaları gerekirse, dava sonucunda verilen tazminata hak kazanabilirler mi?
3- Hiçbir şekilde ispat edilemeyecek farazi bir şirket ortaklığı iddiası bana devlet memurluğunda önemli cezai sonuçlara neden olacak bir suçun isnat edilmedi değil midir? Bu durumda dava bitti ve ben ne yapabilirim? Tazminat talebiyle bir başka dava açabilir miyim? Açarsam kazanma şansım nedir?
4- Bir tanığın ifadesi sonradan avukat beyanı ile değiştirilebilir mi? (Evet ise benim söyleyecek başka bir sözüm yok)
5- Evlilik boyunca hiç bir şiddet olayına gözle tanık olmamış, ancak eşimin söyledikleriyle öyle olduğunu iddaa eden kişilerin tanıklıkları çok mu yeterlidir? Şiddetin ispatına. Lakin duvaları mukavvaden biraz daha kalın olan lojmanda en ufak gürültüde insanlar toplanır ve müdahale ederler. Ancak bu tür bir olay yoktur.
6- Tanıkların yalan beyanlarını ispat etmek için verdiğim nizamiye giriş kayıtları yetersiz delil midir? Eğer yeterli ise neden hakim dikkate almamıştır?
7- Evlilik boyunca madem o kadar şiddet uygulamışım her seferinde de karşı taraf beni affetmiş, (ki kesinlikle kabul etmiyorum) boşanmada delil olarak kullanılamayacağına dair hükümler yokmudur? Eğer varsa hakim neden bunları dikkate almamıştır.
8- Karşı tarafın cep telefonu görüşmelerini (ki telefon benim üzerime kayıtlı ve faturaları bana gelmekte karşı taraf da bunu biliyor) hakim neden kararda belirtmemiş veya sarf-ı nazar etmiştir? Bu davanın arka planında gizli güçler olabilir mi?
Yargıtay : 2. hukuk dairesi E.2003/4190 K.2003/5240
KADININ BAŞKA ERKEKLE TELEFONLAŞMASI (Kadının başka bir erkekle uzun süreli telefon görüşmeleri yapması güven sarsıcı davranışlara girdiğinden kadın lehine manevi tazminata hükmedilmemesi)
GÖRÜŞMELERİN SEBEBİNİN AÇIKLANAMAMASI (Evlilik birliği içerisinde üçüncü bir şahısla yaptığı uzun süreli telefon konuşmalarının sebebini açıklayamayan kadının boşanmada kusurlu sayılması)
BİRLİĞİN TEMELİNİN SARSILMASI (Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan hadiselerde kusurlu eş yararına manevi tazminat takdir edilmemesi)
KADININ TAM KUSURLU OLMASI (güven sarsıcı davranışlar içerisine girerek evlilik birlikteliğinin sarsılmasına neden olan kanının kusurlu sayılması)
9- Bu tanıkların yalan beyanlarını belge ile ispatladığımı düşünüyorum. Bu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunmam halinde bu 2 evrak (pasaport ve nizamiye kayıtları) mahkeme önünde de yeterli sayılırmı? Yoksa SEHVEN denilip işin içinden çıkılır mı? Çıkılması durumunda karşı taraf bana tazminat davaçı açabilir mi?
10- Kararı temyize götürmeye karar verdim. Okuduğum kadarıyla, boşanmalarda manevi tazminatı icra ile alabiliyorlar. Ben boşanmak istiyorum ve kararın bu kısmına itirazım yok. dolayısıyla kararın bu kısmı onaylanmış oluyor. İtirazım şiddet uyguladığım yönündeki görüş ve bundan dolayı tazminatla cezalandırılmam. Ben ne şekilde temyize gideyim ki, tazminatı icraya koyamasınlar? (16 temmuz temyiz süresinin dolacağı tarih.)
Sabahın 4'ü,
ne zormuş tüm olanları anlatmak, toparlamak ve acıları tekrar yaşamak.
ne zormuş haksız bir hüküm altında ezilmek.
Ne zormuş hakkını ispat etmek.
Ve ne zormuş yaşamak...
Sürç-ü lisan ettiysem affola.
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Volkan Bey geçmiş olsun. Yargıtay'da bu kararın bozulacağını sanıyorum. Çünkü anladığım kadarıyla hakim kusurlu tarafa tazminat bağlamış. Böyle bir akla mantığa aykırı bir durumun hukuka da aykırı olduğunu sanıyorum. Benim boşanma davasında daha da rezil durumlar yaşandı. Söylediğim hukukçuların hiçbiri gözlerine inanamadı.
1- Darp raporu olmadığı halde özel hastaneden alınmış bir kağıt parçasını darp raporu olarak kabul etti.
2- Başka şehirde yaşayan 3 kişi,şahit olarak dinlendi, bizi görmediklerini söylemelerine rağmen eşimi dövdüğümü iddia ettiler.
3- Eşim yalan yere suç duyurusu yapıp soruşturma açtırmış. Telefonla ölüm tehditi ve hakaret ettiğimi iddia etmiş fakat telefon dökümlerinde onları hiç aramadığım ortaya çıkınca takipsizlik kararı verilmiş.
4 -Eşimin annesi komşularına beni tartaklatıp yolumu kestirdiğinde ben de onları karakola şikayet ettiğim tutanakları aleyhime delil olarak kullandılar.
Mahkemenin 3 tane "saygıdeğer" hakimi tüm bu sahtekarlıkları, dolandırıcılıkları yemiş gibi inanmış gibi davranıp boşanmaya karar verdikleri gibi maddi ve manevi tazminata da hüküm verdiler.
Bence artık mahkemelerin ve hakimlerin ne yaptığını, kanunları nasıl okudukları ve neye göre karar verdiklerini anlamak mümkün değil. Hukuk artık şirazesinden çıkmıştır. Haksız olan ve baskın çıkan tabiri caizse "yavuz hırsız"lar hakimler tarafından korunuyor. Mesela bir örnek vermek gerekirse Albay Dursun Çiçek'in tutuklanması da buna iyi bir örnek olmaktadır. Fetullahçıların baskısı veya tezgahı apaçık ortadayken tarafsızlığını yitirmiş bir savcı, tarafsız olmadığı apaçık ortada olan hakimler çetesi ortada fink atarken hala bu millet adaletten ve bağımsız yargıdan bahsetmektedir. Ellerinde geçerli hiçbir delil yokken sadece soyut iddialar ve iftiralar ile yüksek rütbeli subaylar üzerinde bir yargı baskısı kurmaya çalışanlar ile, evlilik kurumunu yıkmak için her türlü sahtekarlığı yapan kadınlara çanak tutan meslek ahlak ve etiğini çiğneyen hakimler arasında hiç bir fark yoktur. Herşeyi gözlerimle gördüm ve yaşadım.Burada yazdığım herşey belgeli açık ve nettir. Kimseye iftira atmıyorum sadece gerçek olan biteni yazıyorum.Site yönetimi isterse yayınlamasın ben eleştiri hakkımı fikir özgürlüğü çerçevesinde uyguluyorum. O yüzden sizin davanızda alınan kararlara hiç şaşırmadım.
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Erhan bey teşekkür ederim cevabınız için, sizede büyük geçmiş olsun. Umarım davanız olumlu sonuçlanır.
Yeni Dünya Düzeni'nde yeni rant kapıları gerek insanlara. Uzaylıda olsa insan insandır. Evlilik aileler için yeni bir rant kapısı haline gelmiştir. (Yoksa çok mu eskiden öyleydi de biz bilmiyorduk). Memleket sabah programlarıyla özel olarak eğitilmiş cin kızlarla doluyken, bizim gibi yatılı erkek okullarında vatan millet gibi değerlerle büyütülmüş saf insanların pek bir şansı yok. Kafamız görevden başka şeye çalışmıyor, ihtimalleri hesaplayamıyor ve eş seçiminde oldukça yanlış kararlar verebiliyoruz. Memlekette bilinçli olarak medya aracılığla yapılan BEyin Yıkama faaliyetleri sonucunda yozlaşmış bir toplumda bizim gibi sıcak aile ve yuva özlemi içerisinde, iyi gelecek nesiller yetiştirmeye kendini adamış bir avuç insanın hayatta kalması bile mucize geliyor bana.
Tek yapabildiğimiz bu tür platformlarda gerçek kimliklerimizden korkarak pek de özgür olmayan düşüncelerimizi olabildiğince yontarak, diğer madur insanlarla bir terapi ortamı sağlamak oluyor.
İşgal altında bir memleketin, işgal altında ki çocuklarıyız. Direnmeye yada yok saymaya lüzum var mı?
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Geçmiş olsun Volkan Bey..
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
volkankorkusuz rumuzlu üyeden alıntı
ne zormuş tüm olanları anlatmak, toparlamak ve acıları tekrar yaşamak.
ne zormuş haksız bir hüküm altında ezilmek.
Ne zormuş hakkını ispat etmek.
Ve ne zormuş yaşamak...
Sürç-ü lisan ettiysem affola.
Okudum okudum bir daha okudum sıkıldım bunaldım. Yahu bu ne acaip bir durum. Ruhum daraldı. Allah sabır veriyor sanırım sana arkadaş. Geçmiş olsun..
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Bilmem varsa veriyordur sanırım.
Ayrıca bir çok forum başlığında çok güzel yorum ve bilgilerinizden yararlandım. Özellikle boşanma konusunda ilgili olduğunuz anlaşılıyor. Ancak sorularıma cevap bulamıyorum hala. Şaşkın ördek yavrusu gibiyim...
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
volkankorkusuz rumuzlu üyeden alıntı
Bilmem varsa veriyordur sanırım.
Ayrıca bir çok forum başlığında çok güzel yorum ve bilgilerinizden yararlandım. Özellikle boşanma konusunda ilgili olduğunuz anlaşılıyor. Ancak sorularıma cevap bulamıyorum hala. Şaşkın ördek yavrusu gibiyim...
Varlığına inanmak lazım. İnancın olmadığı, bittiği yerde umutsuzluk ve kayıp başlıyor. Şaşkın ördek yavrusu gibi olmanız normal. Size layık görülen statü / ruh hali / toplum içindeki konumunuz / uğradığınız haksızlık / yaşadıklarınız, sizin insanlara olan inancınızı, adalet kavramınızı, dürüstlüğe, sevgiye, saygıya olan bağlılığınızı zedeliyor.
Ben de sizden farklı durumda değildim. Ancak beterin beteri var unutmayın. Ben aylar süren kavgamı er meydanında hasımsız kalmak suretiyle sonlandıramadım.
Sorularınızın yanıtları hem çok karışık hemde hukuki sürecin bu noktasında şaşkınlıkla izlediğim ve yanıtlayamayacağım kadar boyumu aşan ve beni şaşırtan durumlar. Muhtemelen temyize gittiğinizde bozulacak gibi görünüyor. Hakimin yanlı davrandığını düşünüyorsanız Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna / Adalet Bakanlığına / İnsan Hakları Mahkemesine gibi yerlere şikayet edebilirsiniz. En azından deneyin. Birde davanızı basına taşımayı deneyin. Belki etkili olur.
Geçmiş olsun tekrar..
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Okuduklarımdan anladığım kadarı ile sadece 10000 TL manevi tazminat hükmedilmiş. Birde dava masrafları. Nafakadan bahsetmiyor. Eğer durum böyle ise yinede ucuz kurtarmış gibisiniz. Ya ömür boyu kürek pardon nafaka mahkumu edilseydiniz ne olacaktı. Bu daha ağır bir bedel olmayacakmıydı?
Temyizden sizin lehinize bir dönüş söz konusu olursa bu sefer aleyhinize yalan tanıklık yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunmayı unutmayın. Bu arada şu şiddet iddialarını bir şekilde çürütebilseydiniz dava sırasında tamamen lehinize bir durum sözkonusu imiş. Zira hakime hanımda size inanmaya çok hazırmış üstat.
Baksanıza şu maddelere..
2- Davalının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 10000TL manevi tazminatın davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3- Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden davacı vekili için 575 tl maktu ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine
4- Peşin alınan harç da dahil olmak üzere tebligat ve yazışma gideri olarak 31TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Şiddet konusu sizi batırmış. Umarım Yargıtaydan sizin beklediğiniz sonuçla döner de sizde Adalet in verdiği huzurla uyursunuz..
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Nafaka talepleri yoktu memur olarak çalıştığı için zaten alamayacaklarını biliyorlardı. AHkime hanımı elimdeki delillerle ancak bu kadar ikna edebildim sanırım. Resmi kayıtlar olmasa mazallah 40000 i yazıverecekti oraya. 2 yıl eşin dediğin insanın ailesine inanılmaz yardımlarda bulunduktan sonra, hayatında yapmadığın birşeyden dolayı kusurlu bulunmak çok ağırına gidiyor insanın. Ayrca bir değil iki avukat vardı. Birini azlettim. Onun harcıda gümbürtüye gitmiş. Paranın derdinde değilim. Onu sokak köpeklerine bağışlarım daha iyi, daha doğru bir yere gittiğinden emin olurum. Erhan beyin başına gelenler de çok çirkin. O da inanılmaz olaylar yaşamış. Forumlardan genel olarak çıkardığım yaygın görüş şu :
Erkekler para ödemekten şikayetçi değil, o parayı ne için ödeyeceğini düşündüğünde sıyırıyorlar...
Neyse demekki 2-3 delil daha olsaymış elimde hakime hanımı da köşeye sıkıştıracaktım. Buradan şu sonuçlar çıkıyor:
1- Sizin sunduğunuz deliller ancak karşıdakinin niyeti kadar geçerli
2- Drama çocuk yaştan öğrenilmesi gereken en önemli meleke
3- Fraternis'in tek derdi erkeklerin kanını emmek...
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
HErhalde mesaj çok uzun olduğu için kimse sorular bölümüne erişemeden okumaktan vaz geçti. Tekrar yazmamda sakınca varmı bilemiyorum. Ama cidden bu bilgileri tartışmak istediğimden tekrar alıntı yapıyorum.
Alıntı:
SORULAR:
1- Boşanma davalarında karşı dava açmadan tazminat talep edebilirlermi? Yani bir dilekçe ile Davalı tazminat talep edebilir mi?
2- Karşı dava açarlarsa harç yatırmaları gerekmez mi? Harç yatırmaları gerekirse, dava sonucunda verilen tazminata hak kazanabilirler mi?
3- Hiçbir şekilde ispat edilemeyecek farazi bir şirket ortaklığı iddiası bana devlet memurluğunda önemli cezai sonuçlara neden olacak bir suçun isnat edilmedi değil midir? Bu durumda dava bitti ve ben ne yapabilirim? Tazminat talebiyle bir başka dava açabilir miyim? Açarsam kazanma şansım nedir?
4- Bir tanığın ifadesi sonradan avukat beyanı ile değiştirilebilir mi? (Evet ise benim söyleyecek başka bir sözüm yok)
5- Evlilik boyunca hiç bir şiddet olayına gözle tanık olmamış, ancak eşimin söyledikleriyle öyle olduğunu iddaa eden kişilerin tanıklıkları çok mu yeterlidir? Şiddetin ispatına. Lakin duvaları mukavvaden biraz daha kalın olan lojmanda en ufak gürültüde insanlar toplanır ve müdahale ederler. Ancak bu tür bir olay yoktur.
6- Tanıkların yalan beyanlarını ispat etmek için verdiğim nizamiye giriş kayıtları yetersiz delil midir? Eğer yeterli ise neden hakim dikkate almamıştır?
7- Evlilik boyunca madem o kadar şiddet uygulamışım her seferinde de karşı taraf beni affetmiş, (ki kesinlikle kabul etmiyorum) boşanmada delil olarak kullanılamayacağına dair hükümler yokmudur? Eğer varsa hakim neden bunları dikkate almamıştır.
8- Karşı tarafın cep telefonu görüşmelerini (ki telefon benim üzerime kayıtlı ve faturaları bana gelmekte karşı taraf da bunu biliyor) hakim neden kararda belirtmemiş veya sarf-ı nazar etmiştir? Bu davanın arka planında gizli güçler olabilir mi?
Yargıtay : 2. hukuk dairesi E.2003/4190 K.2003/5240
KADININ BAŞKA ERKEKLE TELEFONLAŞMASI (Kadının başka bir erkekle uzun süreli telefon görüşmeleri yapması güven sarsıcı davranışlara girdiğinden kadın lehine manevi tazminata hükmedilmemesi)
GÖRÜŞMELERİN SEBEBİNİN AÇIKLANAMAMASI (Evlilik birliği içerisinde üçüncü bir şahısla yaptığı uzun süreli telefon konuşmalarının sebebini açıklayamayan kadının boşanmada kusurlu sayılması)
BİRLİĞİN TEMELİNİN SARSILMASI (Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan hadiselerde kusurlu eş yararına manevi tazminat takdir edilmemesi)
KADININ TAM KUSURLU OLMASI (güven sarsıcı davranışlar içerisine girerek evlilik birlikteliğinin sarsılmasına neden olan kanının kusurlu sayılması)
9- Bu tanıkların yalan beyanlarını belge ile ispatladığımı düşünüyorum. Bu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunmam halinde bu 2 evrak (pasaport ve nizamiye kayıtları) mahkeme önünde de yeterli sayılırmı? Yoksa SEHVEN denilip işin içinden çıkılır mı? Çıkılması durumunda karşı taraf bana tazminat davaçı açabilir mi?
10- Kararı temyize götürmeye karar verdim. Okuduğum kadarıyla, boşanmalarda manevi tazminatı icra ile alabiliyorlar. Ben boşanmak istiyorum ve kararın bu kısmına itirazım yok. dolayısıyla kararın bu kısmı onaylanmış oluyor. İtirazım şiddet uyguladığım yönündeki görüş ve bundan dolayı tazminatla cezalandırılmam. Ben ne şekilde temyize gideyim ki, tazminatı icraya koyamasınlar? (16 temmuz temyiz süresinin dolacağı tarih.)
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
dostum, bu konuda haklısın, temyize gidip en azından 10bintl yi kurtarabileceğine inanıyorum.
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Merhabalar,
Evlenmeyin tavsiyesine pek katılmıyorum. Bence Yabancılar ile evlenin. Hem çok güzeller hem eve çok bağlılar hem kaynana, kayın peder derdi yok hemde oldukça uyumlular. Tek sorun sağlık güvencesi yada banka hesabını açtırırken yaşıyorsunuz. Birde çalışma sorunu var o da zamanla çözülebiliyor.
Şöyle bir Antalya ya inin yada Kuzeye Rusya tarafına gidin.
Tavsiye ederim :-)
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
fbeber'e katılıyorum. Yaklaşık bir yıldır benim de düşüncelerim bu yönde değişmeye başladı. Ama böyle bir bayanı güney sahillerinden araştırmanın da pek iyi bir düşünce olacağını sanmıyorum. Çok yakın bir arkadaşım, Ukrayna'da bir bayan buldu ve yanına yerleşti. Oturma vizesi falan da aldı. BAyan ona iş bile kurdu. Daha ne diyeyim. Bizim kızlarımız, geçmişte böyle değillerdi. Namuslulukları, çalışkanlıkları, cefakar, iyi ahlaklı olmaları, anaç ve bağlılıklarıyla dünyaya nam salmışlardı. Hatta dünya birçok yabancı arkadaşım bir Türkle evlenmek istediklerinin gerekçesi olarak bana bu özelliklerin kendi ülkelerindeki bayanlarda bulunmadığını söylediklerinde az da olsa kibirlenirdim. Acaba devran mı döndü, şimdi de tam tersini duyuyorum insanlarımızdan. En yakın arkadaşım bile yabancı sevgilisinde bulduğu iyi ahlakı, bizim kızlarımızda şimdilerde göremediğini defalarca belirtmiştir. Varsa bu konuda bir istatiski bilgiye sahip kişi bilgilendirirse sevinirim. Türk erkeklerinin çoğu bu şekilde düşünür olduğunu sanıyorum. Eğer böyle giderse kızlarımız evlenecek bir adam bulamayacaklar kendi ülkelerinde. Bu durumun bizim kızlarımızın suçu olduğunu düşünmüyorum. Kasıtlı olarak medya kartelleri ve dış güçlerin beyin yıkama politikaları sonucunda oynanan bel altı oyunların en tehlikelisi olarak düşünüyorum. Yaklaşık 6 yıldır beyin yıkama konusunda yaptığım araştırmalar sonucunda edindiğim tecrübe ve bilgiler ışığında şunu rahatlıkla söyleyebilirim : "Türkiye için en büyük tehdit; yabancı güçler adına BEYİN YIKAMA faaliyetleri yürüten veya ona alet olan kurum, kuruluş ve birimlerdir."
Yazık bu millete yeter artık.
aşağıdaki makale ilgi çekici bir bakın isterseniz.
http://www.sendika.org/yazi.php?yazi_no=18256
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
KADIN DEDİĞİN
Kadin dedigin iyi sevisecek arkadas. Koyun gibi yatmayacak,kimil
kimil olacak yatakta. Aklini basindan alacak ama, aklini sadece
bununla yormayacak. Delireceksin ama delirmen hastaliktan
olmayacak.
Uzaniverdi mi yanina boylu boyunca, gögsünde atan kalbinin yerine
koyacaksin kendini, ruhunu, herseyini. Asksiz yatmayacak yataga ve
sen bunu bileceksin.
Kadin gibi kadin olacak kadin dedigin, çitir çerez niyetine
yemedigin. Bir gecelik degil, ömürlük olacak ömürlük. Yillara
rehaveti degil huzuru tasiyacak. En seksi leydi olmayi da
bilecek,hanim sultan olup sözünü geçirmeyi de. Civik konulara
takilip zaman tüketmeyecek, küfretmeyecek, Kadin dedigin ayip
nedir
bilecek.
Sikbogaz edip seni yalanci durumuna düsürmeyecek.Seni öyle bir
tutacak ki arkadas, sen bile sasiracaksin öyle tutulduguna. iki
lafin basi, her tartismada ayrilalim tehtidi savurmayacak. Sabirli
olacak ve asla gururuna dokunmayacak...Tuzu az, sekeri çok gibi
limiti olmayan prosedürlerle yemeklerle isi olmayacak. söyle
pastirmali kurufasülyenin yanina tereyagli pilavi konduracak
süphesiz. Salatasiz oturmayacak yemege. Temiz olacak herseyden
önce
mesela köfteyi
minciklarken elleri Yahut pahali parfümlerin sindigi, boyaci küpü
gibi, her öptügünde bulasik bir tadin kaldigi bir kadini
öpmeyeceksin. Buram buram aska sarilacaksin arkadas. Buram buram
kadin kokacak kadin dedigin. Kadin dedigin güzel olacak ama eli
yündenden çok öte birsey. Zeki olacak
zeki, seni bir hamur gibi karmasini da bilecek,o hamura kendini
katmasini da... Paranin güzelligini bilecek ama ne parasizligin
ezikligini ne de paranin kudurmuslugunu yasayacak. Degerlerini bir
anlik hevesler ugruna terketmeyecek.Namussuzlugunu, ahlaksizligini
ancak ve ancak seni bastan çikarirken kullanacak, yan gözle
adam kesmeyecek ,baska sevgili edinmeyecek. Sarisin, renkli gözlü
uzun bacakli, beyaz tenli, ince bilekli dilber filan fasarya...
Kadin dedigin hatun olacak arkadas, sözüne güvenilir, olacak.
Bileceksin ki konusulanlar burada kalir, kapidan çikmaz bir daha.
Agzi siki olacak kadin dedigin. Sirrini tutacak ama gününü
bekleyip
kusmayacak... Para lazimcilardan, kürkçülerden, cep telefonu
manyaklarindan, dirdircilardan, unutkanliklarini senin üzerine
atanlardan, kendi yetersizligini seni suçlayarak
rahatlayanlardan,
raf süslerinden, tehtidkarlardan, kaçaklardan, kikirdayanlardan,
bos
bakanlardan olmayacak. Safligi, cahilligi, aptalligi oynamayacak,
biraz ukala olabilir ancak sana rol yapmayacak. Komplekslerini
güzelligiyle örtmeye çalismayacak. Bir seyi çok isterse ve
inançlari
dogrultusunda yapacak.
En önemlisi kendini sevecek arkadas, kendini sevmeyen kadindan
sana
ne hayir gelir. Bir bakarsin ki yillar sonra bu kadinla ne yataga
sıgabiliyorsun, ne
topraga...Koluna takip gezmesini de bileceksin gururla, koynuna
çekip sevismesini de sehvetle. Analigini da bilecek, çocuklarindan
saygi görmeyi de, anaya babaya hürmet
etmeyi de...
Kadin kadin olacak be, seni sadece sen oldugun için, sensin diye
sevecek. Parayla pulla, kariyerle,kimin ne dedigiyle,
sinirlamayacak.Hem sevgilin, hem
arkadasin, hem annen, hem çocugun olacak, bagrina basacaksin
huzurla... Bileceksin ki evde 'O' kadin tarafindan beklenmenin
zevkini hiçbir zevk yasatamaz sana...
Öyle bir kadin iste... Nerede oyle kadin yoktur deme... Vardir
vardiiiiiiiiir!..
Sende adam olacaksin seçmesini bileceksin!!!
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
-
Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Teşekkürler, ancak sorularıma hala bir cevap bulamadım. Eğer bulursam tek tek kendim yazacağım. Böylece başka insanlarda benzer durumlarda kendilerine doğru yönler verirler. En önemlisi de alınan dersler sanırım.
Swan dostumuz da bayağı çekmiş ve bir model oluşturmuş kafasında, eğer öyle bir kadın varsa dünyada savaş onun yüzünden çıkardı sanırım. Keşkeeee.
"Kadınlar Venüsten, erkekler marstan." boşuna dememişler.
-
Cevap: Re: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
öncelikle geçmiş olsun,sorununuz ülkede yaşayan ve boşanma durumunda olan bütün erkeklerin sorunudur.ve sayımız gitgide artıyor.mahkemelerin butür kararları vermesi sıradan hale geldi neredeyse.mahkemelerdeki bu kadın kayırmacılığına karşı sesimizi duyurmak zorundayız.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
evet sayımız gittikçe artıyor. Aslında icinidok.com, acinipaylas.com, bosanankocalar.com gibi arabesk bir site kursam herhalde hit olurdu. Çoğu zaman bu konuları yaşayan insanlar daha düzgün bilgilendiriyorlar. Hukukçular biz maraba halkın aklını karıştıyor. Halk ağzı diye birşey kalmamış. Ama ben bu durumu erkekler açısından olumsuz yormuyorum. Takke düştü kel göründü. Herkes herşeyin farkında. Yakında erkekler kemale erip astral seyahatlerde Altair takım yıldızında yaşayan hurilerle buluşmaya giderken, kadınlar da oturup dünyadaki maymunları avlarlar :)
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Volkan bey geçmiş olsun, siz davanızı temyize gönderdiniz mi?
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
volkankorkusuz rumuzlu üyeden alıntı
evet sayımız gittikçe artıyor. Aslında icinidok.com, acinipaylas.com, bosanankocalar.com gibi arabesk bir site kursam herhalde hit olurdu. Çoğu zaman bu konuları yaşayan insanlar daha düzgün bilgilendiriyorlar. Hukukçular biz maraba halkın aklını karıştıyor. Halk ağzı diye birşey kalmamış. Ama ben bu durumu erkekler açısından olumsuz yormuyorum. Takke düştü kel göründü. Herkes herşeyin farkında. Yakında erkekler kemale erip astral seyahatlerde Altair takım yıldızında yaşayan hurilerle buluşmaya giderken, kadınlar da oturup dünyadaki maymunları avlarlar :)
Volkan bey tecrübeli birisi olarak acizane önerim. Bırakın astral seyahatleri arabeski vs. Davanıza odaklanın. Siz burada bunlarla uğraşırken eşiniz hakkınızda elde ettiği yada yarattığı deliller ile boynunuza geçireceği ilmeği (!) hazırlıyor belkide. Düşen takke de görünen kel de bize ait. Önce kendinizi içinde bulunduğunuz açmazdan kurtarın. Tabii hukuksal yöntemlerle. Sonra dilerseniz hep beraber astral seyahatte yaparız falda baktırırız..
Ama güzin ablacılık oynama zamanı değil. Arabesk okumanında.. İçinde bulunduğunuz durumun ciddiyetini bir kez daha hatırlatmak istedim..
Geçmiş olsun.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Hayır henüz değil, kanuni süre içerisindeyim. bu arada bulabildiğim kadar çok bilgi araştırıyorum tekrar hata yapmamak için ama çok bir cevap bulamıyorum açıkçası. Çok yıprandığımı hissediyorum. Melankolik oldum iyice. Bazen bırak git herşeyi diyorum, bazen de kendi kendime yediremiyorum bu lekeyi. Neyse bu geçiş dönemlerinde böyle durumlar yaşanır diye avunuyorum. Ama hukuki açıdan yapacağım en ufak hatanın aleyhime büyük sıkıntılar doğurabileceği düşüncesi beni çok tedirgin ediyor.
Bari bilen varsa böyle davalarda Temyiz'e giderken nelere dikkat etmem gerekiyor söylerlerse çok sevinirim. Yaşayıpta öğrenmiş olanlar daha çok yararlı bilgiler verebiliyorlar.
Teşekkürler
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Dardayım bey yorumlarınız için teşekkür ederim. yaptığım hüsn-ü talil yerine ulaşmış sanırım. Elbette davamın peşindeyim. Sorularıma kaç gündür cevap bulamıyorum. O konuda da kimse yazmıyor, herkes acımı paylaşıp, geçmiş olsun diyor. Saolsunlar yine de ama. Haftaya kadar bu sorulara cevap buldum buldum, yok bulamazsam parayı ödeyip borçlardan kurtulana kadar arabeske devam ederim. sonrada adaletin doğru işlediği bir diyara göçerim.
İlk mesajda sorular bölümünde sorduklarımdan ilgi ve bilginiz olanlar varsa paylaşırsanız sevinirim.
Teşekkürler tekrar.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
zaten bunun gibi kararların yüzde 90 ı yargıtaydan dönüyor .merak etme kardeşim yanlış hesap bağdattan döner.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
kibfeyzo rumuzlu üyeden alıntı
zaten bunun gibi kararların yüzde 90 ı yargıtaydan dönüyor .merak etme kardeşim yanlış hesap bağdattan döner.
%10 ne oluyor peki?
Eğer hak arayan HAKLI insanların %10'u haksız oluyorsa bu kötü...
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Merhaba,
konuya tekrar dönelim isterseniz. Diğer soruların cevapları için zamanım var ancak aşağıdaki sorularım için bir haftadan az sürem kaldı. Bilgisi olan birisinin temyiz sürecinde hata yapmamam için yardımını bekliyorum.
SORU :
Karar : Benim davamın kabulüne (yani boşanma + mahkeme masraflarının tazminine), davacı davalıya 10000TL manevi tazminata, (40000 istekleri vardı, üstünün reddine)
Ben boşanmayı temyiz etmek istemiyorum. Sadece, boşanma gerekçesi olan ve benim ağır kusurlu olduğum beyan edilen (Ki benim elimdeki resmi delillerle karşı tarafın ifadelerinde belirttikleri tarihlerde lojmana girmediklerini ispatlıyor ve onları yalanlıyorum (tabi bu kabul görmüyor))
eşine şiddet uygulamak ve hakaret" ve 10000TL gibi faiş tazminat
kısımlarına itiraz ediyorum.
Buna göre eğer temyiz de sadece tazminat kısmına yaparsam boşanma gerçekleşmiş oluyor. Bu da tamam. Ancak alacak kısmında karşı taraf İcrai takip e başlayıp parayı ahsil edebiliyor. Bu konu biraz karışık. MK443 e göre.
adres : http://www.kahdem.org.tr/?p=216
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2008/12-656
K. 2008/638
T. 22.10.2008
Kural olarak boşanma ekinde verilen maddi-manevi tazminat HUMK’nun 443. maddesi gereğince kesinleşmeden takibe konulamaz. Ancak, boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesi halinde tazminata ilişkin hükmedilen alacağın tahsili için kesinleşme aranmaz. Keza tedbir niteliğinde verilen nafakanın da tahsili için kesinleşmesi gerekmez. Mahkemece açıklanan nedenlerle istemin reddi yerine kabulü isabetsizdir…
gibi bir karar var. Ben şimdi buna göre borcu ödeyeceğim. Eğer tazminat kısmını temyizde kazanırsam ne olacak? Onlar bana ödediğimi yasal faiziyle geri mi ödeyecekler? (tabi kendilerini bulabilirsek)
Ben boşanma ile gerekçelerini ve tazminatı da temyize götürürsem. Onlar boşanma hükmü kesinleşmediği için icra takibinde bulunamazlar bu doğru mu?
Ayrıca Temyiz bitene kadar boşanmış olmayacağım. Temyiz sonunda tazminat iptal olup, boşanma kabul olurmu? Aksi nasıl bir karar çıkabilir?
Cevaplar için şimdiden teşekkür ederim.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
volkankorkusuz rumuzlu üyeden alıntı
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2008/12-656
K. 2008/638
T. 22.10.2008
Kural olarak boşanma ekinde verilen maddi-manevi tazminat HUMK’nun 443. maddesi gereğince kesinleşmeden takibe konulamaz. Ancak, boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesi halinde tazminata ilişkin hükmedilen alacağın tahsili için kesinleşme aranmaz. Keza tedbir niteliğinde verilen nafakanın da tahsili için kesinleşmesi gerekmez. Mahkemece açıklanan nedenlerle istemin reddi yerine kabulü isabetsizdir…
gibi bir karar var. Ben şimdi buna göre borcu ödeyeceğim. Eğer tazminat kısmını temyizde kazanırsam ne olacak? Onlar bana ödediğimi yasal faiziyle geri mi ödeyecekler? (tabi kendilerini bulabilirsek)
Ben boşanma ile gerekçelerini ve tazminatı da temyize götürürsem. Onlar boşanma hükmü kesinleşmediği için icra takibinde bulunamazlar bu doğru mu?
Ayrıca Temyiz bitene kadar boşanmış olmayacağım. Temyiz sonunda tazminat iptal olup, boşanma kabul olurmu? Aksi nasıl bir karar çıkabilir?
Cevaplar için şimdiden teşekkür ederim.
Temyiz infazı (ödemeyi) durdurur. Tabi nafaka için değil o tedbir nafakası ise kesinleşene kadar ödenecek. Kesinleştikten sonra iştirak yada yoksulluk nafakası olacak. Tazminata gelince yukarıda açıkça yazıyor zaten. boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesi halinde tazminata ilişkin hükmedilen alacağın tahsili için kesinleşme aranmaz. denmekte. İfade açık. Kararı sadece tazminat açısından temyiz ederseniz, boşanma kesinleştiği için tazminatı ödersiniz. Siz zaten boşanmayı temyiz edeceğinize göre tazminat da boşanma kesinleşmediği için ödenmeyecektir.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Teşekkür ederim, bir mühendis olarak hukuk dilini 40 yıl daha anlamamın imkanı olamayacak herhalde. Okuduğumda olumsuz kelimelerin ardarda aynı cümlede yer alması beni delirtiyor. Uzaylı gibi hissediyorum kendimi. Hukuki cümleleri halk diline çevirebilme becerisi kazanmışsınız. Tebrik ederim. Yarın avukatla temyiz dilekçemizi yazmaya koyulacağız. Tekrar teşekkürler.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
volkankorkusuz rumuzlu üyeden alıntı
Teşekkür ederim, bir mühendis olarak hukuk dilini 40 yıl daha anlamamın imkanı olamayacak herhalde. Okuduğumda olumsuz kelimelerin ardarda aynı cümlede yer alması beni delirtiyor. Uzaylı gibi hissediyorum kendimi. Hukuki cümleleri halk diline çevirebilme becerisi kazanmışsınız. Tebrik ederim. Yarın avukatla temyiz dilekçemizi yazmaya koyulacağız. Tekrar teşekkürler.
Sizde öğreneceksiniz mecburen.. Hayat bazan kolay olanı zor yoldan öğretiyor..
Emin olun sizede öğretecek..
Geçmiş olsun tekrar..
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Arkadaşım öncelikle geçmiş olsun.İlk yapman gereken eski avukatını bağlı olduğu baro ya şikayet etmen ve sonuç alabilmen için elinden geleni yapmanı tavsiye ederim.Böyle şey olurmu ALLAH aşkına :kızgın: .Maalesef ülkemizde çok güvendiğimiz yargıya olan güven al aşağı oldu.kanunlarımızda 3 yalancı şahit adamı ipe götürebilir ve bunu hakimlere rahatlıkla kabul ettirebilirsiniz.Yalancı şahitler sorgulanamaz çünkü onlar demişse doğrudur.Bence bu hukuk değil guguk tur.Ama çıkan sonuclar maalesef ocaklar yıkıp insanın geleceğini karartabiliyor Allah kötüye aman vermesin ve onlarla dürüst doğru kişileri karşılatırmasın elbet herkes er geç ettiğini bulacaktır.Benim sana tavsiyem bu davanın peşini bırkama dediğin gibi güvenebileceğin sağlam karakterli bi avukat ile davanın takipçisi ol Allah yardımcın olsun.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
Bay_x rumuzlu üyeden alıntı
Arkadaşım öncelikle geçmiş olsun.İlk yapman gereken eski avukatını bağlı olduğu baro ya şikayet etmen ve sonuç alabilmen için elinden geleni yapmanı tavsiye ederim.Böyle şey olurmu ALLAH aşkına :kızgın: .Maalesef ülkemizde çok güvendiğimiz yargıya olan güven al aşağı oldu.kanunlarımızda 3 yalancı şahit adamı ipe götürebilir ve bunu hakimlere rahatlıkla kabul ettirebilirsiniz.Yalancı şahitler sorgulanamaz çünkü onlar demişse doğrudur.Bence bu hukuk değil guguk tur.Ama çıkan sonuclar maalesef ocaklar yıkıp insanın geleceğini karartabiliyor Allah kötüye aman vermesin ve onlarla dürüst doğru kişileri karşılatırmasın elbet herkes er geç ettiğini bulacaktır.Benim sana tavsiyem bu davanın peşini bırkama dediğin gibi güvenebileceğin sağlam karakterli bi avukat ile davanın takipçisi ol Allah yardımcın olsun.
oda bişeymi karşı tarafın çıkarttığı bir şahit ceza davasında serefi ve namusu üzerine yemin ederek hiç bişey görmediğini söylüyor. aynı şahit boşanma davasında şahit oluyor ve aynı olaya ait (hiç bişey bilmediğini iddia ettiği olay )olguları roman gibi anlatıyor bunu biz yargıtaya gönderdik belgesiyle .
sayın hakim bey de bu şahiti baz alıyor. bu ülkede adalete güvenim kalmadı elimde olsa ilk önce bu adalet sistemindeki herşeyi bildiğini sanan ama insanların yüzüne baka baka yanlış karar veren bu hakimleri bu sistemden uzaklaştırırım ilk önce .
yanlış karar vermekle insanların hayatlarını karartıyorlar .yargıtaydan karar döndüğünde ise hiç bişey olmamış gibi kararı değiştiriyorlar . peki çektiğiniz stres ne olacak ?insanlar meslek hayatlarında yanlış bişey yaptıklarında nasıl cezalandırılıyorsa hakimlerde cezalandırılakın ozaman bakın yanlış kararlaraın altına imza atabiliyorlarmı .
ilk önce kararın döndüğü zaman bu karardan psikolojik olarak zarar görmüş kişiye dava yolu açılmalı .kimsenin pardon özürdilerim yanlış vermişim kararı diye işin
içinden sıyrılmaya hakkı yok.bir mühendis nasıl çizdiği projeden sorumlu oluyorsa hakimlerde verdiği kararın ardında durmalı ve gerekli yaptırımlarla cezalandırılmalı .
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
önerileriniz ve cevabınız için teşekkür ederim.
Ancak eski avukatımı baro ya şikayet etmem durumunda nasıl bir süreç işliyor.
Şikayet haklı bulunursa ne olur?
Bulunmazsa ne olur?
En önemli delil, duruşmada beni konuşturmaması ve önemli bir tanığımdan vaz geçmesiydi (ilgili tanık bir sonraki duruşmaya gelecekti). Tanıktan vaz geçebilmesi için benden bir yazılı talimat alması gerekirmiş diye birşey duydum. Böyle birşey var mı? Yoksa kafasına göre önemli bir tanıktan vaz geçebilir mi bir avukat.
-
Cevap: Temyiz Dilekçesi
Tüm hafta çalışıp dosyayı bu kadar toparlayarak bugün avukatımla aşağıdaki şekilde bir temyiz dilekçesi yazdık. eksik yanlış hususlar olabilir. Eğer yoksa da başka boşanan arkadaşlara örnek olarak foruma yüklüyorum belki faydalanırlar. Yorumlarınız varsa henüz 6 günüm var onları da dikkate alarak değişiklik yapabiliriz.
Bir tek Sorum var : davalı dilekçesinde benim tanığımdan vaz geçtiğimi beyan ederek delillerimin sağlam olmadığını iddia etmiştir. Oysa durum avukatımın duruşmada benden izinsiz olarak (ve benim müdahalemi orada engelleyerek) tanığımdan vaz geçmiştir. Bu durumu aşağıdaki dilekçede dile getirmemde fayda var mıdır? Bana fayda veya zararı olurmu?
Yardımlarınız ve desteğiniz için teşekkür ederim.
Alıntı:
Yerel mahkemenin kararını usul ve yasaya aykırı bulduğumuzdan kabul etmiyor ve temyiz ediyoruz. Şöyle ki;
1. Yerel mahkeme, dosyaya sunduğumuz ve davalı kadının güven sarsıcı hareketlerde bulunduğunu açıkça ortaya koyan, davacı müvekkilim üzerine kayıtlı ve davalı kadın tarafından 3 yıldır kullanılan, gecenin geç saatlerine kadar devam eden, iş yerinden bekâr bir erkeğe ait telefonla olan görüşmelerini gösteren kayıtları göz önünde bulundurmamış, kusurun ağırlığını belirlerken dikkate almamıştır. Oysa yerleşik Yargıtay içtihatlarında, güven sarsıcı hareketlerde bulunan, gece geç saatlerde yabancı erkeklerle uzun süreli görüşmeler yapan kadının boşanmada ağır kusurlu olacağı ve kusurlu taraf lehine manevi tazminata hükmedilemeyeceği belirtilmektedir. (Yargıtay 2. HD 2003 / 4190 E. 2003 / 5240 K. Sayılı kararı) Dosyaya sunduğumuz davalı kadının telefon kayıtları ile güven sarsıcı hareketlerde bulunduğu ve iş yerinden başka bir erkekle gece geç saatlerde uzun süreli görüşmeler ve mesajlaşmalar yaptığı sabit olmuştur. Sayın Mahkeme’nin bu hususu göz önünde bulundurmadan müvekkilime ağır kusur yükleyip hüküm tesis etmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2. Yerel Mahkeme kararının gerekçe kısmında boşanmayı T.M.K. 166/2 maddesine dayandırmış ancak hüküm kısmında hükmü T.M.K. 166/1 maddesi üzerinden tesisi etmiştir. Genel boşanma nedenleri T.M.K. 166’ncı maddesinde düzenlenmiş olup, T.M.K. 166/1 fıkrasında evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması veya müşterek hayatın yeniden kurulamaması nedenine dayanarak kusursuz eşin açacağı boşanma davası, T.M.K. 166/2 fıkrasında ise kusurlu hareketleri ile evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren eşin açacağı boşanma davası düzenlenmiştir.
Sayın mahkemenin gerekçe kısmında T.M.K. 166/2 maddesine dayanmasına rağmen hükmünü T.M.K. 166/1 maddesi gereğince tesis etmesi kararın gerekçesi ile hükmü arasında çelişki oluşturmaktadır. Bu şekilde tesis edilen boşanma hükmü de usul ve yasaya aykırıdır.
3. Gerekçeli kararda "dinlenen tanıkların beyanları birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıya şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, davalının da ev işlerini gereği gibi yerine getirmeyerek kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Ağır kusurlu eş davacı olmasına rağmen davalının da kusuru bulunmaktadır" denmiştir.
Davacı müvekkilimin eşine şiddet uyguladığına ilişkin inandırıcı hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Nitekim karşı taraf şiddete maruz kalmış olsaydı bu hususu kanıtlayan doktor raporunu dosyaya sunması gerekirdi. Dosyada böyle bir rapor olmadığı gibi, 03.02.2009 tarihli celsede dinlenen tanık Dr. XXX taraflarla ortak görüşme yaptıklarını, bu görüşmede karşılıklı şiddet ve hakaretten bahsetmediklerini beyan etmiştir. Psikiyatr huzurunda hiçbir şekilde hakaret ve şiddet hususunun konuşulmaması, davacının davalıya hiçbir şekilde hakaret etmediğinin ve şiddet uygulamadığının açık bir kanıtıdır.
Dinlenen davalı tanıkları A XXXX, B XXXX, C XXXX davalının kız kardeşleri olup D YYYY ise davalının ablasının arkadaşıdır. D YYYY tanıklığında evliliklerinin altıncı ayında davalı kız kardeşleri ile birlikte evlerine gittiğinde davacı evde yoktu, davalının yüzünde ve boynunda kızarıklıklar ve tırnak izleri vardı demiştir. Taraflar Kasım 2006 tarihinde evlenmişlerdir. Davalı tanışı evliliklerinin altıncı ayında eve gittiğini söylemektedir. Bu da Mayıs 2007 ayı civarına tekabül etmektedir. Oysa dosyaya sunduğumuz lojman giriş kayıtlarında bu kişinin 2007 Mayıs ayı civarında tarafların müşterek konutuna gelmediği açıkça ortaya çıkmaktadır. Bu tanık tarafların müşterek evine lojman kayıtlarına göre Mayıs 2008 tarihinde gelmiştir. Oysa bu tarihte müvekkilim dosyaya sunduğumuz pasaporttan da anlaşılacağı üzere yurtdışında bulunmaktaydı. Ayrıca aynı kişi lojman giriş kayıtlarına göre Kasım 2008 tarihinde bir kere daha gelmiştir. Bu tarihte de müvekkilim zaten evde olmayıp Ekim 2008 tarihinde boşanma davası açmış bulunmakta ve müşterek konutta yaşamamakta idi. Tanığın beyanı tamamen gerçek dışı olup görgüye dayalı bir bilgisi olmadığı gibi taraflıdır.
Davalı tanıkları ve davalının kız kardeşleri olan A XXXX ve C XXXX evlendikten iki ay sonra davalının kendilerini çağırması üzerine gece saatlerinde müşterek haneye geldiklerini söylemişlerdir. Oysa dosyaya sunduğumuz lojman giriş kayıtlarına göre davalının kız kardeşlerinin evlilikten iki ay sonra gece saatlerinde müşterek haneye gelmedikleri açıkça ortaya çıkmaktadır. Bu tanıkların beyanları da kardeşleri olmaları nedeni ile gerçeği yansıtmamakta ve taraflıdır.
Diğer davalı tanığı B XXXX da davalının kız kardeşi olup tarafların evliliklerinin altıncı ayında evlerine gittiğini söylemiştir. Yine lojman kayıtlarına göre 2007 Mayıs ayı civarında bu kişinin de lojmana girişi söz konusu değildir. Bu da davalının diğer kardeşleri gibi gerçek dışı ve taraflı beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı E TTTT talimatla alınan ifadesinde 2008 yılı Mart ayında davacının davalıyı dövdüğünü davalının kendisini telefonla arayarak söylediğini belirtmiştir. Oysa davacı müvekkilim Mart 2008 ayında yurtdışına gitmiş ve orada iki aydan fazla bir zaman kalarak Mayıs 2008 ayında yurda dönmüştür. Dosyaya ibraz ettiğimiz pasaport kayıtları bu kişinin gerçek dışı konuştuğunun açık kanıtıdır.
Mahkeme gerekçeli kararında “davacı davalıya şiddet uyguladığı dinlenen davalı tanık beyanları ile sabit olmuştur” denmiştir. Yukarıda açıklanan gerekçelerden de anlaşılacağı üzere müvekkilim davalıya asla hakaret edip şiddet uygulamamış aksine her zaman karşı tarafın hakaretlerine sükûnetle karşılık vermiştir. Kaldı ki lojman gibi ortamlarda en ufak bir tartışmanın bile komşular tarafından rahatlıkla duyularak müdahale edileceği ortadayken, davalı olaylara en yakın tanık olabilecek herhangi bir komşusunu gösterememiştir. Resmi belgeler ve kayıtları karşısında davalı tanıklarının gerçeği beyan etmedikleri kanıtlanmasına rağmen bu husus mahkemenin dikkatini çekmemiştir. Hal böyle iken mahkemenin gerekçeli kararında davacının davalıya hakaret edip şiddet uyguladığı ve ağır kusurlu olduğu değerlendirmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bütün bu resmi belgelerden de anlaşılacağı üzere davacı müvekkilim asla kusurlu olmayarak gerçek dışı ithamlara maruz kalmıştır ve kabul etmemekle birlikte müvekkilimin ekonomik ve sosyal durumu doğru olarak değerlendirilmeden, 10000TL manevi tazminat ödemesine karar verilmesi de miktar yönünden hukuka aykırıdır. Kaldı ki, yine kabul etmemekle birlikte müvekkilimin şiddet uyguladığı iddia edilen dönem evliliğinin ilk altı aylık dönemidir. Bu dönemden sonra evlilik birlikteliği devam etmiştir. Yerel mahkemenin bu dönemde olduğu iddia edilen ve tarafımızdan gerçek dışı olduğu resmi belgelerle kanıtlanan olaylara dayanarak hüküm vermesi usul ve yasaya aykırıdır.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Çok güzel olmuş. Bu iddiaları çürüten beyanları mahkeme bitmeden yazılı olarak dosyaya aynı şekilde sunmuşmuydunuz?
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Merhaba, fazlasını bile sunduk. Ancak dikkate alınmadı.
Ayrıca forumu takip eden üyelerin seyretmedilerse Ferhan Şensoy'un PARDON isimli filmini mutlaka seyredin. Traji komik ülkemizin hallerini çok güzel ortaya dökmüşler.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
bol şanslar volkan bey şok içinde okudum tam tersi bu olaya yakın ben yaşıyorum. (avukatımdan şüpeleniyordum sizin sayenide dahada arttı:))
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Alıntı:
superisi80 rumuzlu üyeden alıntı
bol şanslar volkan bey şok içinde okudum tam tersi bu olaya yakın ben yaşıyorum. (avukatımdan şüpeleniyordum sizin sayenide dahada arttı:))
Size de geçmiş olsun, Öncelikle söyleyim amacım hiçbir meslek grubunu zan altında bırakmak değildir. İşini layıkıyla yapanlar da mevcuttur. Adil bir ülkede yaşadımızı söyleyemem, ama yine de dikkatli olun. Test etmek için zarf atın bakın karşı tarafa gidiyor mu gitmiyor mu? (Birşeyler bulursunuz.) Bu konuların ispatı pek mümkün değil çünkü. İspatlasanızzda yapabileceğiniz de pek bir şey yok. Sadece kendinizi sağlama alabilirsiniz o kadar. Duruşmalarınızı kendiniz bizzat takip edin. Varsa sağduyusuna güvendiğiniz bir arkadaşınızı da yanınıza alınız. Duruşmalarda her duruma hazırlıklı olun. Karşı taraf gibi düşünmeye çalışıp sorularınızı yazılı hazırlayın. Avukat beklemediğiniz bir hamle yaparsa ve bu içinize sinmezse mahkemede söz almaktan kaçınmayın. Ne olursa olsun tanıklarınızdan vaz geçmeyin. Şunu unutmayın burada siz Hizmet alan konumundasınız, her ne kadar mağdur da olsanız, Avukat sizin davayla ilgili taleplerinizi hukuki zemine indirgeyerek uygulamakla yükümlüdür. Hizmeti veren ve alan olarak düşünün. Mağdur ve kurtarıcı olarak değil. Sonuçta onlar da herkes gibi birer baba, anne, kardeş vs. ve bizlerden birisi. Tabi paranoyaklık da yapmayın hasta olursunuz olmayan şeylerden dolayı. Tek demeye çalıştığım düşünebildiğiniz kadar aksi durumu düşünüp bir deftere not alın ve bulabildiklerinizin çözümlerini internetten bulun. Bu iş titiz bir çalışma gerektirir ve bunun büyük bir bölümünü de siz yapmalısınız.
Umarım faydalı olmuştur.
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Çok teşekkür ederim evet dikkatli olmakta fayda var öyle zarf atma yaptım henüz bir açıklık göremedim fakat benim avukatım ben bilirim havasında birşeyler söylemek isityorum öyle olmaz bilmiyorsun sen boşver gibi lafları çok oluyor nedense bugunde diger tarafın açtığı dava vardı ya birleştirilcekti yada donacaktı fakat az önce öğrendimki dava ertelenmiş anlam veremedim duruşmalara gitmek isityorum ama avukat bey beni engelliyor bir türlü çüzmüş degilim bu işi bir kaç gün geçsin avukatla ciddi ciddi konuşacagım yoksa davamı elinden alacağım haklıyken haksız olmak çok kötü bir türlü anlam veremedim bu işe ben uzaktan takip ediyorum. sagduyulu bu işi bilen bir kaç arkadasımla sürekli görüşüyoruz zaten ve fikir alışverişinde bulunuyoruz. verdiğiniz bilgiler için çok teşekkürler. aklımda tutacagım sizede tekrardan geçmiş olsun iyi günler
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Benim başıma gelenlerde bir erkek yüzünden burda boşuna tartışıyorsunuz kadın erkek kavgası olmasın bu iş önemli olan hukuki açıdan hakkımızı nasıl alabileceğimizi paylaşmak olmalı..
-
Cevap: Boşanma davasında ilginç bir karar ve alınan dersler
Sadece sorunlarımızı paylaşmak yerinde olmaz sanırım. Bence forumların en önemli amacı herkes sorularının yanında edindiği tecrübeleri ve bulduğu çözüm yollarını yazarak birbirine aktarmasıdır.
Sizinde sorunlarınız veya edindiğiniz tecrübeler varsa mutlaka yazmalısınız. Kime yarayacağını bilemeyiz ama birgün birilerine çok faydası dokunabilir.
superisi80 : Valla benim avukatımda son zamanlarda bu şekilde davranmaya başlamıştı. "Sen gelme, ben dosyayı kapatırım, olsa olsa en kötü ihtimalle 10000Tl ödersin, ver gitsin canım ne olacak, sen şu suratsız karıdan kurtuluyorsun ya ona şükret, bir de çocuk olsaydı vay haline, git hayatını yaşa, bir bayan arkadaş bul, bana ödemeleri düzenli yap vs."
Sana benim kimi bulacağımdan, davamı neden takip etmemeliyim? Ben işine mi karışıyorum yoksa sana kullanman için önemli bilgiler mi temin ediyorum. Senin işin bana psikoterapi yapmak mı yoksa benimle hukuki sorunlarımı mı konuşmak? Ayrıca superisi80 birşey daha belirteyim ücretleri nasıl anlaştınız bilmiyorum ama, elden nakit vermeyin. banka havalesi yapın, mutlaka dekont isteyin, ben 2000 tlyi bankadan 4 taksit ödedim hiç aksatmadım, ancak o bunları kayda geçmediğini boşanma davalarından gelen paraları çatır çatır eğlencelerde yediğini de açıkça beyan etme küstahlığını bile gösterdi. Vergi kaçakçılığı suçunu da işlemiş oluyor yani benim eski avukatım.
Ayrıca bir çok avukat, bir .ok doktor gibi burnundan kıl aldırmazlar unutmayın, (tabi genelleyemem, çok mükemmel avukatlar da vardır)
Eğer bir avukat size telkinde bulunmaya veya karşı tarafa ağır yüklenmeler yapıp sizin tarafınızda olduğunu göstermeye gayret ediyor ve de bunu aleni/çok belli bir şekilde yapıyorsa o avukata dikkat edin derim. Birde yalan söyleme ve yalan yakalama teknikleri ile ilgili kitaplar edinip oradaki tekniklerden de faydalanabilirsiniz. Ben faydasını gördüm.
Yazacak çok şey varr ama zamanla herhalde eklemeler yapabiliriz.