İdare mahkeme kararına uymak yerine kararı kendine uyduruyor.

şimdi anlatacağım konu gerçekten ne akla ne mantığığa uygun.
ben hakkımda açılan idari bir soruşturma neticesinde emn gnl müd. yüksek disiplin kurulunca meslekten ihraç edilmesi kararıyla 2008 yılı nda ilişiğim kesilmişti. bende konuyla ilgili 5 maddeden dolayı idare mahkemesine yürütmeyi durdurma ve iptal davası açmıştım. yürütmeyi durdurmaya red geldi ama savunma hakkımdan kısıtlama yapıldığı gerekçesiyle iptal kararı çıktı.adı geçen karar idareye tebliğ üzerinden 30 gün geçti ama adı geçen idare iptal kararını şöyle uygulamaya koydu.
beni tekrar savunma yapmak için kurula çağırdı fakat adı geçen mahkeme kararı tarafıma henüz tebliğ edilmediği için ben savunma yapmamaın olanaksız olduğunu belirtn bir dilekçe gönderek savunma yapmadım. zira karar henüz elime geçemdi ve ben kararın iptal olduğunuda emniyetin bana gönderdiği son savunma çağrı yazısından öğrendim.sonuç olarak iptal kararının idareye tabliğinden 28 gün sonra tekrar hakkımda karar çıktı sanırım. ama buda henüz tarafıma tebliğ edilmedi. bu sürede ben halen göreve başlatılmadım.şimdi benim merak ettiğim;
1-idare mahkemesi usulden bozduğu bir dosyayı düzeltme istemiylede kara verebilirmiydi.
2-adı geçen idare beni tekrar göreve başlatmadan hakkımda karar verme yetkisi varmı.(disiplin kurulları sadece 657 ye tabii memurlar hakkında soruşturma yapabilir ve ben yaklaşık 1 senedir memur değilim)
3- iddia edilen suç üzerinden 2.5 sene geçti ve 657 sk ve iyuk a göre 2 sene içerisinde ceza verilmezse zamanaşımı olur diyor ve bu zaman aşımını kesecek herhangi bir yazılı hukuki terim mevcut değil. zamanaşımından faydalanabilirmiyim.
4-idare benim lehime daha nasıl karar verebildi yani suç oluşmamış gerekçesiyle karar verebirmiydi.
5- eğer ortada gene hukuka ve yasalara aykırı yapılan bir işlem tekrar yapılmış oluyorsa ben bu işlem yapanlar hakkında nereye ve ne diyerek dava açacam.6- 6- adı geçen idare ben mahkemenin iptal kararının gereğini tekrar hukukuka uygun savunma aldık diyerek kendini kurtarabilirmi.
7-Madde 15 - Disiplin Kurulu üyeleri, kendilerine, eşlerine, ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri hısımlarına, disiplin cezası verilmesini teklif ettikleri, haklarındaki disiplin soruşturmasını yaptıkları memurlara ait işlerin görüşülüp karara bağlanmasında kurula katılamazlar. ibaresi bulunmaktadır ve şimdiki kurul ile önceki kurul aynı kurul. yani daha öncedende bana ceza veren veren kişiler. bu kişilerden oluşan bir kurulun benimle ilgili bir dosyayı incelemesi hukukimi.
şimdilik aklıma gelen eksiklikler bunlar ama aslında dahası var. ne yapmam gerekiyor bilgisi olan yardımcı olursa sevinirim.

sanırım konu hakkında bilgisi olan yok. ii öyle olsun bakalım

sanırım kimse bişi bilmiyor yada herkez sorununu yazıyor buraya. çözüm üretecek yok.

1- Esastan da iptal edebilirdi, etmemiş.

2- Usulden de olsa, iptal edilen bir idari işlem öncesi durum avdet edeceğinden, göreve başlatılabilirdiniz. İdare kararda belirtilen usul eksikliklerini tamamlayabilir.

3- Faydalanamazsınız.

4- Verebilirdi.

5- Kararların gerektiği gibi ve tam olarak uygulanmadığı durumlarda, Cumhuriyet Savcılığı'na şikayette bulunabilirsiniz. Maddi ve manevi tazminat davası açabilirsiniz.

6- Hukuki

tşk kantroncu ilgin için ama zaman aşımı meselesinde nasıl faydalanamıyorum onu anlamadaım. zamanaşımıyla ilgili kanun ve yazılı hukuk kurallarında zaman aşımını kesecek bir madde bulamadım hele hele usuldende olsa bozulan bir karar nasıl zaman aşımını keser. bunu haklı kılacak bir kanun yada tüzük,yönetmelik varmı. ayrıca idare seni tekrar göreve başlatabilirdi demişsin ama başlatmalımı yoksa başlatmayadabilrmi tam anlamadım. yani idarenin elindemi bu. ben kararın idareye tebliğ üzerinden 35 gün geçmesine rağmen hala ilk karara istinaden göreve başlatılmadım. ayrıca idare mahkemesi suç oluşmamış deme yatkisine sahipmi?sonuçta idare mahkemesi benim öğrendiği kadarıyla sadece usulden ve yapılan işlemlerin doğruluğpundan dosyayı inceler sonuçta ceza mahkemesi değil orası. yanılıyormuyum yoksa. buy kanoda beni daha çok aydınlatırsanız sevinirim.

Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
SEKİZİNCİ DAİRE 1996 2443 1996 3070 07/10/1996

KARAR METNİ
1- İDARELERİN YASADA BELİRTİLEN SÜRE İÇİNDE DİSİPLİN CEZASI VERMELE-
RİYLE ZAMAN AŞIMI SÜRESİNİN KESİLECEĞİ;
2- AYRICA İDARİ YARGI YERİNCE AYNI KONUDA YENİDEN İŞLEM TESİSİNİ GE-
REKTİRECEK BİÇİMDE İŞLEMİN İPTAL EDİLMESİNDEN SONRA VERİLEN CEZA NE-
DENİYLE ZAMAN AŞIMI SÜRESİNİN İŞLETİLEMEYECEĞİ HK.<
... Emniyet Müdürlüğü, Bölge Trafik Şube Müdürlüğünde polis memuru o-
larak görevli bulunan davacının, ... Polis Okulunda görevli olduğu
14.3.1993 tarihinde işlediği iddia edilen disiplin şuçu nedeniyle 24
ay uzun süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Polis O-
kulu Disiplin Kurulunun 16.11.1995 gün ve 1 sayılı işleminin iptali
istemiyle açılan davada; 657 sayılı Yasanın 127. maddesinde, bu Kanu-
nun 125. maddesinde sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında, bu
fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren nihayet iki yıl içinde
disiplin cezası verilmediği takdirde ceza vermenin zamanaşımına uğra-
yacağı, dosyanın incelenmesinden, davacının disiplin cezasını gerekti-
rir fiili ... Polis Okulunda görevli olduğu 14.3.1993 tarihinde işle-
diği bu fiil nedeniyle 16.11.1993 günlü disiplin kurulu kararıyla 24
ay uzun süreli durdurma cezası ile tecziyesine karar verildiği, bu iş-
leme karşı İstanbul İdare Mahkemesinde açılan davanın "Yetki Ret" ka-
rarıyla Van İdare Mahkemesine gönderildiği, mahkemelerince dava dilek-
çesinin 2577 sayılı Yasanın 5. maddesine aykırı bulunması nedeniyle
"Dilekçe Ret" kararı verildiği, usulüne uygun dilekçe ile açılan dava-
da ise davacı hakkında uygulanan disiplin cezasının savunma alınmadan
verildiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptal edildiği, bu karar ü-
zerine davalı idarece davacının savunması alınarak disiplin kurulunun
16.11.1995 günlü kararıyla 24 ay uzun süreli durdurma cezası verildi-
ğinin anlaşıldığı bu durumda, disiplin suçuna uygulanan cezanın fiilin
işlendiği tarihten sonra iki yıl içinde verilmediği gerekçesiyle dava
konusu işlemi iptal eden Van İdare Mahkemesinin 16.5.1996 gün ve 293
sayılı kararının; temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Uyuşmazlık, dava konusu disiplin cezasının iki yıllık ceza ver-
me zamanaşımına uğrayıp uğramadığının tesbitine ilişkin bulunmaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 127. maddesinin son fık-
rasında disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği ta-
rihten itibaren nihayet iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği
takdirde ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğrayacağı hükmü yer al-
mıştır.
Olayda, disiplin suçuna uygulanan cezanın fiilin işlendiği ta-
rihten itibaren iki yıl içinde verilmediği gerekçesiyle dava konusu
işlem iptal edilmiş ise de; davacının disiplin cezasını gerektiren fi-
ili İstanbul Polis Okulunda görevli olduğu 14.3.1993 tarihinde işledi-
ği, hakkında başlatılan soruşturma sonucunda l6.11.1993 tarihli disip-
lin kurulu kararıyla 24 ay uzun süreli durdurma cezası aldığı, bu iş-
lemin iptali istemiyle İstanbul İdare Mahkemesinde açılan davanın
"Yetki Yönünden Retedilerek" Van İdare Mahkemesine gönderildiği, anı-
lan Mahkemece dava dilekçesinin usulüne uygun olarak düzenlenmediği
gerekçesiyle "Dilekçe Ret" kararı verildiği, yenilenen davada ise sa-
vunma alınmadan disiplin cezası verilemeyeceğinden bahisle dava konusu
işlemin iptal edildiği, iptal kararı üzerine davalı idarece davacının
savunması alınarak 16.11.1995 günlü disiplin kurulu kararıyla aynı ce-
zanın yeniden verildiği anlaşılmaktadır.
İdarelerin, 657 sayılı Yasayla saptanmış olan zamamaşımı süre-
leri dışında disiplin cezası vermesi mümkün bulunmamaktadır. Ancak il-
gili idarenin süresi içinde disiplin cezası vermesiyle zamanaşımı sü-
resinin kesileceği açık olup, böyle bir durumda disiplin cezasının i-
dari yargı yerince aynı konuda yeniden işlem tesisini gerektirecek bi-
çimde iptali üzerine, zamanaşımı süresini yeniden işletilmesi de ola-
naksız bulunmaktadır.
Bu nedenle, davacıya 14.3.1993 tarihinde işlediği iddia edilen
disiplin suçu nedeniyle bu tarihinden itibaren iki yıl içinde verilen
16.11.1993 tarihli disiplin cezasının, Van İdare Mahkemesinin
28.9.1995 gün ve 442 sayılı kararıyla savunma alınmadan disiplin ceza-
sı verilemiyeceğin gerekçesiyle iptal edilmesi üzerine, idarece iptal
kararı gereği yerine getirilip savunma eksikliği giderilerek aynı ko-
nuda yeniden tesis edilen 16.11.1995 tarihli işlemin ceza verme zaman-
aşımına uğraması sözkonusu olmadığından idare mahkemesi kararında hu-
kuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle Van İdare Mahkemesi kararın bozulmasına,
dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilme-
sine karar verildi. (MT/NÇ)
(DAN-DER; SAYI:93)

Bana göre, göreve iadeniz gerekirdi. Konu disiplin kurulunda, sizin savunmanız ışığında yeniden görüşüldüğünde, eski kararın yeniden verilebilmesi ne kadar ihtimal dahilinde ise, savunmanızın haklı ve yeterli bulunması da o kadar ihtimal dahilindedir.

Konu idare mahkemelerine gittiği zaman, "olaylar bir bütün olarak düşünüldüğünde" şeklinde muğlak bir cümleyle, kararın uygulanmaması hukuka uygundur şeklinde kararlar veriliyor.

"Karar elime gelmedi. O nedenle savunma yapmıyorum" diyerek savunma hakkını kullanmamak hangi amaca hizmet... Anlaşılır gibi değil... Keşke bir avukat yardımı alsaydınız...

ilginez tekrar teşekkür ederim. yukarıdaki kararı bende daha önceden okudum ama adı geçen memur ikinci karar verildiğindede halen memurmuş. ama ban değilim sorunda zaten ilk burdan başlıyor. evet yukarıdaki kararda verilen ilk disiplin cezasının zaman aşımını kesecği söylniyor ama nrde yazıyor bu yani hamgi kanuna yada tüzüğe dayandırılmış. eğer danıştay kararlarını emsal gösterecek olursak başka bir danıştay kararındada 'iffetsiz kadınlarla ilişki kurmak her nekadar polislik mesleğinin onuruna ve şerefine trs düşsede tesisi edilen meslekten çıkarma işlemi işlene suçun karşılığında çok ağır olmuştur ''diyerek idare mahkemesinin red kararını bozmuştur.
ayrıca idare mahkemesi verdiği kararında iptal etmek yerine tekrar usulün uygun şekilde işlm tesisi edilmesi şeklinde karar veremezmiydi. ve yine karar daha kesinleşmeden idarenin böyle bir işlem yapması doğrumu. bilgi verirseniz sevinirim. ayrıca avukat bilgisinde savunma yapmayacağımı bildirir dilekçemi sundum kurula.

sevgili hukukçu arkadaşlar aşağıda yazdığım konuda bana yol gösteriri ve fikir verirseniz sevinirim

Ben 2008 yılı başında hakımda ki displin soruşturması sonucu,meslekten çıkartma cezası aldım ve kurumdan ilişiğim kesildi.Bende bunun üzerine idare mahkemesine YD ve iptal davası açtım. YD isteğime red geldi ama duruşmalı istediğim için mahkeme 1 ay sonrasına gün verdi ve mahkeme duruşmalı olarak yapıldı.Mahkeme sonucunda savunma süremin az verilerek savunma alınmasından dolayı işlemde hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle usulden bozularak ihraç kararını İPTAL kararı çıktı. Adı geçen karar benden önce ilgili kuruma tebliğ edilmiş ve kurum bana gönderdiği yazıda'' hakkımdaki meslekten çıkarılma cezasına karşı idare mahkemesine açtığım dava sonucunda usuldeki sakatlık nedeniyle iptal edilmesi kararı çıktığını ve usulune uygun olarak süre verdiklerini, belirtilen tarihte gelerek savunma yapmamı isteyen bir yazı gönderdi. Bende bunun üzerine, adı geçen mahkeme kararının tarafıma tebliğ edilmediğini,içeriğini bilmediğimi bu nedenlede savunma yapmamın olanaksız olduğunu bildirir bir dilekçe yazarak Eski kurumuma gönderdim. Ancak adı geçen idare,böyle bir dilekçeye rağmen tekrar bana belirttikleri tarihteki toplantılarında dosyamı incelemiş ve yine yeni bir karar çıkartarak iptal edilen 'meslekten çıkartma'' cezasını uygulamışlar.Karar henüz elime ulaşmadı fakat mahkeme kararının bana ulaşmasından sonra idareye, iadei memuruyet talepli dilekçeme verilen cevaptan öğrendim yeni bir melekten çıkartma cezası verildiğini.Ancak adı geçen mahkeme kararı bana kurul kararından 9 gün sonra ulaştı ve bende idareye beni karar gereği göreve başlatmaları gerektiği konusunda dilekçe yazdım ve gönderdim. Dilekçeme cevaben ise hakkımda yeni bir ihraç kararı çıktığını bu nedenlede benim göreve iademin imkansız olduğunu belirtir bir yazı gönderdiler.(adı geçen iptal kararı ilgili idareye tebliğ olalı 65 gün olmuştur.) Bana tebliğ olalı ise 28 gün.



1- Bir karar iptal edildiği zaman doğurduğu bütün sonuçlarıda ortadan kalkar ve kişi eski satatüsüne geri döner ancak ben hiç dönmedim. eğer usuldeki sakatlık giderilerek tekrar karar verilecekse bu ben göreve başlatıldıktan sonrada uygulanabilirdi. ama öyle olmadı. Bu ne kadar hukuki.
2- karar daha bana tebliğ edilmemişken (dolayısı ile kesinleşmeden) idarenin sakatlığı gidermek adına yeni bir karar çıkarması normalmi.
3- memurdan savunma istenirken hangi suçlamayla ilgili savunma istediği yazılması gerekmezmi.
3- ilk verilen karar zamanında ben memurdum ve bana 657 SK hükümleri gereği uygulandı-oysa ikinci karar verilirken ben memur statüsüne döndürülmedim yani sade vatandaşım,bana genede memurmuşum gibi ceza uygulanması yasalmı( Mevcut durumda ben zaten ihraç olmuştum ,ikinci çıkan karardada ben bidaha ihraç edildim.Kısaca ihraçtayken ihraç edildim) bu yasalmı hukukimii.
gerçi bir avukat aracılığı ile davalarımı açacağım ama genede bu konuda bilgisi olan varsa ve paylaşırsa çok memnun olurum. Şimdiden Allah Razı olsun.

Alıntı:

---

zarbo52 rumuzlu üyeden alıntı

sevgili hukukçu arkadaşlar aşağıda yazdığım konuda bana yol gösteriri ve fikir verirseniz sevinirim

Ben 2008 yılı başında hakımda ki displin soruşturması sonucu,meslekten çıkartma cezası aldım ve kurumdan ilişiğim kesildi.Bende bunun üzerine idare mahkemesine YD ve iptal davası açtım. YD isteğime red geldi ama duruşmalı istediğim için mahkeme 1 ay sonrasına gün verdi ve mahkeme duruşmalı olarak yapıldı.Mahkeme sonucunda savunma süremin az verilerek savunma alınmasından dolayı işlemde hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle usulden bozularak ihraç kararını İPTAL kararı çıktı. Adı geçen karar benden önce ilgili kuruma tebliğ edilmiş ve kurum bana gönderdiği yazıda'' hakkımdaki meslekten çıkarılma cezasına karşı idare mahkemesine açtığım dava sonucunda usuldeki sakatlık nedeniyle iptal edilmesi kararı çıktığını ve usulune uygun olarak süre verdiklerini, belirtilen tarihte gelerek savunma yapmamı isteyen bir yazı gönderdi. Bende bunun üzerine, adı geçen mahkeme kararının tarafıma tebliğ edilmediğini,içeriğini bilmediğimi bu nedenlede savunma yapmamın olanaksız olduğunu bildirir bir dilekçe yazarak Eski kurumuma gönderdim. Ancak adı geçen idare,böyle bir dilekçeye rağmen tekrar bana belirttikleri tarihteki toplantılarında dosyamı incelemiş ve yine yeni bir karar çıkartarak iptal edilen 'meslekten çıkartma'' cezasını uygulamışlar.Karar henüz elime ulaşmadı fakat mahkeme kararının bana ulaşmasından sonra idareye, iadei memuruyet talepli dilekçeme verilen cevaptan öğrendim yeni bir melekten çıkartma cezası verildiğini.Ancak adı geçen mahkeme kararı bana kurul kararından 9 gün sonra ulaştı ve bende idareye beni karar gereği göreve başlatmaları gerektiği konusunda dilekçe yazdım ve gönderdim. Dilekçeme cevaben ise hakkımda yeni bir ihraç kararı çıktığını bu nedenlede benim göreve iademin imkansız olduğunu belirtir bir yazı gönderdiler.(adı geçen iptal kararı ilgili idareye tebliğ olalı 65 gün olmuştur.) Bana tebliğ olalı ise 28 gün.



1- Bir karar iptal edildiği zaman doğurduğu bütün sonuçlarıda ortadan kalkar ve kişi eski satatüsüne geri döner ancak ben hiç dönmedim. eğer usuldeki sakatlık giderilerek tekrar karar verilecekse bu ben göreve başlatıldıktan sonrada uygulanabilirdi. ama öyle olmadı. Bu ne kadar hukuki.
2- karar daha bana tebliğ edilmemişken (dolayısı ile kesinleşmeden) idarenin sakatlığı gidermek adına yeni bir karar çıkarması normalmi.
3- memurdan savunma istenirken hangi suçlamayla ilgili savunma istediği yazılması gerekmezmi.
3- ilk verilen karar zamanında ben memurdum ve bana 657 SK hükümleri gereği uygulandı-oysa ikinci karar verilirken ben memur statüsüne döndürülmedim yani sade vatandaşım,bana genede memurmuşum gibi ceza uygulanması yasalmı( Mevcut durumda ben zaten ihraç olmuştum ,ikinci çıkan karardada ben bidaha ihraç edildim.Kısaca ihraçtayken ihraç edildim) bu yasalmı hukukimii.
gerçi bir avukat aracılığı ile davalarımı açacağım ama genede bu konuda bilgisi olan varsa ve paylaşırsa çok memnun olurum. Şimdiden Allah Razı olsun.

---

değerli editör bey. sanırım açtığım bu yeni konuyu önceki konuyla birleştirmişsiniz ama eğer dikkatli okursanız önceki konunun sonrasında gelişen olayları belirttim. yinede ilginize tşk.

Bence idare mahkemesi usul olarak savunma hakkının kısıtlanmasını gerekçe göstererek işin esasına hiç girmeyerek bir iptal kararı vermiş. Bu durumda idare, yargı kararının gereğini yerine getirmek için size bir savunma hakkı daha vermiş ve karar gereği yerine getirilmiş. Dolayısıyle karar gereğini yerine getirmeme gibi bir durum söz konusu değil. İdare, ikinci savunmanızın ardından yine devlet memuriyetinden çıkarma cezası verirse ikinci bir dava daha açarak işin esastan görüşülmesini sağlamak gerekiyor.

Alıntı:

---

karavelioglu rumuzlu üyeden alıntı

Bence idare mahkemesi usul olarak savunma hakkının kısıtlanmasını gerekçe göstererek işin esasına hiç girmeyerek bir iptal kararı vermiş. Bu durumda idare, yargı kararının gereğini yerine getirmek için size bir savunma hakkı daha vermiş ve karar gereği yerine getirilmiş. Dolayısıyle karar gereğini yerine getirmeme gibi bir durum söz konusu değil. İdare, ikinci savunmanızın ardından yine devlet memuriyetinden çıkarma cezası verirse ikinci bir dava daha açarak işin esastan görüşülmesini sağlamak gerekiyor.

---

ilginize tşk. evt idarede sizin gibi düşünerek hareket etiği kesin,ancak usuldeki bu yanlışlığın giderilmesi içinde benim tekrar ilk seferki karar çıktığı andaki statüme dönmem gerekmezmiydi. çünkü ilk karar tarihinde ben görevdeydim. Sanki usulden düzeltilen kararda ilk karar gibi çıkacağı önceden belli gibi davranılarak göreve iade edilmeden çıkartıldı. USULDE YANLIŞLIK YAPILARAK çıkan bir karar nedeniylemi ben 1 seneyi aşkın zamandır mağdurum.Haa usulüne uygun karar aynı sonuçta çıkar o zaman tekrardan ilişiğim kesilir ve ben tekrar dava açarsam daha mantıklı ama ihraçtaki bir memuru ihraç etmek ne kadar mantıklı.