Kimlik bilgimi kullanarak adıma hat açılması.

Yıl 2012: Bir polis memurunun evime gelerek benim dolandırıcıktan arandığımı söylemesiyle öğrendim ki 2006 yılından bu yana kullandığım Türkcell hattıma ilave olarak benim kimlik bilgilerimi kullanarak 50'den fazla telefon hattı açmış. Bu hatlar ile dolandırıcılık gibi faaliyetlerde bulunulmuş. Türkcell merkezden bilgi almak için defalarca faks gönderdim. Son olarak merkezden bana dönüş yapıldı.
Bu hatlarla ilgili olarak bana hiçbir şekilde bilgi verilemeyeceğini beyan etti. Üstelik bu hatların tümünde sözleşme yapıldığırı söyledi. Demek oluyor ki Türkcell'e vermiş olduğumuz kimlik bilgilerini istedikleri gibi kullanabiliyorlar. Üstelik bilgi vermekten kaçınıyorlar.
Türkcell hiçbir şekilde yardımcı olmadığı gibi defalarca gönderdiğim faksların okunaksız olduğunu veya ulaşmadığını söylüyorlar.
Yıl 2014: Olayı ilk öğrendiğim gün savcılığa suç duyurusunda bulundum. Üç defa mahkeme oldu. Birinde bende bulundum. Türkcell baş bayii olduğunu söyleyen kişi işlemi alt bayilerin yaptığını söyledi.
Uyap sisteminden bana gelen mesajlardan takip edebildiğim kadarıyla dosya iki farklı tarihte bilirkişiye gönderildi. Son olarak 16.09.2014 tarihine duruşma günü verildi.
Şimdi iki konuda yardımcı olmanızı istiyorum.
1. Bu duruşmaya katılmam gerekiyor mu?
2. Ceza davasını tazminat davasına dönüştürebilirmiyim?
Teşekkürler.

Merhaba,


Ne yazıktır ki daimi olarak geçtiğimiz dönemlerde kişilerin üzerlerine hat açılış ve kapanışları mevcuttu. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu da bu durum yüzünden bir çok prosedür geliştirdi. Tüketicinin memnuniyetini kazanacak imkanlardan bir tanesi de internet üzerinden bir uygulamayla "Sahibi Olduğum Hatlar" biçiminde bir uygulama.

Bir çok GSM firması bayi hedef ve kotalarını doldurmak için, kimlik bilgileri bulunan müşterilerinin üzerine usulsüzce hat açılış ve kapanışları vermekte. Bunun takibini ise belirttiğim üzere Devletimiz vatandaşlara da artık açmış durumda. Kanuni olarak bir mecburiyet olmamasına karşılık, uygulama ile sahibi bulunduğunuz hatlara bakmanız bir avantaj...

Benim size önerim şu olabilir, resmi olarak sahibi bulunduğunuz ve haberdar olmadığınız hatlar ile bir süre içerisinde görüşme yapılıyorsa ve siz o saatler arasında sinyal aldığı noktada olmadığınızı belgeleyebiliyorsanız, zaten durum sizin lehinize olacaktır. Bunun yanı sıra, siz üzerinize hat açılış ve kapanışlarınızı talebiniz olmadan yapıldığını belirtiyorsanız, "Evrakta Sahtecilik, Dolandırıcılık" gibi suçları teşkil etmiş olabilir. Lakin, sizin bu durumu çok fazla ispat edemeyeceğinizi düşünüyorum. Sonuçta anladığım kadarı ile yıllardır kullanılan bir hat mevcut. Öncelikle "Tazminat Davası" 'nı düşünmek yerine, bu durumdan kendinizi temize çıkartmalısınız... Sizin suç duyurusunda bulunmanız bir avantaj. İyi niyet gösteriyorsunuz. Bu yüzden soruşturma kapsamında savcılık sizi mahkemeye sevk ettiyse, müşteki sıfatıyla bütün duruşmalara katılım yapacağınız gibi, sadece ilk duruşmada da bulunmanız yeterli olacaktır.

Bu durum için illede bir tazminat istiyorsanız, yargıya intikal etmiş bir konu. Bu sebeple davanın takibi açısından resmi olarak dosyaya taraf olarak bir avukatınız olmalı.

Özetle, bu durum sizin lehinize sonuçlanması için bi avukat ile muhakkak anlaşmalısınız. Bu durumun aleyhinize de sonuçlanma riski vardır.

Saygılar, sevgiler...

Öncelikle ilginiz için teşekkür ediyorum.
Ben askeri bir kurumda çalışan memurum. Ankara dışında hiç bir ilde herhangi bir alışverişim olmadı. Adıma kayıtlı bu telefonlarla dolandırıcılık yapıldığını polisten öğrendim. Onlara kendi bilgilerimi ilettim. Polisin beni dolandırıcılık suçuyla Adana ilinde araması çok ilginç. Ayrıca Türkcell'de adıma kayıtlı görünen tüm hatları talimatla kapattırdım. Son kalan hat ile sadece merak ettiğim için görüşme yaptım. Karşıma doğu şivesiyle konuşan bir bayan çıktı. Diyarbakır'ın bir köyünde yaşıyorlarmış ve üç yıldır bu telefonu kullanıyormuş. Bu bayanın kardeşi Türkcell bayisinden hat alırken yaşı tutmadığı için benim kimlik bilgilerime ait hat vermişler. Türkcell firması konuyla ilgili bana hiçbir şekilde bilgi vermemesi ve bilgiyi sadece savcılık makamıyla öğrenebileceğimi söylemesi ise olayın başka bir boyutu.
Tanıdık bir Türkcell bayisinnden rica ile kimlik bilgimi girmesini istedim. TC numaramı sisteme girdiği anda adıma kayıtlı sayısız telefon numarası ekrana geliyor. Bu durumu tüm Türkcell bayileri ve aktivason onayı veren kişiler gördüğü halde Türkcell bu konuda bana hiçbir bilgi vermiyor.
Herşey bir yana aleyhime sonuçlanacak bir risk olabilir mi? Ortada yazılı hiçbir belge olmadan. Bu konu beni çok düşündürdü. Ankara'da bana tavsiye edebileceğiniz bir avukatlık bürosu varsa sevinirim.
Teşekkürler.

Herkese yeniden Merhabalar;
Dava sonuçlandı. Sizlerle paylaşmak istedim.
Özetle yeterli delil bulunamadığından Türkcell yetkili bayiinin suçsuz olduğu kanatine varılmış. CMK 223/2 -e maddesine göre beraatine ve avukatlık ücreti olarak 1.500 TL vekalet ücretinin hazineden ödenmesine karar verilmiştir.
Yani ben mağdur durumdayken karşı tarafın avukatı benim sayemde devletten para kazandı.
Mahkemenen gönderdiği yazı başlığında olduğu gibi "Türk Milleti Adına" bu milletin bir üyesi olarak Adalete olan tüm inancımı kaybettim.
TÜM METNİ YAZMAK İSTEDİM...
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hakim...
Savcı..
Katip...
....
Yukarıda açık kimliği yazıı sanık hakkında mahkememizde yapılan duruşma sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddianamede özetle: Sanığın özel belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia olunmuş ve TSK 207/1,53 maddeleri uyarınca cezalandırılması istenilmiştir.
Sanık ise savunmalarında özetle... "hatların Saygılı iletişim isimli alt bayi tarafından düzenlendiğini, sözleşmenin idüzenlenmesine refakat etmedikleri için sözleşmeyi imzalayan ile yüz yüze gelmediklerini, üst bayi olarak belgeleri inceleyip eksiksiz ise aktive ettiklerini, suçlama ile ilgisinin olmadığını.... iddia ederek müsnet suçlamayı redditmiştir.
Deliller: Katılan beyanı, sanık savunması, bilir kişi raporu, GSM şirketi yazı cevapları, TİB den gelen cevaplar, ekspertiz raporu vea tüm dosya kapsamın.
İddia makamı sanık ve suçlama ile ilgili değerlendirmelerinde: sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olmadığını belirterek beraatine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama ve tüm lelillerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde: Her ne kadar sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan dolayı kamu davası açılmış ise de , yargılama ve soruşturma safahatinde toplanan deliller sanığın aksi kanıtlanamayan savunma içeriği ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanıgın atılısuçu işlemiş olduğuna dair savunmasının aksini kanıtlar mahkumiyetine yeterli her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı deliler elde edilemediği, sanığın müsnet suçlamaya sırf aktivasyonu gerçekleştiren üst bayi yetkilisi olması nedeniyle muhatap edildiği, bununla birlikte sözleşmenin düzenlenmesi sırasında bizzat müracaat edenle yüz yüze gelmediği, uygulamada zaman zaman başkasına ait kimlik belgelerinde genelde fotoğraf değişikliği yapılmak suretiyle ya da iş yoğunluğun fırsat bilerek, kendilerini kimlik belgesi sahibiymiş gibi tanıtarak bayileri yanıltanların da bulunması hususu ile sözleşmedeki yazı ve imzaların sanığın elinin ürünü olmaması hususları birlikte dikkate alındığında lehe gözetilmesi gereken ciddi bir şüphenin belirdiği ve bu şüphedende yararlandırılmasının gerekeceği kanaatine varıldığından beraatine karar vermek gerekmiş ve buna ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM yukarıda yapılan tespit ve açıklanan nedenlerle;
Sanığın üzerine atılı suçu işlediği sabit görülmediğinden CMK 223/2-e maddesi uyarınca BERAATİNE
Suçlamanın gerçek faillerinin tespiti ile haklarında gereğinin taktiri için c.savcılığına hükmün kesinleşmesine müteakip yazı yazılmasına
Dosyada mevcut sözleşme asıllarının suçlamanın mahiyeti gereği dosyada delil olarak saklanmasına
Sanığın kendisini, vekil ile temsil ettirmesi nedeniyle avukatlık ücret tarifesi uyarında 1.500,00 tl maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak bu sanığa verilmesine.
Bu dava nedeniyle yapılan yargılama giderinin kamu üzerine bırakılmasına............

Saygılarımla...

Neden Saygılı İletişim'i şikayet etmediniz de ana bayiden şikayetçi oldunuz ki?

Olayı ilk öğrendiğimde elimde sadece polisin sorduğu iki telefon numarası vardı. Bende bu numaraları kullanan ve açanlar hakkında suç duyurusunda bulundum. Sonradan kendi çabamla öğrendiğim ki adıma yüzlerce telefon numarası kullanılmış.

Alıntı:

---

hknkocak rumuzlu üyeden alıntı

Olayı ilk öğrendiğimde elimde sadece polisin sorduğu iki telefon numarası vardı. Bende bu numaraları kullanan ve açanlar hakkında suç duyurusunda bulundum. Sonradan kendi çabamla öğrendiğim ki adıma yüzlerce telefon numarası kullanılmış.

---

Acaba şimdi bir de Saygılı İletişim'i mi şikayet etmeniz gerekiyor? Görünüşe göre asıl suçlu o.

Elinizde yerel mahkemenin ilgili üst bayiyi akladığı, ancak üst bayinin işlemleri alt bayi olan xxx iletişimi suçladığını tescil eden bir mahkeme kararı var.
Zaten mahkeme alt bayii ile ilgili soruşturma açılması için savcılığa yazı yazılmasına karar vermiş..

"HÜKÜM yukarıda yapılan tespit ve açıklanan nedenlerle;
Sanığın üzerine atılı suçu işlediği sabit görülmediğinden CMK 223/2-e maddesi uyarınca BERAATİNE
Suçlamanın gerçek faillerinin tespiti ile haklarında gereğinin taktiri için c.savcılığına hükmün kesinleşmesine müteakip yazı yazılmasına
Dosyada mevcut sözleşme asıllarının suçlamanın mahiyeti gereği dosyada delil olarak saklanmasına
Sanığın kendisini, vekil ile temsil ettirmesi nedeniyle avukatlık ücret tarifesi uyarında 1.500,00 tl maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak bu sanığa verilmesine.
Bu dava nedeniyle yapılan yargılama giderinin kamu üzerine bırakılmasına."

bu durumda siz mağdur edilen olarak dilerseniz savcılığa giderek suç duyurusunda bulunabilirsiniz, Dilerseniz doğrudan tazminat davası da açabilirsiniz. ya da mahkeme kaleminden savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu öğrendikten sonra ilgili Cumhuriyet Savcısına giderek müdahil olmak istediğinizi belirtirsiniz.

geçmiş olsun.

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

.... hükmün kesinleşmesine müteakip yazı yazılmasına ....

---

Müteakip kelimesinin anlamını bilmeyen birisi neden bu kelimeyi kullanır ki? Çevremde de, özellikle basında çok sık görüyorum ve gözümü kulağımı tırmalıyor. Ama bir mahkeme kararında böyle bir hata görmeyi beklemiyordum.
(Bilgi için: Bu tür bir cümlede müteakipten önce gelen kelime -e halinde değil, -i halinde olur. Yani doğrusu "hükmün kesinleşmesini müteakip yazı yazılmasına" olmalıdır)

2015 te avea dan telefonla borcunuz var diye öğrendiğim,cumhuriyet başsavcılığı izmire dilekçe ,imza bilirkişi raporum,yetkisizlikle menemene sevki,menemen bayisinde 2008 de açılmış hattin icrada durdurma yazım,arkasından eve gelen avea hukuk bürosundan öde itirazın kabul olmamış telefonları,telekomun kabıya bıraktığı hapse kadar gidersin ihbarnamesi ile 14.03 2017 tarihinde hayatımda 2.defa gittiğim menemen asliyesindeki duruşmamı anlatayım:9.30 duruşmasıdır beklemekle kapıda konuşma açılınca gsm bayisinin elinde kağıtlarla gülerek bana yaklaşmasınla irkildim...önce kızgınlık ,sonra elindekilere bakınca zaten 6 davam vardı aklandım artes benim şifremi kullanıp hat açmış zamanında araba verildi en çok hat açana ,sizin adınıza şifreyi bilen herhangibi biri de açmıştır vs. o kadar beklemişim evde hastam var beni öne alın dememe rağmen beklemem
içeri girdiğimde mahkeme salonunda ağlayabilirdim ...sonuçta karşı bayiden imza örnekleri alınıp beraat edeceğini kapı önünde öğrenmiş olmam,ne yapacağım yorgunum çok ama çok binliralık fatura benim canımı yakan değil asıl canımı yakan dolandırılmış olmam topluma bir örnek olması gereken öğretmen olduğum halde bu mesleğin onuruna yaraşır bir durumda olamamak bana bundan sonra ne yapmam gerektiğini ,nereye müracaat etmem gerektiğini lütfen birileri söylesin.teşekkürler saygılar

Alıntı:

---

aysegull rumuzlu üyeden alıntı

2015 te avea dan telefonla borcunuz var diye öğrendiğim,cumhuriyet başsavcılığı izmire dilekçe ,imza bilirkişi raporum,yetkisizlikle menemene sevki,menemen bayisinde 2008 de açılmış hattin icrada durdurma yazım,arkasından eve gelen avea hukuk bürosundan öde itirazın kabul olmamış telefonları,telekomun kabıya bıraktığı hapse kadar gidersin ihbarnamesi ile 14.03 2017 tarihinde hayatımda 2.defa gittiğim menemen asliyesindeki duruşmamı anlatayım:9.30 duruşmasıdır beklemekle kapıda konuşma açılınca gsm bayisinin elinde kağıtlarla gülerek bana yaklaşmasınla irkildim...önce kızgınlık ,sonra elindekilere bakınca zaten 6 davam vardı aklandım artes benim şifremi kullanıp hat açmış zamanında araba verildi en çok hat açana ,sizin adınıza şifreyi bilen herhangibi biri de açmıştır vs. o kadar beklemişim evde hastam var beni öne alın dememe rağmen beklemem
içeri girdiğimde mahkeme salonunda ağlayabilirdim ...sonuçta karşı bayiden imza örnekleri alınıp beraat edeceğini kapı önünde öğrenmiş olmam,ne yapacağım yorgunum çok ama çok binliralık fatura benim canımı yakan değil asıl canımı yakan dolandırılmış olmam topluma bir örnek olması gereken öğretmen olduğum halde bu mesleğin onuruna yaraşır bir durumda olamamak bana bundan sonra ne yapmam gerektiğini ,nereye müracaat etmem gerektiğini lütfen birileri söylesin.teşekkürler saygılar

---

Bu yazı branşı ne olursa olsun bir öğretmene ait olamaz.Bu yazıyı yazan derdini anlatacak kadar Türkçe bilmiyor dahi denebilir.Harf hatalarını geçtim cümlelerin başı sonu yok, her yer anlatım bozukluğu, imla hataları, anlam karmaşaları dolu.Bilgisayarınız bozuk değilse(artık o da nasıl olacak bilmiyorum ama) kusura bakmayın bu düşüncemin arkasında olacağım.

Sayın Ayşegül Hanım,

Bir öğretmenden beklenen herşeyden önce en azından sorununu tam olarak anlatabilecek kadar kendisini ifade edebilmesidir.

Cevap vermek isterdik ancak şahsen sorunun ne olduğunu tam anlayabilmiş değilim.

Peki teşekkür ederim ;ama imla hatalarından ziyade öncelikle bu konuyu adliye koridorlarında vs.o kadar çok anlatmamdan dolayı inanın ki tekrar tekrar yaşamamdan dolayı ;artık ayrıntılara girip boğulmamdan kısa kısa yazmak istedim hukuki ortamda bu durum sıkıntı olabilir haklısınız .Bu kadar ilgilenmenize gerçekten sevindim, daha ayrıntılı zaman ayırıp yazacağım önce evde yazıp sonra buraya geçireceğim bugün içinde.Yardımcı olursanız sevinirim.

25/12/2015'te Avea telefon hizmetlerinden bir yetkilinin araması sonucunda,hiç bilmediğim bir numaramın ve borcumun olduğunu öğrendim.Aynı gün Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade tutanağımı imza örneklerimle beraber bıraktım.Şikayet dilekçemde :''Adımı hattı alan kişinin tespitini istiyorum .''diye yazıldı.27/09/2016 'da ,İzmir 7.icra Müdürlüğü'nden Avea İletişim Hizmetleri'ne olan borcumdan dolayı adıma taahhütlü gönderilen ilamsız gönderiye itiraz ettim;fakat babamın cep telefonundan (75 yaşında) Avea'nın vekil avukatının bürosundan aradığını söyleyen bir kişi -evde yaşlı insanları kimsenin rahatsız etmeye hakkı yokken-derhal ödemeyi yapmam gerektiğini;yoksa icra işlemlerinin başlayacağını söyledi.Hızlıca gitmek zorunda kaldığım 7.icra Müdürlüğü'nden aldığım karar tensip tutanağını ve ptt internet sitesinden gönderi takibini incelediğimde gelen icra takibine süresi içinde itiraz ettiğimi anladım.İzmir Adliyesi Savcılık Kalemi'nden 09/05/2016 da çıkmış Bilirkişi Raporu'mu aldım.Suç tarihi 09/07/2008 olan davamın yetkisizlikle Menemen Adliyesi'ne intikal ettirildiğini öğrendim.Menemen Adliyesi'ne gittim.Menemen Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan Menemen Asliye Ceza Mahkemesi'ne yazılan iddianameyi aldım.Bu belgede adıma hat çıkaran Telekom Bayisinin adı vardı.Savcılıktan ;ev adresime mahkemeye çağrı kağıdımın geleceği ,beklemem gerektiği söylendi.
Edevlet için ptt den şifre aldım ve adıma kayıtlı benim bildiğimden daha fazla hat olduğunu, açılıp kapatıldığını farkettim.Adıma bilgim dahilinde olmadan açılan ve dava konusu olan hattın ise:09/07/2008 'de açılıp 10/07/2008'de kapandığını;10/07/2008 'de tekrar açılıp 27/01/2015'te kapandığını;27 /01/2015'te hatlı olarak açılıp 21/11/2015'te kapatılmış olduğunu gördüm.
Duruşma çağrı kağıdım ptt görevlisiyle taahhütlü olarak geldi.14/03/2017 saat 09:30 1.Asliye Ceza Mahkemesi Menemen olarak yazıyordu.Duruşma gününü beklerken apartman kapısına iliştirilmiş adıma bir ihbarname ile karşılaştım.Türk Telekom A.Ş.'den geliyordu ve şunlar yazıyordu:''Avea A.Ş.'ye ödenmeyen fatura borcunuzdan dolayı adınıza çıkarılan icra takibi devam etmektedir.Ödenmeyen faturalarınız Hukuk Büromuz aracılığıyla icra takibine konu edilmiş ve hakkınızda icra takibi başlamıştır.Haciz işleminin yanı sıra hakkınızda dosya bakiyenizin ödenmemesi ,mal ve adres beyan edilmemesi sebebiyle İ.K.K 78 maddesine göre hapsen tazyik davası ikame edilecektir şartlarıyla cezai yaptırımlar için hakkınızda yasal mercilere şikayetlerde bulunulacaktır.Son ödeme tarihi:10/03/2017 .''(Bir kısmını yazabildim)Gönderi üzerine ; belgenin altında yazılı Türk Telekom Vekili Hukuk Bürosu'nu aradım ve onlara itiraz dilekçemi gönderdim.Sonra Bahçelievler Telekom Müdürlüğü'ne de gidip oraya da itiraz dilekçemi verip başvuru teyit belgemi aldım.Biraz süre sonra Müşteri Hizmetleri'ne telefon ettiğimde dilekçelerin kendilerine ulaştığını ama davanın sonucunun onlar için önemli olduğunu söylediler.
14/03/2017, Menemen Asliye Ceza Mahkemesi'ne gittim.Duruşma saati 09:35 idi.Saat 09:07 babamdan annemin rahatsızlandığıyla ilgili telefon geldi.Mübaşire duruşmaya erken girip giremeyeceğimle ilgili soru sorduğumda olumsuz yanıt aldım.Öğlene doğru yanımda başka davayı bekleyenlerle konuşurken duruşmamdaki sanık Telekom Bayisi yetkilisi kişi yanıma yaklaşarak;elindeki kağıtları gösterip ,adına açılan 6 davadan da beraat ettiğini ,kendisinin suçlu olmadığını,onun bayi kodunu kullanarak Artek Bilişim Hizmetleri denen bir firmanın sahtekarlık yaptığını,imzanın,kaşenin,yazının ona ait olmadığını,zamanında bu hat açma sayısı çokluğuna araba promosyonunun bile olduğunu ;bundan dolayı da çok fazla sahtekarlık oluştuğunu söyledi.Kızgınlık ve şaşkınlık içerisinde zaten sonuncunun 6 davadır belli olduğu bir duruşmaya gireceğimi farkettim.Saat 12 gibi Mahkeme salonuna çağırıldığımda Hakime Hanım'ın soruları karşısında;kimliğimi hiç kaybetmediğimi ,bu hattı hiç kullanmadığımı,adıma kayıtlı sadece 3 hattı ailemle aktif kullandığımızı,sanığın bayisine gelerek bu hattı açmadığımı ,Menemen 'e hayatımda ikinci kez gelişimin bu duruşma nedeniyle olduğunu,e-devlet'ten baktığımda hat üzerinde 2015 'te faturalıya çevrilme olduğunu ve 1040 lira borç gözüktüğünü beyan ettim.Duruşma 27/04/2017 ye bırakıldı.Dava çıkışı dışarıda beklememiz söylendi.Ben duruşmanın tutanağını istedim.Sanıkta daha önceki davalarında yaptığı gibi imza örneklerini vermeyi bekliyordu.Ve oradan tutanağı alıp ayrıldım.Ayrıldım ;ama beraat sonrasında ben ne yapacağım?,adıma bilgim olmadan açılan bu hattı 2015 'te faturalıya nasıl çevrildiğiyle araştırma isteğimi nasıl belirteceğim?,sanıktan alınan imza örneklerinin ,bayisinde 2008 de çalışan diğer kişilerden de alınması gerekmiyor muydu?.Bir sonraki duruşmada bu soruları yöneltip araştırma isteyebilir miyim?Yoksa tekrar Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe mi vermeliyim?Teşekkürler .Sizlerin bilgileriyle beni aydınlatmanızı rica ediyorum.Saygılar.

Sizlerden yanıt gelirse memnun olurum.Forum kurallarına aykırı davrandıysam da lütfen üyeliğimi siliniz.Teşekkürler.

Benim durumuma düşen birçok insan olduğuna inanıyorum ve benimle benzer yollardan geçerek aynı dava süreçlerini yaşadığını da.Ama neden internet üzerinde bu forumda, benden önceki kişi de dahil olmak üzere sonuca ulaşmış,kararlaştırılmış mutlu bir son yok?Haksızlığa uğradıysak bunun sonunda haklılığımızı ispat edebiliyor ve peşimizi bu şirketlerden kurtarabiliyor olmamız lazım.

Bir hukuk insanından beklenen de sorusu olana cevap verebilmesi, yapıcı eleştiride bulunabilmesidir.

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

Engin Ünalmış rumuzlu üyeden alıntı

Bu yazı branşı ne olursa olsun bir öğretmene ait olamaz.Bu yazıyı yazan derdini anlatacak kadar Türkçe bilmiyor dahi denebilir.Harf hatalarını geçtim cümlelerin başı sonu yok, her yer anlatım bozukluğu, imla hataları, anlam karmaşaları dolu.Bilgisayarınız bozuk değilse(artık o da nasıl olacak bilmiyorum ama) kusura bakmayın bu düşüncemin arkasında olacağım.

---

Pardon da sizin gibi sessiz kalan bir hukuk editörü için ben hukukçu olamaz bana cevap veremiyor,deseydim siz ne hissederdiniz?Rica edicem üyeliğimi de silin,yazılarımı da.Yıkıcı eleştirilerinizi de lütfen mesleğimi belirttim diye benim kısa süreli iki satırımı görüpte değerlendirme yapmayınız.İyi çalışmalar

Bu kadar kızmanıza gerek yoktu. Biz konuyu tam anlayamadığımız için düzgün bir ifade ile yazmanızı istedik. Onu da anlayıp size cevap verip yardımcı olabilmek adına yaptık. Site kuralları gereği uyelik ve yazılar silinemiyor. Buna gerek de yok zaten.

Ben bu davada şahsen sizin suçlu olmadığınıza ve beraat edeceğinize inanıyorum. Burada en önemli nokta sözleşmelerdeki imzaların size ait olup olmadığıdır. Bunu bilirkişi tesqit eder ve mahkemeye sunar. İmzalar size ait olmadığına göre de dava beraatle sonuçlanır. Uğraştığınızla kalırsınız. Ancak bu hattı açan kullanan kişiler bulunabilirse onlar hakkında da maddi manevi tazminat talep etme hakkınız saklı tabi.

Kendinizi akllamak için gerek duyduğunuz her türlü bilgi ve belgenin ilgili kurum ya da kişilerden istenmesi için talebinizi mahkeleye yapacakbınız. Savcılık davayı açmış artık şu durumda muhatabınız mahkeme. Hakim, istediğiniz belgelerden davanın durumunu etkileyebilecek olduğunu düşündükleri için ilgili yerlere müzekkere yazarak bu bilgi ve belgeleri ister. Ancak ddavanızda en önemli kanıtın sözleşmedeki imza olduğunu ekrar hatırlatırım.

Başlatılan içra takibine de süresi içerisinde itirazını yaptığınıza göre duruşmalara katılıp sonucunu beklemeken başka yapabileceğiniz bir şey yok. Geçmiş olsun, kolay gelsin.

Çok teşekkür ederim.İyi çalışmalar.Saygılar

Alıntı:

---

aysegull rumuzlu üyeden alıntı

Çok teşekkür ederim.İyi çalışmalar.Saygılar

---

Öncelikle bu durumu bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim. Benimde aynı durum başıma geldi tarafıma bilgim dışında 2 tane hat açılmış ve dünde mahkemem vardı. İmzaların bana ait olmadığı anlaşıldı. Lakin mahkeme tarihi ileri bir tarihe verildi. Net olarak sonuçlanmadı. Bu durumda sizler neler yaptınız? Şu anda yargı süreciniz nasıl tamamlandı. Bizimle paylaşırsanız çok sevinirim.Şimdiden teşekkürler.