Cevap: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
Medea komplexi -boşanmada art niyetli anne sendromu -ebevyne yabancılaştırma sendromu
medea komplexiyle veya pariental alienation syndrome ile ilgili hiç kimsenin çalışma yapmadığını farkettim . akademisyenlerin hiç ilgilenmediği ama toplumsal yara olarak bir çok vakaanın ardında gizli kalmış bir durumdur.bu konuyla alaklı çalışma grubu kurmak adına bilinirliğini artırmak bile yeterlidir.medea komplexi :yunan tragedyalarından epiclos un medea tragedyasından köken alan bir hastalıktır.kısaca aldatıldığını düşünen kadın (yıkık hüsran ve kızgın)eski kocasından intikam alabilmek amacıyla çocuklarını öldürerek ona gösterir.günümüz modern dünyasında anlamsız gelen bir çok davanın ardında bu komplexin paranoya ve histeriye ittiği kadınlar mevcuttur.özellikle boşanma davalarında büyük oranda kendini gösterir fakat boşanma davaları bittikten sonra da boşanma hükümleriyle alakalı gerek velayet gerekse nafaka bakımından boşanmada kötü niyetli anne sendromu olarak tanımlanan amerikan hukuk sisteminde canada hukuk sişteminde yeri olan bir vakanın köklerini oluşturur. DIVORCE RELATED MALICIOUS MOTHER SYNDROME Ira Daniel Turkat, Ph.D. (http://www.fact.on.ca/Info/pas/turkat95.htm ) örnek olarak verilebilicek bir sitedirboşanmada art niyetli anne sendomu işin maddi kısmında nafakayla alaklı art niyet sergilerken velayet kısmında yabancılaştırıcı rolune burunerek çocuk veya çocuklarını babaya karşı kışkırtmaya yabancılaştırmaya ve kullanmaya kalkar bu durumda çocukları ciddi bir duygusal tacize maruz bırakarak hırpalar ki bu durum travma sonrası stress sendromu olarak bilinecek ruhsal durumu doğurur.ülkemizde henüz yeni yeni şiddeti giderek artan bir çok davanın kökleri bu duruma kadar uzanır.duygusal taciz o kadar şiddetlenebilirki annenin babayı fabrikasyon (üretme/kurgu )bir cinsel istismar davasına dahi dönüştürebilir .bu duruma yabancı olan çocuk psikaytrları gerçek istismar veya kurgu istismar tanımlamalarının yapıldığı makaleleri okumamışlarsa uzun süren bu duygusal tacizin birer parçası olurlar ve mahkemeler uzadıkçada kötü niyetli anne sendomu başarılı bir yabancılaştırıcı olarak çocukların gözünde baba imajının yok edilmesi sağlanmış olur.boşanmada art niyetli anne sendoromunun en ağır şekli istismar suçlaması günümüz ülkemizde bir salgın gibi büyümektedir. hukuki ve tıbbı çalışmalar geri olduğundan bir çok vaka sürüncemede bırakılarak hem çocuk hemde babalar açısından maduriyet çok büyümüştür.işin ilginç yanı gerçek istrismar davaları bile bazen arada kaybolabilecek kadar hukuki vahemet bir hal almıştır. ülkemizde velayet kontrolu yapan herhangi bir resmi kurumun olmaması velayet sahibi annenin her türlü duygusal tacizine açık çocukları koruyabilecek bir mekanizmanında kurulamamasından çocuk hakları bakımından ciddi bir risk oluşturmaktadır.bu konuyla alakalı bir çok çalışma mevcuttur bunlardan bir kaçının sitesini veriyorum: http://www.fact.on.ca/Info/pas/walsh99.htm makaleler incelendiğinde olayın vahameti daha çok gözler önüne serilmektedir. http://www.fact.on.ca/Info/pas/gard01b.htmhatta işin daha ileriki aşamalarında adli tıp makaleleri işin ciddiyetini gözler önüne sermektedir.http://www.ipt-forensics.com/journal/volume2/j2_3_1.htm bu konulardan habersiz basma kalıp bir sistemle raporlar alınarak yaratılan bir çok mahkumiyetin vicdanları rahatsız eden kısmı işin uzmanı diye ortalara çıkan gerek akademik gerekse hukuk kısmını dolduran kişilerin aslında hayatlarında bir kaç makale okumaktan ve toplasanız üç makaleyi geçmeyen yayınlarla ortalarda dolanmasıdır.1985 yılında salem cadı davalarına benzetilerek tanımlanan bu hastalıklar 2011 türkiyesinde hala bilinmemekte birkaç insanın kişisel mücadeleleriyel tanımlanıp hukuk sistemi içine alınmaya çalışılmaktadır. bu konuda bu makaleleri çeviren arkadaşlarımın bu konu altında bu konunun madurlarına yardım edebilmek adına buradan yayınlamaya davet ediyorum. saygılarımla
dr.erkuterdoğan
Cevap: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
Medea komplexi -Boşanmada Art Niyetli Anne Sendromu -Ebevyne Yabancılaştırma sendromu
ülkemizde her yıl onlarca boşanma olmakta neredeyse her 6 evliliğin 2 tanesi boşanmayla sonlanmaktadır.Boşanmayla alakalı veya alakasız onlarca aile içi şiddet olayıyla karsılaşılmakta ve sorunlar doğru analiz edilmediğinden bir çok cinnet vakası veya dram göz ardı edilmekte gün yüzüne çıkmamaktadır.adliye koridorlarına yansıyan bir çok olay aslında örtülüde olsa birazdan bahsedeceğim iki sendrom ve bir komplexle alakalı ortaya çıkan durum olarak tanımlanmıştır.
Ülkemizde yapılan bir çok istatistikte bu yüzden bu sendromlar göz ardı edildiğinden yanlış okunmaktadır. Bunlara örnek verecek olursak aile içi şiddet cinsel istismar davaları aile içi ensest ve pedofili ile ilgili istatistiki verilerin gerçekliğiyle alakalı ciddi sorular akla gelecektir.
Bu sendromlar Amerika birleşik devletlerinde Dr. Richard gardner tarafından tanımlanmış hukuk ve tıbbı çevrelerde özellikle çocuk psikaytrları ve boşanma avukatları tarafından uzun tartışmalar sonunda kabullenilmiştir.ceza ve aile mahkemelerinde gittikçe artan velayet kavgalarında özellikle artan fabrikasyon (kurgu ) istismar davalarından dolayı yaptığı gözlemlerde elde ettiği sonuçlarla
Gerçek ve kurgu istismar ayrımını tanımlayan gardner bu davalarda ortak bir çok özellik bulmuş davranış biçimlerine göre çocukların yaşadığı beyin yıkama sonucu ortaya çıkan Türkçemize ebevyne yabancılaşma sendromunu olarak çevrilen durumu sonuçlarıyla beraber yazmıştır
ülkemizde medea komplexiyle veya pariental alienation syndrome ile ilgili hiç kimsenin çalışma yapmadığını farkettim .bu akademisyenlerin hiç ilgilenmediği ama toplumsal yara olarak bir çok vakaanın ardında gizli kalmış bir durumdur.bu konuyla alaklı çalışma grubu kurmak adına bilinirliğini artırmak bile yeterlidir.kısaca bahsetmek gerekirse medea komplexi :yunan tragedyalarından epiclos un yazdığı medea tragedyasındabahsedilen medea nın ruhsal durumuyla özdeşleşrek medea komlexi olarak tanımlanan kadının kıskançlık ve adanmışlıkla intikam arzusundan köken alan bir hastalıktır.kısaca aldatıldığını düşünen kadın (yıkık hüsran ve kızgın)eski kocasından intikam alabilmek amacıyla çocuklarını öldürerek ona gösterir.tabiki buradaki öldürme modern dünyamızda semboliktir ölümle eş duran unutturma anlamındadır.yani boşanmada art niyet sergileyerek anne bilerek veya bilinç altı bilmeyerek çocukları babaya karşı duygusal tacize maruz bırakır ve babalarına yabancılaşmalarına sebebiyet verir .bu konuda ilk olacak çalışmalardan biri bu konunun madurlarının bir araya gelerek oluşturdukları boşanmış babalar platformu tarafından yüzeyselde olsa ele alınmıştır . http://www.bosanmisbabalar.com/aysen3.htm da görüleceği gibi ebeveyne yabancılaştırma sendromu medea komplexinde bahsedilmeden çocuklar açısından ele alınarak bahsedilmiştir.oysa ki günümüz modern dünyasında anlamsız gelen bir çok davanın ardında bu komplexin paranoya ve histeriye ittiği kadınlar mevcuttur.özellikle boşanma davalarında büyük oranda kendini gösterir fakat boşanma davaları bittikten sonra da boşanma hükümleriyle alakalı gerek velayet gerekse nafaka bakımından boşanmada kötü niyetli anne sendromu olarak tanımlanan amerikan hukuk sisteminde canada hukuk sişteminde yeri olan bir vakanın köklerini oluşturur. DIVORCE RELATED MALICIOUS MOTHER SYNDROME Ira Daniel Turkat, Ph.D. (http://www.fact.on.ca/Info/pas/turkat95.htm ) örnek olarak verilebilicek bir sitedir buradada görüldüğü gibi ana sorun boşanmadan hemen sonra başlamakta ve duygusal tacizin boyutu ayrıntısıyla bahsedilmektedir. boşanmadaart niyetli anne sendomu işin maddi kısmında nafakayla alaklı art niyet sergilerken velayet kısmında yabancılaştırıcı rolune burunerek çocuk veya çocuklarını babaya karşı kışkırtmaya yabancılaştırmaya ve kullanmaya kalkar bu durumda çocukları ciddi bir duygusal tacize maruz bırakarak hırpalar ki çocularda baba imajının yok edilmesinden depresyonlara travma sonrası stres sendromu olarak başka travma ölcekleriyle karıştırılabilecek rahatsızlıklara yol açar.tekrar belirtmekte yarar görüyorum ki ülkemizde henüz yeni yeni şiddeti giderek artan bir çok davanın kökleri bu duruma kadar uzanır.duygusal taciz o kadar şiddetlenebilirki annenin babayı fabrikasyon (üretme/kurgu )bir cinsel istismar davasına dahi dönüştürebilir .bu duruma yabancı olan çocuk psikaytrları gerçek istismar veya kurgu istismar tanımlamalarının yapıldığı makaleleri okumamışlarsa uzun süren bu duygusal tacizin birer parçası olurlar ve mahkemeler uzadıkçada kötü niyetli anne sendomu başarılı bir yabancılaştırıcı olarak çocukların gözünde baba imajının yok edilmesi sağlanmış olur.kurgu cinsel istismar davlarında belirgin özellikler adli psikytrında konusu olmakla beraber ülkemizde henüz bu konuyla alakalıda bir ayrım ölçeği tanımlanmamıştır.duygusal istismarın ebeveyne yabancılaştırma sendromunun en ağır şekli olan babanın cinsel istismarla ithamında gardner aşağıdaki ölçeği bir ayrım olarak vermiştir. Öfkeli ,hiddetlikızgın anne,boşanmadan bir yıl sonrasında ortaya çıkan itham,maço özellikler taşımayan baba,8 yaş altı çocuklar ,budavalara konu olan ithamlarla fiziksel bulguların çelişmesi uzayan tedbir durumlarının davaların olması belirgin ayrım ölçeklerini teşkil etmiştir.
bu konuyla alakalı makaleler Amerikan adli psikaytr dergilerinde sıkça bulunmaktadır.kısaca yenilersek boşanmada art niyetli anne sendoromunun en ağır şekli istismar suçlaması günümüz ülkemizde bir salgın gibi büyümektedir. hukuki ve tıbbı çalışmalar geri olduğundan bir çok vaka sürüncemede bırakılarak hem çocuk hemde babalar açısından maduriyet çok büyümüştür.işin ilginç yanı gerçek istrismar davaları bile bazen arada kaybolabilecek kadar hukuki vahemet bir hal almıştır. ülkemizde velayet kontrolu yapan herhangi bir resmi kurumun olmaması velayet sahibi annenin her türlü duygusal tacizine açık çocukları koruyabilecek bir mekanizmanında kurulamamasından çocuk hakları bakımından ciddi bir risk oluşturmaktadır.bu konuyla alakalı bir çok çalışma mevcuttur bunlardan bir kaçının sitesini veriyorum: http://www.fact.on.ca/Info/pas/walsh99.htm makaleler incelendiğinde olayın vahameti daha çok gözler önüne serilmektedir. http://www.fact.on.ca/Info/pas/gard01b.htmhatta işin daha ileriki aşamalarında adli tıp makaleleri işin ciddiyetini gözler önüne sermektedir.http://www.ipt-forensics.com/journal/volume2/j2_3_1.htm
bu konulardan habersiz basma kalıp bir sistemle raporlar alınarak yaratılan bir çok mahkumiyetin vicdanları rahatsız eden kısmı işin uzmanı diye ortalara çıkan gerek akademik gerekse hukuk kısmını dolduran kişilerin aslında hayatlarında bir kaç makale okumaktan ve toplasanız üç makaleyi geçmeyen yayınlarla ortalarda dolanmasıdır.1985 yılında salem cadı davalarına benzetilerek tanımlanan bu hastalıklar 2011 türkiyesinde hala bilinmemekte birkaç insanın kişisel mücadeleleriyel tanımlanıp hukuk sistemi içine alınmaya çalışılmaktadır. bu konuda bu makaleleri çeviren arkadaşlarımın bu konu altında bu konunun madurlarına yardım edebilmek adına buradan yayınlamaya davet ediyorum. Saygılarımla
Dr.Erkut ERDOĞAN
Cevap: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
Alıntı:
erkuterdogan rumuzlu üyeden alıntı
Medea komplexi -boşanmada art niyetli anne sendromu -ebevyne yabancılaştırma sendromu
medea komplexiyle veya pariental alienation syndrome ile ilgili hiç kimsenin çalışma yapmadığını farkettim . akademisyenlerin hiç ilgilenmediği ama toplumsal yara olarak bir çok vakaanın ardında gizli kalmış bir durumdur.bu konuyla alaklı çalışma grubu kurmak adına bilinirliğini artırmak bile yeterlidir.medea komplexi :yunan tragedyalarından epiclos un medea tragedyasından köken alan bir hastalıktır.kısaca aldatıldığını düşünen kadın (yıkık hüsran ve kızgın)eski kocasından intikam alabilmek amacıyla çocuklarını öldürerek ona gösterir.günümüz modern dünyasında anlamsız gelen bir çok davanın ardında bu komplexin paranoya ve histeriye ittiği kadınlar mevcuttur.özellikle boşanma davalarında büyük oranda kendini gösterir fakat boşanma davaları bittikten sonra da boşanma hükümleriyle alakalı gerek velayet gerekse nafaka bakımından boşanmada kötü niyetli anne sendromu olarak tanımlanan amerikan hukuk sisteminde canada hukuk sişteminde yeri olan bir vakanın köklerini oluşturur. DIVORCE RELATED MALICIOUS MOTHER SYNDROME Ira Daniel Turkat, Ph.D. (
http://www.fact.on.ca/Info/pas/turkat95.htm ) örnek olarak verilebilicek bir sitedirboşanmada art niyetli anne sendomu işin maddi kısmında nafakayla alaklı art niyet sergilerken velayet kısmında yabancılaştırıcı rolune burunerek çocuk veya çocuklarını babaya karşı kışkırtmaya yabancılaştırmaya ve kullanmaya kalkar bu durumda çocukları ciddi bir duygusal tacize maruz bırakarak hırpalar ki bu durum travma sonrası stress sendromu olarak bilinecek ruhsal durumu doğurur.ülkemizde henüz yeni yeni şiddeti giderek artan bir çok davanın kökleri bu duruma kadar uzanır.duygusal taciz o kadar şiddetlenebilirki annenin babayı fabrikasyon (üretme/kurgu )bir cinsel istismar davasına dahi dönüştürebilir .bu duruma yabancı olan çocuk psikaytrları gerçek istismar veya kurgu istismar tanımlamalarının yapıldığı makaleleri okumamışlarsa uzun süren bu duygusal tacizin birer parçası olurlar ve mahkemeler uzadıkçada kötü niyetli anne sendomu başarılı bir yabancılaştırıcı olarak çocukların gözünde baba imajının yok edilmesi sağlanmış olur.boşanmada art niyetli anne sendoromunun en ağır şekli istismar suçlaması günümüz ülkemizde bir salgın gibi büyümektedir. hukuki ve tıbbı çalışmalar geri olduğundan bir çok vaka sürüncemede bırakılarak hem çocuk hemde babalar açısından maduriyet çok büyümüştür.işin ilginç yanı gerçek istrismar davaları bile bazen arada kaybolabilecek kadar hukuki vahemet bir hal almıştır. ülkemizde velayet kontrolu yapan herhangi bir resmi kurumun olmaması velayet sahibi annenin her türlü duygusal tacizine açık çocukları koruyabilecek bir mekanizmanında kurulamamasından çocuk hakları bakımından ciddi bir risk oluşturmaktadır.bu konuyla alakalı bir çok çalışma mevcuttur bunlardan bir kaçının sitesini veriyorum:
http://www.fact.on.ca/Info/pas/walsh99.htm makaleler incelendiğinde olayın vahameti daha çok gözler önüne serilmektedir.
http://www.fact.on.ca/Info/pas/gard01b.htmhatta işin daha ileriki aşamalarında adli tıp makaleleri işin ciddiyetini gözler önüne sermektedir.
http://www.ipt-forensics.com/journal/volume2/j2_3_1.htm bu konulardan habersiz basma kalıp bir sistemle raporlar alınarak yaratılan bir çok mahkumiyetin vicdanları rahatsız eden kısmı işin uzmanı diye ortalara çıkan gerek akademik gerekse hukuk kısmını dolduran kişilerin aslında hayatlarında bir kaç makale okumaktan ve toplasanız üç makaleyi geçmeyen yayınlarla ortalarda dolanmasıdır.1985 yılında salem cadı davalarına benzetilerek tanımlanan bu hastalıklar 2011 türkiyesinde hala bilinmemekte birkaç insanın kişisel mücadeleleriyel tanımlanıp hukuk sistemi içine alınmaya çalışılmaktadır. bu konuda bu makaleleri çeviren arkadaşlarımın bu konu altında bu konunun madurlarına yardım edebilmek adına buradan yayınlamaya davet ediyorum. saygılarımla
dr.erkuterdoğan
http://www.aktuelpsikoloji.com/haber.php?haber_id=8481
Cevap: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
Bu sendromun en belirgin özelliğinde baba imajının yıkılması yatmaktadır.çocukların kafasında baba imajının unutturulması baba açısından çocukların öldürülmesiyle eş anlamlıdır. Bu sendromun ortaya çıkmasında saptanan üç tip yabancılaştırıcıdan en tehlikelisi olan takıntılı yabancılaştırıdır.çocuklarda görülen bu sendromun nedeni ise annenin medea komplexiyle boşanma veya sonrasında art niyetli anne sendromuyla hareket etmesidir.1985 yılında dr.richard gardner tarafından tanımlanan ebeveyne yabancılaştırma sendromu aslında kurgu istismar davalarının incelenmesi sonucunda yapılan çalışmalar sonucunda tanımlanmıştır.
Tüm mahkeme süreçleri sonunda ulaşılan bu mahkemeler aslında tıbbı ve hukuki literatürde kısaca tarifle
Medea komplesiyle boşanmada art niyetli anne sendromuna sahip takıntılı yabancılaştırıcı rolunu üstlenen annenin ebeveyne yabancılaşma sendomuna duygusal tacizle tutulmuş çocukların kurgu fabrikasyon istismar davalarıdır.
Hukuki ve tıbbı litaratür bu konuda ülkemizin sosyal ve kültürel yapısından dolayı cinnet dramla sonuçlanması dolayısıyla ortaya çıkmamış gibi dursada bu konuda gittikçe artan sıklıkla bu tip davalar görülmeye başlanacağı aşikardır.
Kurgu istismarlarda ayırıcı tanılar şunlardır:
1 öfkeli kızgın bir velayet sahibi vardır.ve kesinlikle babaya karşı çocukları duygusal tacize uğratarak tuzaklara düşürmektedir ve beyin yıkama görüşmelerde net bir şekilde tesbit edilebilir(bu konuda bilgili gözlemciler tarafından dosyadaki tüm muayene kayıtları muayenelerde baştan itibaren tüm çıkarımlar açıkca bu durumu belgeler niteliktedir.)
2 boşanmadan bir yıl sonra gerçekleşen ithamlar
3 ithamin başlangıcında 8 yaşın altındaki çocukların varlığı(beyin yıkamada direncin düşük olduğu yaşlar)
4 maço özellik taşımayan itham edilen baba
5 itham başlangıcıyla beraber yapılan tüm muayenelerde fiziksel bulgunun olmaması ve bu durulma çelişklili sadece velayet sahibi annenin ve onun la beraber kalan çocukların ifadelerinin varlığı ve ruhsal durum değişikliklerinin ısrarla babaya yönelik ithamlara bağlanmaya çalışılması
6 uzayan mahkeme süreçleri ve gözaltinda bulunan babaya yönelik söylemleri gittikçe çocukların papağan gibi basma kalıp duygu durum değişikliği içermeyen ifadeleri
Gösterilmektedir.
Ülkemizdede bu tip vakarlın birkaç örneği olgu sunumlarıyla mevcuttur gerçi bu sendromlar bilinmediğinden yanlış çözümleme yapılmış olsada olayın kurgu olmasını tesbit eden savcılıktaki anneye yönelik kişilik profilleridir.
Bu tip olaylarda izlenecek yol hukuk ve tıbbı olarak birlikte çalışılarak olmalıdır.
A hukuk açısından
İlk başvuru olduğunda savcılık açısından gerekli adli muayenelre ek olarak hem itham eden hem itham edilenin kişilik ve yaşam profilleri çıkarılacak şekilde adli raporunun psikyatrdan alınması gerekli bir şarttır.devlet vatandaşı olan çocukları korumakla mükellef olduğundan çocuğu kormak ve haklarını gözetmek adına velayete el koymalı ve olası bir gerçek istismar olayına karşı rehabilitasyona derhal çocuğu almalıdır.(bu duurmlarda velayet sahibinin haklarınıda dondurmaktadır ki anneylede görüşme psikologlar ve sosyal hizmet uzmanı ve pedagoglarla olmaktadır. Olası bir Gerçek istismar durumlarında da velayet sahibi bu durumu sağlıklı atlatılabilmesi için tedaviye alınmaktadır) bu yalıtma ve rehabilitsayon süreci sonunda
Bir tarafıyla adli tıp kuurmları işleri yapmakta ve savcılık gerekli hazırlıklar sonunda suç unsuruna rastlarsa ki bu suç annenin kurgu istismarıysa anneye duygusal tacizden dolayı açılmaktadır davayı ceza mahkemelerine iletmesidir.sağlıklı toplumlarda yaklaşım şekli çocuğu korumaya yönelik olduğundan bakış açısıda bu olmaktadır.
B tıbbı açıdan ,
İlk başvuru esanasndan itibaren tüm görüşmeler kurgu ve gerçek ayırımı üzerine kurulmalı savcı yada hakim gibi hukucu gözlemiyle olmamalıdır taciz şekillerinin üç çeşit olduğu ve ellerindeki vakanın bu üç şekilden hangisiveya hangilerini içerdiği ebeveynlerin kişilik profilleride çıkarılarak değerlendirilmelidir.gerçek olgularda duygu durum değişiklikleri ayrıntısıyla belirtilmelidir.bunlar tıbbı sonuçları elde edebileceğimiz adeta delillerimizdir gerçek duygu durum değişikliklerinin verildiği ifadeler bize hangi taciz biçimiyle karşı karşıya kaldığımızı belirler.yani çocuk babamı görmek istiyorum ama annem izin vermiyor dedndiğinde bu durum açıkca annenin duygual bir tacizi olduğu belirtilmelidir.adli süreç ve sonrası kısmında çocuk her iki ebeveyndende ayrı olarak tedavi ve rehabilitasyona devam edilmelidir.mahkemenin gözetiminde gerekiyorsa ek süre dahi talep edilmeli gerekli yalıtma ve kannatten sonra tek bir rapor düzenlenerek bu durum belirlenmelidir.duygusal taciz durumlarında derhal süreç babanın mağduriyetini giderecek şekilde ve çocuğun ihtiyaçlarına yönelik düzenlenmeli fakat pedagog psikolog ve gözetmenlerin kontrolunden en az 5 yıl bırakılmamalıdır.
Hukuki olarak suçun tespiti ve cezası ön palndayken tıbbı olarak hastalığın veya travmalveya travmaların yarattığı hastalıkların tedavileri ön planda olmalıdır.
Cevap: Re: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
Alıntı:
necil1 rumuzlu üyeden alıntı
"Güncel Hukuk" dergisinin bu ayki (Haziran 2009) sayısında (sayfa:50-51)benimle yapılan bir röportaj yayımlandı. "EYS", "zorla babasızlığa mahkum edilen çocuklar", "şu andaki aile hukukumuzun konuya yaklaşımı/yaklaşımsızlığı, vs."...
Dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım. Bir-iki tane aile mahkemesi hakimi merak edip okusa, sonra da akşam yattığında okudukları üzerinde şöyle bir düşünse, belki de o hakimlerin baktığı dosyalardaki üç-beş çocuk babasına kavuşur.
Hiç bir çocuğun babasını görmesinin engellenmediği bir dünya dileklerimle!!
Bekar çocuksuz bir bayan hakim aile mahkemesine hakim yapılabiliyorsa sistemde aileye verilen değeri ve önemi sorgulamak lazım
Cevap: Re: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
BİLİMSEL MAKALE ŞEKLİNE DÖNÜŞMÜŞ HALİ (ULUSAL VERİ TABANINA GİREBİLİRSE)
EBEVEYN YABANCILAŞTIRMA SENDROMU
Ülkemizde her yıl onlarca boşanma olmakta neredeyse her 6 evliliğin 2 tanesi boşanmayla sonlanmaktadır. Boşanmayla alakalı veya alakasız onlarca aile içi şiddet olayıyla karsılaşılmakta ve sorunlar doğru analiz edilmediğinden bir çok cinnet vakası veya dram göz ardı edilmekte gün yüzüne çıkmamaktadır. Adliye koridorlarına yansıyan bir çok olay aslında örtülü de olsa Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu (EYS) ve Medea Kompleksi ile alakalı ortaya çıkan durum olarak tanımlanmıştır.
Bu sendromlar, literatürde tanımlanmış hukuk ve tıbbı çevrelerde özellikle çocuk psikayatrları ve boşanma avukatları tarafından uzun tartışmalar sonunda kabullenilmiştir. Konu ile ilgili makalelerde gerçek ve kurgu istismar ayrımı net olarak tanımlanmıştır.
1976 yılında, Wallerstein ve Kelly boşanmış aileleri takipleri sırasında “patolojik yabancılaşma” ismini verdikleri klinik bir durumu tanımlamışlardır (1). Boşanma sonrasında bir ebeveyn ile yaşayan çocuğun mantıksız bir biçimde diğer ebeveyni reddetmesi, diğer ebeveyni görmeye veya bağlantı kurmaya karşı direnç göstermesi şeklinde yabancılaşmadan söz etmişlerdir. Daha sonra yayınlanmış birçok makalede bir ebeveynin diğer ebeveyn ile ilgili çocuğun duygu ve inanışlarında “maksatlı” manipulasyonu incelenmiş birçok yazar bu durumu farklı tanımlar ile ifade etmişlerdir (2-5).
Bu tanımlar arasında “ebeveyne karşı yabancılaşma”, “ebeveyn yabancılaştırma sendromu” ve “çocuğun yabancılaşması” sayılabilir. Ebeveyn yabancılaşması ile ilgili tek bir tanımın olmayışı bu durumun etiyolojisi, yabancılaşma dinamiklerinin özellikleri ve olgu formülasyonu ile ilgili güçlüklerin oluşmasına neden olmaktadır. DSM-V te bu durumun daha net olarak ifade edilmesi ve bir “sendrom” olarak tanımlanması noktasında çalışmalar bulunmaktadır.
Daha sonra Gardner çatışmalı evlilikler ve boşanmış ebeveynler ile çalışmaları sonucunda elde ettiği klinik deneyimlerin ardından 1985 yılında yabancılaşmanın dinamiklerini tanımlamış ve “Ebeveyn Yabancılaşma Sendromu-EYS” nu tanımlamıştır (6).
EYS, boşanma sonrasında bir ebeveynin diğer ebeveyne karşı çocuklarına karşı yürüttüğü sistemli bir beyin yıkama süreci olarak tanımlanabilir (7). Gardner, EYS’yi bir ebeveynin diğer ebeveyne (hedefteki ebeveyn) karşı bilinçli veya bilinçdışı bir şekilde çocuğun iftira yolu ile programlı bir beyin yıkama sürecine tabi tutulduğu ve yabancılaştırıldığını belirtmektedir. Gardner EYS’nin 8 özelliğinden söz etmektedir. Bunlar aşağıda sıralanmıştır (6).
1-hedefteki ebeveyne karşı iftira kampanyası
2-hedefteki ebeveyni reddetmek için çocuğa tutarsız, mantıksız, zayıf ve absürd mantığa bürüme
3-çocuğun yaşantısı ve gelişimsel süreci ile tutarsız ifade, terim ve senaryolar üretilmesi
4-çocuğun ebeveynlerine karşı ambivalan duygularının eksikliği
5-hedefteki ebeveynin red kararının çocuğun kendisi tarafından verildiği iddiası
6-çocuğun yabancılaştıran ebeveyne karşı koşulsuz otomatik desteği
7-çocukta belirgin bir suçluluğun olmaması
8-hedefteki ebeveynin geniş ailesine karşı yayılan kin ve nefret duyguları
Bütün bu süreçler literatürde sıklıkla tanımlanmasına karşın alandaki profesyoneller tarafından yeterince dikkate alınmamakta ve üzerinde çalışılmamaktadır.
Gardner EYS nin tanı konabilir bir rahatsızlık olduğunu ve hafif, orta ve ciddi formlarının olduğunu ifade etmiştir (8).
Gardner başlangıçta çocuğu sistematik bir şekilde yabancılaşıran ebeveynin sıklıkla anne olduğunu ifade etmesine karşın, babanın da yabancılaştırma sürecinde yer aldığını belirtmiştir (9).
EYS “medea kompleksi” olarak da ifade edilmektedir. Medea kompleksi Yunan tragedyalarından Epiclos’un yazdığı medea tragedyasında bahsedilen Medea’ nın ruhsal durumuyla özdeşleşrek medea komleksi olarak tanımlanan kadının kıskançlık ve adanmışlıkla intikam arzusundan köken alan bir hastalıktır. Kısaca aldatıldığını düşünen kadın (yıkık hüsran ve kızgın) eski kocasından intikam alabilmek amacıyla çocuklarını öldürerek ona gösterir. Tabiki buradaki öldürme modern dünyamızda semboliktir ölümle eş duran unutturma anlamındadır. Yani boşanmada art niyet sergileyerek anne bilerek veya bilinç altı bilmeyerek çocukları babaya karşı duygusal tacize maruz bırakır ve babalarına yabancılaşmalarına sebebiyet verir.
Günümüzde kimi boşanma davalarından hemen sonra başlayan EYS işin maddi kısmında nafakayla alakalı art niyet sergilerken velayet kısmında yabancılaştırıcı rolüne bürünerek çocuğu diğer ebeveyne karşı kışkırtmaya yabancılaştırmaya ve kullanmaya varır. Bu durum çocukları ciddi bir duygusal tacize maruz bırakır ve çocuklarda diğer ebeveynin imajının yok edilmesinden depresyona, travma sonrası stres bozukluğuna ve birçok ruhsal rahatsızlığa neden olabilir. Durum daha da vahimleşerek diğer ebeveyne karşı açılan cinsel istismar davalarına dönüşebilmektedir. Adli Tıp Kurumları üniversitelerden görüş istemek de bu konu ile ilgili yeterince farkındalık olmadığı içinde yanlış tanı ve raporlamalar olabilmekte ve diğer ebeveynin mağduriyetine neden olabilmektedir. Yanlış raporlamanın ana nedenlerinden birisi çocuğu muayeneye “yabancılaştıran ebeveynin” getirmesi, “hedefteki ebeveynin” ise başlangıçta suçlu imiş gibi algıla(tıl)nmasıdır.
Bu tür durumlarla karşılaşan ruh sağlığı profesyonellerinin çocuğu değerlendirirken EYS yi göz önünde bulundurmaları, her iki ebeveyn den de önyargısız bilgi edinmeleri, her iki ebeveyni erişkin psikiyatri değerlendirmesine almaları ve gerekli psikometrik testleri mutlaka uygulamaları gerekmektedir.
KAYNAKLAR
1-Wallerstein J , Kelly JB. The effects of parental divorce: Experiences of the child in later latency. American Journal of Orthopsychiatry,1976; 46: 256–269.
2- Baker JL. The long-term effects of parental alienation on adult children:A qualitative study. American Journal of Family Therapy, 2005;33:289.302
3-Gardner RA. Parental alienation syndrome vs. parental alienation: Which diagnosis should evaluators use in child-custody disputes? The American Journal of Family Therapy, 2002;30:93–115.
4-Johnston JR. Parental alignments and rejection: An empirical study of alienation in children of divorce. Journal of the American Academy of Psychiatry and the Law, 2003;31: 158–170.
5-Johnston JR, Walters MG, Olesen, NW. Is it alienating parenting, role reversal or child abuse? An empirical study of children’s rejection of a parent in child custody disputes. Journal of Emotional Abuse, 2005;5:191–218.
6- Gardner RA. Recent trends in divorce and custody litigation. Academy Forum (A Publication of the American Academy of Psychoanalysis),1985; 29: 3–7.
7- Cantwell B. Parental Alienation: How to Understand and Address Parental Alienation Resulting from Acrimonious Divorce or Separation. Journal of Social Work 2009;;3:365-366
8- Gardner RA. The three levels of parental alienation syndrome: Differential diagnosis and management. American Journal of Forensic Psychiatry,2004;25: 41–76.
9- Gardner RA. Parental alienation syndrome vs. parental alienation: Which diagnosis
should evaluators use in child-custody disputes? The American Journal of Family Therapy, 2002;30:93–115.
Cevap: Re: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
Alıntı:
aliayan rumuzlu üyeden alıntı
Nasıl bu kadar rahat bi yorum yapıyosun hayret.Herhalde sen bunları yaşayan bir çocuğun gözlerinin içine hiç bakmadın.O mutsuzluğu ve umutsuzluğu görmedin.Kendi yanlışlarımıza onlarıda ortak ediyoruz.Hiç günahları olmadığı halde en büyük zorluklara onları katlanmaya mecbur ediyoruz.Suçlu bizleriz ama ceremesi onların sırtında.
aliyan sana katılıyorum babaların magduriyeti için çocukların ruh sağlığı için kanun tekrar düzenlenmeli..Gerçekten bu kadar rahat yorum yapmak dalga geçmek gibi kınıyorum..
Ayrıca bosanmisbabalar.com yöneticisi eğer takip ediyorsanız size bir mail yolladım..softwareturk.net ilgili ..saygılarımla
Cevap: Re: Boşanma sürecinde olanlar çocuğunuzun EYS Sendromuna dikkat ediniz!!!
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar-Current Approaches in Psychiatry 2011; 3(3):466-482
© 2011, eISSN:1309-0674 pISSN:1309-0658
Çevrimiçi adresi / Available online at: www.cappsy.org/archives/vol3/no3/
Çevrimiçi yayım / Published online 18 Haziran / June 18, 2011
Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
Parental Alienation Syndrome
Fuat Torun1
1 Dr., Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul
ÖZET
Çocuğun bir ebeveyn tarafından diğer ebeveyne karşı bilinçli ve programlı bir
şekilde yabacılaştırılması çocukların velayetleri konusundaki çatışmalarda sıkça
görülen bir durumdur. Yabancılaştırmanın en önemli belirtisi çocuğun diğer
ebeveyne karşı haksız bir şekilde iftira kampanyasına maruz bırakılmasıdır. Bir
ebeveynin yönlendirmesi ve çocuğun iftira kampanyasına katılımı ile hedefteki
ebeveyne karşı bir beyin yıkama süreci gerçekleşmektedir. Birçok araştırmacı
çocuklardaki bu yabancılaşmaya ebeveyn yabancılaştırma sendromu kavramını
kullanmaktadır. Buna karşın bu kavramın geçerliği üzerindeki tartışmalar
halen devam etmektedir. Bu makalede sağlık alanında çalışanlara ebeveyn
yabancılaştırma sendromunu tanıtmak, belirtilerini ve ayırıcı tanısını ortaya
koymak, geçerliği üzerindeki tartışmaların aktarılması amaçlanmıştır.
Anahtar Sözcükler: yabancılaştırma, ebeveyn, istismar, çocuk
ABSTRACT
Children who have been programmed by one parent to be alienated from the
other parent are commonly seen in the context of child-custody disputes. Its
primary manifestation is the child’s campaign of denigration against a parent,
a campaign that has no justification. It is said to result from a combination of
a programming (brainwashing) parent’s indoctrinations and the child’s own
contributions to the vilification of the targeted parent. Many evaluators use
the term parental alienation syndrome to refer to the disorder engendered in
such children. However, there is significant controversy going on about the
validity of parental alienation syndrome. The purpose of this article has been
to describe and help to differentiate parental alienation syndrome and abuse
for mental health professionals working in the field, and discuss the arguments
about the validity of this syndrome.
Keywords: alienation, parental, abuse, children
467 Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
lkemizde boşanma oranları her geçen gün artmaktadır. Türkiye İstatistik
Kurumu verilerine göre 2009 yılında 591.742 evlenmeye karşın
114.162 boşanma gerçekleşmiştir.[1] Boşanma süreci eşler ve çocuklar
üzerinde önemli derecede sosyal ve psikolojik etkiler meydana getirmektedir.[
2] Boşanmayla ilişkili ya da ilişkisiz birçok aile içi şiddet olayıyla karşılaşılmakta
ve sorunlar doğru analiz edilmediğinden birçok dram göz ardı edilmekte
gün yüzüne çıkmamaktadır. Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu (EYSParental
Alienation Syndrome) olarak literatürde bildirilen durum ise son
çeyrek yüzyılda araştırmacılar tarafından ortaya atılmış ve klinik özellikleri ve
sonuçları tanımlanmıştır. Günümüzde kimi boşanma davalarından hemen
sonra başlayan EYS sürecinde, ebeveylerin biri yabancılaştırıcı rolüne bürünerek
çocuğu diğer ebeveyne karşı kışkırtmaya yabancılaştırmaya ve
kullanmayabaşlar. Bu durum çocukları ciddi bir duygusal tacize maruz bırakır
ve çocuklarda diğer ebeveynin imajının yok edilmesinden depresyona, travma
sonrası stres bozukluğuna (TSSB) ve birçok ruhsal rahatsızlığa neden olabilir.
Durum daha da kötüleşerek diğer ebeveyne karşı açılan cinsel istismar davalarına
dönüşebilmektedir.[3]Boşanma davalarında velayetle ilgili olarak ya da
velayetten bağımsız olarak mahkemeler Adli Tıp Kurumu ya da alandaki
psikiyatristlerden görüş istemekte bu konu ile ilgili yeterince farkındalık olmadığı
içinde yanlış tanı ve raporlar sonucunda diğer ebeveynin mağduriyetine
neden olabilmektedir. Yanlış raporlamanın ana nedenlerinden birisi de
çocuğu muayeneye yabancılaştıran ebeveynin getirmesi, hedefteki ebeveynin
ise başlangıçta suçlu imiş gibi algılatılmasıdır.[4]
EYS’ye DSM-IV’de yer verilmemiş olması ve bu sendromun farklı adlarla
tanımlanması nedeni ile alanda çalışan ruh sağlığı profesyonelleri, bilirkişi
olarak görev yapan adli tıp uzmanları ve yargıç ve savcılar tarafından yeterince
tanınmamaktadır. EYS ile ilgili yurtdışı yayınlar giderek artmakta bu sayede
hukuk ve tıp çevrelerinde EYS ile ilgili farkındalık oluşmaktadır. Bununla
birlikteebeveyn yabancılaşmasının bir sendrom olmadığına yönelik tartışmalar
da sürmektedir. Ülkemiz psikiyatri literatüründe ise bu konu ile ilgili çok az
sayıda yayın bulunmaktadır.[3] Ayrıca ulusal ve yerel psikiyatri kitaplarında
bu konu tartışılmamıştır. Öte yandan bu tanının geçerliğine ilişkin ciddi sorgulamalar
ve itirazlar sıkça dile getirilmektede, bu tanının para peşindeki avukatlar
ve doktorlar tarafından uydurulduğu da ileri sürülmektedir.
Bu gözden geirme yazısında EYS’ye dikkat çekmek, EYS tanısının geçerliliğine
yönelik tartışmaları vurgulamak, olası klinik özelliklerini belirtmek ve
ruh sağlığı ve adli bilimler alanı çalışanlarında EYS’ye yönelik farkındalık
oluşturulması hedeflenmiştir.
Ü
Torun 468
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
Tanımı
Tarihsel olarak bakıldığında EYS’nin köklerini mitolojide bulmak mümkündür.
Mitolojide bu durum Medea kompleksi olarak da ifade edilmektedir.
Yunan tragedyalarından Evripides’in yazdığı Medea Tragedyasında bahsedilen
Medea’nın ruhsal durumuyla özdeşleşerek “Medea Kompleksi” olarak tanımlanan
kadının kıskançlık ve adanmışlıkla intikam arzusundan köken alan bir
hastalıktır.[5] Kısaca aldatıldığını düşünen kadın eski kocasından intikam
alabilmek amacıyla çocuklarını öldürerek ona gösterir. Buradaki öldürme
eylemi modern dünyamızda sembolik bir anlam taşımaktadır ve ölümle eş
durma, unutturma anlamındadır. Yani boşanmada art niyet sergileyerek, bir
ebeveyn bilerek veya bilinçaltı bilmeyerek çocukları diğer ebeveyne karşı duygusal
tacize maruz bırakır ve bir ebeveynden yabancılaşmasına neden olur.
İlk olarak, EYS davranışları 1949 yılında psikoanalist Wilhelm Reich tarafından
tanımlanmıştır.[6] Daha sonra, çocukta bir ebeveyne karşı oluşan yıkıcı
ve yabancılaşmış davranış biçimleri çeşitli ruh sağlığı uzmanlarınca gözlemlenmiştir.[
7-9] 1976 yılında, Wallerstein ve Kelly [10] boşanmış aileleri takipleri
sırasında “patolojik yabancılaşma” ismini verdikleri klinik bir durumu
tanımlamışlardır. Boşanma sonrasında bir ebeveyn ile yaşayan çocuğun mantıksız
bir biçimde diğer ebeveyni reddetmesi, diğer ebeveyni görmeye veya
bağlantı kurmaya karşı direnç göstermesi şeklinde yabancılaşmadan söz etmişlerdir.
Wallerstein ve Kelly bu davranışı ebeveyn ve çocuğun ayrılma sürecindeki
dinamiklerinin bir sonucu olduğunu belirtmiş daha sonra ise bu fenomeni
tanımlamak için “acı duygular uyandıran-kaotik” (embittered-chaotic)
terimlerini kullanmışlardır.[11]
Daha sonra yayınlanmış birçok makalede bir ebeveynin diğer ebeveyn ile
ilgili çocuğun duygu ve inanışlarında “maksatlı” manipulasyonu incelenmiş
birçok yazar bu durumu farklı tanımlar ile ifade etmişlerdir.[12-15] Bu tanımlar
arasında “ebeveyne karşı yabancılaşma”, “ebeveyn yabancılaştırma sendromu”
ve “çocuğun yabancılaşması” sayılabilir. Ebeveyn yabancılaşması ile ilgili
tek bir tanımın olmayışı bu durumun etiyolojisi, yabancılaşma dinamiklerinin
özellikleri ve olgu formülasyonu ile ilgili güçlüklerin oluşmasına neden olmaktadır.
DSM-V’te bu durumun daha net olarak ifade edilmesi ve bir “sendrom”
olarak tanımlanması noktasında çalışmalar bulunmaktadır. EYS ile ilgili literatürde
ampirik çalışmalar bulunsa da konunun bilinmeyen yönleri ile ilgili
yapılacak yeni çalışmalara gereksinim vardır. Literatürdeki yayınlardan sonra
günümüzde EYS’nin varlığı yargıçlar, savcılar ve ruh sağlığı çalışanları tarafın469
Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
dan daha fazla bilinmekte, gerek mahkemelerde gerekse de bu tür olguların
tedavilerinde daha dikkatli olunmaktadır.[16]
Bu süreçte, Gardner[17] çatışmalı evlilikler ve boşanmış ebeveynler ile çalışmaları
sonucunda elde ettiği klinik deneyimlerinden yararlanarak 1985
yılında yabancılaşmanın dinamiklerini tanımlamış ve “Ebeveyn Yabancılaşma
Sendromu-EYS” adını vermiştir. EYS, boşanma sonrasında bir ebeveynin
diğer ebeveyne karşı çocuklarına karşı yürüttüğü sistemli bir beyin yıkama
süreci olarak tanımlanabilir.[18] Gardner, EYS’yi bir ebeveynin diğer ebeveyne
(hedefteki ebeveyn) karşı bilinçli veya bilinçdışı bir şekilde çocuğun beyninin
yıkanması ve çocuğun hedefteki ebeveyne iftira atması ve yabancılaşması
olarak tanımlamıştır. Gardner,[8] EYS’e ait sekiz özellik olduğunu bildirmiştir.(
Tablo.1)
Tablo.1. Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromunun Özellikleri [8]
Hedefteki ebeveyne karşı iftira kampanyası
Hedefteki ebeveyni reddetmek için çocuğa tutarsız, mantıksız, zayıf ve saçma bir
mantığa sürükleme
Çocuğun yaşantısı ve gelişimsel süreci ile tutarsız ifade, terim ve senaryolar üretilmesi
Çocuğun ebeveynlerine karşı ambivalan duygularının eksikliği
Hedefteki ebeveynin ret kararının çocuğun kendisi tarafından verildiği iddiası
Çocuğun yabancılaştıran ebeveyne karşı koşulsuz otomatik desteği
Çocukta belirgin bir suçluluğun olmaması
Hedefteki ebeveynin geniş ailesine karşı yayılan kin ve nefret duyguları
Gardner, EYS’nin tanı konabilir bir rahatsızlık olduğunu ve hafif, orta ve
şiddetli formlarının olduğunu ifade etmiştir.[19] EYS’nin hafif formunda
çocuk hedefteki ebeveyne karşı saygısız davranır ve hedefteki ebeveyne karşı
olumsuz davranışlar sergiler. EYS hafiften orta ve şiddetli formlara ilerledikçe
bu karşıtlık iftira kampanyasına dönüşmektedir.[19] EYS tanısı konan çocuklarda
tipik olarak sekiz belirti görülmekte iken, hafif formlarında bu belirtilerin
tümü görülmeyebilir.[19] Gardner başlangıçta çocuğu sistematik bir şekilde
yabancılaştıran ebeveynin sıklıkla anne olduğunu ifade etmesine karşın,
babanın da yabancılaştırma sürecinde yer aldığını belirtmiştir.[13]
EYS’nin literatürde tanımlanması ile birlikte, bazı istismar olgularında
ebeveynler EYS olduğunu iddia ederek bilinçli bir manipülasyon uygulamışlardır.
EYS ile ilgili çalışmaların artması ile birlikte EYS ve istismar ayrımı
daha belirgin olarak yapılmaya başlanmış ve bu konu ile ilgili çalışanlar taraTorun
470
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
fından istismar ve EYS ayırımının yapılabilmesi için bir kılavuz yayınlanmıştır.[
4] İstismar ve çocuğun ihmal edilmesi durumlarında EYS tanısının geçerli
olmayacağı vurgulanmıştır.[4] Bu kılavuza göre EYS tanısı alan çocukta Tablo.
1’de gösterilen EYS’nin sekiz özelliği görülür. İstismara uğramış bir çocukta
ise DSM-IV’te tanımlanan TSSB belirtilerinin tümü ya da bir kısmı görülür.
EYS olan çocuklarda bu belirtiler nadiren görülmektedir. Tablo.2’de istismara
uğramış bir çocukta görülen belirtiler aktarılmıştır. Bu belirtilerin tümü ya da
bir kısmı görülebilir. Bu belirtilerde görüleceği gibi fiziksel ya da cinsel olarak
istismara uğramış ya da çeşitli biçimlerde travmaya maruz bırakılmış bir çocukta
travma ile ilişkili belirtiler daha ön planda görülmektedir. EYS belirtileri
ise daha az sıklıkta görülmekte ve baskın belirtiler olmamaktadır.
Tablo.2. İstismara Uğramış Bir Çocukta Görülen Ruhsal Belirtiler [4]
Travma ile ilgili zihinsel uğraşı
Travmatik olay sanki yeniden yaşanıyormuş gibi davranma ya da hissetme
Çözülme (disosiasyon)
Bedene yabancılaşma (depersonalizasyon)
İnsanlardan uzaklaşma ya da yabancılaşma
Duygulanımda kısıtlılık
Yaratıcılıkta azalma ve hayal oyunları
Travmaya özgü rüyalar
İstismarla suçlanan kişiye benzeyen kişilerden korkma
Aşırı uyarılmışlık
Aşırı irkilme tepkisi verme
İstismara uğranan yerden ya da evden uzaklaşma
Geleceğe ilişkin karamsarlık
Bu kılavuzda EYS uygulayan ve çocuğu istismara maruz bırakan ebeveynler
arasında görüşmeler sırasında bazı gözlemlenebilir farklılıklar olduğu ve
bunun da bu tanıları koyarken bilinmesi gerektiği vurgulanmıştır.[13] Yabancılaştıran
ebeveynler muayene eden kişi ile genellikle işbirliğine açık değildir
ve çocuklarına karşı uyguladıkları bazı yanıltıcı taktikleri muayenede de uygulayabilirler.
Genellikle hedefteki ebeveynin tarafsız bir kişi tarafından birlikte
muayene edilme isteklerini geri çevirir, bunun yerine aldatıcı tekniklerine
kolayca kanabileceğini düşündüğü ya da tecrübesiz olduğuna inandığı birine
muayene olmayı tercih ederler. Kurgularına uygun bir şekilde çocuğu travma
yakınması ile tedavi ettirmeye başlayıp klinisyende travmaya ilişkin bir izlenim
bıraktıktan sonra gerek klinisyenin yönlendirmesi gerekse de planın bir parçası
olarak hedefteki ebeveyne karşı çeşitli adli süreçler başlatılabilirler. Bu ebeveyn
471 Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
genellikle muayene etmesi için seçtiği klinisyeni her iki ebeveyni de detaylı
değerlendirme ve çocukla birlikte kapsamlı görüşme konusunda olumsuz
etkileyebilir. Hedefteki ebeveyn ise tarafsız ve bu konuda yeterli olduğunu
düşündüğü kişiye muayene olma konusunda çabalamakta ve mali fedakarlıktan
kaçınmamaktadır. Diğer ebeveyn ise bu isteğe şiddetle karşı çıkar.[4]
İstismar uygulayan ebeveyn ise tarafsız bir kişi tarafından muayene edilme
konusunda tamamen isteksizdir ve muayene randevu taleplerine karşı direnç
sergilemektedir. İstismara tanık olan ebeveyn ise tam tersi yönde bir çaba
sergilemektedir. EYS mağduru ebeveyn ve çocuğun istismarına tanık olan
ebeveynin tarafsız biri tarafından muayene edilme yönünde talepleri oldukça
fazladır ve işbirliğine yatkındır.[4]
Çocuklarını yabancılaştıran ebeveyn, bilinçli ve programlı bir şekilde hedefteki
ebeveyni suçlamakta zaman zaman da bu ithamlar sanrı düzeyine varabilmektedir.[
4] İthamların hangi düzeyde kalacağı, kişinin kişilik özellikleri,
kişide psikiyatrik bir tanının olup olmaması kişinin geçmiş travmatik yaşam
olayları gibi etkenler tarafından belirlenmektedir. Kimi zaman inanması oldukça
güç ve saçma iddialarda bulunulabilir ve hedefteki ebeveyne cinsel
istismar konusunda suçlama yapılıp, velayet davalarında ya da ceza davalarında
bu suçlamalar kullanılmak istenebilir.[3] Hedefteki ebeveyn değerlendirme
sürecinde daha nesnel olabilmekte ve suçsuzluğunu ispat etmeye çabalar, bu
süreçte ise gerek maddi gerekse de manevi olarak ağır bir yükle karşılaşabilir.[
3] Buna karşın istismar uygulayan ebeveyn ise benzer bir şekilde yalan ve
ithama başvurabilmektedir. Reddetme, temel bir savunma mekanizması haline
gelebilmektedir.[4]
EYS de aktif ve üzerinde düşünülmüş bir süreç yaşanabileceği gibi pasif ya
da gizli bir süreç de yaşanabilir. Aktif bir süreçte, çocuk iftira kampanyasına
bilinçli bir şekilde maruz bırakılmakta ve hedefteki ebeveyn ile ilgili yanlış
bilgiler çocuğun beynine yerleştirilmektedir. Gizli manevralarla yaşanan süreçte
de benzer bir amaç vardır. Hedefteki ebeveyne karşı eleştiriler gittikçe artmakta
ve saçma ve mantık dışı bütün eleştiriler çocuğa kabul ettirilmektedir.[
4] Birçok olguda hedefteki ebeveyn ile çocuk ilişkisi bütün bir yaşam
boyunca kopabilmektedir.
Çocuğun Velayeti Mücadelesindeki Rolü
Çocuğu diğer ebeveyne karşı yabancılaştıran ebeveyn, çocuğun ruhsal durumunun
bozulması pahasına bu süreci mutlak kazanılması gereken bir savaş
olarak algılayabilir. Savaş stratejisi ise hedefteki ebeveyn ile çocuk arasındaki
Torun 472
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
bağı koparıp zafer kazanmaktır.[20] Gardner’e göre EYS çocukları öfkeli yabancılaştıran
ebeveynin kuklalarıdır. Bu çocukları piyon olarak görmek yerine,
iyi bir anoloji ile ebeveynlerin çatışmasında daha güçlü bir silah olan saldıran
vezir, fil veya kale olarak görmek gereklidir.[8] Yabancılaştıran ebeveynin
diğer etkili silahları ise zaman ve mesafedir. Hedefteki ebeveynin olmaması ile
geçen zaman çocuk-hedefteki ebeveyn ilişkisini katılaştırır. Ebeveynden ayrı
geçirilen zaman ve farklı yerlerdeki yaşam aradaki mesafeyi daha da artırır.
Çocukla zaman geçirememe ve mesafe nedeni ile hedefteki ebeveyn iddialara
karşı kendini savunamaz hale gelir.[20] EYS çocukları yabancılaştıran ebeveynin
ördüğü çevrede düşmanca agresif bir yetiştirilme tarzı ile baş başa kalır. Bu
tarz yetiştirilme çocuklardaki EYS’yi şiddetlendirir. Hedefteki ebeveyn ile
telefon konuşmaları engellenir. Hedefteki ebeveynin aile bağları da hedefler
arasındadır, resimler yasaklanır ve bütün ilişkileri, hatta hedefteki ebeveynin
kendisi neredeyse yok sayılır.[20]
Yabancılaştıran Ebeveyn-Çocuk İlişkileri
Anne, baba, üvey anne, üvey baba, büyükanne-büyükbaba yabancılaştırıcı kim
olursa olsun her zaman hedefte bir ebeveyn vardır. Evliliğin sonlanması sonrası
yaşanılan yerin dışında başka bir yere yerleşim, finansal durumdaki değişiklikler,
çocuğun velayeti ve diğer ebeveyn ile görüşme günleri konusundaki
zorlamalar yabancılaştıran ebeveyni de tüketebilir. Yabancılaştıran ebeveynde
ayrıca yüksek oranda bağımlı olma ihtiyacı gelişebilir, sağlıksız ilişkilere yönelebilir
ve çevre ile kuracağı ilişkilerde tutarsızlıklar gelişebilir. Bu bireyler iyi
bir kendilik algısı oluşturabilmek için başkalarına ihtiyaç duyarlar. Çocuklar
ise yabancılaştırıcı ebeveynin iyi bir kendilik algısı oluşturabilmesi için vekil
görevi görürler. Zamanla, çocuğun nesne ilişkileri sağlıksız olmaya ve kendilik
algısının kaybolması söz konusu olmaktadır.[20]
Kırk EYS yaşamış kişi üzerinde yapılan bir çalışmada çocuğu hedefteki
ebeveyne yabancılaştırmak için 33 strateji tanımlanmış, en sık uygulanan
stratejiler arasında kötü sözler söylemek, ilişkiyi sınırlamak, sevgi azlığı ve öfke
olduğu vurgulanmıştır.[21] Yabancılaştıran ebeveyn ve çocuk arasında bir ağ
oluşmakta ve bize, biz ve bizim kelimeleri yaygın olarak kullanılmaktadır.[20]
Çocuğu hedefteki ebeveyn ve geniş ailesinden yalıtan yabancılaştırıcı bir çevrede
çocukta duygusal bağımlılık ve çeşitli korkular oluşmaktadır.[22] Yabancılaştıran
ebeveyn, hedefteki ebeveyni asla sevemeyecek ve sağlıklı ilişkiler
kuramayacak biri olarak suçlamaktadır. EYS’yi saptayabilmek için evlilik son473
Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
lanmadan önceki hedefteki ebeveyn ve çocuk ilişkisini değerlendirmek gereklidir.[
23]
Hedefteki Ebeveyn
EYS ebeveynlerin korkulu rüyası olabilir. Evlilik kaybının yarattığı hüzün
çocuk ebeveyn ilişkisinin kaybolması ile daha da şiddetlenmektedir. Hedefteki
ebeveyn çocuğun kutuplaşmış davranışı karşısında dehşete düşmekte ve “çocuğumu
kaybettim, bu nasıl mümkün olabilir” şeklinde sorularla baş başa
kalabilmektedir.[20] Hedefteki ebeveyn kendi çocuğu tarafından yaşatılan bu
acıyla nasıl başa çıkabileceğini merak edebilir. Bununla başa çıkabilmenin
anahtarı ise telefon, mesaj, mektup, kart veya elektronik posta yolu ile çocukla
iletişim halinde olmaktır. Hedefteki ebeveyn düzenli bir şekilde çocuktaki
geçmişe dair hatırlanabilir anıları canlı tutmaya çalışmalıdır. En kötü durumlarda
bile ebeveyn çocukla ilişkisini bir şekilde sürdürebilmelidir ki, yabancılaştıran
ebeveynin oluşturacağı hedefteki ebeveynin çocuğu sevmediği algısını
kırabilsin.[20]
Duygusal İstismar ve EYS
EYS bir çeşit duygusal istismardır ve EYS olan çocuklarda disosiyasyondan
panik bozukluğa kadar bir dizi belirti gelişebilir.[24] Davranış bozukluğu,
antisosyal kişilik bozukluğu, ayrılma anksiyetesi, sanrısal bozukluk, narsisistik
kişilik bozukluğu ve cinsel kimlik problemleri görülebilir.[25] Baker’e göre
EYS basit ve yalın tanımı ile çocuğun istismarıdır. EYS’nin etkileri zamanla
atlatılabilecek türden değildir ve çocuğun etkilenmiş ruhsal durumu yaşam
boyu devam eder ve erişkin dönemi etkiler. EYS’nin uzun dönemli etkileri
depresyon, boşanma, madde kullanımı, kendine ve başkalarına güven kaybı ve
çocuklarına yabancılaştırmayı yaşatmaya varan bir dizi rahatsızlıktır.[21]
Tanı Üzerindeki Tartışmalar
EYS ile ilgili olarak yapılmış artan sayıda çalışma bulunmasına karşın EYS’nin
bir tanı olarak düşünülemeyeceğini belirten makaleler de bulunmaktadır. Bir
taraftan EYS tanısı yasal boyutta destek ve kabul görürken, diğer taraftan EYS
tanısının geçerliliği ile ilgili olarak çeşitli tartışmalar yapılmaktadır. EYS tanısına
feminist akımdan da tepkiler gelmektedir, çünkü EYS uygulayan ebeveynlerin
daha çok kadınlar olduğu belirtilmektedir.[26] Kelly ve Johnston’a
göre EYS tanısı koymak için yeterli bilimsel veriler bulunmamaktadır.[27]
Gardner ise EYS’nin varlığını reddetmenin yarardan çok daha fazla zarar getiTorun
474
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
receğini ileri sürmüştür.[28] Ebeveyn yabancılaşması ile ilgili görüşler bunun
bir sendrom mu yoksa sadece bir yabancılaşma mı olduğu noktasındadır.
Yayınların bir kısmında ebeveyn yabancılaşmasının var olduğu ancak sendrom
olmadığı yönünde görüşler vardır.[23,27,29-33] Bu konu ile ilgili bir yazıda,
yabancılaşmanın çocuğun gelişmesinin bir parçası olabileceği belirtilmektedir.[
34] Yazarlar ebeveyne yabancılaşmanın anormal olduğuna dair bir veri
bulunmadığını, çünkü sorun yaşamayan ya da çok az düzeyde sorun yaşayan
ailelerin çocuklarını yansıtan normatif verilerin yeterli olmadığı ileri sürmüşlerdir.
Johnston ve Kelly, EYS savunucularının yeterli bilimsel veriler olmadan
tanıda ısrarcı olduklarını ve beyin yıkamayı en önemli faktör olarak görürken
çocuğun yabancılaşmasında diğer faktörlerin etkisini küçümsediklerini belirtmekte
ve EYS’nin Amerikan Psikiyatri Birliğinin yeni bir sendromun kabulü
için ortaya koyduğu ölçütleri karşılamadığını ifade etmektedirler.[35] Ayrıca
EYS ile ilgili yayınlanan 100’ün üzerinde makaleye rağmen EYS nin geçerliliği
konusunda henüz bilimsel kanıtlar olmadığını eklemişlerdir.[35] Bunun dışında,
boşanma sonrasında çocuklarda ebeveynlerden birinin yönlendirmesinden
bağımsız olarak diğer ebeveyne karşı düşmanlık duygularının gelişebilmesi
nedeniyle bu durumdaki çocuklarda EYS tanısının konulmasının çok sağlıklı
olmayacağıda bildirilmiştir.[36]
Ebeveynler arasındaki çatışmanın ortasında kalan çocukların yaşadığı ruhsal
sorunlar ve bu çocukların bir ebeveyne doğru yöneldiğini gösteren çalışmalar
bulunmaktadır.[37] Boşanmış ailelerin çocukları üzerinde yapılan çalışmalarda
çocuklarda ebeveynlerin tekrar bir araya gelmesi yönünde istek bulunduğu
ortaya konmuştur.[11,38,39] Yapılan bir çalışmada çocukların velayetin
kimde olduğundan bağımsız olarak, çocukların %84’ünün ebeveynlerin tekrar
bir araya gelmesini arzuladığı saptanmıştır.[38] Sürmekte olan evliliklerde
yapılan başka bir çalışmada ise EYS’deki iftira, öfke ve nefretin karakteristik
özellikleri anlaşılamamış ve tedavi gerektiren bir belirti olarak değerlendirilmiştir.[
40]
Gardner, bazı ruh sağlığı uzmanlarının EYS yerine ebeveyn yabancılaşması
terimini kullandıkları, bunun çatışmadan uzak durmak ve politik olarak daha
doğru bir noktada durmayı amaçladığını belirtmiştir.[41,42] Johnston ve
Kelly, Gardner’i EYS’de sadece ebeveyne odaklandığı için eleştirmişlerdir.[35]
Gardner, EYS’nin ortaya çıkmasında bir ebeveynin çocuğu programladığını
belirtmekte ve bu programlama olmadığında bu rahatsızlığın oluşmayacağını
vurgulamıştır.[43] Bu süreçte, yabancılaşmanın oluşumunda çocuğun karakteri,
normal gelişimsel süreci, çocuğun boşanmaya verdiği tepki karşısında bir
475 Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
ebeveyni tercih etmesi gibi durumların EYS’den net olarak ayırt edilmesi
gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca Gardner çocuğun ergenlik döneminde ebeveyni
reddetmesinin ebeveyn istismarı, ihmal gibi birçok nedeninin olduğunu
ve bu durumlarda da EYS tanısı koymak yerine bütün ailenin değerlendirilmesi
gerektiğini ifade etmiştir.[4] Buna karşın, Kelly ve Johnston evlilik içinde
yer alan ve ayrılmaya neden olan ve çocuğun yaşı, gelişim düzeyi, çocuğun
ruhsal dayanıksızlık ve kırılganlığı, her iki ebeveynin davranışları ve kişilik
özellikleri, tekrar evlenme durumları, velayet durumu gibi çok faktörlü sistem
temelli bir yaklaşımın neden bazı çocukların bir ebeveyni reddedip ve yabancılaşırken
bazılarında olmadığını açıklayabileceğini belirtmişlerdir.[27]
Yabancılaşan Çocuklar için Alternatif Model
Wallerstein ebeveynlerden birine karşı yabancılaşma yaşayan çocuklar için
EYS tanısı yerine “aşırı sorumluluk yüklenmiş çocuklar-overburdened
children” tanımlamasının daha uygun olduğunu belirtmiştir.[5] Yazar buna
karşın çocukla diğer ebeveyn arasındaki ilişkiyi yıkmaya çalışan aşırı kinci
ebeveynler için “Medea Syndrome” kavramını önermiştir. Başka yazarlar tarafından
bu durum çatışmalı boşanmalarda hassas ve kırılgan çocukların uyumsuz
reaksiyonları şeklinde kavramlaştırılmıştır.[44]
“Yüksek Çatışma Modeli” ile yabancılaşan çocuklar için farklı sınıflamalar
söz konusu olabilmektedir. Bu sınıflamalar içerisinde “kötülük birliği-unholly
alliances” ve “ebeveyn yabancılaşmasının uç formu-extreme form of parental
alienation” sayılabilir.[45] Daha çok çocuğun hassasiyetleri ve kırılganlığı
üzerine odaklandığından bu model, Gardner’in ortaya attığı modelden farklı
bir modeldir.
Kelly ve Johnston ise EYS modelinin yabancılaşmayı fazla hafife aldığını ve
hukuk davalarında kötü amaçlarla kullanılabileceğini belirtmiş ve EYS yerine
“yabancılaşan çocuk” kavramını önermişlerdir.[27] Yabancılaşan çocuk modelini
özgürce ve sürekli bir şekilde ebeveyn ile çocuk arasındaki var olan ilişki
ile orantısız bir şekilde o ebeveyne karşı nedensiz bir şekilde olumsuz duygu
(öfke, kin, reddetme ve korku gibi) ve inanışlar olarak tanımlamışlardır. Bu
tanımda diğer ebeveynin rolü üzerinde durmamışlardır. Yabancılaşan çocuk
modelinde bir çocuğun diğer ebeveyni reddetmesinde tek başına öbür ebeveynin
etkisinin yeterli olamayacağını çünkü bazı çocukların bu etkiyi kırabildikleri
belirtilmektedir.
EYS tanısı Florida Eyalet Mahkemesi tarafından Kasım 2002 yılında kabul
edilmiş ve bu tanı için Frye Testinden geçme koşulu getirmiştir. 2002 yılında
Torun 476
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
İsrail’de yüksek mahkeme EYS’yi kabul etmiş ve benzer bir testi önermiştir.
Yine 2002 yılında Mohan Testinin uygulanması koşulu ile Canada’da EYS
tanısı kabul edilmiştir. Daha sonra Avustralya, İngiltere, Hollanda, Almanya
ve ABD de 21 eyalette EYS tanısı kabul görmüştür.[46] Birçok yazar yabancılaşmayı
kabul etmekle birlikte, bu yabancılaşmayı ifade edecek terim üzerinde
uzlaşamamaktadır. Gardner ebeveyn yabancılaşması ile EYS’nin temelde aynı
şey olduğu, EYS’nin ebeveyn yabancılaşmasının bir alt kategorisi olduğunu
vurgulamaktadır.[26]
Kelly boşanma sonrasında çocukların küçük bir kısmının bir ebeveyne karşı
güçlü negatif duygular beslediğini ve bu olumsuz duygulara hangi faktörlerin
etki ettiğinin tam olarak bilinmediğini ve diğer ebeveynin ne derece etkili
olduğunun tartışmalı olduğunu belirtmektedir.[42] Boşanma ile ilgili toplum
taramalarında boşanmış ailelerin çocuklarının %11-15’inde bir ebeveyne karşı
yabancılaşmanın olduğu ve o ebeveyn ile görüşmeye karşı dirençli olduğu
bildirilmektedir.[15] Velayet anlaşmazlıklarının olduğu ailelerde ise bu oranın
%20-27 arasında olduğu bildirilmektedir.[11,14,47-49] Genel olarak kızlar ve
erkekler bu durumdan eşit olarak etkilenmekte, daha çok ergenlik öncesi
dönem ve ergenlik dönemini kapsamaktadır. Daha önceki yayınlarda yabancılaşmanın
daha çok babaya karşı olduğu ifade edilirken, son zamanlarda annelerin
de büyük oranda bu yabancılaşmadan pay aldıkları belirtilmektedir.[50]
EYS, DSM-IV’te bir sendrom olarak yer almamaktadır.[43] Çünkü DSMIV’nin
yayınlandığı 1994 yılına kadar EYS ile ilgili literatür sayısı oldukça
azdır. Bu konu ile ilgili literatür sayısındaki artışa paralel olarak DSM-V’te
ayrı bir sendrom olarak tanımlanmasına ilişkin çalışmalar bulunmaktadır.[43]
Adli süreçler için DSM-IV’te tanımlanmasa da özellikle ebeveynlerde DSMIV’
teki bazı tanıların bu kavram yerine kullanılabileceği belirtilmektedir.[43]
EYS ile ilişkili DSM-IV Tanıları
Paylaşılmış Psikotik Bozukluk
Paylaşılmış Psikotik Bozukluğun A tanı ölçütünde zaten yapılanmış bir sanrıya
sahip bir başkasıyla yakın ilişki bağlamında gelişen sanrı; B ölçütünde ise
sanrı içerik olarak, zaten sanrıya sahip olan ilişki içindeki kişinin sanrısına
benzer denmektedir. Bu DSM-IV tanısı, yabancılaşmanın şiddetli formunda
konabilir ve yabancılaştıran ebeveynin paranoid olduğunu ve çocuğun da bu
paranoyanın bir parçası haline geldiğini belirtmektedir.[43]
Her iki ebeveynin ve çocukların tarafsız bir şekilde değerlendirilmesi klinik
ölçekler ve detaylı bir öykü ile paylaşılmış psikotik bozukluk tanısı konabilir.
477 Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
Böyle bir tanının varlığı durumunda çocuğun derhal psikozunu paylaştığı
ebeveynden ayrılması çözüm sağlayabilmektedir.[51]
Ebeveyn-Çocuk İlişki Problemi
Ebeveyn ve çocuk arasında klinik olarak ilgi odağı olabilecek bir bozulma ya
da ebeveyn ile çocuk arasında klinik olarak önemli olabilecek belirti oluşması
durumunda bu tanı konabilir. Bu tanı düşünüldüğünde çocuk ve ebeveyni
gerek ayrı ayrı gerekse de birlikte değerlendirip aralarındaki iletişim konusunda
gözlem yapılmalı ve ilişki sorununa yönelik terapötik girişimlerde bulunulmalıdır.[
43]
Sanrısal Bozukluk
Bu tanı diğer ebeveyne karşı bilinçli ve kasıtlı yalan ve iftira üreten ebeveyne
konabilir.[43] Zamanla bu iftira ve yalanlar sanrı boyutuna varabilir ve gerçektende
programlama uygulayan ebeveyn tarafından inanılır hale gelebilir.
Aynı süreç çocukta da gelişebilir.[43]
Başlangıçta çocuk sahte bir kin sergilerken, daha sonra bu tablo kendini
programlama uygulayan ebeveyne daha yakın hissedebilmek adına gerçeğe
dönüşür ve çocuk başlangıçta bilincinde olduğu iftiraya inanmaya başlar. Bu
inanma sanrısal boyuta vardığında bu tanı çocuğa da uygulanabilir.[43] Sanrısal
bozukluk varlığında, ebeveyne yönelik psikoterapötik görüşmeler ve
antipsikotik ilaçları içeren farmakoterapi başlanmalı ve hastanın düzenli takibi
önerilmelidir.[52]
Paranoid Kişilik Bozukluğu
Yabancılaştıran ebeveynde paranoid kişilik bozukluğu belirtileri genellikle
boşanmadan önce de vardır.[43] Gerek kişinin özgeçmişinde gerekse de
soygeçmişi sorgulanmalı ve çevreden de mümkünse bilgi alınmalıdır. Bu nedenle
bilgi alınabilecek kişilerden detaylı öykü almak EYS tanısında kolaylık
sağlayacaktır. Uzamış velayet anlaşmazlıklarında düşük düzeyde bile olsa ebeveynlerden
birinde paranoya görülebilmekte, bu durum ise uygulanacak
Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri (MMPI) testinde paranoid alt ölçeğinde
yükselme ile ortaya konabilmektedir. Bu süre içerisinde kişinin arkasından
konuşulduğu düşüncesi ve hukukçulara yönelik karşıt düşünceler sonucunda
daha önceden ortaya çıkmamış paronoyanın ortaya çıkmasına neden
olmaktadır.[43] Bu tanı düşük olasılıkla kişilik bozukluğu boyutunda olmasa
da EYS’nin şiddetli formlarında görülebilir. Bazende yabancılaştıran ebeveyn
Torun 478
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
için paranoid tipte şizofreni tanısı konabilmektedir ancak şizofreni tanısı konan
ebeveynlerde evlilik öncesinde de belirtiler bulunmaktadır.[43]
Borderline (Sınırda) Kişilik Bozukluğu
Sınırda kişilik bozukluğu tanısı koymak daha kolaydır.[43] Bu tanının varlığında
EYS mutlaka dikkate alınmalı ve terapötik görüşmeler mümkünse hemen
başlatılmalıdır. Ayrılık öncesinde de yabancılaştıran ebeveynde sınırda
kişilik bozukluğunun belirtilerini görmek mümkündür, ancak ayrılmanın
verdiği stres ile birlikte belirtiler tanı noktasına varabilir.
“Gerçek ya da hayali terk edilmeden kaçınmak için çılgınca çabalar gösterme”
tanı ölçütü ayrılmanın hemen ardından görülebilir ve terk edilmenin
gerçek düzeyde yaşanması ile duygular ona göre şekillenir.[43] “Gözünde aşırı
büyütme ya da yerin dibine sokma uçları arasında gidip gelen, gergin ve tutarsız
kişiler arası ilişkilerin olması” tanı ölçütü ise ayrılıktan önce idealize edilen
eşin aşırı düzeyde gözden düşmesi ile sonuçlanabilir. İftira kampanyası bu
ölçüt ile çok iyi bir şekilde açıklanabilir. “Kendine zarar verme olasılığı yüksek
olan en az iki alanda dürtüsellik (örn. para harcama, cinsellik, madde kötüye
kullanımı, pervasızca araba kullanma, tıkınırcasına yemek yeme)” ölçütü ise
hedefteki ebeveynin yasına karşı tepki olarak ortaya çıkabilir.
“Duygudurumda belirgin bir tepkiselliğin olmasına bağlı duygulanımda uygunsuzluk”,
“Kendini sürekli olarak boşlukta hissetme” ve “Uygunsuz yoğun
öfke ya da öfkesini kontrol altında tutamama” gibi belirtiler ayrılma sonrasında
sıklıkla ortaya çıkan ve gözlenen belirtilerdir.[43]
Narsisistik Kişilik Bozukluğu
Yabancılaştıran ebeveynlerde tanı için gerekli olan beş ölçüt yeterince karşılanmasa
da üç ya da dört ölçüt sıklıkla görülebilir.[43] “Hak kazandığı duygusu
vardır: kendisinin özellikle kayırılacak olduğu bir tedavi biçiminin uygulanacağı
beklentileri ya da bu beklentilere uyum gösterme” tanı ölçütü birçok
yabancılaştıran ebeveynde görülebilir. “Kişilerarası ilişkileri kendi çıkarı için
kullanır, kendi amaçlarına ulaşmak için başkalarının zayıf yanlarını kullanır”
tanı ölçütünü karşılayan ebeveyn hiçbir şekilde iftiraları karşısında utanç ve
suçluluk hissetmez. “Empati yapamaz, başkalarının duygularını ve gereksinimlerini
tanıyıp tanımlama konusunda isteksizdir” ölçütünü karşılayan ebeveyn,
hedefteki ebeveyne karşı empati ve sempatiden yoksundur.[43]
Bu tanılar EYS tanısı konmasına yardımcı olabilir ve rapor sürecinde hukuki
olarak kullanılabilir. Birçok tanıda görülebileceği gibi aslında ruhsal
sorunlar boşanma öncesinde de yabancılaştıran ebeveynde bulunmakta, bo479
Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
şanma sonrasında varolan psikopatoloji daha da belirginleşmektedir. Bu tanıların
konabilmesi için klinisyenin tanı koyma ve raporlama konusunda aceleci
davranmaması, EYS konusunda şüpheci olması ve bilgi alabileceği tüm kişilerden
her iki ebeveyn ile ilgili bilgi alması ve ebeveynlerin her ikisini de psikopatoloji
varlığı açısından değerlendirmesi gerektiğinde bu konularda deneyimli
başka klinisyenlerden yardım istemesi gerekmektedir.[3]
Sonuç
EYS klinisyenler tarafından yeterince tanınmadığı ve tanının geçerliliğine
yönelik ciddi iddialar bulunduğu için yaygınlığı tam olarak bilinmemektedir.
Öte yandan bu konuda çalışan uzmanlar tarafından sık olarak görüldüğü
vurgulanmaktadır. EYS’nin bilinmesi ve klinisyenlerin bu konuda daha dikkatli
olmaları özellikle mağdur olan çocuklar açısından büyük önem taşımaktadır.
Çünkü velayet davalarında yanlış kararlar verilmesi sonucunda çocuklar
uzun süreli bir beyin yıkama süreci ile karşı karşıya kalmakta ve yaşamlarının
ileriki dönemlerinde bu çocuklar ciddi ruhsal sorunlar geliştirebilmektedir.
Hedefteki ebeveyn açısından bakıldığında ise, maddi ve manevi sorunlarla
uğraşmakta ve bazen de haksız bir şekilde ceza almaktadırlar. Bu konuda çalışanların
EYS konusunda gelişecek duyarlılıkları sayesinde ailelere ve hukuk
sistemine doğru yönlendirmeler yapılarak toplumsal sorumlulukları yerine
getirmiş olacaktır. Yapılacak çalışmalarda, bu tanının geçerliğini ve güvenirliği
konusundaki tartışmaların daha sağlıklı yürütülmesini sağlayacaktır.
Kaynaklar
1. Türkiye İstatistik Kurumu. Evlenme ve Boşanma İstatistikleri 2009. Ankara, Türkiye
İstatistik Kurumu, 2010.
2. Öngider N. Anksiyete düzeyleri açısından boşanmış ve evli anneler ile çocuklarının
incelenmesi. Nöropsikiyatri Arşivi 2011; 48:66-70.
3. Torun F. Bir olgu üzerinden ebeveyn yabancılaştırma sendromu. Anadolu Psikiyatri
Dergisi 2011; 12:167-168.
4. Gardner RA. Differentiating between parental alienation syndrome and bona fide
abuse neglect. Am J Fam Ther 1999; 27:97-107.
5. Wallerstein JS, Blakeslee S. Second Chances: Men, Women and Children a Decade
after Divorce. New York, Ticknor and Fields, 1989.
6. Reich W. Character Analysis, 3rd ed. New York, Farrar, Straus & Giroux, 1949.
7. Clawar SS, Rivlin BV. Children Held Hostage: Dealing with Programmed and
Brainwashed Children. Chicago, American Bar Association, 1991.
8. Gardner RA. The Parental Alienation Syndrome: A Guide for Mental Health and
Legal Professionals. Cresskill, NJ, Creative Therapeutics, 1998.
Torun 480
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
9. Sauber SR. PAS as a family tragedy: roles of family members, proffessionals, and the
justice system. In The International Handbook of Parental Alienation Syndrome:
Conceptual, Clinical and Legal Considerations (Eds RA Gardner, SR Sauber, D
Lorandos):12-33. Springfield, IL, Charles C. Thomas, 2006.
10. Wallerstein J, Kelly JB. The effects of parental divorce: Experiences of the child in
later latency. Am J Orthopsychiatry 1976; 46:256-269.
11. Wallerstein JS, Kelly JB. Surviving the Breakup: How Children and Parents Cope
with Divorce. New York, Basic Books, 1980.
12. Baker JL. The long-term effects of parental alienation on adult children: A qualitative
study. Am J Fam Ther 2005; 33:289-302.
13. Gardner RA. Parental alienation syndrome vs. parental alienation: Which diagnosis
should evaluators use in child-custody disputes? Am J Fam Ther 2002; 30:93-115.
14. Johnston JR. Parental alignments and rejection: An empirical study of alienation in
children of divorce. J Am Acad Psychiatry Law 2003; 31:158-170.
15. Johnston JR, Walters MG, Olesen NW. Is it alienating parenting, role reversal or
child abuse? An empirical study of children’s rejection of a parent in child custody
disputes. Journal of Emotional Abuse 2005; 5:191-218.
16. Bow JN, Gold JW, Flens JR. Examining parental alienation in child custody cases. A
survey of mental health and legal professionals. J Am Acad Psychiatry Law 2009;
37:127-145.
17. Gardner RA. Recent trends in divorce and custody litigation. Academy Forum 1985;
29(2):3-7.
18. Cantwell B. Parental alienation: how to understand and address parental alienation
resulting from acrimonious divorce or separation. Journal of Social Work 2009;
3:365-366.
19. Gardner RA. The three levels of parental alienation syndrome: Differential diagnosis
and management. Am J Forensic Psychiatry 2004; 25:41-76.
20. Farkas MM. An introduction to parental alienation syndrome. J Psychosoc Nurs
Ment Health Serv 2011; 49:20-26.
21. Baker JL. Adult Children of Parental Alienation Syndrome: Breaking the Ties that
Bind. New York, Norton, 2007.
22. Warshak RA. Divorce Poison: How to Protect Your Family from Bad-Mouthing and
Brainwashing. New York, Harper, 2010.
23. Bone JM, Walsh MR. Parental alienation syndrome: How to detect it and what to do
about it. The Florida Bar Journal 1999; 73:44-48.
24. Andre K. Parent alienation syndrome. Annals of the American Psychotherapy
Association 2004; 7:7-11.
25. Gardner RA. Future predictions on the fate of PAS children: What hath alienators
wrought? In The International Handbook of Parental Alienation Syndrome:
Conceptual, Clinical and Legal Considerations (Eds RA Gardner, SR Sauber, D
Lorandos):179-194. Springfield, IL, Charles C. Thomas, 2006.
26. Gardner RA. Denial of the Parental Alienation Syndrome (PAS) also harms
women. Am J Fam Ther 2002; 30:191-202.
481 Ebeveyn Yabancılaştırma Sendromu
www.cappsy.org
27. Kelly JB. Johnston JR. The alienated child. A reformulation of parental alienation
syndrome. Fam Court Rev 2001: 39:249-266.
28. Rand DC. The spectrum of parental alienation syndrome (part I). Am J Forensic
Psychol 1997; 15(3):23-51.
29. Johnston J, Gans WM, Friedlander S. Alienated children and divorce: Therapeutic
work with alienated children and their families. Fam Court Rev 2001; 39:316-333.
30. Zirogiannis L. Evidentiary issues with parental alienation syndrome. Fam Court Rev
2001; 39:334-343.
31. Faller KC. The parental alienation syndrome: What is it and what data to support it?
Child Maltreat 1998; 3:100-115.
32. Williams RJ. Alienated children and divorce: Should judges close the gate on PAS and
PA? Fam Court Rev 2001; 39:267-281.
33. Sullivan MJ, Kelly JB. Legal and psychological management of cases with an alienated
child. Fam Court Rev 2001; 39:299-315.
34. Roseby V, Johnston JR. Children of Armageddon: Common developmental threats in
high-conflict divorcing families. Child Adolesc Psychiatr Clin N Am 1998; 7:295-
309.
35. Johnston JR, Kelly JB. Rejoinder to Gardner’s “Commentary on Kelly and Johnston’s
the alienated child: a reformulation of parental alienatıon syndrome”. Fam Court Rev
2004; 42:622-628
36. Warshak RA. Current controversies regarding parental alienation syndrome. Am J
Forensic Psychol 2001; 19:29-59.
37. Kelly JB. Children’s adjustment in conflicted marriage and divorce: a decade review
of research. J Child Adolesc Psychiatry 2000; 39:963-973.
38. Warshak RA, Santrock JW. The impact of divorce in father-custody and mothercustody
homes: The child’s perspective. New Dir Child Adolesc Dev 1983; 19:29-46.
39. Rosen R. Some crucial issues concerning children of divorce. J Divorce 1979; 3:19-
25.
40. Lewis JM, Beavers WR, Gosett JT, Phillips VA. No Single Thread. Psychological
Health in Family System. New York, Bruner/Mazel, 1976.
41. Gardner RA. Recommendations for dealing with parents who induce a parental
alienation syndrome in their children. J Divorce Remarriage 1998; 28:1-23.
42. Gardner RA. The Parental Alienation Syndrome and the Differentiation Between
Fabricated and Genuine Child Sex Abuse. Cresskill, NJ, Creative Therapeutics, 1987.
43. Gardner RA. Does DSM-IV have equivalants for the Parental Alienation Syndrome
diagnosis. Am J Fam Ther 2003; 31:1-21.
44. Johnston JR, Campbell LE. Impasses of Divorce: The Dynamics and Resolution of
Family Conflict. New York, Free Press, 1988.
45. Johnston JR, Roseby V. In the Name of the Child. A Developmental Approach to
Understand and Helping Children of Conflicted and Violent Divorce. New York,
Free Press, 1997.
46. Rueda CA. An ınter-rater reliability study of parental alienation syndrome. Am J Fam
Ther 2004; 32:391-403.
Torun 482
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry
47. Johnston JR. Children of divorce who refuse visitation. In Non-residential Parenting;
New Vistas in Family Living (Eds. C Depner, JH Bray):109-135. Newbury, Sage
Focus, 1993.
48. Kopetski LM. Identifying cases of parental alienation syndrome-Part I. Colo Lawyer
1998; 27(2):65-68.
49. Kopetski LM. Identifying cases of parental alienation syndrome-Part II. Colo Lawyer
1998; 27(3):61-64.
50. Gardner RA. Commentary on Kelly and Johnston’s ”The alienated child: A
reformulation of parental alienation syndrome”. Fam Court Rev 2004; 42:, 611-621.
51. Doğanavşargil Ö, Eryılmaz M, Cinemre B, Metin Ö. Türkiye’de paylaşılmış psikotik
bozukluk (Folie à Deux). Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar 2009; 1:215-228.
52. Duvar H, Şengül C, Herken H. Aripiprazole in delusional disorder. European
Journal of General Medicine 2010; 7:433-435.
Yazışma Adresi/Correspondence: Fuat Torun, Ümraniye Eğitim ve Araştırma
Hastanesi, İstanbul, Turkey. E-mail: fuattorun@hotmail.com
Cevap: Sayın Av.Duygu Tekay
ağzınıza sağlık necil bey, ama nerde bunu anlayacak anneler ve aileleri.
Cevap: Sayın Av.Duygu Tekay
http://www.psikiyatridizini.org/view...rticle_id=9221
bu konu türk tıp litaratürüne bu makaleyle girmiş bulunmaktadır inşallah türk hukuk litaratürünede yayın olarak girer