Alıntı:
sdt23 rumuzlu üyeden alıntı
9 Mart cuntacıları ve 40 yıl sonra Ergenekon yapılanmalarında göz altına alınan/tutuklananların ortak noktası ikisinin de darbeyle Baasçı azınlık diktası kurmaktı.
Baasçılık iyidir, kötüdür pek anlaşamadık ama tutuklanan/göz altına alınanların bir kısmının çeteci (İbrahim Şahin, Drej Ali, Sedat Peker ekibi) kalanının Baasçı (Doğu Perinçek, İlhan Selçuk vs.) olduğu konusunda anlaşabiliriz sanırım.
"Haksız yere göz altına alınan/tutuklanan saygın isimler" de işte bu Baasçı kadrolardan oluşuyor, değil mi?
Alıntı:
Harun Gür
25-01-2008, 00:53:02
Aynen bunu diyorum...
Ofise girdim. Çok sevdiğim bir arkadaşım beni “Bugün senin acılı günün” diye karşıladı. “Hayrola ne oldu ki?” diye sordum telaşla. “Arkadaşların içeri alınmış” dedi. Sonra da bıyıkaltından bir gülümsemeyle ekledi; “Ulusalcı arkadaşların”. Belli niyeti espriydi. Ama o arkadaş yakıştırması var ya…İşte o içime işledi.
O andan beri çok üzgünüm ben.
Çok sevdiklerimin bile beni yanlış anlamasından üzgünüm.
Kendimi anlatamamaktan yorgunum, bıkkınım, dahası artık sıkkınım!
Oysa ben Veli Küçük adından hep ürkenlerdenim. Emekli bir tuğgeneralin Abdullah Çatlı bağlantısını,Yeşil ile alakasını çözemeyenlerdenim.
Oysa ben Fikri Karadağ denilince aklına silaha yemin eden biri gelenlerdenim. Neden birinin ölmek ve öldürmek üzere Kur’an, bayrak ve silah üzerine yemin ettiğini bilemeyenlerdenim.
Oysa ben Sami Hoştan’ın uyuşturucu bağlantısını görmezden gelemeyenlerdenim. Oysa ben Fuat Turgut denince aklına hemen avukatı olduğu Hırant Dink suikastinin azmettiricisi Yasin Hayal düşenlerdenim. Bir avukatın kocası öldürülen bir kadına duruşma sırasında “Cehennemin dibine gidin.” diye bağırmasına akıl sır erdiremeyenlerdenim.
Oysa ben evinde 27 el bombası, TNT kalıpları, fünye bulunan Muzaffer Tekin’in o bombaları ne için sakladığını merak edenlerdenim.
Oysa ben Orhan Pamuk’u sevemeyen biri olarak Kemal Kerinçsiz’in mahkeme çıkışında Pamuk’a yumurta atılmasına seyirci kalmasını içine sindiremeyenlerdenim.
Oysa ben kahramanlığın bir gecekonduya el bombalarını yığmakla olmadığını adı gibi iyi bilenlerdenim.
Kahramanlıkla kahramancılık arasındaki farkı görebilenlerdenim.
Ve itiraf etmek gerekirse bu isimlerden de…
Bu isimlerin simgelediklerinden de…
Gazetecilik bir yana…
İnsan olarak
Derin bir korkuyla çekinenlerdenim.
İşte o yüzden çok üzgünüm.
Bu isimlerin gözaltına alındığını bildiren haberlerde Kuvvayi Milliye isminin geçmesinden…
Kuvvayi Milliye ruhunun bu isimlerin elinde eprimesinden…
Çok üzgünüm!
Bu isimlerin ulusalcı diye anılmasından…
Bu olayın AKP’nin eline “İşte ulusalcılar böyle” kozu vermesinden…
Yarın başbakanın alaycı bir gülümsemeyle bu olayı haklı olarak kullanacağını bildiğimden…
Çok üzgünüm!
Hepsinden de öte inanmadıklarıyla savaş için silah kuşanan bu isimlerin…
Bize verdiği zarardan çok üzgünüm.
Oysa bu satırları yazan ben…
Ve okuyan siz.
Yani biz.
Ulusalcı mıyız, ulusolcu muyuz, ortayolcu muyuz, sağkolcu muyuz?
Adını koymuyorum.
Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’ni hak edilmiş sınırlarıyla ve de kazanımlarıyla sevmek insanı neci yapar bilmiyorum.
Ama iyi biliyorum ki;
Biz;
AKP’nin yalanını, dolanını ve elbette talanını sevmeyenler
Takiyesinden midesi bulananlar
En az bunlar kadar…
Silahları, kahramancılık oynayanları ve de derin işleri sevmeyiz.
Ve unutmadan
Biz kim kahraman kim değil iyi biliriz!
Melike İLGÜN / Gazeteport