Site Yönetimi

Alıntı:

---

mehmet09 rumuzlu üyeden alıntı

f_doruk, verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Acaba bu yöneticilerin ( Haksız aidat isteyenler )suçlanması ve geriye dönük olarak diğer yöneticilerin sorumlu tutulması mümkün müdür?

---

Merhaba,
Borçlar kanuna göre 5 seneye kadar mümkündür, yani 5 sene gerisine kadar, istirdat davası açabilirsiniz.

II:BORÇ OLMAYAN ŞEYİN TEDİYESİ (Aslında borçlu olmadığı halde, belli bir meblağı ödeyen kimsenin, ödediği parayı geri almak için açtığı dava “istirdat davasıdır)
Madde 62 - Borçlu olmadığı şeyi ihtiyariyle veren kimse hataen kendisini borçlu zan ederek verdiğini ispat etmedikçe onu istirdat edemez. Müruru zamana uğramış (zaman aşımına) olan bir borcu eda yahut ahlaki bir vazifeyi ifa için verilen şey, geri alınamaz.

2 - BEŞ SENELİK MÜRURU ZAMAN
Madde 126 - Aşağıdaki alacak veya davalar hakkında beş senelik müruru zaman cari olur:
1 - Alelümum kiralar ile resülmal faizleri ve muayyen zamanlarda tediyesi meşrut (kesin) aidat hakkındaki davalar.

Bu davaları kazanırsanız, ardından da kolayca TCK'ya göre dava açıp hapse attırabilirsiniz.
Not: Ben avukat değilim, sadece benim başıma da bunlar geldiği için araştırdım.

Saygılarımla

Teşekkür ederim yanıtınız için. Değerlendirmek bana düşmez ama kendinizi gayet iyi geliştirmişsiniz :) Haksızlıkların olmadığı bir dünya dileğiyle ;)

Alıntı:

---

f_doruk rumuzlu üyeden alıntı

Merhaba,
Borçlar kanuna göre 5 seneye kadar mümkündür, yani 5 sene gerisine kadar, istirdat davası açabilirsiniz.

II:BORÇ OLMAYAN ŞEYİN TEDİYESİ (Aslında borçlu olmadığı halde, belli bir meblağı ödeyen kimsenin, ödediği parayı geri almak için açtığı dava “istirdat davasıdır)
Madde 62 - Borçlu olmadığı şeyi ihtiyariyle veren kimse hataen kendisini borçlu zan ederek verdiğini ispat etmedikçe onu istirdat edemez. Müruru zamana uğramış (zaman aşımına) olan bir borcu eda yahut ahlaki bir vazifeyi ifa için verilen şey, geri alınamaz.

2 - BEŞ SENELİK MÜRURU ZAMAN
Madde 126 - Aşağıdaki alacak veya davalar hakkında beş senelik müruru zaman cari olur:
1 - Alelümum kiralar ile resülmal faizleri ve muayyen zamanlarda tediyesi meşrut (kesin) aidat hakkındaki davalar.

Bu davaları kazanırsanız, ardından da kolayca TCK'ya göre dava açıp hapse attırabilirsiniz.
Not: Ben avukat değilim, sadece benim başıma da bunlar geldiği için araştırdım.

Saygılarımla

---

Sayın f-doruk ilginize çok teşekkür ederim çok merak ettim siz bu alacagınızı dava ettinizmi acaba. nerede dava açılmalı asliye hukuktamı
bununla ilgili yargıtay kararları varmı bilgi verebilirmisiniz.

Alıntı:

---

mehmet09 rumuzlu üyeden alıntı

f_doruk, verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Acaba bu yöneticilerin ( Haksız aidat isteyenler )suçlanması ve geriye dönük olarak diğer yöneticilerin sorumlu tutulması mümkün müdür?

---

Sayın f-doruk belediyeden baktığım vaziyet planında diğer parselle ilgi kurulmamış sadece bizim parsel var.
tapudan yönetim planını aldım kat irtifakı inşaatı yapan kişi tarafından hazırlanmış ve 45 ev için tek satıcı imzalamış.KAT İRTİFAKI kurduktan sonra satış yapılmıştır kat irtifaklı yerleri satın alan bizler yeni kat mülkiyetine geçmekteyiz bü nedenle her satın alan kat mülkiyetine geçmediği gibi bazı yerler arsa konumunda. bu nedenle kat irtifak yönetim planı mevcut ve 45 hanenin karşısında da tek kişinin imzası var

kat mülkiyeti kurulmamış olduğu için bir apartman gibi düşünülür ise apartman bitmeden kapıcı parası toplanırmı diye düşünebilirmiyiz yasal olarak aidat toplanması{bu nedenle yasal olabilirmi} mümkün deyildir diyebilmek için emsal yargı kararlarını nasıl bulabilirim.yardımlarınız için teşekkürler ederim . parilti

Alıntı:

---

parilti rumuzlu üyeden alıntı

Sayın f-doruk belediyeden baktığım vaziyet planında diğer parselle ilgi kurulmamış sadece bizim parsel var.
tapudan yönetim planını aldım kat irtifakı inşaatı yapan kişi tarafından hazırlanmış ve 45 ev için tek satıcı imzalamış.KAT İRTİFAKI kurduktan sonra satış yapılmıştır kat irtifaklı yerleri satın alan bizler yeni kat mülkiyetine geçmekteyiz bü nedenle her satın alan kat mülkiyetine geçmediği gibi bazı yerler arsa konumunda. bu nedenle kat irtifak yönetim planı mevcut ve 45 hanenin karşısında da tek kişinin imzası var

kat mülkiyeti kurulmamış olduğu için bir apartman gibi düşünülür ise apartman bitmeden kapıcı parası toplanırmı diye düşünebilirmiyiz yasal olarak aidat toplanması{bu nedenle yasal olabilirmi} mümkün deyildir diyebilmek için emsal yargı kararlarını nasıl bulabilirim.yardımlarınız için teşekkürler ederim . parilti

---

Merhaba,
Yazışmalar uzun sürecek heralde daha kolay açıklamak için dalyanfdoruk hotmail adresinden yazalım.
Saygılarımla

Alıntı:

---

parilti rumuzlu üyeden alıntı

belediyeden baktığım vaziyet planında diğer parselle ilgi kurulmamış sadece bizim parsel var.
tapudan yönetim planını aldım kat irtifakı inşaatı yapan kişi tarafından hazırlanmış ve 45 ev için tek satıcı imzalamış.KAT İRTİFAKI kurduktan sonra satış yapılmıştır kat irtifaklı yerleri satın alan bizler yeni kat mülkiyetine geçmekteyiz bü nedenle her satın alan kat mülkiyetine geçmediği gibi bazı yerler arsa konumunda. bu nedenle kat irtifak yönetim planı mevcut ve 45 hanenin karşısında da tek kişinin imzası var

kat mülkiyeti kurulmamış olduğu için bir apartman gibi düşünülür ise apartman bitmeden kapıcı parası toplanırmı diye düşünebilirmiyiz yasal olarak aidat toplanması{bu nedenle yasal olabilirmi} mümkün deyildir diyebilmek için emsal yargı kararlarını nasıl bulabilirim.yardımlarınız için teşekkürler ederim . parilti

---

katirtifaklı arsaların inşaatının bitirilmesinin bir suresi varmıdır .ömür boyu arsa olarak kalabilirmi.parilti

bu konuyu açalı baya bir zaman oldu.burada deneyimlerini paylaşan arkadaşların verdiği dökümanlar yorumlar ve sonuç olarak gelinen noktayı burada paylaşmak istedim.
ben yargı sisteminin bizim algıladığımız şekilde işlemediğini sayfalar dolusu delillerinizin olması aynı konu ile önceden verilmiş mahkeme kararının olması kısaca teknik olarak kaybetmeniz imkansız olan bir davayı kaybedebileceğinizi aslında sizi koruduğunu zannettiğiniz yasaların yok sayıldığını öğrenmiş bulunuyorum. yukarıda konuşulan onca konunun mahkemede maalesef bir geçerliliği yok.şöyleki hakim tarafından belli bir prosedür uygulanıyor.bunlar rutin olan işler.hakim dosyayı asla detaylı incelemiyor herkes delillerini sununca dosya bilirkişiye gidiyor.ne yazıkki KMK kanunu ile ilgili bir dava sulh hukuk hakiminin mesleki bilgisi dahilinde olması gerekirken dosayayı bilirkişiye veriyor bilirkişi ise mimar!! sonra ısmarlama rapor geliyor ve sizi haksız çıkarıyor bu aşamadan sonra ağzınızla kuş tutsanız bir şey değişmiyor raporun final bölümünde yazılan kanaat doğrultusunda karar veriliyor.
miktar olarak temyiz etme şansınızda olmadı için siz bu durumu kabul etmekten başka çareniz kalmıyor malesef.
sonuç olarak yaşadığım deneyimden çıkardığım.size yapılan yapılmak istenen her ne haksızlık olursa olsun bu durumu asla yargıya taşımadan alternatif yöntemlerle halletmektir. yasalar adaleti sağlayacak yeterliliğe sahip olmasına rağmen bunu uygulayanların yetersizliği uygar bir toplum olma yolunda insanların hak arama özgürlünün önündeki en büyük engel olmaya devam edecektir..

Alıntı:

---

tahirmutlu rumuzlu üyeden alıntı

bu konuyu açalı baya bir zaman oldu.burada deneyimlerini paylaşan arkadaşların verdiği dökümanlar yorumlar ve sonuç olarak gelinen noktayı burada paylaşmak istedim.
ben yargı sisteminin bizim algıladığımız şekilde işlemediğini sayfalar dolusu delillerinizin olması aynı konu ile önceden verilmiş mahkeme kararının olması kısaca teknik olarak kaybetmeniz imkansız olan bir davayı kaybedebileceğinizi aslında sizi koruduğunu zannettiğiniz yasaların yok sayıldığını öğrenmiş bulunuyorum. yukarıda konuşulan onca konunun mahkemede maalesef bir geçerliliği yok.şöyleki hakim tarafından belli bir prosedür uygulanıyor.bunlar rutin olan işler.hakim dosyayı asla detaylı incelemiyor herkes delillerini sununca dosya bilirkişiye gidiyor.ne yazıkki KMK kanunu ile ilgili bir dava sulh hukuk hakiminin mesleki bilgisi dahilinde olması gerekirken dosayayı bilirkişiye veriyor bilirkişi ise mimar!! sonra ısmarlama rapor geliyor ve sizi haksız çıkarıyor bu aşamadan sonra ağzınızla kuş tutsanız bir şey değişmiyor raporun final bölümünde yazılan kanaat doğrultusunda karar veriliyor.
miktar olarak temyiz etme şansınızda olmadı için siz bu durumu kabul etmekten başka çareniz kalmıyor malesef.
sonuç olarak yaşadığım deneyimden çıkardığım.size yapılan yapılmak istenen her ne haksızlık olursa olsun bu durumu asla yargıya taşımadan alternatif yöntemlerle halletmektir. yasalar adaleti sağlayacak yeterliliğe sahip olmasına rağmen bunu uygulayanların yetersizliği uygar bir toplum olma yolunda insanların hak arama özgürlünün önündeki en büyük engel olmaya devam edecektir..

---

Merhaba,
O zaman, bizler neye güveneceğiz, her şey şansamı kalmış oluyor, bu takdirde kanunların bir anlamı oluyor mu? Ne talihsiz bir durum, bütün ülke vatandaşları için, her şey formalite mi? Diyecek söz bulamıyorum, işte sözün bittiği an burası olsa gerek! Araştırmalar, uygarlık, medeni milletler seviyesi hepsi boşuna oluyor bu durumda!! Sanırım gerçek adalet sistemi için onlarca yıl daha beklenmesi gerekecek, belkide bu ülkede bu hiç olmayacak!!
Saygılarımla

Alıntı:

---

tahirmutlu rumuzlu üyeden alıntı

bu konuyu açalı baya bir zaman oldu.burada deneyimlerini paylaşan arkadaşların verdiği dökümanlar yorumlar ve sonuç olarak gelinen noktayı burada paylaşmak istedim.
ben yargı sisteminin bizim algıladığımız şekilde işlemediğini sayfalar dolusu delillerinizin olması aynı konu ile önceden verilmiş mahkeme kararının olması kısaca teknik olarak kaybetmeniz imkansız olan bir davayı kaybedebileceğinizi aslında sizi koruduğunu zannettiğiniz yasaların yok sayıldığını öğrenmiş bulunuyorum. yukarıda konuşulan onca konunun mahkemede maalesef bir geçerliliği yok.şöyleki hakim tarafından belli bir prosedür uygulanıyor.bunlar rutin olan işler.hakim dosyayı asla detaylı incelemiyor herkes delillerini sununca dosya bilirkişiye gidiyor.ne yazıkki KMK kanunu ile ilgili bir dava sulh hukuk hakiminin mesleki bilgisi dahilinde olması gerekirken dosayayı bilirkişiye veriyor bilirkişi ise mimar!! sonra ısmarlama rapor geliyor ve sizi haksız çıkarıyor bu aşamadan sonra ağzınızla kuş tutsanız bir şey değişmiyor raporun final bölümünde yazılan kanaat doğrultusunda karar veriliyor.
miktar olarak temyiz etme şansınızda olmadı için siz bu durumu kabul etmekten başka çareniz kalmıyor malesef.
sonuç olarak yaşadığım deneyimden çıkardığım.size yapılan yapılmak istenen her ne haksızlık olursa olsun bu durumu asla yargıya taşımadan alternatif yöntemlerle halletmektir. yasalar adaleti sağlayacak yeterliliğe sahip olmasına rağmen bunu uygulayanların yetersizliği uygar bir toplum olma yolunda insanların hak arama özgürlünün önündeki en büyük engel olmaya devam edecektir..

---

Merhaba,
Tahir bey aklıma bişey geldi, peki bilirkişi raporuna itiraz etmediniz mi? Böyle bir hakkınız var, en üst düzeyde bilirkişi isteme hakkınız var, Ankara'dan! Sanırım böyle bişe aklınıza gelmedi, adalete güvenimi kaybetmek istemiyorum!
Saygılarımla

Alıntı:

---

f_doruk rumuzlu üyeden alıntı

Merhaba,
Tahir bey aklıma bişey geldi, peki bilirkişi raporuna itiraz etmediniz mi? Böyle bir hakkınız var, en üst düzeyde bilirkişi isteme hakkınız var, Ankara'dan! Sanırım böyle bişe aklınıza gelmedi, adalete güvenimi kaybetmek istemiyorum!
Saygılarımla

---

şimdi şöyle doruk kardeş tabiki itiraz ettim sayfalar dolusu itirazda bulundum. önceden red edilmiş ve kesinleşmiş bir davanın olması ve son derece net yargıtay kararlarının benim davamla örtüşmesi hakimin bunları görmezden gelmiyeceği yönündeki düşüncem beni yanılttı.meğer bilirkişi raporu yasalardan yargıtaydan hatta anayasadan daha üstünmüş.birde buna benim deneyisizliğim eklenince sonuç hüsran oldu maalesef.yoksa ben yeni bir bilirkişi isterdim elbet.
benim itirazlarım karşısında hakimin bana söylediği tek şey yönetim planınızı değiştirin oldu.
neyse olan oldu bir musibet bir ülke gerçeğini bana öğretti. bir ata sözü derki ''ülke adaletle ebedileşir adaletsizlikle yıkılır''. inşallah yargı reformu gerçekleşirde adalete olan inanç tüm toplumu sarar.

şimdi ben kendi bloğumda yöneticiliğe devam ediyorum.dava bittikten sonra bu bataklığı kurutmaya karar verdim meseliyi iyice araştırmak için tapu dairesinden kendi dosyamdaki parsele ait yönetim planını çıkarttım bu plan KMK maddeleri içeren basit birkaç sayfadan ibaret bir plan.tapu memuruna 2002 yılında yönetim planı değişikliği yapılıp tapuya tescil edilmiş site yönetim planını sordum önce bulamadılar bir hafta sonra bu plan çıktı işin tuhaf tarafı üç parsel için tek yönetim planı vardı kafam öyle karıştıki hangi hukukçuya sorsam farklı şeyler anlattı bana.nasıl olurda üç parsel için tek yönetim planı olur.onuda anlamadım.!!

benim cevabını aradığım birde mahkemede dava açmak suretiyle site yönetim planının mevcut duruma yani 5711 yasanın 66. maddesinde anlatılan şartlara sahip olmadığı toplu yapı kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayan ve kmk aykırı hükümler içerdiği için değişimi veya iptalini yapabilirmiyiz. eğer yönetim planı değişikliği yapmaya kalkarsak paselde iki blok var diğer bloğun yöneticisi pek uğraşmak istemiyor kısa yoldan dava açmak suretiyle meseleyi çözebilirmiyim acaba diyorum..:alala

Alıntı:

---

tahirmutlu rumuzlu üyeden alıntı

şimdi şöyle doruk kardeş tabiki itiraz ettim sayfalar dolusu itirazda bulundum. önceden red edilmiş ve kesinleşmiş bir davanın olması ve son derece net yargıtay kararlarının benim davamla örtüşmesi hakimin bunları görmezden gelmiyeceği yönündeki düşüncem beni yanılttı.meğer bilirkişi raporu yasalardan yargıtaydan hatta anayasadan daha üstünmüş.birde buna benim deneyisizliğim eklenince sonuç hüsran oldu maalesef.yoksa ben yeni bir bilirkişi isterdim elbet.
benim itirazlarım karşısında hakimin bana söylediği tek şey yönetim planınızı değiştirin oldu.
neyse olan oldu bir musibet bir ülke gerçeğini bana öğretti. bir ata sözü derki ''ülke adaletle ebedileşir adaletsizlikle yıkılır''. inşallah yargı reformu gerçekleşirde adalete olan inanç tüm toplumu sarar.

şimdi ben kendi bloğumda yöneticiliğe devam ediyorum.dava bittikten sonra bu bataklığı kurutmaya karar verdim meseliyi iyice araştırmak için tapu dairesinden kendi dosyamdaki parsele ait yönetim planını çıkarttım bu plan KMK maddeleri içeren basit birkaç sayfadan ibaret bir plan.tapu memuruna 2002 yılında yönetim planı değişikliği yapılıp tapuya tescil edilmiş site yönetim planını sordum önce bulamadılar bir hafta sonra bu plan çıktı işin tuhaf tarafı üç parsel için tek yönetim planı vardı kafam öyle karıştıki hangi hukukçuya sorsam farklı şeyler anlattı bana.nasıl olurda üç parsel için tek yönetim planı olur.onuda anlamadım.!!

benim cevabını aradığım birde mahkemede dava açmak suretiyle site yönetim planının mevcut duruma yani 5711 yasanın 66. maddesinde anlatılan şartlara sahip olmadığı toplu yapı kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayan ve kmk aykırı hükümler içerdiği için değişimi veya iptalini yapabilirmiyiz. eğer yönetim planı değişikliği yapmaya kalkarsak paselde iki blok var diğer bloğun yöneticisi pek uğraşmak istemiyor kısa yoldan dava açmak suretiyle meseleyi çözebilirmiyim acaba diyorum..:alala

---

Merhaba,
Tahir bey size katılıyorum, kurumlardaki personel bilgili olmadığı için bunlar başımıza geliyor. Örnek tapuda çalışanların kanunlardan pek heberleri yok, rutin işleri öğrenmiş onları yapıyorlar. Bir yanlış yaptıkları zamanda, idari mahkemeye gitmek gerekiyor. Tolu yapı kanunu 2007 de çıktı, bunlar nasıl 2002 de farklı parseller adına tek yönetim planı tescil ediyorlar, anlamak mümkün değil. Toki de bazı yerlerde bunu yaptı. Ama işte tapuda kayıtlı yönetim planı insanın elini kolunu bağlıyor. Hakimler de konuya vakıf olmadıkları için yanlış kararlar veriyorlar, yani hakimlerinde bilgisizliği çok. Kanımca eğer yönetim planında KMK'ya aykırı maddeler varsa bunlar iptal ettirilebilir. Sulh hukukta dava açmak lazım. Ben de aidat ödemedim, ama yeni plan yapıp tapuya tescil ettirdiler, mecburen ben de aidat ödemeye başladım. İnanın Tapu Kadastro genel müdürlüğünde bile yeni kanunda anlayan pek yok, bir çok kez toplu yapı nedir sordum, doğru dürüst cevap veremiyorlar, çünkü kanunları yorumlayamıyorlar. Demekki bütün işleri bu durumda, inşallah düzelir diyelim. Ama bizlerin de vazgeçmemesi gerekir. İnsanlarımızda cahil, örneğin bizim site kamu arazisine bina yaptı, şikayet edip yıktırdım, miller üzerime geldi, niye yaptın diye, kimse demiyorki, yönetim neden kamu arazisine yönetim binası yapmış, insanlarımız kanunlara bağlı değil. Yönetim siteyi bir sürü zarara sokmasına rağmen aynı kişileri seçiyorlar, anlamak mümkün değil, bilgisiz cahil bir toplumuz. İnsanların önyargılarını kırmak çok zor. Kimse hakkını aramıyor.
Biz belki göremeyizde belki çocuklarımız adaletin hakim olduğu bir toplum görürler, ama bunun için de bizlerin çabalaması gerekir. Usanırsak, adaletsizler kazanır.
Saygılarımla