-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı
'' NOT: Sayın site yöneticisi, bu konuya neden farklı bir ileti aralara serpiştirilmiştir.????? '''
Ne demek bu ?
:) Hayır arkadaşlar; bu konuyu ben açmıştım. Ama konuyu ekleyene baktığınızda, ekleyen ttttttttt, gibi görünüyor. Eğer 1. sayfayı tekrar incelerseniz, konunun başına bu konuyla ilgili olmayan, bir konunun eklediğini görebilirsiniz. Bu php hazır kodlu bir forum yazılımı olmalıdır, yetkili olan birileri başka bi konu ile benzerlik gösterdiği içn birleştirmiş olabilir. ben bundan bahsetmiştim.
BU arada insanın başına gelenlerden sonra paronoyak olmaması elde değil...:)
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
veezy37 rumuzlu üyeden alıntı
Sayın lagos,umma derecesindeki şüpheyi örneklemek suretiyle yeterince açıklamıştım.Ayrıca diğer arkadaşlarımızda konuyu mevzuatta yer aldığı şekilde bilgilendirme yaptılar.Master yapan biri olarak hala neden anlamak istemiyorsun bir anlam veremiyorum.Ayrıca konuyu başka mecralara çekmeye çalışıyorsun,sanırım zamana ihtiyacın var bazı konularda en iyi ilaç olayı zamana bırakmaktır.Ayrıca not şeklinde yazmış olduğun cümleye bende anlam veremedim.
Sayın vezzy37
Hayır ben "umma derecesindeki şüpheyi" gayet iyi anladım. Bence siz hala hukukçu biri tarafından detaylı bir şekilde yazılmış olmasına rağmen anlamamışsınız. Ben ona istinaden yazmıştım.
Ayrıca konuyu başka mecralara saptırmıyorum. Şikayetçi olduğum bir olayın savcılığa bildirilmemesinden bahsediyorum. Neyseki ben okuma yazma biliyorum. Kendim yazar veririm.
"Zamana bırakmak konusuna gelince, insanı uyutan bir durumdur. Hayat akıp geçer, araya başka olaylar girer. Güzel şeyler, çirkin şeyler yaşanır. Hayatın anlamını bulmaya çalışırsınız. Şu koca evrende kendinizin ne hükmü olacağını düşünür, zaten ölüp gideceğinizi, günü en iyi şekilde değerlendirmeniz gerektiğini düşünürsünüz. Deniz kenarında dolaşmak yerine, mahkeme salonlarında, bir hırs uğruna neden vakit harcayacağınızı düşünürsünüz. Zaten olan olmuştur, haklı çıksanız ne olacak ki diye düşünürsünüz. Herşeyden vazgeçersiniz, kendinizden bile."
Üzgünüm hiçbirşeyi zamana bırakmaya niyetim yok. Sonuna kadar peşindeyim, çünkü hergün bu olayla kalkıyorum, bu olayla yatıyorum.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
konular birleştirilmiştir
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Görülüyor ki ,, bazı arkadaşların Polislerle ilgili bayağı sorunları var. Ya polisten dayak yemişler yada ceza.
Polis ne için vardır? Kötüler ve suçlular olmasa olmasa, Hırsızlar arsızlar kaçkınlar olmasa polise ne gerek vardı.
Yaklaşık 200 bin personeli olan Emniyet Teşkilatında çürük, görevini kötüye kullanan, yanlış yapan polisler var diye at gözlüğü takıp gereksiz yere karşı olmak niye?
Gerçekten de çok ön yargılıyız. Bunu da şu örnek çok iyi açıklıyor.
çok samimi olduğum bir polis arkadaşım anlattı: Polis okulundayken üniversitede ile ortak ders yapmak amacıyla Polis okulu öğrencileriyle üniversite öğrencileri biraraya geldiği, ders sırasında polislere söylemedik laflar, yapmadık hakaretler bırakmayan bir şahsın ders sonunda arkadaşımın yanına gelip, kendisinin Polis okulu sınavlarına girdiğini ancak kazanamdığını, tekrar sınava girerek üniversiteye girdiği ve 1.sınıfta olduğunu söyleğini anlattı.
Bunun yorumunu size bırakıyorum.
Bu arada yorumum biraz ağır olmuş olabilir, kusura bakmayı, kimseyi kırmak istemem.
Saygılar.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Konu basligi itibari ile su haberi de eklemek uygun duser sanirim :rolleyes:
Adam öldürme suçuyla yargılanan polise yakalama emri
Fatih'te, ''dur'' ihtarına uymadığı gerekçesiyle bir gencin öldürülmesi olayına ilişkin yargılanan polis memuru hakkında, duruşmaya getirilmesi amacıyla yakalama emri çıkarıldı.
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz yargılanan polis memuru Bayram Engin gelmedi. Duruşmada, ölen Aytekin Arnavutoğlu'nun annesi Şükriye Özen ile babası Mustafa Arnavutoğlu hazır bulundu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Aykut Oktaylar, olay gecesi arkadaşları Aytekin Arnavutoğlu ve Serkan Sönmez ile Sönmez adına kayıtlı otomobille Taksim'e gezmeye gittiklerini anlattı.
Taksim'den ayrıldıktan sonra Arnavutoğlu'nun kullandığı otomobille gece saatlerinde Fındıkzade yönüne gittiklerini belirten Oktaylar, Ahmet Vefik Paşa Caddesinde yanlarından geçen arabanın manevra yaparak önlerinde durduğunu ve arabadan inen sivil giyimli şahsın ''dur'' ihtarında bulunmadan ateş açtığını öne sürdü.
Arkadaşının olay yerinde öldüğünü ifade eden Oktaylar, ''dur'' ihtarını duymadığını ve ateş eden kişinin Bayram Engin olduğunu söyledi.
Soruşturma aşamasında verdiği ifadede, içinde bulundukları otomobilin geri manevra yaparak birkaç arabaya çarptığını anlattığı hatırlatılan Oktaylar, önlerinde duran arabadan inen kişinin elinde silahı görünce Arnavutoğlu'nun geri geri gittiğini savundu.
Oktaylar, arabadan inen kişinin polis olduğunu bilmediklerini de ileri sürdü.
Sanık polis memuru Bayram Engin'in avukatı Şevki Lülecioğlu, tanığın beyanını kabul etmediklerini belirterek, Arnavutoğlu'nun bulunduğu aracın kapısının çarpması sonucu Engin'in elindeki silahın ateş aldığını öne sürdü.
Avukat Lülecioğlu, Oktaylar ile diğer tanık Serkan Sönmez'in olay sırasında kaçtıklarını ve evde gözaltına alındıklarını da söyledi.
Mahkeme heyeti, sorgusu için müzekkere yazılan ve duruşmaya gelmeyen sanık Bayram Engin'in duruşmaya getirilmesi amacıyla hakkında yakalama emri çıkarılmasını kararlaştırarak, duruşmayı erteledi.
-İSTENEN CEZA- Fatih Cumhuriyet Savcısının fezlekesi üzerine hazırlanan iddianamede Bayram Engin'in, ''ceza sorumluluğunu aşarak adam öldürmek'' suçundan 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Olaya ilişkin İstanbul Emniyet Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, Fatih'te 10 ay önce, Aytekin Arnavutoğlu'nun trafikte tehlike yaratacak şekilde araç kullandığı, Bomba İmha ve İnceleme Şube Müdürlüğünde görevli polis memuru Bayram Engin ile görevli arkadaşı tarafından takibe alındığı ve kendisine ''dur'' ihtarında bulunulduğu belirtilmişti.
Açıklamada, bıçakla gasp olayının faili olduğu öne sürülen Arnavutoğlu'nun kaçmak amacıyla kapıyı hızla açtığı sırada polis memuru Engin'in elindeki silahın ateş aldığı ve Arnavutoğlu'nun vurularak öldüğü kaydedilmişti.
Milliyet
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
lagos rumuzlu üyeden alıntı
"Güzide bir kurum...." ?????????????????????????:)
Haklısınız nezaketten kırılacaklar neredeyse!
' Polis;kadife eldiven giymiş, çelik bir eldir' yani polise ne kadar sert şekilde mukavemet gösterirseniz, aynı derecede sertlikle,( ne fazla,ne eksik),ne kadarda sakin ve yumuşak davranış sergilerseniz, o kadar şevkatli ve nazik davranışlarla ,( ne fazla, ne eksik), muamele görürsünüz.
Sizin nezaketiniz yansımıştır.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Elvançetinkaya demişki;Bence o hayalperest dediğin insanlar her biri toplumun bir bireyi olmakla beraber işte o vatandaşların dişinden tırnağından kesilen vergilerle o üniversite mezunu dediğiniz, arkadaşın muhattap olduğu polis memurlarının maaşları ödenmektedir.Senin deyiminle polis bana hiçbir zaman lazım olmadı olamazda![/QUOTE]
Kendinize bu kadar haksızlık etmeyiniz lütfen.Her masum vatandaşa mutlaka bir gün polis lazım olur, sadece siz çok şanslı bir vatandaşsınız, hiç mağdur hale düşmemişsiniz, Allah da düşürmesin.Suçlulara lazım olmaz polis, onun için kaçarlar zaten.Siz öyle değilsinizki.
Polisin verdiği vergilerinde katkılarıyla yapılan T.B.M.M.de çıkarılan kanunları korumak, polisin en doğal hakkı haline geliverir sizin cümlenizin tercümesi. Bence herkes ürettiği mal ve hizmetin karşılığında ücret alır.
Ocümleyi, sürü sahibi bile kuramaz ,tuttuğu çobana karşı. Çünkü çoban emeğinin karşılığını almaktadır,
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
bence böyle polisler varmı demektense gelin polislerinde haklarını savunup yardımcı olsanız nasıl olur,
neticede onlarda bu toplumdan çıkıyor değilmi? toplumun %10'u üçkağıtçı ise %20 si rantçı ise vs.... polis te bir insan ve algıları ile yetiştiği ortam onu hayata hazırlıyor değilmi?
Nedemek istediğimi anlayın, polis dolandırılmıyor mu? polis vurulmuyor mu?toplumda kim hangi haksızlığa uğruyorsa bilin ki polis de bunlara maruz kalıyor ki konumu nedeniyle polis hakkını bile arıyamıyor, ararsa ne olur diye soranlar 1934 yılında çıkan dikkatli okuyun 1934 yılında çıkan memuru korumaktan öte tamamen cezalandırmaya yönelik disiplin mevzuatları var ona baksınlar derim.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Merhaba Arkadaşlar,
Bu forum başlığıyla ilgili olguğu için sorumu buraya yazıyorum, cevap verenlere şimdiden teşekkürler.
Dün gece 22.00 civarında aracımla bir sokağa girdiğimde arkamdan başka bir aracın da girdiğini gördüm. Rastgele bir iki sokağa döndüm ve araç ta benimle beraber döndü ve aracın beni takip ettiğinden şüphelendim. Bir sonraki sokakta arkadan sellektör yapmaya başladı. Sivil bir araç arkadan sellektör yapıyor, ben de geçmek için yol istediğini düşündüm. Sokak dar bir sokak ve yolun sol tarafına araçlar parketmiş olduğundan, diğer araca yol vermek için hızlandım, sola yanaştım, durdum ve aracın geçmesini bekledim. Diğer araç yanıma geldi ve yolun ortasında durdu. İçinde yine sivil iki kişi var, aracı durdurup araçtan inerlerken, gasp veya darp ederler şüphesiyle ben tekrar hareket ettim. Araçtan inen iki kişi tekrar araca binip takibe başladılar. Bunun üzerine yakınlarda olan emniyet müdürlüğü'ne doğru gitmeye başladım. Emniyet müdürlüğü'ne 100-200 mt. kala arkadaki araçtan siren sesi gelmeye başladı. Emniyet müdürlüğü önünde aracı sağa çektim diğer araç ta yanımda durdu. sivil polis olduklarını söylediler ve bir tanesi kimliğini gösterdi. Araçtan inmemi istediler, kimlik sordular kimliğimi çıkardım ve verdim. Bu arada neden kaçtığımı sordular, ben de sivil bir aracın ara sokakta beni durduramayacağını, emniyetimden şüphe duyduğum için emniyet müdürlüğü önüne geldiğimi söyledim. Söylediğim şey makul gelmemiş olacak ki hakaret derecesine varan sözlere maruz kaldım ve tartıştık. Bu arada aracımı da aradılar ve telsizle haber verdikleri trafik ekibi olay yerine geldi. Trafik ekibinin amiri son derece kibar bir şekilde evraklarımı sordu, ne iş yaptığımı sordu ve olayı sordu. Yaptığım şeyin makul olduğunu söyledi ve olay yerinden ayrılabileceğimi söyledi. Olayı bu şekilde uzun uzun anlatmamın sebebi kafanızda oluşabilecek sorulara şimdiden cevap vermek.
Sorum ise kanuni olarak içerisinde sivil polisler bulunan sivil bir polis aracının hareket halindeki başka bir aracı durdurma yetkisi var mı? Özellikle gece vakti bana sellektör yapan bir sivil araç için durmamam makul olmayan bir davranış mı? Eğer sivil polisin böyle bir yetkisi varsa, ben diğer aracın polis aracı olduğunu ve içindeki kişilerin polis olduğunu nasıl anlayabilirim? Böyle bir yetkileri yoksa bu konudaki şikayetimi nereye yapabilirim?
Teşekkürler.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Öncelikle geçmiş olsun ....
Özellikle Türkiye de olduğumuz ve bu aralar asayiş çok sorunlu olduğu için iki tarafında haklı olduğu bir durum yaşamışsınız...
Polis 'umma derecesinde şüphe' veya 'şüphe' üzerine kontrol yapabilir. Resmi dahi olsa kimliğini göstermek zorundadır. Sizin cadde arasında dolaşmanız onları şüphelendirmiş olabilir. Bunun nedenide maalesef son zamanda artan aşırı asayiş zaafıdır. Sizde doğal olarak aynı gerekçe ile ürkmüş can ve mal güvenliğinizden endişe ederek gitmişsiniz. Gittiğiniz yerde en doğru yer...
Normalde polis sizi durdurduktan sonra yanınıza gelip kimliğini gösterip size soru soracaktı... Sizde gidince ciddi şüphelenmiş... Aslında şüphelendiğinde bir gelenek olarak resmi araçta çağırması gerekliydi.
Ancak bu demek değildir ki Karakolun önünde size ters davranmaları haklıdır kesinlikle değildir. Ama gördüğünüz gibi Trafik ekibinin amiri ise son derece kibar davranmış... Benim şahsi kanaatim olayda karşılıklı art niyet olmadığından büyütülmemesi gerektiğidir. Bir de şöyle düşünün araçta siz değilde bir evi soyup içindekileri öldürmüş kaçan birisi olsaydı.... ???
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Sayın cityman,böyle bir hadise yaşamanız üzücü olaydan fazla etkilenmemenizi temenni ediyorum.Sn.Commodore1tr konuyu çokgüzel yorumlamış bende aynen katılıyor,yaşadığınız olayın mevzuattaki durumuna yer verip saygılarımı sunuyorum.
Durdurma ve kontrol işlemleri
Madde 27 - Bir kişiyi geçici olarak durdurmak, yakalama sayılmaz; yakalama sayılması için kişinin fiilen denetim altına alınması gerekir. Denetim için araçların durdurulması da mümkündür.
Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için, "umma" derecesinde makul şüphe bulunmalıdır. Kolluk görevlisi, tecrübesine dayanarak, izlediği davranışlarından, o kişinin bir suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde eder veya kişinin silahlı olduğu ve halen tehlike yarattığı kanaatine varırsa kişi durdurulabilir.
Somut emarelerle desteklenen şüphe bulunmadan, süreklilik arzedecek, fiili durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma ve kontrol işlemi yapılamaz.
Sebebin oluşmasına veya şüpheye yol açan davranışları hakkında, durdurulan kişiye sorular yöneltilebilir. Kişi bu sorulara cevap vermekle yükümlü değildir. Durdurma yetkisinin kullanılmasına neden olan şüphe, yapılan açıklama ile ortadan kalkarsa, kişinin gitmesine engel olunmaz.
Durdurma üzerine aşağıdaki işlemler yapılır:
a) Durdurulan kişi üzerinde giysilerinden herhangi birisi çıkarılmaksızın, yoklama biçiminde bir kontrol yapılır. Bu işlem sonucunda, kişide silah bulunduğu sonucunu çıkarmaya yeterli şüphe meydana gelirse, memur kendiliğinden silah ve diğer suç eşyası araması yapabilir.
b) Yoklama suretiyle kontrol, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır.
c) Yapılan kontrolün konusu ve sebepleri ilgiliye açıklanır.
d) Bir kişinin veya aracın durdurulma süresinin, şartlara göre makul olması ve kontrol için ayrılan süreyi aşmaması gerekir.
e) Yoklama suretiyle kontrol, kişiye en az sıkıntı verici şekilde yapılır.
f) Yapılan kontrolün neticesinde suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır.
g) Uyuşturucu gibi belirli bir şeyin, kişinin herhangi bir yerinde gizlendiği düşünülüyorsa, daha geniş çaplı kontrol yapılabilir.
h) Yoklama suretiyle kontrol, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Başka yere götürülerek kontrol yapılamaz.
i) Makul sebebi oluştuğu takdirde, daha geniş kapsamlı kontrol yapılması için, kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir.
j) Kontrolden sonra talep üzerine olay yerinde derhal bir tutanak düzenlenir.
Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
bayramı ve seyranı olmayan derlerya polisle mmemleketi en cok calışan ve endüşük maaşlara layık görülen bi gariban sınıfı memurlardır ve şunu söyleyeyem poliler kadar vasfını serilemeyen bir kurum yok yani polise tabanca sıkana onlar sadece bakmakla yetnen yani tabancasını kullandarmaya karşı cıkılan bir memleketteyiz yalanmı:
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Polis akademisi polisler için proje oluşturacak
17 Mart 2007 18:45
Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, polisin dik durması gerektiğini söyledi.
Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, Ankara'da görev yapan güvenlik-yargı muhabirleri ile Polisevi'nde düzenlenen kahvaltıda bir araya geldi. Köksal, kahvaltıya eşi emekli resim öğretmeni Olcay Köksal ile birlikte katıldı.
Basın mensupları ile sohbet eden Emniyet Genel Müdürü Köksal, başarı için mutlaka desteğe ihtiyaç olunduğunu belirterek, "Yanlışlar olabilir, hata ile iyi niyeti ölçmek lazım. Teşkilatımıza biraz daha destek verin. Polisimizin koşarken severek koşması için desteği ihtiyacı var" dedi.
İnsanların, yaşama, mülkiyet gibi temel haklarının koruyacak temel kurumun emniyet teşkilatı olduğuna dikkat çeken Köksal, "Polise böyle bir şerefli görevi yaptığını hissettirmeliyiz. Biraz daha desteklersek daha büyük ümitle koşacaklar" diye konuştu.
Toplum Destekli Polislik projesinin yaygınlaştırılmaya çalışıldığına dikkat çeken Köksal, "Amacımız polisin vatandaş ile içice, birbirine saygıyla, vatandaşın başı ağrıdığında polisle işbirliğine girmesi. Polis abla, polis amca, polis abi imajını yaygınlaştırmak" şeklinde konuştu.
Bu projenin polisi daha üst seviyeye çıkarmayı amaçlayan bir proje olduğunu ifade eden Köksal, suç türlerinde yaşanan değişiklere dikkat çekerek, "Suçların uluslararası boyutu ile ulusal boyutu birbirine girmeye başladı" dedi.
Spor sahalarında yaşanan şiddete de değinen Köksal, Siyasal Bilimler Fakültesi'nde okuduklarını yıllarda kendisin de Ankara'da maçlara gittiğini belirterek ,"O yıllarda maçlarda ayva satılırdı. Maçlarda en fazla ayva atarlardı. Şimdi bırakın ayvayı döner bıçağı ile maça geliyorlar. Bunların hepsi polise bakıyor" ifadesini kullandı.
Bir maçta bin 500 kadar polisin görev yaptığını ve 6-7 saat polisin maçlarda önlem aldığına dikkat çeken Köksal, bu sürenin maçın normal bitmemesi durumunda daha da uzadığını kaydetti.
Okullardaki şiddet olaylarına değinen Köksal, gençlerin basit sebepler birbirini bıçaklayarak geleceklerini karattıklarını ifade ederek bunun önlemenin yolunun Önleyici Zabıta Hizmetlerinin yanısıra milli eğitim, sağlık gibi birimlerle işbirliği olduğunu söyledi.
Polisin dik durması gerektiğini vurgulayan Köksal, "Herkes sizden bir şey bekliyor. Üzülmeye, moralinizi bozmaya hakkınız yok demektir" dedi.
Polisin değişen şartlara ayak uydurması gerektiğine dikkat çekerek bunun da yolunun eğitim olduğunu söyleyen Köksal, "Bir insan bilgi ise o insanın morali yüksektir. Özgüveni vardır. Bu başarıyı getir" dedi.
Köksal, polisin önünün açılması gerektiğine işaret ederek, belli bir strateji oluşturulmasının önemine dikkat çekerek bunun için Polis Akademisi'nin, polislerin düşüncelerinin toparlanarak bir proje oluşturulması sağlamak istediğini kaydetti.
Bu projeye göre, vizyon ve yol çizeceklerini kaydeden Köksal, diğer öğelerin de takviyesi ile daha başarılı olunacağına inandığını kaydetti. Köksal, polisin devletin emrinde vatandaşın hizmetinde, kanun tanımazların korkulu rüyası, mazlumların sığınacağı liman olduğunu ifade etti. Basın sözcülüğünün kaldırılması ile ilgili bir soru üzerine Köksal, "Belki 5-6 tane basın sözcüsü olacak. Belki herkese kendi konusunda konuşma yetkisi vereceğim" diye cevap verdi.
Büyük kentlerdeki asayiş sorunlarının hatırlatılması üzerine ise Köksal, illerde asayiş sorunun valiliklerin sorumluluğunda olduğuna dikkat çekerek, "Biz onlara yardımcı olacağız. Onların işini rahatlatacağız" cevabını verdi.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
veezy37 rumuzlu üyeden alıntı
Sayın cityman,böyle bir hadise yaşamanız üzücü olaydan fazla etkilenmemenizi temenni ediyorum.Sn.Commodore1tr konuyu çokgüzel yorumlamış bende aynen katılıyor,yaşadığınız olayın mevzuattaki durumuna yer verip saygılarımı sunuyorum.
Durdurma ve kontrol işlemleri
Madde 27 - Bir kişiyi geçici olarak durdurmak, yakalama sayılmaz; yakalama sayılması için kişinin fiilen denetim altına alınması gerekir. Denetim için araçların durdurulması da mümkündür.
Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için, "umma" derecesinde makul şüphe bulunmalıdır. Kolluk görevlisi, tecrübesine dayanarak, izlediği davranışlarından, o kişinin bir suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde eder veya kişinin silahlı olduğu ve halen tehlike yarattığı kanaatine varırsa kişi durdurulabilir.
Somut emarelerle desteklenen şüphe bulunmadan, süreklilik arzedecek, fiili durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma ve kontrol işlemi yapılamaz.
Sebebin oluşmasına veya şüpheye yol açan davranışları hakkında, durdurulan kişiye sorular yöneltilebilir. Kişi bu sorulara cevap vermekle yükümlü değildir. Durdurma yetkisinin kullanılmasına neden olan şüphe, yapılan açıklama ile ortadan kalkarsa, kişinin gitmesine engel olunmaz.
Durdurma üzerine aşağıdaki işlemler yapılır:
a) Durdurulan kişi üzerinde giysilerinden herhangi birisi çıkarılmaksızın, yoklama biçiminde bir kontrol yapılır. Bu işlem sonucunda, kişide silah bulunduğu sonucunu çıkarmaya yeterli şüphe meydana gelirse, memur kendiliğinden silah ve diğer suç eşyası araması yapabilir.
b) Yoklama suretiyle kontrol, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır.
c) Yapılan kontrolün konusu ve sebepleri ilgiliye açıklanır.
d) Bir kişinin veya aracın durdurulma süresinin, şartlara göre makul olması ve kontrol için ayrılan süreyi aşmaması gerekir.
e) Yoklama suretiyle kontrol, kişiye en az sıkıntı verici şekilde yapılır.
f) Yapılan kontrolün neticesinde suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır.
g) Uyuşturucu gibi belirli bir şeyin, kişinin herhangi bir yerinde gizlendiği düşünülüyorsa, daha geniş çaplı kontrol yapılabilir.
h) Yoklama suretiyle kontrol, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Başka yere götürülerek kontrol yapılamaz.
i) Makul sebebi oluştuğu takdirde, daha geniş kapsamlı kontrol yapılması için, kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir.
j) Kontrolden sonra talep üzerine olay yerinde derhal bir tutanak düzenlenir.
Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.
Keşke bütün polisler bu yönetmeliklere uysa da vatandaş rahat etse. Malesef bazıları verilen yetkileri egolarını tatmin etmek için kullanıyor. Bu durumda gerçek şuçlulardan daha tehdit edici duruma geliyorlar ki, bu durumda vatandaş kendini savunamıyor bile.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
myirtici rumuzlu üyeden alıntı
' Polis;kadife eldiven giymiş, çelik bir eldir' yani polise ne kadar sert şekilde mukavemet gösterirseniz, aynı derecede sertlikle,( ne fazla,ne eksik),ne kadarda sakin ve yumuşak davranış sergilerseniz, o kadar şevkatli ve nazik davranışlarla ,( ne fazla, ne eksik), muamele görürsünüz.
Sizin nezaketiniz yansımıştır.
Bu nasıl bir sözdür myirtici. "Polis;kadife eldiven giymiş, çelik bir eldir." Kamyoncuların arabalarının arkasında okuduğumuz argo literatürüne eklenmiş cümleler gibi, bir zamanların polis argosuna mı eklenmiş 80'lerden kalma.
Bu sözde mi yönetmelikten. Peki ilk sertliği polis gösterirse biz napalım. "Yaa bunun bir yerlerde kadife eldiven giymiş bir eli daha olacaktı." diyerek onu mu arayalım, çelik elin darbesi altında.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Bun konuda yazmak istemiyordum ama bende bu ülkede yaşıyorum,tuzum olsun çevremden örnek kendi yaşadıklarımdan örnek,
ben polislerin içinde yemin ederek hayatlarını hiçe sayarak evine temiz ve onurlu giren ve yine işine öyle başlayan insanlar olduğunu gördüm, ama o insanların içinden bazılarının 1934 den kalma disiplin tüzükleri ile ezilip dik durmaya çalışanlarınıda gördüm, belki bu sitede polis olarak kullanıcı üyeler vardır onlar iyi bilirler,
insanın kendine ait özel hayatı vardır ama ülkemizde polisin ve ailesinin böyle bir hayatı varmıdır bir sorun onlara cevap verirler size,
tabi bunu kendileri severek yapıyorlar ama ya kadınları ya çocukları onlar bunu nekadar istiyorlar nekadar hak ediyorlar acaba bunuda sorun?
onlarada gidin sorun evet bütün bunları sorun cevaplarını alın bakalım kendinizi onların kefesine koyup değerlendirin siz olsanız ne yapardınız?
bir gün gidin bir karakola gidin bir polis ekibinin yanına toplumun ferdi olarak onlara gidin o üniformanın altında bir binbir dertle dolu bir kalbin attığını gözlerine bakınca göreceksiniz,
şahsen ben bunu yaptım. korkumu yendim yüzleştim gidip bana bir çay ısmarlamalarını istedim kendi ceplerinden adam gibi parasını ödeyip bana o çayı söylediler hiç tereddüte kapılmadım ama şunu gördüm insan insanın aynası imiş polisimize sahip çıkmalıyız en doğal hak yaşam hakkı iken en kutsal yaşam hakkını bir başka insan için feda etmek yürek ister öyle parayla da yapılacak bir fedakarlıkta değil bu, o yürekli insanlarımıza güvenmek ve destek olmakda daha büyük yürekliliktir.
bigün gidin kapıyı çalın onlar hep ordalar!
-
Önyargili Olmayin
her insanın hata yapması dogal oldugu gibi bir insan olan Polislerimizin hata yapması dogaldır. Emniyet teşkilatımız hiçbir şekilde "KOL KIRILIR YEN İÇİNDE" perspektifinden bir bakış açısna sahip değildir. Emniyet teşkilatımız belkide ülkemiz güvenlik kurumları içerisinde saydamlık ve hesap verilebilirlik açısından en ileride olan teşkilat oldugu gıbı Subuta eren her suç teşkilat bazında mutlaka ve mutlaka cezalandırılır. Dolayısıyla buradaki ithamların fasid, mesnetsiz ve subjektif bir perspektifin ve ruh halinin zuhuru olduğu kanısındayım. Lutfen polisimize karsı ON YARGILI VE PESİN HUKUMLU OLMAYIN. Gelişmekte olan ülkemizin nitelikli, Atatürkçü, hukuka ve hukuk devletine saygılı polis yöneticileri ve memurları Polis Akademisinde, Polis Meslek Yüksek Okullarına Ve POMEM' lerde yetişmektedir. Yalnız polis kendine karsı boyle pesin hukumlu hukuçularla ve hukuka saygı duyanlarla birlikte işbirliği içerisinde çalışıp yurdumuza hizmet etmesinin hiç te kolay olmadığı kanısındayım...
Saygılarımla...
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Bir yanlis anlasilma var,
burada kimsenin polisi disladigi veya onyargili yaklastigi yok.
Sikayetini dile getiren getirmis, hukuki anlamda da yanitlarini almistir.
Memleketimizde gercektende burada anlatildigi gibi polis manzaralari yasanmaktadir. Iste ,soz konusu olan bu manzaralara sebeb olan polislerimiz var oldugudur. Yoksa tum polisler boyledir denmiyor.
Burada dogal olarak savunmaya gecen polis veya esleri veya yakinlari olan uye arkadaslarin tepkilerine baktigimda yine bir baski ve acindirma oldugunu rahatlikla gorebiliyorum. Bunu dogru bulmuyorum, peki neden olaya objektif bakip degerlendiremiyorsunuz? Kendi meslektasiniz diye suc isleyen, gorevini kotuye kullanan birilerini korumak niye? Neden onlari bizimle birlikte elestiremiyorsunuz?
Eger, Sayin veezy37 bir polis memuru ise, sonlara dogru olan yaklasimlarini taktir ediyorum. Oncelikle polisimiz bizleri anlayacak ki, bizler de onlari anlayabilelim. Kendi meslektasi hakkinda da dogruya dogru, yanlisa yanlis diyebilmeli, diyemezse hatta bu konuda yardimci olamazsa ve ustune ustluk bir de meslektasim diye savunmaya kalkisilirsa bizim de guvenimiz kalmaz.
Bir de merak ettigim su sivil kiyafetli ve aracli polislerimiz neden sivil olarak gorev yapiyorlar ki?
Ben olsam, ben de inanmam. Hirsizi kapkaci nasil ayir edebilecegiz peki?
Not: Bu tartismada sadece duyarli bir vatandas olarak yer aliyorum, herhangi olumlu veya olumsuz yasanmis bir olayim yok. Yalniz, yakaladiklari bir tinerciye nasil davrandiklarina sahit oldum. :(
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
lagos rumuzlu üyeden alıntı
"Güzide bir kurum...." ?????????????????????????:)
Haklısınız nezaketten kırılacaklar neredeyse!
Cümlenize yönelik yazılmış bir cevaptı. Ne yönetmelikdir nede başka bir şey.'Güzide bir kurum....' dan sonra koyduğunuz bolca ?????????????????? işaretlerinden daha anlamlı bir cümle.
'Peki ilk sertliği polis gösterirse biz napalım. "Yaa bunun bir yerlerde kadife eldiven giymiş bir eli daha olacaktı." diyerek onu mu arayalım, çelik elin darbesi altında.' diyede eklemişşsiniz.
O zaman, T.C.Adalet sistemi içerisinde hakkınızı arayacaksınız.Mahkemeler bunun için var.
'Haksızlığın Önünde Hiç Bir Zaman Eğilme! çünkü Hakkınla Beraber Şerefinide Kaybedersin!!
Bu cümleyide kamyonların arkasında arayanlar için yazıyorum. Hz. Ali(R.A.) nin sözüdür.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
O zaman, T.C.Adalet sistemi içerisinde hakkınızı arayacaksınız.Mahkemeler bunun için var.
'Haksızlığın Önünde Hiç Bir Zaman Eğilme! çünkü Hakkınla Beraber Şerefinide Kaybedersin!!
Bu cümleyide kamyonların arkasında arayanlar için yazıyorum. Hz. Ali(R.A.) nin sözüdür.
Sayın Myirtici, sonunda kaleminizden hak, hukuk ile ilgili güzel bir söz çıkması ne güzel, ne sevindirici bir durum.
Bu yazdığınız söz kamyon arkalarında aranacak nitelikte değil kanımca. Çünkü, diğeri ile kıyaslanamayacak kadar değerli ve nitelikli.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
lagos rumuzlu üyeden alıntı
O zaman, T.C.Adalet sistemi içerisinde hakkınızı arayacaksınız.Mahkemeler bunun için var.
'Haksızlığın Önünde Hiç Bir Zaman Eğilme! çünkü Hakkınla Beraber Şerefinide Kaybedersin!!
Bu cümleyide kamyonların arkasında arayanlar için yazıyorum. Hz. Ali(R.A.) nin sözüdür.
Sayın Myirtici, sonunda kaleminizden hak, hukuk ile ilgili güzel bir söz çıkması ne güzel, ne sevindirici bir durum.
Bu yazdığınız söz kamyon arkalarında aranacak nitelikte değil kanımca. Çünkü, diğeri ile kıyaslanamayacak kadar değerli ve nitelikli.
Hak,hukuk aramak için kurduk o kadar cümleyi, anlıyorum ki sizde hak hukuk özlemi içerisindesiniz. Bütün Polislerinde bu amaç uğrunda çok fedakarlıklarda (canları pahasına) bulunduklarına inanıyorum.Asgari müştekte ve ortak amaçta buluştuk.Bu amaca ikimizinde ulaşma çabası içinde olmamıza rağmen, bakınızki aylardır yazışıp,(didişip) duruyoruz. Aynı olay sokaktada cerayan ediyorki, burada atışmalarımıza malzeme oldular. Fenada olmamış bir anlamda, sanal ortamda da olsa tanışmış olduk.
İnanıyorumki sağ duyulu yaklaşıldığında her iki taraf açısındanda (kimliği sorulan ve soran) problemlerin çözülememesi gibi bir durum sözkonusu olamaz. Kimliği sorulan ve soranların, hak-hukuk anlamında, birbirlerine karşı daha hoşgörülü, sağ duyulu ve kibarca davranmaları gerekiyor.
Sonuçta amaç ortak. Ne mutlu hak-hukuk-adalet-barış-hoşgörü-farklılıklarımızdan sinerji oluşturma -hatalarından ders alma çabası içinde olanlara yani...... (Ne mutlu türküm diyene.K.Atatürk)
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Sayın deniz02,
Ne demek yani polisler, eşleri ve yakınları savunmaya geçip baskı ve acındırma yapıyor. Yaklaşık 200 bin personeli olan Emniyet teşkilatının bizim baskımıza ve acındırmamıza ihtiyacı yok. Sadece senin anlayışın o kadar. Olaya o kadar geniş bir açıdan bakıyorsun ki, sivil polisler ne işe yarıyor diye sormuşsun. piman arkadaşımızın dediklerini bir yap, bir kaç kez asayiş, terör, kaçakçılık bürolarına falan git ne işe yaradığıklarını anlarsın.
Ayrıca en fazla kızdığım olay; Polisler maaşını biz veriyoruz, onlar verdiğimiz maaşla geçiniyor gibi sözler. Siz kimsiniz ki polislerin maaşını veriyorsunuz. Siz devlete verginizi veriyorsunuz devletin giderlerini karşılamak için. Vergi verirken bu paramı polislere veriyorum diye imzanız mı var?
Devlet giderini karşılamak için vatandaşından vergi alır, kamu personeline de hizmet yaptırarak hizmetin karşılığı vatandaştan topladığı vergiler öder.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
commodore1tr ve veezy37 ye cevapları için teşekkür ederim. Bu cevaplar doğrultusunda bir sorum daha olacak. Sivil polisin sivil araçla durdurma yapabilmesi için bir düzenleme mevcut mu acaba? durdurma ile ilgili veezy37 nin bahsettiği kanun bu konuya açıklık getirmiyor. Sivil polis te polis oldğundan aynı yetkilerle durdurma yapabiliyor. Sivil araçlar kendilerini durdurmaya çalışan aracın sivil polis olduğunu nasıl anlayacak? Özellikle benim başıma gelen olayda olduğu gibi sellektör yaparak durdurmaya çalışmak mantıksız değil mi? Bana her sellektör yapan araca duracak olsam bu yaşıma kadar yaşamazdım heralde. Sanki durdurma işlemini sadece resmi polis araçları yapabilir gibi bir uygulama hatırlıyorum. Böyle birşey var mı?
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Polislerin aldığı maaşı, kendilerinin verdiğini sanan, okumuş cahillere gereken açıklamayı yapmıştım günler önce ancak, anlamayan yada anlamak istemeyenler olmuş anlaşılan ki hanekçi bu konuya değinmiş.Daha önce verdiğim cevabı yineliyorum. Ve diyorum ki;Polisin verdiği vergilerinde katkılarıyla yapılan T.B.M.M.de çıkarılan kanunları korumak, polisin en doğal hakkı haline geliverir sizin (Polisin aldığı maaş, bizim vergilerimizle oluşuyor) cümlenizin tercümesi. Bence herkes ürettiği mal ve hizmetin karşılığında ücret alır.
Aksi takdirde; çok vergi veren bir suçlu, katil, hırsız,terörist v.b..... adalete teslim edilmeden, dışarıda gezmesine müsaade edilirdi. Siz hiç vergi beyannamesini soran polis gördünüzmü. Hala anlamayanlara ayrıca özel ders verilir. Tabiiki ücretsiz.
Ocümleyi, sürü sahibi bile kuramaz ,tuttuğu çobana karşı. Çünkü çoban emeğinin karşılığını almaktadır.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Hayirdir kavga mi ediyoruz, yoksa guzel guzel tartisiyormuyuz? :)
Polis teskilati veya baska bir kurulusun ne isler yaptigini bilmek icin, ilgili merkezlere gitmek gerekmez..
Bir vatandas olarak; olaylara genis acidan bakmanin bir mahsuru oldugunu da sanmiyorum, aksine dar acidan bakmanin sakincalari vardir!
Eger forumu bastan sona kadar okumus olsaydiniz , acindirma olup olmadigini gorecektiniz!
Baskiya gelince; iletinize donup bir daha bakarsaniz, ne yapmaya calistiginizi kendiniz de goreceksiniz! Hani ''Anlayana... Anlayana..'' diyorsunuz ya, iste ben de aynen diyorum; Anlayana... Nasil iyi mi?!
Sadece polislerin degil, tum devlet memurlarinin maasini biz veriyoruz.... Siz veriyorsunuz.... O veriyor...
Devlet = Millet , Millet = Devlet... Dikkat ederseniz siz de ayni seyi soyluyorsunuz.
Ayrica, buradaki herkes gibi, ben de fikirlerimi paylasma ozgurlugune sahibim oyle degil mi? Hic kimse gibi dusunmek zorunda degilim. Uzerine basa basa soyluyorum; gorevini kotuye kulllanan degil ki polis veya baska bir devlet memuru, babam da olsa ayni seyleri soylerim. Basbakan da olsa farketmez, yine soylerim...
Bu sitede Avukatlarin cogunlukta oldugu acikca goruluyor! Kendi meslektaslari, sikayet konusu oldugu vakit; sozu gecen meslektaslarinin hatali oldugu kanisina varinca, aslanlar gibi '' Evet , avukatiniz hatalidir veya gorevini ihmal etmis.'' diyerek, sikayet mercilerini dahi gosterebiliyorlar. Neden??
Tartismayi kisillestirmeye yeltendiginiz gibi, direktif verme cabaniza da bir anlam veremedim?! :o
Saygilarimla.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Sayın cityman ;
Normal olarak ilk iletimdede belirttiğim gibi sivil ekibin olay mahalini anons ederek resmi araba istemesi gerekirdi. Bu normal şartlarda her iki tarafında güvenliği açısından teamülen olan bir olaydır.
Yönetmelikte yer almamasının nedeni sivil aracın takip ve kontrol ( Devriye kontrolu) yapması olağanüstü bir durum olmadıkça direk müdahale etmemesi istendiğindendir. Özetle sivil polis orada ciddi hata yapmıştır. Hem kendi açısından hem sizin açısından. Dediğim gibi siz bilinçli veya bilinçsiz ikiniz içinde en iyisini yapıp en iyi yere gitmişsiniz. Korkup adamı vurabileceğiniz gibi gerçekten bir suçluda olabilirdiniz. O yüzden polis büyük bir tedbirsizlik yapmış aslında kendi hayatını tehlikeye atmıştır. Polisimiz eğitimsiz derken bahsettiğim bir noktada budur. Şüpheli araç nasıl takip edilir nasıl durdurulur nasıl ilgili kişi aşağı indirilir nasıl yaklaşılır hiç birini bilmiyorlar belki de o yüzden size karakol önünde öyle davrandılar. Suçtan doğan öfke...
Ben size bir kez daha geçmiş olsun diyorum ....
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Değerli üyeler ;
Fikri tartışmaları lütfen kişisel boyuta getirmeyiniz. Katılıp katılmamak atrıdır kişisel sataşma ayrıdır. Ulusal değerlere hakaret haricinde kimseyi hitam edip direk hakaretimsi konuşmayınız.
Bu ülkede kamuda çalışan herkes askerinden polisine hakiminden milletvekiline savcısından öğretmenine namusuyla çalışan kişilerin ödediği vergilerle maaşlarını alır. Maaşlarınıda annelerinin ak sütü gibi helal kazananlar olduğu gibi maalesef toplumda asalak olarak yaşayanlardan olanlarda vardır. Askeride vardır poliside... Burada önemli olan bir camiayı bir devlet görevlisini küçültmek değildir. İki yüzbin kişilik polis teşkilatında çürük elmalar vardı , vardır var olacak. Amaç bunları teşkilattan uzaklaştırarak polisimizin hak ettiği yeri almasını sağlamaktır. Rüşvetçi polisi kaba dayak atan polisi bilgisiz polisi savunarak polisliğe hizmet etmiş değil zarar vermiş oluruz.
Sayın cityman in örneğindeki polislerin kabalığını bir yana bırakırsak maalesef bilgisiz olmadıklarını kim söyleyebilir. Arabanın içindeki namuslu bir vatandaşmış ki şu an yaşıyorlar. Trafiği düzenlemekle görevli trafik polislerinin hata yapılması en muhtemel yerlerde saklanıp hata yapana ceza kesmek görevleri değildir. Maalesef bu onlara görev gibi veriliyor asıl görevleri hata yapılmasını önlemek... Rüşvet alan polisi savunmak hangimizin haddine 'maaşları yetmiyor ek gelir '' mantığı ile yaklaşmak polisi düzeltmek yolunda değil içinden çıkılmaz şekilde bozmaktan öteye bir işe yaramayacaktır.
Polisin görevi çok zordur. Kabul özellikle akşam vardiyalarında itle köpekle uğursuzla uğraşmak boğuşmak yıpratıcı stres dolu bir iştir. Ancak bunu yapıyorlar diye namuslu vatandaşlarada kötü davranmalarını mazur görmek hak değildir.
Dolayısı ile kamu görevlisi olan sade vatandaşın devlet olarak en somut gördüğü kişi olan polis vatandaşların vergilerinden doğan gelir ile maaşlarını alırlar ve bu maaşı kendi emekleri karşılığı kazananlar için aksüt gibi helaldir. Amma hak etmeyenede laf etmek gene o sade vatandaşın hakkıdır...
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
deniz02 rumuzlu üyeden alıntı
Hayirdir kavga mi ediyoruz, yoksa guzel guzel tartisiyormuyuz? :)
Polis teskilati veya baska bir kurulusun ne isler yaptigini bilmek icin, ilgili merkezlere gitmek gerekmez..
Bir vatandas olarak; olaylara genis acidan bakmanin bir mahsuru oldugunu da sanmiyorum, aksine dar acidan bakmanin sakincalari vardir!
Eger forumu bastan sona kadar okumus olsaydiniz , acindirma olup olmadigini gorecektiniz!
Baskiya gelince; iletinize donup bir daha bakarsaniz, ne yapmaya calistiginizi kendiniz de goreceksiniz! Hani ''Anlayana... Anlayana..'' diyorsunuz ya, iste ben de aynen diyorum; Anlayana... Nasil iyi mi?!
Sadece polislerin degil, tum devlet memurlarinin maasini biz veriyoruz.... Siz veriyorsunuz.... O veriyor...
Devlet = Millet , Millet = Devlet... Dikkat ederseniz siz de ayni seyi soyluyorsunuz.
Ayrica, buradaki herkes gibi, ben de fikirlerimi paylasma ozgurlugune sahibim oyle degil mi? Hic kimse gibi dusunmek zorunda degilim. Uzerine basa basa soyluyorum; gorevini kotuye kulllanan degil ki polis veya baska bir devlet memuru, babam da olsa ayni seyleri soylerim. Basbakan da olsa farketmez, yine soylerim...
Bu sitede Avukatlarin cogunlukta oldugu acikca goruluyor! Kendi meslektaslari, sikayet konusu oldugu vakit; sozu gecen meslektaslarinin hatali oldugu kanisina varinca, aslanlar gibi '' Evet , avukatiniz hatalidir veya gorevini ihmal etmis.'' diyerek, sikayet mercilerini dahi gosterebiliyorlar. Neden??
Tartismayi kisillestirmeye yeltendiginiz gibi, direktif verme cabaniza da bir anlam veremedim?! :o
Saygilarimla.
biz kimseye direktif vermiyoruz, verme gibi bir lüksümüzde yok. hiçbir suçluyu da savunmuyoruz, savunamayız da, her kim olursa olsun. kimsenin de tartışma özgürlüğünü kısıtlamaya çalışmıyoruz, herkes yazacağının yazıyor zaten. yaptığımız yanlış anlatıldığını düşündüğümüz şeyler karşısında savunma yapmak.
fazla da birşey söylemiyorum commodore1tr arkadaşımızın olayı özeltlemiş zaten.
saygılarla
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Polis, kanun adamıdır. Ona her zaman saygı göstermeli ve itaat etmelidir.
Polis, asker kadar disiplinli, hukukçu kadar hukuk adamı, bir anne kadar şefkatli olmalıdır. 1934
Herkesin polisi kendi vicdanıdır, fakat polis vicdanı olmayanların karşısındadır. 1929
M. Kemal Atatürk.
.......................................
Ne fazlasini istiyoruz, ne de eksigini...
Polis memuru ve gorevini hakkiyla yapan tum memurlariza saygimiz sonsuzdur. Aksini yapan olursa da, bizleri karsilarinda bulacaklarindan kuskulari olmasin!
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
[QUOTE=deniz02;92575]Polis, kanun adamıdır. Ona her zaman saygı göstermeli ve itaat etmelidir.
Polis, asker kadar disiplinli, hukukçu kadar hukuk adamı, bir anne kadar şefkatli olmalıdır. 1934
Herkesin polisi kendi vicdanıdır, fakat polis vicdanı olmayanların karşısındadır. 1929
M. Kemal Atatürk.
deniz02 ye aynen katılıyor, polislerimizi ve vatandaşlarımızı bu sözler uymaya davet ediyorum, müsaadenizle.
Tebrik ederim deniz02.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
burda polisleri savunanlar ya kendileri polis yada bu ulkede yasamiyorlar daha da iyimser olunursa istanbulda yasamiyorlar herhalde. istanbulda ki polisler (genelleme gibi algilamayin-) tum pislige bulasmis durumdalar ayrica polisin kanun adami falan oldugu yok 2007 turkiyesinin tartismasina ataturk sozlerini katarak bir yerede varamazsiniz . bugun benim gordugum polislerin cogu kanunlari zerre kadar bilmiyorlar kabalar kendilerinin memur oldugunu unutup toplumda ust seviye bir noktadaymis gibi yuruyolar onlara sorgu sual sormak imkansiz he olduda yanlislikla falan birin yakalarlarsada is hemen rusvete kayiyor rusvet zaten en buyuk problem taa kanuni donemindeki fuzulinin su kasidesinide okursak rusvetin o gunden bizi kemirdigini gorursunuz akabinde bugun farkli bir durum yoktur tabii polislere sorunca onlarin hepsi ak kasiktir onlar canlari pahasina bizim icin geceli gunduzlu calisirlar calisirlarda kimseyide zorla polis yapmiyorlar oda ayri bir konu!!!
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Tapuda Validen Rüşvet Aldılar!
Tebdili kıyafet tapu dairesine giden Antalya Valisi, kendisinden istenen rüşveti verdi. Tapuda 56 kişi gözaltında.
2007-03-21 10:52 Valiye 'Burada parasız iş yapılmaz' deyince...
Tebdili kıyafet gezen Antalya Valisi Yüksel'i tanımayan tapu dairesi memurları rüşvet istedi. Yapılan operasyonda 56 kişi gözaltına alındı.
Antalya'da aralarında üç tapu müdürü, 19 memur ile iş takipçisi ve siyasi parti temsilcilerinin bulunduğu toplam 56 kişi "rüşvet vermek ve almak" suçlarından gözaltına alındı. Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Tapu Müdürlükleri ile ilgili şikâyetlerin artması üzerine yaklaşık 7 ay önce tebdili kıyafetle Tapu Müdürlüğü'ne gitti. Yaptıracağı işlem karşılığında kendisinden istenen rüşveti vererek "Bu para niye alınıyor" diye soran Yüksel'e "Burada parasız iş yapılmaz. Paralar havuzda toplanır herkese dağıtılır" cevabı verildi.
GİZLİ KAMERAYLA BELGELENDİ
Durumu yerinde gören Vali Yüksel'in talimatıyla harekete geçen Cumhuriyet Savcısı Yusuf Hakkı Doğan soruşturma başlattı. İlk olarak validen rüşvet alan 3 memurun görev yerleri değiştirilirken müdürlük binasıtakip altına alınıp, 6 ay boyunca gizli kamerayla saniye saniye izlendi. Rüşvetin her anını belgeleyip 6 ay içinde tüm belgeleri toplayarak isimleri belirleyen polis , 53 değişik adrese gece saat 02.00 sıralarında aynı anda baskın düzenledi. 'Parsel' kod adlı operasyonla 1. Tapu Müdürü Turgut Güçlü, 2'nci Tapu Müdürlüğü'ne vekalet eden İrfan Oruç ve 3. Tapu Müdürü Ömer Ali Alptekin'in de aralarında bulunduğu 56 zanlı gözaltına alındı. Öte yandan, yapılan araştırmalarda tapu dairelerinde alındığı iddia edilen rüşvetin işlemler için sistematik hale getirildiği ve verilen rüşvetin en alt sınırının 60 YTL dolayında olduğu öne sürüldü.
Polisevi net
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Sn.ravunos;anladığım kadarıyla bir sorun yaşamış ve bunun sonucunda üzüntü içerisine girerek bir kurumu karalamaya çalışıyorsun yaşadığın problemi yazarsan siteyi takip edenler olarak bilgi dağarcımız nispetinde bu durumdan kurtulman için elimezden geleni yapacağımızdan kuşkun olmasın ama yaşanılan hiç bir sorunun cevabı kamu kurumlarını karalamakla çözüme kavuşmaz.
Saygılarımla...
Atatürk ve Türk Polisi
Polis, kanun adamıdır. Ona her zaman saygı göstermeli ve itaat etmelidir.
Polis, asker kadar disiplinli, hukukçu kadar hukuk adamı, bir anne kadar şefkatli olmalıdır. 1934
Herkesin polisi kendi vicdanıdır, fakat polis vicdanı olmayanların karşısındadır. 1929
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Sayın ravunos ;
Maşallahınız var. Kötü elbette var ama hiç ni iyi yok... Polise o kadar vurmuşsunuz ki helal olsun... Bizde biliyoruz bazı polislerin suç şebekesi çalıştığını amma bunu tüm camiaya mal edercesine konuşmak çok büyük ayıp ve hata...
Peki sizi ortaya alsak etrafınızı polislerle çevirsek önünüze taşları koysak ve tarihe geçen cümleyi sizin için kursak ... İlk taşı günahın yoksa sen at.... Ne yapardın ?
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
ravunos rumuzlu üyeden alıntı
burda polisleri savunanlar ya kendileri polis yada bu ulkede yasamiyorlar daha da iyimser olunursa istanbulda yasamiyorlar herhalde. istanbulda ki polisler (genelleme gibi algilamayin-) tum pislige bulasmis durumdalar ayrica polisin kanun adami falan oldugu yok 2007 turkiyesinin tartismasina ataturk sozlerini katarak bir yerede varamazsiniz . bugun benim gordugum polislerin cogu kanunlari zerre kadar bilmiyorlar kabalar kendilerinin memur oldugunu unutup toplumda ust seviye bir noktadaymis gibi yuruyolar onlara sorgu sual sormak imkansiz he olduda yanlislikla falan birin yakalarlarsada is hemen rusvete kayiyor rusvet zaten en buyuk problem taa kanuni donemindeki fuzulinin su kasidesinide okursak rusvetin o gunden bizi kemirdigini gorursunuz akabinde bugun farkli bir durum yoktur tabii polislere sorunca onlarin hepsi ak kasiktir onlar canlari pahasina bizim icin geceli gunduzlu calisirlar calisirlarda kimseyide zorla polis yapmiyorlar oda ayri bir konu!!!
sayın ravunos,
Güya "genelleme gibi algılanmasın" diye yazmışsınız ama gördüğüm kadarıyla algılanmayacak bir durum yok. Maşallah vermiş veriştirmişsiniz. Sizin yazınızı okuyan "bu polisler içinde hiç mi düzgün adam yok, hiç mi iyi şeyler yapmaya çalışan, görevine sadık polisler yok" diyesi geliyor. Rüşvet rüşvet diyorsunuz ama galiba polisten başka rüşvet alan başka bir kurum personeli yok. Ayrıca rüşvet alan kadar rüşvet verende suçludur bundan pek bahseden yok.
Polisten ağzı yananların gündeme getirdiği iki önemli konu var. Biri ve en önemlisi rüşvetçi polis, diğeri ise çevresinden gördüğü duyduğu suç işleyen veya suça karıştığı iddia edilen polisler. bunlar her ortama girer ve her yerde dile getirilir.
Ayrıca Polis dahi olsa hiç kimsenin suçluyu kayırma gibi bir niyeti yok. Kimsenin polisleri sütten çıkmış ak kaşık nitelemesini göremedim.
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Oncelıkle sızler genelleme yaptıgımı dusunsenız de ısıne saygılı durust bır polısın zaten yazdıklarımı dıkkate almaması gerekır lakın bu ulkede polıs teskılatının ıcının nasıl kemırıldıgını usulsuzlugun ve hukuksuzlugun ne boyutlara vardıgını gorsel ve yazılı basında alınan yargı kararlarında ve en acık olarak vatandastan aldıgınız ıntıba ıle anlayabılıyorsunuz bugun bu ulkede vatandasın polıse olan guvenı kalmamıstır. ıstanbulun her semtınde karakol yanlarında uyusturucu satılıyorsa en ıslek semtlerıne mafya coktuyse arabanızı ruhsatsız otoparkcılara ıade etmek zorunda kalıyorsanız bır cok kısının ruhsatında halıhazırda para duruyorsa vs vs vs vs bır teskılat manevı olarak cokmustur(( bana kımse polısın bunları gormedıgını bılmedıgını osylemesın sadece vew sadece goz yumuyorlar pekı ne karsılıgında ne amacla?)) tabıı kı bu benım gorusurum ama bol keseden atıp tutmadıgımı ogrenmek ısteyen buyursun ıstanbulda benımle gezıntıye cıksın .......dan ulasabılırsınız sımdı de sıze soruyorum bır karakolun yanıbasında uyusturu satılıyorsa o noktada tum karakol kullıyen mı mesuldur yoksa ıcınde kı bır kac curuk elmamı hespı bırbırnın pıslıklerını bılıyorlar ve hıc bır sey yapmasalar susarak bızlere kendıleırne zarar verıyolar ıstanbul dısına yorum katmıyorum ama balıkta bastan kokarmıs ...
ayrıca polısle kısısel bır sorunum yok sadece sokagın sesıne kulak verıyorum ve sokagıda her gun ızlıyorum ne oluyor bıtıyor goruyorum...
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Anlatımdaki doğruların çokluğu tüm teşkilatın aynı olduğu anlamına gelmez. Polisin durumunun içler acısı olduğunu kabul etmek ayrı bir şey düzeltmeye çalışacak önlemler ayrı hepsinei karalamak ayrı...
Poliste bu toplumun içinden çıkmış ve git gide eğitim düzeyini yükseltmeye çalışan bir kurumdur. Öncelikle yapılması gereken bir husus 'polis' in İstanbul u sürgün yeri görmesini engellemektir. Polisin özellikle trafik polisinin çok sıklıkla rüşvet aldığı doğrudur ancak unutmamak gerekirki rüşvet vermekte aynı derecede hoş olmayan etikten uzak ve suç olarak nitelenen bir davranış biçimidir. İkisi eşit olarak kötüdür. Veren olmazsa rüşvet alanda olamaz. Amma suç işleyip ufak bir rüşvetle sıyrılma mantığı aslında kokuşmuşluğun başlangıcı olduğunu kabul etmek işin doğrusu olacaktır. Unutulmamalıdır ki tarihte ilk kez Rüşvet Verilmiştir... Alma sonradan gelmiştir. Yani günahın büyüğü verendedir .
Polis in sosyal güvencesininde çok fazla olmadığı bende kuvvetli bir kanı. Çatışmada yaralanan bir polisin hastahane hastahane dolaştırıldığı o insanlık ayıbı görüntüler gözümün önünden gitmiyor. Gerekçede polisin sosyal güvence sistemi o hastahanede çalışmıyormuş... Ama polis o hastanenin güvenliğinden 24 saat sorumlu :) Sosyal güvencesi olmayan maddi ve manevi ezilen ve üzerine eğitimsizlik bindiğinde olacak olan doğal yozlaşmayı yaşadığımızı kabul etmek gerekir. Dolayısı ile asıl çözülmesi gereken bu olayın temelinde yatan olumsuzlukların kaldırılmasıdır. Almadan vermek ALLAH a mahsus ama devletimiz bunu kendine yorumladığında vermeden almak DEVLET e mahsus diyor işte sonra arapsaçı oluyor...
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Alıntı:
commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı
Anlatımdaki doğruların çokluğu tüm teşkilatın aynı olduğu anlamına gelmez. Polisin durumunun içler acısı olduğunu kabul etmek ayrı bir şey düzeltmeye çalışacak önlemler ayrı hepsinei karalamak ayrı...
Poliste bu toplumun içinden çıkmış ve git gide eğitim düzeyini yükseltmeye çalışan bir kurumdur. Öncelikle yapılması gereken bir husus 'polis' in İstanbul u sürgün yeri görmesini engellemektir. Polisin özellikle trafik polisinin çok sıklıkla rüşvet aldığı doğrudur ancak unutmamak gerekirki rüşvet vermekte aynı derecede hoş olmayan etikten uzak ve suç olarak nitelenen bir davranış biçimidir. İkisi eşit olarak kötüdür. Veren olmazsa rüşvet alanda olamaz. Amma suç işleyip ufak bir rüşvetle sıyrılma mantığı aslında kokuşmuşluğun başlangıcı olduğunu kabul etmek işin doğrusu olacaktır. Unutulmamalıdır ki tarihte ilk kez Rüşvet Verilmiştir... Alma sonradan gelmiştir. Yani günahın büyüğü verendedir .
Polis in sosyal güvencesininde çok fazla olmadığı bende kuvvetli bir kanı. Çatışmada yaralanan bir polisin hastahane hastahane dolaştırıldığı o insanlık ayıbı görüntüler gözümün önünden gitmiyor. Gerekçede polisin sosyal güvence sistemi o hastahanede çalışmıyormuş... Ama polis o hastanenin güvenliğinden 24 saat sorumlu :) Sosyal güvencesi olmayan maddi ve manevi ezilen ve üzerine eğitimsizlik bindiğinde olacak olan doğal yozlaşmayı yaşadığımızı kabul etmek gerekir. Dolayısı ile asıl çözülmesi gereken bu olayın temelinde yatan olumsuzlukların kaldırılmasıdır. Almadan vermek ALLAH a mahsus ama devletimiz bunu kendine yorumladığında vermeden almak DEVLET e mahsus diyor işte sonra arapsaçı oluyor...
sayin commodore1tr;
olayi sosyal boyutlari ile almaniz yapici olmaniz genellemelerden uzak kalmaniz hos ve bir o kadarda insani olsada bu is bu sekilde olmuyor sizin ki eski cag dusunurlerinin ozgurluk kavrmaini aciklarken kendi kolelerini dogal karsilayip bunu bir gereklilik olrak gormesinden ziyadedir oncelikle sunu belirtmeliyim ki kimseyi zorla polis yapmiyorlar polisin icinde bulundugu ekonomik ve sosyal buhran tum ulkenin memurlarini ve ozel statude calisan vatandaslarini da kapsamaktadir.polisin diger memurlardan farki ise belinde silah ve insanlarin ozgurluklerini hukuk cercevesinde kisitlamasindan ibarettir.ben olayi genis capli ve teskilati bir sekilde almaya calisirken siz rusvetin verenin gunahi oldugundan dem vurup bireylerin hatalarini koca kuruma dayandiramazsin diyorsunuz oncelikle dunyada rusvet vermenin suc olmadigi ulkeler oldugunu bu mevzuati arastirmanizi tavsiye ederim akabinde de henuz yeni ehliyet almis 18 yasinda toy bir delikanliyi rusvet vermeye iten etkeninde insanoglunun rusvet verme gudusunden cok karsisindakinin bunu almaya meyilli olmasindan kaynaklandigini dusunuyorum( AYRICA RUSVET VERILIYORSA POLISIN BUNU CEBINE ATMAMASI DIREK RUSVET ICINDE ISLEM BASLATMASI GREKIR) bunu fazla uzatmayacagim cunku sizin mantiginizla tavuk civciv tartismasinda sIKIsIR kaliriz.lakin amerikada bulunmus biri olrak ordaki insanlarinda rusvet vermeye meyilli oldugu ama polisin sayginligi geregi buna yeltenemedigini ve turkiyedeki polisin islemlerini yaparken ivedi ve kuralci olmayarak isini agirdan alarak karsisindakine sanki baska yollarin oldugunu ima gayretinide gormezsen gelmemenizi rica ediyorum. simdi benim onceki yazimdaki soruma gelince (sanirim dikkatiniZI cekmemis )istanbulun hemen hemen her semtinde karakol yanlarinda uyusturucu satiliyor peki burda sadece saticilardan rusvet alan polis mi yoksa tum karakol mu yoksa bu islemleri yasa disi olaylari gormezden gelen karakolun en yetkili amiri mi yoksa bu amiri oraya atiyan gerekli denetimi saglayamayan polis teskilatimi sucludur bir dusunun yada bizler bu kadar usulsuz ise imza atan polislerden bahsederken meslekten uzaklastirilan disiplin sorusturmasina ve akabinde yaptirima ugrayan polisler neden goremiyoruz evet ben hala ve hala iddia ediyorum ki tum teskilat bastan kokmustur. istanbulun bazi semtlerine girilememekte belli tampon suc bolgeleri olusturulmakta suclular bulunamamakta ve en onemlisi toplumun gundelik isleyisini sekteye ugraticak suclarinda ustu hatir rusvet adam kayirma gibi nedenlerle kapatilmaktadir. tum bunlarin sorumlusu ne doktorlar ne sen ne ben polislerdir.Bugun polis teskilati yeniceri teskilatindan daha beter daha vahim bir hal almistir ve degismesi yenilenmesi gerekmektedir . ve son kez bunlara sosyal mesajlar verecegibizi dikkate alarak buyrun gezelim istanbulda istegimi yineliyorum gezelimde gorelim....http://www.milliyet.com.tr/2007/03/24/son/sonsiy10.asp bu kucuk bir ornek
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Sn,ravunos bahsettiğiniz İSTANBUL'u ve teşkilatı iyi bilirim.Bildiklerinizi ve içinizi dökün ona göre bir değerlendirme yapalım.Saygılarımla.......
-
Re: Memleketimden Polis Manzaraları
Anlayabildigim kadari ile Sayin ravunos diyor ki, '' Kurunun yaninda yas da yanar...'' Bu da bir doga kanunumudur nedir, ister istemez boyle durumlarda her zaman hep boyle seyrededer olaylar veya dusunceler. Hal boyle iken, hergun polisimize iliskin bir cok olumsuz hatta sayamadigimiz kadar olaylar gelisince, gercekten de '' Bu teskilatin temelinde bir bozukluk mu var? Yoksa hergun artan nufus karsisinda her acidan yetersiz mi kaliyor? '' demekten alamiyor insan kendini...
Burada, 'Hukuki Bilgi' alma acisindan normal olarak vatandas siteye girip , hakli olduguna da inandigindan, yasamis oldugu olayi anlatarak kendince bir cozum yolu arama cabasi icine giriyor, akabinde de ulkemizde var olan gercekler ortaya cikiyor.
Simdi burada soyle bir tablo olusmus durumda: Vatandas polisten , polis vatandastan sikayetci!..
Karsikli suclamalarla bir yere varilamayacagini hepimiz biliyoruz, o halde ne yapmak lazim? Bence..
Vatandasin Polis memuru nasil olmalidir?
Polis memurunun vatandasi nasil olmalidir? ( ayrica, gorevi hakkinda diger olmasini istedigi kosullar vs.. )
Isteklerimizi madde madde olarak belirtmekte fayda var.
Saygilarimla.