5 gün göz hapsi

herkese selamlar
genel hatlarıyla olayı aktarmak istiyorum 2007 temmuz başında asteğmen olarak askerliğimi yaparken yüzbaşı rütbesinde olan bölük komutanım tarafından 5 gün göz hapsi ile cezalandırıldım. fakat sonra askeri ceza kanunundaki 171nci maddeden öğrendiğim kadarıyla yüzbaşı rütbesindeki bir bölük komutanının 5 gün göz hapsi verme yetkisi yok ve o tarihte kendisi tabur komutanlığına da vekalet etmiyordu.aralıkta terhis oldum.sorularım şunlar olacak:
1. benim şu durum itibarı ile ne yapmam lazım?
2. tabur komutanına yazacagım dilekçeden başka bir yol yok mu (yani dilekçem reddedilirse tüm yollar kapanıyo mu)?
3. bu durumda zamanaşımı süresi ne olur?
zaman ayırıp da bana yardımcı olmaya çalışan herkese şimdiden teşekkür ederim.
saygılar

Göz hapsi cezası ne için verildi?

5 gün göz hapsini eğitime hazırlıksız çıkmaktan aldım.Ama konuyla ilgisini pek anlayamadım, sonuçta konu bir yüzbaşının bu yetkiye sahip olup olmadığı değil mi?
İlgilendiğiniz için çok teşekkür ederim.

Yüzbaşı subaya 3 güne kadar göz hapsi cezası verebilir.Asteğmen de bir subaydır.

evet biliyorum yüzbaşı rütbesindeki bir bölük komutanı emrindeki bir subaya 3 güne kadar ceza verebilir ama bana 5 gün ceza verdi. Acaba şu anda benim yapabileceğim birşey var mı ben bunu bilmek istiyorum.

Şikayet edebilirsin.

şikayet edeceğim ama şikayetim reddedilirse yapabileceğim başka birşey var mı bunu bilmiyorum.
yani tabur komutanı bir şekilde bu şikayet dilekçemi geri çevirirse ne yapabilirim?

askeri yargıya başvurursun sonuç alamassan Avrupa insan hakları mahkemesine yüzbaşı hakkında tazminat açarsın bu ahimde bununla ilgili alınmış kararlar var,insan özgürlüğünü sadece bağımsız mahkemeler kısıtlar,senin yüzbaşın değil

şimdilik şikayet dilekçesi verip sonucunu beklemekten başka bir seçeneğim yok galiba
ilgilendiğiniz için teşekkür ederim.

arkadaşım senin dilekçeni resmi yollardan kabul etmeme hakkı hiçbir makama tanınmamıştır. eğer üst makamın dilekçeni kabul etmezse kendisi suç işlemiştir böylece sen de dilekçeni kabul etmeyen makamın bir üst makamına bir başka şikayet dilekçesiyle dilekçeni arz edersin bu makamlar sırasıyla gidebildiği kadar gider , sen sempatik kanalda takılıp kalırsan bir üst makamda takılıp kalır hakkın ama resmi kanalıtakip edersen hakkını araya bilirsin.

AİHM sinin vermiş oldugu ve T.C' nin Roma protokolüne imza atmış olması sebebiyle kabullendigi karara göre hapis cezası yalnızca Bagımsız mahkemeler tarafından verilebilir. Hiç bir Subay'ın Astına hapis cezası verebilme yetkısı yoktur. A.İ.H.M açılmış ve magdurun lehine sonuçlanmış kararlar mevcuttur. Saygılarımla. Ökkeş Kadri Baçkır. Emekli Assubay.

Alıntı:

---

galiyev rumuzlu üyeden alıntı

arkadaşım senin dilekçeni resmi yollardan kabul etmeme hakkı hiçbir makama tanınmamıştır. eğer üst makamın dilekçeni kabul etmezse kendisi suç işlemiştir böylece sen de dilekçeni kabul etmeyen makamın bir üst makamına bir başka şikayet dilekçesiyle dilekçeni arz edersin bu makamlar sırasıyla gidebildiği kadar gider , sen sempatik kanalda takılıp kalırsan bir üst makamda takılıp kalır hakkın ama resmi kanalıtakip edersen hakkını araya bilirsin.

---

Alıntı:

---

Ökkeş Kadri BAÇKIR rumuzlu üyeden alıntı

AİHM sinin vermiş oldugu ve T.C' nin Roma protokolüne imza atmış olması sebebiyle kabullendigi karara göre hapis cezası yalnızca Bagımsız mahkemeler tarafından verilebilir. Hiç bir Subay'ın Astına hapis cezası verebilme yetkısı yoktur. A.İ.H.M açılmış ve magdurun lehine sonuçlanmış kararlar mevcuttur. Saygılarımla. Ökkeş Kadri Baçkır. Emekli Assubay.

---

Bunun için İç Hukukun öngördüğü yolların tüketilmesi lazım ''Astsubay'' kardeş.

bir subay bir subaya hapis cezası verebilir. ama bu ilgili cetvelde belirtildiği gibi cezayı veren subayın rütbesiyle ilişkili olarak belli bir yetki çerçecevesinde olur. eğer tabur komutanlığına vekalet ediyorsa o makamın verebileceği ceza verme yetkisine sahip olur diye biliyorum ben. konu biraz dağılmış biraz toparlama gereği hissettim. benim bölük komutanım yüzbaşı rütbesindeydi ve o tarihte vekil değildi. ve bana 5 gün göz hapsi cezası verdi elimde cezayı verdiğine dair tebellüğ vergisi var. şu anda avukatlık yapan disiplin subaylığından emekli bir subaya bu konuyu danıştığımda aldığım cevabı aynen aktarıyorum "senin yapabileceğin tek birşey var, o da bir üst makama şikayet dilekçesi vermendir. ama bundan pek sonuç alacağını sanmam. tabur komutanı da bu dilekçe üzerine geçmiş tarihli bir yazıyla bu cezanın bilgisi dahilinde verildiğine dair bir belge hazırlayabilir. böyle birşey olursa sen bunun üzerine hiç birşey yapamazsın. bu tamamıyla tabur komutanı-bölük komutanı arasındaki sempati ile alakalı birşey olur. eğer tabur komutanı bölük komutanından memnun değilse o zaman bu dilekçeyle ilgili yasal işlem yapar." bu sözler üzerine benim kafamda soru işaretleri oluştu. herşey tabur komutanının inisiyatifine mi kalıyor yani? onun canı isterse mi yasal bir işlem yapılacak?

Alıntı:

---

Ökkeş Kadri BAÇKIR rumuzlu üyeden alıntı

AİHM sinin vermiş oldugu ve T.C' nin Roma protokolüne imza atmış olması sebebiyle kabullendigi karara göre hapis cezası yalnızca Bagımsız mahkemeler tarafından verilebilir. Hiç bir Subay'ın Astına hapis cezası verebilme yetkısı yoktur. A.İ.H.M açılmış ve magdurun lehine sonuçlanmış kararlar mevcuttur. Saygılarımla. Ökkeş Kadri Baçkır. Emekli Assubay.

---

Görseydik bu yöndeki bir kaç kararıda bizde anlasaydık.

Alıntı:

---

Tangör Evren rumuzlu üyeden alıntı

Görseydik bu yöndeki bir kaç kararıda bizde anlasaydık.

---

Başvuru no:29986/96
Vekil Av. Ali Üstündag -izmir barosu avukatlarından
Karar tarihi:22.12.2005
Kararı veren. AİHM
Karar gerekçesi AİHS nin 5/1 ihlali

tabur komutanının vermiş oldugu 21 günlük oda hapsine itiraz(Assubay Üçvş'un İtirazı)
karar. 2000 euro davacıya, 1500 euro masraf ödenmesine.
Karar oy birligiyle alınmış ve Fransızca olarak yayınlanmıştır. İsteyene -tamamını gönderebilirim-.

Alıntı:

---

yld19sm rumuzlu üyeden alıntı

Bunun için İç Hukukun öngördüğü yolların tüketilmesi lazım ''Astsubay'' kardeş.

---

AİHM kararları iç hukuku baglayıcıdır.
AHİM.: 29986/96 tarihli başvuruya 22.12.2005 tarihinde vermiş oldugu ve magdurun lehine sonuçlanan karar( Karar metnini tamamını gönderebiliriz.)

21.03.2008 tarihli bir yazınızda Astegmen olarak vede dogrusunu yazmışsınız. Çünki Türkçe Dil uyumu ve imla kuralları 3 sessizin bir araya gelmesini öngörmez. Bu sebeplede Asttegmen degil Astegmen olarak yazmışsınız. Bu kural Üsttegmen de Üstegmen Astbaşkanda Asbaşkan olarak karşınıza çıkar. Uygun olanda budur. Güzel Türkçemizin Devamı için uygulanan bu kurallar sebebi ilede bende Astsubay degilde Assubay olarak yazıyorum. Çünki Türkçemin kuralları onu gerektiriyor. Tamammı kardeş. Ökkeş Kadri BAÇKIR E. Assubay. Saygılarımla.

bence yapmanız gereken ilgili dökümanları toplayıp derhal dava açmanızdır ayrıca 171 nci maddenin değişiklik eklerine bakıp ceza yetkisini iyice araştırmanızı öngörürüm çünkü yüzbaşı beyfendiler az iş yaptıkları için pek hata yapmazlar

171nci maddeyi inceledim ve daha önce de dediğim gibi bölük komutanım o tarihte tabur komutanlığına vekalet etmiyordu asli görevini yapıyordu. hem tebellüğ belgesinde de bölük komutanı olarak imzası var. dilekçemi yazdım gönderdim şimdi oradan gelecek cevabı bekliyorum.

Alıntı:

---

Ökkeş Kadri BAÇKIR rumuzlu üyeden alıntı

AİHM kararları iç hukuku baglayıcıdır.
AHİM.: 29986/96 tarihli başvuruya 22.12.2005 tarihinde vermiş oldugu ve magdurun lehine sonuçlanan karar( Karar metnini tamamını gönderebiliriz.)

21.03.2008 tarihli bir yazınızda Astegmen olarak vede dogrusunu yazmışsınız. Çünki Türkçe Dil uyumu ve imla kuralları 3 sessizin bir araya gelmesini öngörmez. Bu sebeplede Asttegmen degil Astegmen olarak yazmışsınız. Bu kural Üsttegmen de Üstegmen Astbaşkanda Asbaşkan olarak karşınıza çıkar. Uygun olanda budur. Güzel Türkçemizin Devamı için uygulanan bu kurallar sebebi ilede bende Astsubay degilde Assubay olarak yazıyorum. Çünki Türkçemin kuralları onu gerektiriyor. Tamammı kardeş. Ökkeş Kadri BAÇKIR E. Assubay. Saygılarımla.

---

Bilmiyorum yardımcı olabildimmi? Eger yardımcı olabildiysek kendimizi mutlu addedecegiz. Saygılarımla

Alıntı:

---

Ökkeş Kadri BAÇKIR rumuzlu üyeden alıntı

Başvuru no:29986/96
Vekil Av. Ali Üstündag -izmir barosu avukatlarından
Karar tarihi:22.12.2005
Kararı veren. AİHM
Karar gerekçesi AİHS nin 5/1 ihlali

tabur komutanının vermiş oldugu 21 günlük oda hapsine itiraz(Assubay Üçvş'un İtirazı)
karar. 2000 euro davacıya, 1500 euro masraf ödenmesine.
Karar oy birligiyle alınmış ve Fransızca olarak yayınlanmıştır. İsteyene -tamamını gönderebilirim-.

---

Kararın metninin tamamını gerekiyorsa gönderebilirim. Saygılarımla.

öncelikle vakit ayırıp bu konuyla ilgilendiğiniz için çok teşekkür ederim. eğer mümkünse o kararın tamamını okumak isterim.

Alıntı:

---

Ökkeş Kadri BAÇKIR rumuzlu üyeden alıntı

21.03.2008 tarihli bir yazınızda Astegmen olarak vede dogrusunu yazmışsınız. Çünki Türkçe Dil uyumu ve imla kuralları 3 sessizin bir araya gelmesini öngörmez. Bu sebeplede Asttegmen degil Astegmen olarak yazmışsınız. Bu kural Üsttegmen de Üstegmen Astbaşkanda Asbaşkan olarak karşınıza çıkar. Uygun olanda budur. Güzel Türkçemizin Devamı için uygulanan bu kurallar sebebi ilede bende Astsubay degilde Assubay olarak yazıyorum. Çünki Türkçemin kuralları onu gerektiriyor. Tamammı kardeş. Ökkeş Kadri BAÇKIR E. Assubay. Saygılarımla.

---

Sayın Emekli ASTSUBAY Ökkeş Kadri Baçkır ;
Hukuksal bir soruyu imla sorunu durumuna sokmanız vede haklıymış gibi ahkam kesmenizi yadırgadım. AİHM ile ilgili yorumunuzu bir yana bırakırsak.
Türkçemizde ASSUBAY diye bir sözcük yoktur. Bu Türkçemizi bilmeyenlerin yaygın kullanışıdır ancak gerek imla kuralları gerekse yazım şeklinde kullanılmaz. DOĞRU yazılımı ASTUBAYDIR. ( Türk Dil Kurumuna bakarsanız açık net görürsünüz. )
Gene Türkçemizde ÜSTTEĞMEN ve ASTTEĞMEN diye bir sözcük yoktur. Bunu böyle kullanmak ve veya bundan dolayı Astsubay sözcüğünüde ''assubay'' olması gerektiğini iddia etmek tamamen Türkçe imla bilgisi yetersizliğinden doğan bir sonuçtur. Yani bilgisizlik eseridir. Türkçemizde genelde ''K''ünsüzünde görülen ancak nadiren de 'R' ve ''T'' ünsüzlerinde de görülen tipik bir ikizleşme kuralının uygulanması sonucudur bu . İki ''T'' den birisi sessiz düşmsi kuralının ikizleşme de uygulamasıdır ve tamamen Türk Dil kurumuna uygundur. Sözcükler aslında AST ve ÜST isimlerinin TEĞMEN ve SUBAY isimleriyle birleşmeleriyle ortaya çıkan birleşik isimden başka bir şey değildir. Ancak anladığım kadarıyla bu bir kompleks sorunu olarak ortaya çıkmış durumda sizde. Bilgi noksanlığı ile birleşince vahim bir hata ortaya çıkmış bulunuyor.
Dolayısıyla GÜZEL TÜRKÇEMİZDE bu sözcüklerin yazılışı ASTEĞMEN ÜSTEĞMEN VE ASTSUBAY dır. Bunun dışında iddada bulunmak boş laftır.
İkinci başkan olarak kullanılan Asbaşkan ise zaten dilimizde het asbaşkandır. Burada bir ast hiç bir zaman olmamıştır. a'sbaşkan yazılışının dilimize uygun halde yazılışıdır. Örneklemek çok hatalıdır.

AİHM kararını ise sonra inceleriz.

Alıntı:

---

commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı

Sayın Emekli ASTSUBAY Ökkeş Kadri Baçkır ;
Hukuksal bir soruyu imla sorunu durumuna sokmanız vede haklıymış gibi ahkam kesmenizi yadırgadım. AİHM ile ilgili yorumunuzu bir yana bırakırsak.
Türkçemizde ASSUBAY diye bir sözcük yoktur. Bu Türkçemizi bilmeyenlerin yaygın kullanışıdır ancak gerek imla kuralları gerekse yazım şeklinde kullanılmaz. DOĞRU yazılımı ASTUBAYDIR. ( Türk Dil Kurumuna bakarsanız açık net görürsünüz. )
Gene Türkçemizde ÜSTTEĞMEN ve ASTTEĞMEN diye bir sözcük yoktur. Bunu böyle kullanmak ve veya bundan dolayı Astsubay sözcüğünüde ''assubay'' olması gerektiğini iddia etmek tamamen Türkçe imla bilgisi yetersizliğinden doğan bir sonuçtur. Yani bilgisizlik eseridir. Türkçemizde genelde ''K''ünsüzünde görülen ancak nadiren de 'R' ve ''T'' ünsüzlerinde de görülen tipik bir ikizleşme kuralının uygulanması sonucudur bu . İki ''T'' den birisi sessiz düşmsi kuralının ikizleşme de uygulamasıdır ve tamamen Türk Dil kurumuna uygundur. Sözcükler aslında AST ve ÜST isimlerinin TEĞMEN ve SUBAY isimleriyle birleşmeleriyle ortaya çıkan birleşik isimden başka bir şey değildir. ile birleşince vahim bir hata ortaya çıkmış bulunuyorAncak anladığım kadarıyla bu bir kompleks sorunu olarak ortaya çıkmış durumda sizde. Bilgi noksanlığı .
Dolayısıyla GÜZEL TÜRKÇEMİZDE bu sözcüklerin yazılışı ASTEĞMEN ÜSTEĞMEN VE ASTSUBAY dır. Bunun dışında iddada bulunmak boş laftır.
İkinci başkan olarak kullanılan Asbaşkan ise zaten dilimizde het asbaşkandır. Burada bir ast hiç bir zaman olmamıştır. a'sbaşkan yazılışının dilimize uygun halde yazılışıdır. Örneklemek çok hatalıdır.

AİHM kararını ise sonra inceleriz.

---

01.04.2008 Tarihli yazımızla AİHM mahmekeme kararının tamamını size gönderdim. Umarım yayınlanır . Konunun açıklıga kavuşturulmasından sonra Assubay yazmamızdaki sebebin kompleksten degil bir takım gerçeklerden kaynaklandıgını, ve konu ile ilğili TDK ile olan yazışmalarımızı şahsınıza belgeleri ile gönderecegim. Saygılarımla.

Alıntı:

---

commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı

Sayın Emekli ASTSUBAY Ökkeş Kadri Baçkır ;
Hukuksal bir soruyu imla sorunu durumuna sokmanız vede haklıymış gibi ahkam kesmenizi yadırgadım. AİHM ile ilgili yorumunuzu bir yana bırakırsak.
Türkçemizde ASSUBAY diye bir sözcük yoktur. Bu Türkçemizi bilmeyenlerin yaygın kullanışıdır ancak gerek imla kuralları gerekse yazım şeklinde kullanılmaz. DOĞRU yazılımı ASTUBAYDIR. ( Türk Dil Kurumuna bakarsanız açık net görürsünüz. )
Gene Türkçemizde ÜSTTEĞMEN ve ASTTEĞMEN diye bir sözcük yoktur. Bunu böyle kullanmak ve veya bundan dolayı Astsubay sözcüğünüde ''assubay'' olması gerektiğini iddia etmek tamamen Türkçe imla bilgisi yetersizliğinden doğan bir sonuçtur. Yani bilgisizlik eseridir. Türkçemizde genelde ''K''ünsüzünde görülen ancak nadiren de 'R' ve ''T'' ünsüzlerinde de görülen tipik bir ikizleşme kuralının uygulanması sonucudur bu . İki ''T'' den birisi sessiz düşmsi kuralının ikizleşme de uygulamasıdır ve tamamen Türk Dil kurumuna uygundur. Sözcükler aslında AST ve ÜST isimlerinin TEĞMEN ve SUBAY isimleriyle birleşmeleriyle ortaya çıkan birleşik isimden başka bir şey değildir. Ancak anladığım kadarıyla bu bir kompleks sorunu olarak ortaya çıkmış durumda sizde. Bilgi noksanlığı ile birleşince vahim bir hata ortaya çıkmış bulunuyor.
Dolayısıyla GÜZEL TÜRKÇEMİZDE bu sözcüklerin yazılışı ASTEĞMEN ÜSTEĞMEN VE ASTSUBAY dır. Bunun dışında iddada bulunmak boş laftır.
İkinci başkan olarak kullanılan Asbaşkan ise zaten dilimizde het asbaşkandır. Burada bir ast hiç bir zaman olmamıştır. a'sbaşkan yazılışının dilimize uygun halde yazılışıdır. Örneklemek çok hatalıdır.

AİHM kararını ise sonra inceleriz.

---

-Beyefendi, Öncelikle, Hukuksal bir soruyu diye başlayıp, ahkam kesme ile devam edip meseleyi komplekse dayandırarak bitirmenizi ve meselenin aslı olan AİHM kararını sonra inceleriz cümlenizi çok yadırgadıgımı öncelikle belirtmek isterim zatı alinize.
-Seviyeli kişilerin seviyeli tartışmalarla buluştugu ve sanal alemde saygın bir yeri olan HUKUKİ NET sitemizde konu magduru olan kişileri bilgilendirmek, devam edegelen haksız, mesnetsiz ceza uygulamalarının AİHM tarafından verilmiş olan kararları duyurarak bir nebzede olsa yardımcı olabilme gayretlerimizi bu tarz girişimlerle ayrı platformlara taşıma isteginizin nedenini anlayabilmiş degilim. Buradaki amaçlarımızdan bir digeride TÜRK HUKUK'unun daha fazla zedelenmemesi sebebiyledir. Çünki iyi bilinmelidirki AİHM ye taşınan her karar ve uygulama TÜRKİYE CUMHURİYETİ'ni maddi ve manevi külfet altında bırakmaktadır.
-Ahkam kesme tabiri gibi bir düşüncemiz asla olmamıştır olamazda. Çünki Ahkam kelimesinin manasını ve içerigini gayet iyi biliriz. Mensubu ve Emeklisi oldugum T.S.K da Ahkam kesme müessesi ve olgusu kesinlikle oluşmamıştır. Askerlik meslegi ahkam kesmekle degil icraatları ile ayakta durur. Temel felsefede odur.
-Şahsım adına kullandıgınız kompleks kelimesi ise karmaşıklıgın bir ifadesidir. Pisikolojide ; bilinçsiz olarak kişinin ruhsal yaşantısını etkileyen düşünce karışıklıklarına kompleks denir ifadesi ile tanımlanmaktadır. Taşıdıgım üniforma ile her zaman gurur ve onur duydum, Tüm SUBAYLAR ve ASSUBAYLAR gibi Vatan savunması için her türlü fedakarlıgı göze alarak terimizi ve kanımızı akıttık. Bunlarla onurlandık, gururlandık vede asla daha fazlasını hakediyoruz diyerek Devlet'imizden şikayetçi olmadık. Milletimizin övgüsü övünç kaynagımız ve madalyamız oldu. Assubay çavuş'lukla başlayarak Assubay Kd.bçvş'lukla noktaladıgım meslek hayatımda bana Milletimin ve Devletimin verdigi ünvan gurur kaynagım oldu. Çünki bizler bilirizki ÇANAKKALE GEÇİLMEZ'i tarihe altın harflerle nakşeden Yahya Çavuş'um benim isim dedemdir. Şunu unutmayalımki Vatana hizmet taşınan rütbe ve makamla ölçülemez. Seyit onbaşımı unutmayalım, Düşman gemilerini 215 okkalık toplarla bi başına nasıl bogazın derinliklerine gönderdigini unutmayalım.
-Ayrı bir zaman ve zeminde T.D.K ile yaptıgımız yazışmaları ve aldıgımız cevapları zamanınız olursa açıklayabiliriz. Neden ASTSUBAY degilde ASSUBAY.
-Hoşça aklın. Saygılarımla.

Ökkeş Kadri BAÇKIR
E.Hava ASSUBAY Kd.Bçvş.
UÇAK SİLAH TEK.

Konu zaten başlıktan kopmuş gitmiş.İzninizle ben de bir soru sormak istiyorum.
Askeri kimlik kartınızda nasıl yazıyor?Assubay mı?Astsubay mı?

Sayın Ökkeş Kadri BAÇKIR ;
AİHM kararını sonra inceleriz derken ne kararı nede AİHM 'ni küçümsedim. Ben sadece sonra bakarız derken bu yazımın sadece ve sadece AST AS ile ilgili olduğunun açıkça bilinmesi için yazdım.
TDK ile ilgili yazışmaları biliyorum yakından takip ediyorum. Ancak sizde çok iyi biliyorsunuz ki hali hazırdaki kullanım ASTSUBAYDIR. Dolayısı ile değiştirilirse ki bence olmaması gerekir başka imla sorunlarını beraberinde getirir uygulamayı kullanmak zorunluluğumuzdur. Çocuklarınıza Astsubay değilim assubayım mı diyorsunuz ? Ya sınavda bu soru çıkarda onlar bu yüzden hata yaparsa ?
Kompleks sözüm sizi kırmış anladığım kadarıyla özür dilerim sizi kırdımsa kimseyi kırmak istemem hele hele böylesine ufak ve derinliğinde bilgi olacak tartışmada.

Öncelikle Sayın Ökkeş Kadri BAÇKIR abimizin yazdıklarını ahkam kesme ve kompleks olarak değerlendiren COMMODORE1tr yi kınıyorum.

Assubay camiasının sonradan Astsubay olduğunu hatırlatırken sizin saydığınız o ikizleşmeler,düşmelerin keyfe keder olduğunu,hiç bir zamanda assubaya astsubay diye hitap edilmediğini sadece yazışmada kalan bir hitap olduğunu da hatırlatırım.

siz AİHM le ilgili kararı sonraya bırakmayın, önce onu inceleyin, çünkü hukuksa konu öncelik onda.bırakın assubay konusunu büyüklerimiz değerlendirsinler.
Merak etmeyin onun mücadelesinide en iyi şekilde yapacak donanımda tahmin edemeyeceğiniz kadar çok Assubay mevcuttur.

ANKARA14 kardeşim

aslında sorunuzun cevabı kolay ama hala cevap verilmemiş.
2 cevap var.
1. yzb.atğm.ne 3 günden fazla göz ve oda hapsi veremez.Ama vermiş.DEnekki yetki aşımı var.Konunun muhatabı AYİM(Askeri yüksek idare mahkemesi) olup Cezanın yok hükmünde sayılması için dava açılacaktı.Sonuç kesin cezanın yok sayılması şeklinde çıkar.

2. Sayın Ökkeş Kadri BAÇKIR abimizin bahsettiği ve içtihat olan AİHM kararına göre ''hiç bir amir astslarına Özgürlüğü kısıtlayan ceza veremeyeceğine'' değerlendirmesinide değerlendirerek AİHM' e tazminat davası da açılabilir. Bununda bahsedilen karar gereği tazminata hükmedilmesi ile sonuçlanacağı kesindir.

şimdi önemli olan bahse konu ceza olayının tarihidir.bunu değerlendirip süresi içinde ise davaların açılması gerekir.


saygılarımla.

Dostum aldıgın ceza ürküttüğün kurbağaya değmez neden bu kadar dert ediyorsun yerinde olsam yüzbaşı ile uğraşmazdım. Emin ol sonuçlarının nereye varacağını benden iyi bilemessin. 5 gün oda hapsi göz acıp kapayınca kadar geçer bunu mu dert ediyorsun.

Hayırdır End0

nedir bir yzb.dan seni bu kadar korkutan.
adammı öldürdünde hapis cezasını kabul edeceksin.Hukuki forumda hukuksuzluğu önermek nasıl bir duygu? hoş olmasa gerek.Yazık.

Alıntı:

---

End0 rumuzlu üyeden alıntı

Dostum aldıgın ceza ürküttüğün kurbağaya değmez neden bu kadar dert ediyorsun yerinde olsam yüzbaşı ile uğraşmazdım. Emin ol sonuçlarının nereye varacağını benden iyi bilemessin. 5 gün oda hapsi göz acıp kapayınca kadar geçer bunu mu dert ediyorsun.

---

-Sayın Endo rumuzlu beyefendi,
Hukuki bir hatanın, haksızlıgın tartışılması aşamasındaki tavsiyelerinizi yadırgadıgımı belirtmek isterim. Mesleginizin telekominikasyon oldugunu belirtmişsiniz. Konunuz ile ilgili bir arıza size iletildiginde bırak öyle kalsın, arıza devam etsinmi diyorsunuz. Göstemiş oldugunuz yol ve yöntemin sosyal yaşamın hiç bir kademesinde geçerlilik ve başarı kazanacagını zannetmiyorum. Bir Avukat veyahutta bir diş hekimi olsaidiniz size gelen kişilere git neyapalım cezanı çek, dişiniz agrıyorsa bu acıya katlanınmı derdiniz. Bu örneklemeleri çogaltmak mümkündür. Şunu unutmayalımki bir memlekette namuslular namussuzlar kadar cesaretli degilse o memleketin kurtulma ümidi yoktur.(İ. İNÖNÜ)
-Saygılarımla
Ökkeş Kadri BAÇKIR
E. ASSUBAY

Alıntı:

---

thk rumuzlu üyeden alıntı

Hayırdır End0

nedir bir yzb.dan seni bu kadar korkutan.
adammı öldürdünde hapis cezasını kabul edeceksin.Hukuki forumda hukuksuzluğu önermek nasıl bir duygu? hoş olmasa gerek.Yazık.

---

ADALET HER DAİM YERİNİ BULSAYDI KURT İNİNDEN ÇIKMAZDI!
Belki yeniden düşünmeni sağlar.

Alıntı:

---

End0 rumuzlu üyeden alıntı

ADALET HER DAİM YERİNİ BULSAYDI KURT İNİNDEN ÇIKMAZDI!
Belki yeniden düşünmeni sağlar.

---

- Sayın Endo rumuzlu beyefendi,
- Türk tarihine sembol olmuş, Ergenekon çıkışında Atalarımıza yol göstermiş, Türkiye Cumhuriyetinin ilk kagıt paralarına M. K. ATATÜRK tarafından özellikle bagımsızlıgın simgesi olarak bastırılmış Kurt Adalet adına ininden çıkıyorsa bizler neden inlerimizde yapılan haksızlık ve adaletsizliklere boyun egerek bekliyelim. Unutmayalımki cesaret ve atılganlık olmayan hiç bir dava başarıya ulaşamaz.

Ökkeş Kadri BAÇKIR
E.HAVA ASSUBAY

Alıntı:

---

thk rumuzlu üyeden alıntı

Öncelikle Sayın Ökkeş Kadri BAÇKIR abimizin yazdıklarını ahkam kesme ve kompleks olarak değerlendiren COMMODORE1tr yi kınıyorum.

Assubay camiasının sonradan Astsubay olduğunu hatırlatırken sizin saydığınız o ikizleşmeler,düşmelerin keyfe keder olduğunu,hiç bir zamanda assubaya astsubay diye hitap edilmediğini sadece yazışmada kalan bir hitap olduğunu da hatırlatırım.

siz AİHM le ilgili kararı sonraya bırakmayın, önce onu inceleyin, çünkü hukuksa konu öncelik onda.bırakın assubay konusunu büyüklerimiz değerlendirsinler.
Merak etmeyin onun mücadelesinide en iyi şekilde yapacak donanımda tahmin edemeyeceğiniz kadar çok Assubay mevcuttur.
saygılarımla.

---

Kınamak iyi bir şeydir. Bir hakkın kullanılmasıdır. Kınayınız. İyi yapıyorsunuz. Ama kınarken bari yazdıklarınızda kendi kendinizle çelişkiye düşmeyiniz.
'' sadece yazışmada kalan'' dediğinize göre burada yazı yazdığınızın farkında değilsiniz demekki. Burada pandomim oynamıyoruz. YAZI YAZIYORUZ. Sadece yazışmalarda dediğinize ve yazıştığınıza göre hiç değilse kendi dediğinize uyunuz. Gerisinide boş verin zaten Bu tarzınız anlatıyor yeteri kadar sizi bana..
Sizin mantığınızdan hareket ederek '' mücadelesinide en iyi şekilde yapacak donanımda tahmin edemeyeceğiniz kadar çok Assubay '' büyüklerimizden rica edelimde araya YANLIŞ VE YALNIZ ıda sıkıştırıversinler. Çünkü sizden anlaşılan önemli olan ''ağız'' buradan hareketle halkımızın %98 inin bu iki sözcüğü YANLIZ ve YALNIŞ olarak söylediğini düşünürsek ve hatta yazışmalarda bile ( Ki size göre de astsubay yazılıyor.) ezici bir çoğunluk bu şekilde yazdığı göz önünde tutulursa öncelikle bunların ASTSUBAY sözcüğünden önce değiştirmemiz gerekir diye düşünüyorum. Siz bir büyük astsubaylara iletiverin...
Gene belirttiğiniz ''sizin saydığınız o ikizleşmeler,düşmelerin keyfe keder olduğunu'' cümlesinden de sizin '' imla kurallarını '' keyfe keder olarak kabul ettiğinizi görüyoruz.
TDK --İKİZLEŞME :Bazı sözlerin iç seslerinde türlü sebeplerle aynı ünsüzün iki defa söylenmesi, ikizleşme: döşek > döşşek, ışık > ışşık vb.
TDK -- DÜŞME : Kaynaşma sırasında ekte veya kelimede bulunan ünsüzlerin birinin düşmesi: Alçak-cık > alçacık.
İmla kılavuzunda ise Ünsüz düşmesi ( Konumuz ünsüz düşmesi olduğundan sadece bunu alıyorum yoksa imla kurallarında orta hece düşmesi, ses düşmesi, ünlü düşmeside vardır. Gerçi bunlarda keyfe kederdir ama olsun ...) :
'' Arapçadan dilimize girmiş olan ve sonunda ikiz ünsüz bulunan kelimelerin yalın durumunda ünsüzlerden biri düşer (ünsüz tekleşir): hak (< hakk), his (< hiss), ret (< redd), zan (< zann), zem (< zemm). Bu tür kelimelere ünlüyle başlayan bir ek geldiğinde düşen ünsüz ortaya çıkar: hak, hakka; his, hissimiz; ret, reddi; zan, zannımca; zem, zemmi.'' ( İşte bu yüzden Üstteğmen değil üsteğmen astteğmen değil asteğmen Gene bu SAYEDE Assubay değil ASTSUBAY)
Kısacası Türk dile sizin bu ''keyfe keder'' saydığınız kurallar bütünü içerisinde yol almaktadır. Bu bağlamda ''assubay'' ın keyfe keder olduğu görülmektedir kolayca...

Kaldıki ASTSUBAY mı ASSUBAY mı tartışmasını yapmaya tam yetkli kişilerin Astsubaylar olmadığını düşünüyorum. Eğitimlerin bu yönde almış yıllarını bu konulara vermiş TÜRKOLOG lar dururken Hayırdır inşallah ????
AİHM kararının yorumunu ise yapacağım merak buyurmayınız.Gerçi benim yorumuma hiç bir ihtiyaç yok ama ...

- Sayın commodore1tr rumuzlu beyefendi,
Şunu gayet iyibiliyorumki, ""5 gün göz hapsi"" başlıgıyla başlatılan ve mevzunun dışına taşan gidişattan ne ben nede sizler memnun degilsinizdir.
Ben daha fazlasını bilirim tarzındaki yazışmalar sosyal toplumda ragbet görmez, kaybolur gider. Bu platform asla bir bilgi yarışması degil bilakis bilgi paylaşımının ön plana çıkarıldıgı nezih bir ortamdır. Ben öyle düşünüyorum. Profilinizde mesleginizi Özel olarak açıklamışsınız. Yazışmalarınızdada bunu belli ediyor ve özel bir insan statüsünde yazıyorsunuz. Saygı duyarız.
- Ancak şunu belirtmek isterimki Türkçemizdeki bir hatayı araştırmak, incelemek için İllada Türkolog olmaya gerek yoktur. Mutlaka Devlet kademesi içerisinde bu konunun ele alınacagı ve karara baglanacagı merciler vardır. Türkiye Cumhuriyeti'nde bu kurumunda yetkilisi T.D.K dur. Bir vatandaş olarakta bizlerin bir takım görüş ve düşüncelerimizi o makamlara aktarmamız dogal hakkımız olsa gerek. Bugün TV kanallarında yaşamında hiç futbol oynamamış kişilerin futbol konusunda yorum yaptıklarını ve dünyanın en önemli futbolcularını, teknik direktörlerini eleştirdiklerini sıkca görürüz. Yine ilkokul tahsilli bir fabrikatörün ekonomi dersi verdigini ve zaman zamanda hükümetin ekonomi politikalarını yöneten prof. ünvanlı bürokratlarını eleştirdigini sıkca görürüz. Toplumun ve Devletimin her kademesini, her ünitesini eleştiren kendini gazeteci olarak tanımlıyan, tahsillerinin ne oldugu dahi belli olmayan (Gerçek gazetecileri mutlaka ayrı degerlendirir ve saygı duyarız) kişilerin gördükleri egitim ve tahsilin dışında AHKAM kesmelerini nasıl degerlendirmemiz gerekir. Sokakta ekmek parası ve okul harçlıgını kazanmak için gazete satan çocugada gazeteci denildigini unutmasak gerek.
- ASTSUBAY'mı ASSUBAY' mı mevzuuna gelince yazdıklarınızın bir bölümüne katılıyorum. Ama bu Emeklisi ve Muazzafıyla 200 bin den ziyade koskoca bir camianın görüş, düşünce ve fikir yapısındaki sentezle oluşan ve T.D.K. ile hala devam eden yazışmaların sadece Türkologların işi oldugu şeklindeki şartlı öngörünüzün alil bir önyargıdan oluştugu kanaatini taşımaktayım. Bizler bilgi ve birikimlerimizi her platformda, bizlere tanınanan imkanlar ölçüsünde paylaşarak toplumun düşünce yapısına pozitif katkılarda bulunmamız ve böylece üzerimize düşen aydın, bilgili ve seviyeli toplum oluşturmadaki vatandaşlık görevini yerine getirmiş olmanın verdigi huzur ile yaşama devam etmemizin gerekliligine inanıyoruz.
- Çagın geregi olan üst teknoloji ve muasır medeniyet seviyesini Ulu Önder M. K. ATATÜRK'ün direktifleri dogrultusunda yakalamaya çalışan Devlet kademeleri içerisinde T.S.Kuvvetlerinin çok ayrı ve müstesna bir yeri vardır. Bu sebeple Türk Silahlı Kuvvetleri Muazzaf kadrolarını oluştururken uhdesine aldıgı Subay ve Assubay adayı ögrencilerini bilgi ve becerilerinin yanında fiziki yapıları ve aile özgeçmişlerindeki krıterleri degerlendirerek Dünya orduları içerisindeki saygın yapısının devamlılıgını saglar. Bu nedenle T.S.K. bünyesinde Assubay Meslek Yüksek Okulları oluşturulmuştur. Bu okullara giriş şartları arasındaki kurallardan birincisi en az lise ve dengi okul mezunu olmak, Ö.S.S. den belirli bir puan almak ve tam teşekküllü Askeri Hastahaneden saglık raporu ile mümkündür. Yani sadece bilgi ve beceri degil fiziki yeterlilik söz konusudur. Bu ögrenciler 24 ay ve 24 saat esasına dayalı bir egitimden sonra başarılı olurlarsa Assubay nasbedilirler. 24 ay ve 24 saat esasına ve yaz tatili olmamaksızın yapılan bir egitim ve ögretimin sivil egitimin neresine tekabül ettigini varın siz düşünün.
- Zatı alinize şunu belirtmek isterim. Assubay T.S.K. lerini oluşturan iki muaazzaf sınıftan biridir ve tamamı Yüksek okul mezunudur. Ayrıca %60'ı üniversite mezunu ve bu %60'ında %40'ı lisans ve lisans üstü egitim yapmışlardır. Hukuk egitimi alanlar çogunlukta olmakla beraber Fen bilimleri, siyasal bilgiler, ekonomi, filoloji ve benim gibi Edebiyat egitimi almış arkadaşlarımız çogunluktadır. Bu kadar geniş yelpazeye yayılmış Egitim alanların kendi hak ve hukukunu aramada göstermiş oldukları gayretin saygı ile karşılanılması gerekliligine inanıyorum. Bugün Devlet'in en yüksek ünvanlı memuru olan Başbakanlık Müsteşarının bir E. Assubay oldugunu unutmayalım. Kısır döngü içerisinde kalmak hiç birimize hiç bir şey kazandırmaz kanaatini taşıyorum. Sizlere yapılan bir haksızlıgada aynı yaklaşım içerisinde olacagımızı asla unutmayınız. Çünki bizler iyi bilirizki toplumun herhangi bir kesimine yapılan haksızlıga top yekün karşı koymak diger kesimlere uygulanacak haksızlıkların idamesini önleyecektir.

Saygılarımla
Ökkeş Kadri BAÇKIR
E.ASSUBAY Uçak Silah Tek.

(Meslegim Uçak Silah"" Tüm güdümlü ve güdümsüz patlayıcılar"" olamakla beraber uygun gördügümüz her konuda ve her platformda yazışmaya hazırım.)

Alıntı:

---

Ökkeş Kadri BAÇKIR rumuzlu üyeden alıntı

-
...
- ASTSUBAY'mı ASSUBAY' mı mevzuuna gelince...

---

?????
Hangisi doğru?Neyi tartışıyoruz?
TDK na göre Türkiye'de 1 tane bile assubay yoktur.
Gene TSK da assubay meslek okulları yoktur,astsubay meslek okulları vardır.Bu okullardan mezun olanlar da assubay değil astsubay olurlar.
Daha önce sormuştum cevap alamadım.Askeri kimlik kartınızda assubay mı yazıyor?

Sayın Kırcalı,
Kimlik kartımda ASTSUBAY yazıyor. Zaten ASSUBAY vede doğrusu yazılmış olsaidi bu yazışmalara gerek kalmazdı. Yetki bende olsa Dogrusunu yani ASSUBAY olarak yazardım. Zaman zaman tıp ve hukuk dünyasında yapılan yanlış uygulamalara şahit olmuşuzdur. Kanser olmadıgı halde kanser, kanser oldugu halde saglam teşhisi konulmuş, hiç bir suç işlemedigi halde hukukun yanlış yönlendirilmesi nedeniyle mahkum edilmiş insanlarla sıkça karşılaşırız yaşamda. Doktorum kansersin dedi kabullenmem gerek, Yargıç suçlusun dedi yatmam gerek, T.D.K. böyle uygun görmüş ne yapalım dememizmi gerekir. Medeniyetin geregi olan hak arama müessesesini askıya almak, hak arayanları engellemek çagın geregi olmasa gerek. Ayrıca Erkek oldugu halde Nufus kagıdına yanlışlıkla bayan, bayan oldugu halde bay yazılanlar ne yapalım nufus memuru böyle yazmış diyerek kabullenmelerimi gerekir. Bir hukukcu olsaydınız bu konunun düzeltilmesi için size baş vuruda bulunan müvekkilinize yapılacak bir şey yok nufus memuru öyle yazmışmı derdiniz.
Bahsi geçen okullar ASTSUBAY MESLEK OKULU degil, ASTSUBAY MESLEK YÜKSEK OKULLARI dır.

Saygılarımla
Ökkeş Kadri BAÇKIR
E.Hv. ASSUBAY

Comodor1tr kardeşim
kusura bakma,ingilizcem zayıf nick ini yanlış yazmış olabilirim.

Bize o kadar dil kuralı dersi vereceğine
benim gibi cahilleride düşünerek Nickini türkçe yapsan daha iyi olmazmıydı.:)

ben senin gibi bilgisayar klavyesi ile büyümedim.kırk küsur yaşta bunları yazbiliyorsak elimizi öpmen lazım.Bana harf hatalarını anlatıp Assubay camiası ile dalga geçen tarz yazını sana iade ediyorum.

Yıllar önce Astsubay kelimesinin Assubay olarak T.D.K.geçtiğini ve hala kısaltmasınında Asb.olmasına rağmen T.S.K da Astsb.olarak kısaltmanın kullanıldığını hatırlatıyorum.

sizin bilginiz çok bu konularda.Kusura bakmayında bir de şu Asbaşkan neden Astbaşkan olamıyor?Yani hangi harf ikizleşmiş,kim düşmüş,kim şişmiş.Açıklarsanız sevinirim.

AİHM kararı konusunuda da sizin yorumunuza ihtiyaç yok,dert etmeyin.Boş işler bunlar.

Diğer konularda Sayın BAÇKIRIN son yazısını repeat after me.
Saygılarımla,Takipteyim.

Hem Vah vah hem maşallah ;
Maşallah kısmı İngilizcenize... Yazınızın başında İngilizcenizin zayıf olduğunu belirtirken sonunda birden gelişme olmuş bu sitenin yan etkisi olsa gerek... Her ne kadar anlamsız olmuşsada önemli değil İngilizce ingilizcedir. Sizden sonra tekramamız için sizin bir şey söylemeniz gerekir. Bu her dilde böyledir bu konu içinde TDK ya başvurmayın sakın....
Vah vah kısmı ise sinir sisteminize 40 lı yaşlardakiler commodore yi bilir hem de en iyi onlar bilir....
Commodore 64 koduyla bilgisayar dünyamıza giren ilk ışık olma özelliğini taşır. Bunu sivil asker 40 lı yaşlar bilir ...
Commodore Kurmay Albay ( Zorunlu hallerde Albay) rütbesinde bir üst subayın kumanda ettiği gemilerdir. TSK da onca sene görev yapan subay Astsubay bunu bilir bilmelidir.... Hele kırklı yaşlardaysa sular seller gibi bilmelidir...
Sizi bilmem ama ben Orgeneral Ethem Ruhi Ayan dan bu yana Hava Kuvvetlerini az buçuk bilirim. Turgut Eşiz paşa dahil... Bandırmadan Erhaç'a... Merak buyurmayınız. Çok önemli bir husus karşınızdakini tanımadan bilmeden kim olursanız olun '' SEN'' hitabını kullanmayın. Unutmayın karşınızdaki bulunduğunuz camiayı sizden çok daha iyi bilen ve orada olanları fiilen tanıyan birileri olabilir. Kaldıki o daklavye ile büyümeyip sonradan öğrendi ise eller karışabilir. Gırtlak dokuz boğumdur sekiz yutkunun bir söyleyin benden size tavsiye...
As başkan ast başkanı anlamadıysanız o kadar açıklama karşısında sizin için yapabileceğim bir şey yoktur.
Astsubay camiasıyla dalga geçtiğim tek satırı gösterirseniz burada herkesin içerisinde ben eşeğim diye yazacağım... Ama gösteremezseniz... Ne olacak ??? Astsubay büyüklerimiz yazısı bana ait değildir bulacağınız oysa şimdiden söyleyeyim çok dikkatli okuyun...

comodor kardeş

Bak senin comodore için sözlükte ne yazıyor.
1. komodor; yat kulubü reisi, başkan/kaptan/tuğamirâl.
2. tuğamiral. ticari gemi filosu. kaptanı. komodor. yelken kulübü başkanı.
3. tuğamiral.

yani senin kurmay albay bak tuğgeneral olmuş.
Bunları biliyormuşsunda,bazı paşalarıda biliyormuşsun falan filan.aman ne büyük bilgiler.diğer bilgilerinde böyle yazık.Hr asker olan askerliğin her branşını bilecek diye bir şey yok.Bizim doğa üstü olduğumuzu mu sandın.
Comodore 64 ü 40 lı yaşlar bilirmiş. biliyoruzda (40'sız yaşlardakiler ne olacak.)olanlar sadece oyun oynuyordu. Ama bunun Türkçe ile alakası ne.O kadar dil kuralını biliyorsunda ne diye türkçe bir nickin yok.

Astbaşkan işini de bir şişir,düşür,ikizlet hatta üçüzlette anlayalım hayrına.Yada işine gelmeyince yine dersin anlamadıysanız yapacağım bir şey yok.Anlat da.

eşek konusuna girmeyeyim sen nasıl olsa söylemişsin.Ay pardon sen değildi.Gırtlaktada 9 boğum vardı 8 ini yutkunup birini söylecektim.Unuttum.Aynı zamanda da çokta korktum bu sözden.Ama birden hatırladım Demirden korksak trene binmeyiz be kardeş.

Neyse gördüğün gibi yazarak bazı duyguları anlatabilme şansı yok.Doayısıyla çok basit ayrıntılarla çok farklı düşündüğümüz gibi bir sonuç çıkıyor.Halbuki yan yana yada birebir görüşmelerde çok rahat analaşılabilme durumu burada yazının bazı duyguları hissettirememesi nedeniyle zıtlaşmaya götürüyor.Belli birikimi,kültürü,hayat tecrübesi olan insanların da karşı kutuplarda ki görüntüsü hoş olmuyor kanaatindeyim.

Ayrıca Hukuki net gibi belli bir değeri olan siteyede yakışmıyor.
Sonuç bu konu burda dostça bitirilmiştir.(tabi eleştirilere cevap hakkınız baki)

Bence önemli olanın,başlığa uygun astsubayların(TSK personelinin tamamı) aldığı oda hapsi cezasının AİHM de 2005 yılında astsubay lehine karara bağlanması karşısında 2008 yılında hala 14 gün,14 gün oda hapsi şeklinde devam etmesinin hukuki durumunun ne olduğu,ne olması gerektiği konusunu masaya yatırılması daha iyi olur.
saygılarımla.

Sayın THK ;
Size son kez yazıyorum çünkü ne yazsak boşuna çünkü anlaşamıyoruz. Bende bu durumda asla bir tartışma gören aradaki farkı anlamayabilit durumuna düşüyorum ki bunu istemem. Son kez anlayabilmen umuduyla nafile bir umutta olsa yazıyorum....
Madem ASTSUBAYSIN sözlüğe oraya buraya bakacağına bir denizci ASTSUBAY arkadaşını arayıpta sorsaydın commodore neymiş... Gerçi dözlükte yazanıda anlayamamışsın . Bir satır arayla Tuğamirali tuğ general yaptın ya işte senin tüm konulardaki ciddiyetinin göstergesidir bu iki satır ...

Alıntı:

---

3. tuğamiral. yani senin kurmay albay bak tuğgeneral olmuş.

---

Yani pes.... ASTSUBAY kardeş Deniz Kuvvetlerinde General yoktur eşidi AMİRAL vardır. Umarım geçirdiğin bunca sene sonra öğrenirsin. Gerçi kendinin ASSUBAY olduğunu savunan birisinin bunu algılaması zor ama neyse...Sizin doğa üstü olduğunuzu filan sanmıyorum sıradan olun yeter. ORTALAMA BİLGİ...
Sakın ha sakın Türkçe konusunda benle oyun oynamaya kalkmayın. Türkçe yi sizi bin kere katlayacak kadar iyi bilirim. Söz oyunlarına filan girişmeyin. Ummadığınız bir duvara tostlarsınız. Kinayenizdeli eşek i aynen iade ederim. Siz benimle bu konuda aşık atacak düzeyde değilsiniz. Ne eğitim ne öğrenim ne de bilgi olarak... Kibarlığımdan dolayı bilgisizliğinizi görmezden geldim ama yeter kendinize gelin haddinizi bilin.
ASSTSUBAY ASTSUBAY olarak kalacaktır. Çünkü Türk Dili bu kuralı benimsemiştir. sizin saçmalamanız olan ( Bilerek pas geçmiştim.)

Alıntı:

---

hala kısaltmasınında Asb.olmasına rağmen T.S.K da Astsb.olarak kısaltmanın kullanıldığını hatırlatıyorum.

---

Sizcüğündeki hala tamamen yanlıştır. Kısaltma ASB dir. Bunu anlamıyor olmanız eğitiminizden kaynaklanıyor olabilir.
A Ast ın kısaltılmışıdır. ATGM- Asteğmen karşılığıdır örneğin...
SB. Subayın kısaltılmışıdır. ASB yazdınız mı bu ASTSUBAY olur. Bunun neresi tarafınızdan anlaşılamamaktadır ????
Türkçemizde sonu aynı harflerle biten sözcüklerin düşmesi kuralı vardır. Bundan dolayı AST TEĞMEN ve ÜST TEĞMEN yazılımlarında t nin teki düşer ve Astteğmen Üsteğmen olur... ASTSUBAY da ise bu yoktur. AST ve SUBAY isimleri birleşmiştir. T yi düşürmek cehalettir. ASSUBAY Türk diline uymamaktadır. Uygulanan imla kuralları gereği çift ''S'' yan yana gelemez bileşik sözcüklerde o zaman otomatikman ASUBAY olacaktır ki hiç bir şekle uymaz. Bunu anlamak bu kadar mı zor ? Tabiiki burada kendime göre düşündüğüm için kolay ANLAŞILIR geliyor ZEKA düzeyi işin işine girince bilemem tabiiki... Doğal olarak ASTSUBAY ASTSUBAY olarak kalacaktır... Zaten yıllardır da böyledir.... Böylede kalacaktır.
Çok net anlatmama rağmen tarafınızdan anlaşılamadığını gördüğümden şahsınıza özel anlatım yapıyorum.... AST BAŞKAN diye bir sözcük YOKTUR dolayısıyla birleşik sözcük olarakta ASTBAŞKAN OLAMAZ. ASbaşkan vardır ve oda aynen okunduğu gibi yazılmaktadır. Kendi kendinize ASTBAŞKAN ASBAŞKAN oldu diye yumurtladığınızdan anlayamıyorsunuz bir türlü. Kağıt oyunlarında birliye AS derler ya bu odur sadece o yani asbaşkan İkinci başkan anlamındadır. Bir başkanın altındaki ast bir başkan ı ifade etmez. Bunu anlamakta da mı zorlanıyorsunuz ? Vah li vah...
Türk Deniz Kuvvetlerinde Tuğ Amiral olan bir komodor olmadığı gibi ( ALBAY KURMAY ALBAY DIR) tüm TSK da bir tane assubay yoktur ama bir çok değerli ASTSUBAY vardır. Bu konuşmalarınızla onlarıda zan altında bırakmayınız. En azından diğer üyeler için. Çünkü ben sizin tanıdığınızdan çok daha fazla ASTSUBAY tanırım tüm TSK da... Ama bilmeyenler karıştırabilir...
Dil ve kullanım konusunda size bol bol okumanızı tavsiye edeceğim belki bir yararı olur. Hali hazır konumunuzla anca benim yiğenimle belki baş edebilirsiniz ki o da üç dil bildiğinden gene sizi alt eder. Ben Türkçeye takla attırırım aynı sözcüğü 100 kere söylerim anlamazsınız onun için benle Türkçe konusunda atışmayın. En azından karşınızda ki kim onu bilin ona göre asgari SAYGIYI gösterin tıpkı benim size gösterdiğim gibi...
Genede son paragarafınızdaki sizden beklenmeyen yaklaşımınıza saygıdan dolayı üzerinize daha fazla gelmiyorum. Ama sizde üzerinize getirmeyin konunuzda kalın. Bu kadar bilgili iki ASTSUBAY ın sadace bu foruma kilitlenmesi ayrıca düşündürücüdür... Hele bunu bir aşın sonra görüşür tanışırız eminim ki en az on kişi ortak tanıdığımız çıkacaktır... Sakın ASTSUBAY ları sevmediğimi düşünmeyin çoğunu severim. Dürüst insanlardır. Değer bilir değer verilir kişilerdir. Ancak bazılarını her meslekte her yerde olduğu gibi yoldan çıktığı bilinen bir gerçektir. Tıpkı bazı subayları komutanları gibi...
Konumuza gelirsek AİHM sinin kararının satıraralarını iyi okumak İTALYA İNGİLTERE HOLLANDA kararlarıyla karşılaştırdıktan sonra karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kald ki örnek bir karar da ABD den çıkmıştır onada bakılmalı diyorum. Bu kadar ilgili olduğunuza göre bu ülkelerle ilgili kararlarıda bildiğinizi kabul ederek gerçekçi değerlendirmenizi bekliyorum.