 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 2007/510
K: 2007/1989
T: 15.2.2007
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı, davalının kızı G.'nin 2000, 2001 eğitim öğretim döneminde 8. sınıf öğrencisi olarak okullarında öğrenim gördüğünü, davalının 2.008.800.000.- TL öğrenim bedelini ödemediğini ileri sürerek alacağının tahsili için başlattığı İcra takibine vaki itirazın iptaline ve % 40 İcra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, kızı G'nin davacıya ait okulda öğrenim gördüğünün doğru olduğunu, ancak kendisi matbaacılık işi ile ilgilendiği için okula ait birtakım matbaa işlerini yapmak üzere anlaştıklarını, işleri yaparak davacıya teslim ettiğini, karşılıklı alacaklarını takas ettiklerini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalının yaptığı işle ilgili 111.150.000.- TL bedelli faturanın davacı defterlerine işlenmiş olması nedeniyle bu miktarın mahsubu ile bakiye 1.893.650.000.- TL için itirazın iptaline, takibin devamına, fazla talebin reddine, % 40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava, özel okul öğrenim ücreti karşılığı düzenlenen faturanın ödenmemesinden doğan itirazın iptaline ilişkindir. Davalı tarafından imzalanan 08.09.2000 tarihli öğrenci kayıt ve başvuru formu başlıklı belgede öğrenim giderinin vadesinde ödenmediği takdirde her ay için % 12 gecikme faizi ile birlikte ödeneceğinin kabul edildiği yazılıdır. Davacı başlattığı İcra takibinde 2.008.800.000.- TL asıl alacak ile alacağının takip tarihinden itibaren aylık % 12 gecikme faizi ile birlikte tahsilini istemiş, davalı ise İcra takibine itirazında borcun fer' ileri ile birlikte tamamına itiraz ettiğini bildirmiştir. Mahkemece belirlenen ve hüküm altına alınan alacağın tahsili için itirazın iptaline karar verilmiş olmakla takip tarihinden itibaren asıl alacağa aylık % 12 faiz yürütülmesi doğrultusunda karar verilmiş olmaktadır.
4822 Sayılı Kanunla değişik 4077 Sayılı Kanunun "Sözleşmedeki Haksız Şartlar" başlığını taşıyan 6. maddesinde "Satıcı veya sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır. Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir.
Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir.
Sözleşmenin bütün olarak değerlendirilmesinden, standart sözleşme olduğu sonucuna varılırsa, bu sözleşmedeki bir şartın belirli unsurlarının veya münferit bir hükmünün müzakere edilmiş olması, sözleşmenin kalan kısmına bu maddenin uygulanmasını engellemez" hükümleri düzenlenmiştir.
Somut olayda, öğrenci başvuru ve kayıt formunun alt kısmında yazılı "Velinin yazılı beyanı" başlıklı kısımdaki şartların davacı tarafından düzenlenen ve standart nitelikte bir metin olduğu anlaşılmaktadır. Taksitlerin, vadesinde ödenmediği takdirde her ay için % 12 gecikme faizi ödeneceğine dair şartın müzakere edilerek karşılıklı mutabakatla hüküm altına alındığına ilişkin bir delilin varlığı iddia ve ispat edilememiştir. Bu nedenle açıklanan şartın davalı tüketici açısından bağlayıcılığı yoktur. Mahkemece belirlenen alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve asaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte yazılı nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 15.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.