 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 2003/15-298
K: 2003/305
T: 16.04.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki "itirazın iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Zeytinburnu Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 20.12.2001 gün ve 2001/617 E- 1114 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 27.11.2002 gün ve 2002/3885-5572 sayılı ilamı ile; (...1-Temyiz ilamında belirtilen gerektirici nedenlere göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tashihi karar istemlerinin reddi gerekmiştir.
2-Yapılan iş kaiorifer,su ve gaz tesisatıdır.Delil tespiti sonucu dosyaya giren 11.2.2001 günlü Üner Poroy imzalı bilirkişi raporuna göre kalorifer tesisat borulan döşeme kaplamasının altından,su boruları ise sıva altından geçirilmiş, duvar ve banyoda ıslaklıklar, badana da bozulmalar görülmüştür.Bu halin malzeme ve işçilik kalitesinden ileri geldiği görüşüne yer verilmiştir.Bu tespit zamanaşımı süresinde ve ayıplar ortaya çıkmasını müteakip yapılmış ise işin gizli ayıplanna ait olmakla tespit zaptının tebliği süresinde ihbar sayılarak mahallinde teknik bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılıp işin bedeli bakımından B.K.360 madde hükümlerince nasıl bir uygulama yapılacağı hususu üzerinde durulmadan yazılı şekilde davanın kabulü doğru olmamıştır.
Bu nedenle davalının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir." "Yukarıda 2.bentde açıklanan sebeplerle Dairenin 09.05.2002 günlü ve 2002/1072 E. 2443 K. sayılı onama kararının kısmen kaldırılarak usul ve yasaya aykın bulunan mahkeme karannın davalı yararına bozulmasına...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme karannın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemenin, davanın kabulüne dair verdiği karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Özel Daire'ce yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş, mahkemece önceki kararda direniimiştir.
1-Hüküm davalı yaranna bozulduktan sonra davaa vekilinin "bozmaya diyeceğimiz yoktur" şeklindeki beyanı karşısında mahkemenin önceki kararda direnmesinin usulen mümkün olup olmadığı hususu görüşme sırasında ön sorun olarak incelenip, değerlendirilmiştir.
Bir hakkı ortadan kaldıran, değiştiren işlemler yönünden taraflann beyanının açık olması gerekir. Davacı vekilinin "Bozmaya diyeceğimiz yoktur" seklindeki beyanı bozmayı takdire bırakma anlamındadır. Bu durumda hakimin önceki kararda direnmesinin usulen doğru olduğuna oybirliğiyle karar verilmiş ve işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
2-İşin esasına gelince;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kuruiu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme karar; bozulmalıdır.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 16.04.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.