 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 2002/4-73
K: 2002/69
T: 13.2.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ ( Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Üyelerine Baskı Yaptığı Gerekçesiyle Davacı Hakkında Yapılan Haber )
- YAYIN YOLUYLA KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ ( Sit Alanı İlan Edilen Bölgelerle İlgili KTVKK'ya Baskı Yaptığı İddia Edilen Müsteşar )
- KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KURULUNA BASKI YAPMA İDDİASI (Basın Yoluyla Kişilik Haklarına Saldırı İddiasıyla Manevi Tazminat Talebi)
743/m.49
DAVA : Taraflar arasındaki "manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 31 Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 9.5.2000 gün ve 1999/444- 2000/302 sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 30.11.2000 gün ve 2000/7697-10891 sayılı ilamı ile; ( ...Davacı 21.10.1998 günlü Cumhuriyet Gazetesinde üçüncü sayfada SİT Alanları ve Koruma Kurulları hakkında tam sayfa yapılan haberle bu kurulların çalışmalarını, hukuka aykırı uygulaması ve yasa dışı kişilerle ilişkilerine yer verildiğini bu sayfadaki haberlerin devamı ve yorumu niteliğindeki Vaziyet adlı köşede İsterim Talan başlıklı yazı ile de kişilik haklarına saldırıldığını, davacının adına Korkmaz Yiğit ve Alaattin Çakıcı gibi kişilerle birlikte aynı yazılarda yer verilip, bazı çıkar çevrelerini korumak için görevini kötüye kullandığı ve koruma kurulu kararlarına müdahale ettiğinin yazıldığını belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar ise yayının hukuka ve görünürdeki gerçeğe uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemişlerdir.
Dava konusu yayınlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, SİT alanlarının bazı çevrelerinin baskısı ile imara açıldığı, Kültür Tabiat Varlıkları Koruma kurullarının görevlerini yapamadığı, yasal olmayan kişilerin de yer aldığı bazı örnekler sunulmak suretiyle anlatılmış, II nolu Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu ( KTVKK ) üyesi Behruz Çinicinin açıklamalarına yer verilip, bu kurulca Küçükçekmece Gölü ve Sazlıdere Barajı'nı kapsayan su havzasının doğal sit alanı olarak belirlenmesine ilişkin kararın Kültür Bakanlığına gönderilmesine rağmen geri çevrildiği, kurul başkan ve üyelerine bazı çevrelerce baskı yapıldığı, bu kararın Bakanlıktan sorulup, Bakanlık görevlisi Müsteşar Yardımcısı davacı ile KTVK Kurulu Genel müdürü Kemal Soyerin Ankaradan İstanbula gelerek SİT kararının gönderilmemesini istedikleri belirtilmiştir.
İsterim Talan başlıklı yazıda ise bu olay hakkında içinde davacının da bulunduğu Kültür Bakanlığı üst düzey görevlilerinin Ankaradan İstanbula gelerek kurul üyelerine baskı yaptığı ve kurul müdürünün geri adım atmayınca görevden alındığı yazılmıştır.
KTVK Kurulu üyelerinin aldıkları kararlar nedeniyle sık sık baskı gördükleri, görev yapmalarının zor olduğu pek çok kez basın, oda ve kuruluşlar ile bizzat kurul üyeleri tarafından dile getirilmiş, bu hususda pek çok kez benzer yayınlar yapılmıştır. Anılan kurulların gerek çıkar çevreleri gerekse siyasi çevrelerden baskı gördükleri ve sık sık görevden alındıkları da bir gerçektir. İstanbul 2 nolu KTVK Kurulunun 10.1.1995 günlü Küçükçekmece Gölü ve Sazlıdere Barajının doğal SİT alanı olarak tescil edilmesine ilişkin kararının halen yürürlüğe konulamaması, derecelendirme çalışmalarının sürmesi, kurul üyelerinin bu hususdaki açıklamaları Kültür Bakanlığı müsteşar Yardımcısı olan davacının Ankaradan İstanbula KTVKK Genel Müdürü ile gidip, bu kurulun çalışmalarında ve toplantısında bizzat hazır bulunmaları, 14.5.1998 günlü bu toplantıda alınan kararlar, adı geçen kurul başkan ve üyelerinin sık sık görevden alınmaları ve dava konusu yayınlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde yayının görünürdeki gerçeğe uygun olduğu ve eleştiri sınırları içinde kaldığının kabulü gerekir. Bu durumda hukuka aykırılık unsurunun oluşmadığından manevi tazminat isteminin reddi gerekirken davanın kabulü yönünde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.... )gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 13.2.2002 gününde, oybirliği ile karar verildi.