 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E:2002/2-567
K: 2002/547
T: 26.06.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
· ÖZET: Yapılan soruşturma ve toplana delilerle davanın davalıyı dövmesine karşılık davada davacıya deyyus, pezenk diye hakaret ettiği, bu durumda tarafların eşit kusurlu oldukları anlaşılmaktadır.
Bu halde taraflar arasında müşterek hayatı temelinde sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek derecede geçimsizlik mevcut ve sabittir. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamak kanunen mümkün değildir.
Taraflar arasındaki "boşanma" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ödemiş Asliye 1.Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 04.06.2001 gün ve 1998/336 E- 2001/371 K.sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 23.10.2001 gün ve 2001/10975-14475 sayılı ilamı ile; (...Davacının babasının evliliğe müdahale ettiği kanıtlanmamıştır.
Yapılan soruşturma, toplanan delillerle davacının davalıyı dövmesine karşın davalının da davacıya deyyus, pezevenk diye hakaret ettiği, bu durumda tarafların eşit kusurlu oldukları anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasında müşterek hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 26.06.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.