 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E : 2001/8-70
K : 2001/16
T : 31.01.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ELATMANIN ÖNLENMESİ
- ZİLYETLİK
- GÖREV
Taraflar arasındaki "Batmanın önlenmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sultanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabul-kısmen reddine dair verilen 6.4.1999 gün ve 1997/183- 1999/98 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 8.6.2000 gün ve 2000/4574-4910 sayılı ilamı ile; (...Davaa, uyuşmazlık konusu taşınmaza davalının elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, dilekçedeki açıklamalara göre, tapusuz taşınmaza davacının M.K.nun 894-897.maddelerinden kaynaklanan zilyedliğine davalının elatmasının önlenmesi isteğine ilişkindir. Taşınmaz tapusuz bulunduğuna göre 4/12/1998 gün 4/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davacının mülkiyet hakkı tescil kararının kesinleşmesi ile doğar. Bu durumda davanın M.K.nun 618.maddesinden kaynaklanan mülkiyet davası olarak kabulü doğru değildir. Zira davacı zilyetliğe dayanmıştır. Zilyetlik süresi ve diğer koşulların oluştuğunun kabulü halinde dahi ortada dava konusu taşınmaz mülkiyetinin kütük dışı kazanılması söz konusu olacaktır. Bu durumda da taşınmaz mülkiyetinin kütük dışı, somu: olayımızda olduğu gibi olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı yoluyla kazanılması halinde, henüz tescil yapılmadan önce vuku bulan haksız bir ihlale karşı davacının müdahalenin meni davası ile birlikte tescil davası da açması gerekmektedir.
Müdahalenin meni davasında davacı ilk önce dava konusu şey üzerindeki mülkiyet hakkını ispat etmelidir. Bu konuda menkullerde M.K.nun 898/1.maddesindeki zilyetliğe dayanan, gayrimenkullerde ise MK.nun 905.maddesindeki tapu sicilindeki kayda dayanan karineden yararlanabilir.
Davacının nizalı taşınmazla ilgili tescil davası açtığı ileri sürülmediğine ve iddia edilmediğine ve mülkiyet hakkı tapu sicilindeki kayda dayanılarak ispat edilmediğine göre davacının talebi MK.nun 618/2.maddesine dayanan meni müdahale davası niteliğinde olmayıp MK.nun 896.maddesine dayanan davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki fiili hakimiyetine yöneltilen ihlalin mahkeme kararı ile ortadan kaldırılması (tecavüzün refi) talebini taşıyan zilyetliğin korunması mahiyetindeki zilyetlik davasıdır. Hal böyle olunca görev hususunun gözönünde tutulması gerekir. HUMK.nun 8/II-3.maddesi hükmüne göre taşınmaz malın zilyedliğin korunması ile ilgili davalara Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılır. Bu kural münhasır bir görev kuralıdır. Maddede yer alan "yalnız zilyetliğin korunması davaları" ile MK.nun 895 ve 896.maddelerinde düzenlenen zilyetliğin gasp ve tecavüzünden doğan davalar amaçlanmıştır. (HGK. 30/4/1983 T. 1980/8-3351 E., 1983/679 K.) Taraflarca ileri sürülmese bile mahkemece doğrudan doğruya gözönünde tutulur. Açıklanan hüküm karşısında HUMK.nun 7.maddesinin son fıkrası hükmününde tatbik kabiliyeti bulunmamaktadır. Davalının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davalı
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar; Özel dairece bozulmuş isede dava, tapu dışı satın almaya dayalı hakkın korunmasına dayanmaktadır. Bu tür davalarda, çekişmeli taşınmazın dava tarihinde değeri esas alınmak suretiyle Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olacağı göz önünde tutularak mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yerel mahkemenin direnme kararı yerindedir ne varki işin esasına ilişkin temyiz itirazları Özel daire tarafından incelenmediğinden dosya dairesine gönderilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun bulunduğundan isin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 8.Hukuk Dairesine gönderilmesine 31.01.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.