 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E:2001/21-359
K:2001/361
T:11.04.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki "takibe itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin İş Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 12.7.2000 gün ve 1999/909 E. 2000/467 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesi'nin 31.10.2000 gün ve 7130-7415 sayılı ilamiyle; (....Davada, Mersin Sigorta Müdürlüğünün prim alacağından dolayı düzenlenen ödeme emrinin iptali ve takibin durdurulması istenmiştir.
Silifke Belediye Başkanlığının prim borçlarından dolayı, söz konusu Belediye Başkanlığının davacı V... Bankasının K... Şubesi nezdinde mevduat alacakları için ilgili Banka Şubesine 15.11.1999 gün ve 92374 sayılı haciz bildirisi gönderilmiş ve aynı tarih itibariyle faks çekmek suretiyle tebliğ yapılmıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanununun 1. maddesinde; Kazai merciler, genel katma bütçeli daireler, belediyeler, köy hükmi şahsiyetleri , Barolar ve Noterler tarafından yapılacak bilcümle tebligat bu kanun hükümleri dairesinde Posta,Telgraf ve Telefon İşletmesi veya memur vasıtasıyla yapılır hükmü öngörülmüş, memur vasıtasıyla tebligatın yapılması usul ve şartları aynı kanunun 2. maddesinde, tebligat esasları ise 8. maddede belirtilmiştir.
7201 sayılı Yasanın ilgili maddelerinde faks çekmek suretiyle tebligat yapılacağı hakkında herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.
Olayda tebligatın Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılması gerekir. Faks çekmek suretiyle yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu kabul edilemez.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme karan bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 11.4.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.