Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E : 2001/1-160
K : 2001/210
T : 28.02.2001

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
  • MENİ MÜDAHALE
  • ECRİMİSİL - TAHLİYE
  • VAKIF TAŞINMAZLAR
  • ÖNCEKİ KİRACIYA ÖNCELİK HAKKI VERİLMESİ
  • ANAYASA MAHKEMESİNCE YASANIN İPTALİ İPTAL KARARININ GERİYE YÜRÜMEMESİ
 
Taraflar arasındaki "müdahalenin meni, tahliye, ecrimisil alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Fatih Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 7/12/1999 gün ve 1999/575-853 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 22/6/2000 gün ve 2000/7872-8413 sayılı ilamı ile; (...Vakıf taşınmazlara ilişkin kira sözleşmelerine son vermek amacıyla Tabii Afetlerden Zarar Gören Taşınmazların Afet Öncesi Kiracılarına Kiracılık Hakkı Tanınması ve Devam etmekte Olan Kira Sözleşmelerinin Sona Erdirilmesi ile ilgili olarak 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanuna Ek Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair 4331 sayılı Kanun 23.1.1998 tarihinde kabul edilip 27.1.1998 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe konulmuştur.
Söz konusu kanunun 2.maddesiyle 6570 sayılı gayrimenkul kiraları hakkındaki kanuna eklenen geçici 6.maddenin birinci fıkrasında "Vakıflar Genel Müdürlüğünün mazbut ve mülhak vakıflara ait gayrimenkullere ilişkin kira sözleşmeleri bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren üç ay sonra sona erer"hükmü getirilmek suretiyle mevcut kira sözleşmelerine son verilmiştir. Bu açık hükümden anlaşılacağı üzere kira sözleşmelerinin belirtilen tarihte sona ermesi hiç bir taraf işlemine veya her hangi bir koşula bağlı tutulmamıştır. Esasen kanun koyucunun amacı devam eden kira sözleşmelerini ortadan kaldırmak,taraf!arın anlaşmaları halinde yeni kira sözleşmelerinin yapılmasını sağlamaktan ibarettir.
Maddenin daha sonraki fıkralarında ise yeniden yapılacak kira sözleşmelerinin nasıl yapılması gerektiği ve yapılma süreleri açıklanmış ayrıca kanun gereği kira sözleşmeleri son bulan kiracılara idarece önerilen koşulları ve kira bedelini kabul ettikleri takdirde yeni kira sözleşmeleri yapmaları için öncelik hakkı tanınmış, öngörülen koşularda ve sürede yeni kira sözleşmesi yapmayan kiracıların da ne şekilde tahliye edilecekleri hükme bağlanmıştır.
O halde,geçici 6.maddenin birinci fıkrası hükmüyle kira sözleşmeleri son bulan kiracıların,sonra gelen fıkralarda belirtilen sürede ve koşullarda yeni kira sözleşmeleri yapmamaları halinde haksız elatan (Fuzuli şagil) durumuna düşeceklerinde kuşku yoktur. Daha açık bir anlatımla 4331 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği 27.1.1998 tarihinden itibaren üç ay içerisinde Vakıflar Genel Müdürlüğü veya mütevellilerince raiç yada emsal bedellere uygun olarak yeni kira bedeli ve koşulları tesbit edilip kendilerine tebliğ edilmesine karşın üç ayı takip eden otuz gün içerisinde kira sözleşmesi yapmayan eski kiracıların önceki kira sözleşmelerine dayanarak hak iddia edemiyecekleri açıktır.
Ne varki,433l sayılı kanun Anayasa Mahkemesinin 20.5.1998 tarih 1998/10 esas 1998/18 karar sayılı ilamı ile iptal edilmiş; aynı zamanda iptal kararının resmi gazetede yayınlanacağı güne kadar (1998/3-2 karar sayısı ile) yürürlüğünün durdurulmasına karar verilmiş; bu karar 20.5.1998 iptal kararı ise 12.12.1998 tarihli resmi gazetede yayımlanarak infaz edilebilir hale gelmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki,iptal edilen kanuna göre oluşan kazanılmış hakların korunması; buna bağlı olarak hukuka ve devlete güvenin sağlanması,hukuk devletinin en önemli amaçlarından olan huzurlu ve istikrarlı bir ortamın yaratılması için Anayasanın 153/5.maddesi ile iptal kararlarının geriye yürüyemiyeceği kuralı kabul edilmiştir. Nitekim, değinilen bu kural (keyfi tasarrufları ve haksız kazançları önlemek; adalet ilkesini gerçekleştirmek gibi bazı istisnalar dışında) tüm Yüksek Mahkemelerce aynen kabul edilerek uygulana gelmektedir.
Yine uygulamada ve doktrinde;devam eden uyuşmazlıklar ve tamamlanmamış hukuki durumlara yeni yasa veya düzenleyici kuralın derhal,- yürürlüğe girme (Leffet immediat deia loi novelle) niteliği nedeniyle uygulanacağı görüşü benimsenmiş olmakla yukarıda değinilen 6.madenin birinci fıkrası hükmü vakıf taşınmazlara ait kira sözleşmelerini 27.4.1998 tarihinde sona erdirip işlevini tamamlamış ve hukuki sonucunu doğurmuştur. Bu itibarla belirtilen tarihden sonra devam eden bir hukuki münasebetin (kira ilişkisinin) veya taraflar arasındaki çekişmenin varlığı kabul edilemez. Bunun yanında kira sözleşmeleri, bir taraf işlemini veya koşulu gerektirmeksizin kanun gereği sona ediklerinden önceki sözleşmeler hakkında mahkemelere başvurma olanağı da bulunmamaktadır. 4231 sayılı kanunun 6.maddesinin 2 ve 3 fıkralarında öngörülen süreler ve açılacak davalar ise tamamen yeni yapılacak kira sözleşmelerine ilişkin olduğundan son bulan kira sözleşmelerine ait bir uyuşmazlık olarak değerlendirilemez. Ancak yasanın öngördüğü bir aylık süre içerisinde bildirilen değse itiraz edilmiş ve hükmen kira bedelinin tesbitini içeren bir dava açılmış ise; açılan dava, mahkemece belirlenecek bedel üzerinden sözleşme yapılacağı iradesini taşıyacağından davalının fuzuli şagil durumuna düştüğü söylenemez. Mahkemece belirlenip kesinleşen kira bedeline göre yeni bir kira sözleşmesi yapılmadığı takdirde fuzuli şagil olgusunun ortaya çıkacağı kuşkusuzdur.
Açıklanan ilkeler gözetildiğinde iptal kararının geriye yürümesini zorunlu kılan bir nedenden söz etme olanağı yoktur. Aksinin kabulü Anayasanın 153/5.maddesine ve kazanılmış hak kuralına ters düşen bir sonuç ortaya çıkarır.
Somut olayda davalıya yöntemine uygun biçimde gerekli tebligat yapılmış, damalı süresi içerisinde yeni bir kira sözleşmesi yapmadığı gibi; bir aylık sürede hükmen kira tesbiti yönünde dava açmışta değildir. Böylece taşınmazda haksız elatan (işgalci) durumuna düşmüştür. Öte yandan,4331 sayılı yasanın 2. maddesiyle 6570 sayılı yasaya eklenen geçici 6.maddede taşınmazın niteliği;diğer tir deyişle musakkaf yada gayrimusakkaf oluşu yönünden bir ayırım yapılmış değildir.
Hal böyle olunca, elatmanın önlenmesine ve takdir edilecek ecrimisilin tahsiline karar verilmesi gerekirken, davanın reddedilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerme geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen ve yerel mahkeme kararı ile Özel Daire bozma kararı arasında ortaya çıkan uyuşmazlık; "Tabii Afetlerden Zarar Gören Vakıf Taşınmazların Afet Öncesi Kiracılarına Kiracılık Hakkı Tanınması ve Devam Etmek olan kira sözleşmelerinin sona erdirilmesi ile ilgili olarak 6570 sayılı Gayrimenkul Kiralan Hakkında Kanuna Bir Ek ve Bir Geçici madde eklenmesine Dair Kanun" başlığını taşıyan 4331 sayılı Kanun hükümlerinin, 6570 sayılı Kanun kapsamına dahil edilerek mi; yada 4331 sayılı Kanuna ve hükümlerine bağımsız nitelik verilerek mi değerlendirileceği; bu bağlamda, arsa olarak kiraya verilmiş olan vakıf taşınmazına 4331 sayılı Kanunun uygulanıp uygulanamıyacağı noktasında toplanmaktadır.
Hemen Belirtilmelidir ki; 4331 sayılı Kanunun 2.maddesinde "18/5/1955 tarihli ve 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenilmiştir" ifadesine yer verilmiş ise de; anılan Kanun ile 6570 sayılı kanunda yazılı olan hükümlerde değişiklik yapılmadığı gibi, o hükümlere atıfta bulunulmamış; aksine, 4331 sayılı Kanuna; yasa koyucu tarafından farklı hükümler konulmak; özellikle vakıf taşınmazların kiralanmasında yeni şartlar getirilmek suretiyle bağımsız ayrı bir kanun niteliği kazandırılmıştır. Adına (başlığına) bütünlük içersinde bakıldığı; sistematiği ve vakıf taşınmazlarının korunmasına yönelik hükümleri dikkate alındığı takdirde, 6570 sayılı kanundan bağımsız; özel düzenlemeleri içeren ayrı bir kanunun çıkarılmasının amaçlandığı anlaşılmaktadır. Kanunun 6570 sayılı Kanuna ek ve geçici olarak eklenmiş bulunması, kanun koyma tekniğinin zorunlu kıldığı hallerden olup; bu zorunluluk bağımsız olma niteliğini değiştiremez ve etkileyemez. 4331 sayılı Kanun hükümlerinde, mazbut ve mülhak vakıflara ait gayrimenkullere ilişkin kira sözleşmelerine değinilirken, musakkaf veya musakkaf olmıyan ayrımıda yapılmış değildir.
O halde, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmadır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Öel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının iadesine, 28.02.2001 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini