 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E : 2001/12-1156
K : 2001/1151
T : 12.12.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- İTİRAZIN KALDIRILMASI
- TAHLİYE-TEMERRÜT
- KİRA ARTIŞ ŞARTININ BAĞLAYICILIĞI
- TESPİT DAVASI AÇILMASI
- MÜPTESEP HAK
ÖZETİ : Sözleşmede kararlaştırılan en az kira artış oranı geçerlidir.
Daha sonraki yıllar için kira tespit davası açılmış olsa dahi, bu geçerli olan sözleşmedeki %35 artış oranına göre talepte bulunmalarına engel teşkil etmez. Bu oran üzerinden kira parasının uyarlanması isteğinden sözü edilen davanın açılmış olması alacaklının en az %35 artış oranına göre artış hakkından vazgeçtiği anlamına gelmez.
Talep edilen kira parası süresi içinde icra veznesine yatırılmış olsa bile 30 günlük süre içerisinde yatırılan paranın alacaklıya ödenmesi engellendiğinden ve paranın alacaklı eline geçmemesi sebebiyle borçlunun temerrütü oluşmuştur.
Taraflar arasındaki "itirazın kaldırılması ve tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 8.İcra Tetkik Merciince davanın kısmen kabulüne dair verilen 18.4.2001 gün ve 2001/93-447 sayılı kararın incelenmesi davacı alacaklılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 15.5.2001 gün ve 2001/9231-10749 sayılı ilamı ile; (... Alacaklılar takip talepnamesinde; 1.4.1996 tarihinden 30.11.2000 tarihine kadar sözleşmeye göre yıllık %35 artış oranına göre tahakkuk eden toplam 69.859.874.000 TL yi % 70 oranında işleyecek faizi ile birlikte talep etmişlerdir.
Borçlu vekili itiraz dilekçesinde alacaklının açtığı yargılama davası sonucu 19.6.1995'den itibaren aylık kiranın 800.000.000 TL olarak tespit edildiğini, yeniden kira tespit davacı açıldığını, artık sözleşmedeki % 35 oranına göre araş istenemeyeceğini, 2000 yılında kira arasının %25 ile sınırlandığını ileri sürerek borca itiraz etmiş, takip talepnamesinde talep edilen alacağı süresinde icra veznesine yatırmıştır. Ancak icra müdürlüğüne 13.12.2000 tarihinde yaptığı başvuruda "...tahliye tehdidinden kurtulmak içi.- süresinden önce ihtirazı kayıtla ödüyoruz ve yargı tarafından itirazlarımız halledilmeden alacaklı tarafa ödenmemesini istiyoruz" seklinde beyanda bulunmuştur.
Merci Hakimliği, 1995 yılından sonraki dönemler için sözleşmedeki % 35 kira artışının geçerli olduğunu, ancak 1998 yılında yeni dava açıldığından, bu artış iradesinden vazgeçmiş sayılacağını, 1998 yılından sonraki dönem için istemin yersiz olduğunu, paranın icra veznesine yatırıldığını, borçlunun temerrüdünün oluşmadığını, gerekçe göstererek itirazın kaldırılması isteminin kısmen kabulüne ve kısmen reddine, tahliye talebinin de reddine karar verilmiştir.
Karar borçlu tarafça temyiz edilmediğinden merciin sözleşmedeki % 35 artış oranının geçerli olduğuna ilişkin kabulü yönünden alacaklı yararına müktesep hak oluşmuştur. 1998 yılı için yeniden uyarlama davası açılması mercice geçeni kabul edilen sözleşmedeki % 35 araş oranına göre alacaklıların talepte bulunmasına engel teşkil etmez. Bu oran üzerinde kira parasının uyarlanması istendiğinden sözü edilen davanın açılması alacaklıların en az % 35 artış oranına göre artış hakkından vazgeçtiği anlamına gelmez. Bu nedenle mercice, 1998 yılından sonraki dönem için itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. Ancak, 18.02.2000 tarihinde 4531 sayılı yasa yürürlüğe girdiğinden 01.04.2000 tarihinde başlayan yeni dönem için 30.11.2000 tarihine kadar anılan yasada öngörülen kira paralarının %25 oranında arttırılabileceği sınırlamasının alacağın tespitinde göz önüne alınması gerekir.
Öte yandan, İİK.nun 269/a ve B.K. nün 260. maddelerinde ihtar süresi içinde talep edilen kira parasının alacaklıya ödenmesi öngörülmüştür. Somut olayda, talep edilen kira parası süresinde icra veznesine yatırılmış ise de, borçlu vekili icra müdürlüğüne verdiği beyan ile paranın alacaklılara ödenmesini engellediğinden, 30 günlük süre içerisinde yatırılan paranın alacaklının eline geçmemesi sebebi ile borçlunun temerrüdü oluşmuştur.
Tüm bu olgular karşısında ; mercice, temerrüt oluştuğundan tahliyeye, 1998 yılından sonraki dönemler için de itirazın kaldırılması isteminin açıklanan koşullar doğrultusunda kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde 1998 yılından sonraki dönemler için itirazın kaldırılması isteminin ve tahliye talebinin reddine karar verilmesi isabetsizdir ...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı alacaklılar vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle direnme kararına dayanak alınan 1998 kira dönemi için açılan tespit (uyarlama) davasında kiralayanın sadece bedelin uyarlanmasını istemiş olmasına, %35 artış şartına ilişkin bir uyarlama talebinin de bulunmamasına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı alacaklılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 12.2.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.