 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E : 2000/4-58
K : 2000/62
T : 9.2.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki "tazminat" davasında ki dolayı yapılan yargılama sonunda; Göynücek Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 14.9.1998 gün ve 1997/62-1998/87 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay
4. Hukuk Dairesi'nin 10.6.1999 gün ve 1999/3890-5534 sayılı ilamıyle; (... Dava, haksız eylemden kaynaklanan tazminat, istemine ilişkindir.
Davacı Kurum vekili, davalının yaptığı düğün sırasında atılan kurşunlardan Kuruma ait fiber optik kabloların zarar gördüğünden söz ederek tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı, eylemi işlemediği savunusunda bulunarak davanın reddi isteğinde bulunmuştur.
Mahkemece istek, davalının eyleme katılımının kanıtlanmayışı nedeniyle reddedilmiştir.
İlke olarak bir zarara birden çok kişinin neden olması halinde, anılan kişilerin zarara birlikte katılmaları gerekir. Zarara gerçekten neden olan kişinin belirlenmesi koşul değildir. Önemli olan zarara neden olan kişinin davranışına katılmak değil birlikte davranışa katılmaktır.
Burada yanyanalık önemlidir.
Öte yandan zararlı davranış ile sonuç arasında nedensellik bağının kurulmasından sorumlulardan birinin davranışı olmasa ardındaki sorumluya geçilmeyecek zarar doğmayacak ise artık burada nedensellik bağının varlığının kabulü gerekir. Kaldı ki, atılan silah davalıya
aittir.
Somut olayda düğün sahibi sorumluluğu altında yapılan eğlencede silah atımını engellememe ile zararlı sonuçta ihmali bulunmaktadır. Burada asıl sorumlu ile birlikte düğün sahibinin müteselsil sorumluluğu bulunmaktadır. Diğer yandan düğün olmasaydı silah atılmayacaktı. O halde nedensellik bağı olayda bulunmaktadır.
İlke olarak her zararın giderimi gerekir. Somut : olayda davacının en azından hakkaniyet açısından sorumluluğu gerekmektedir. .Aksi halde hukukun benimsemediği bir davranış yaptırımsız kalacaktır.
Mahkemece yukarıda sözü edilen ilkeler doğrultusunda Borçlar Kanununun 41. 42. 43. maddeleri gözetilerek tazminata karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı Vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki Kayıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava haksız fiil nedenine dayalı tazminat isteğine ilişkindir.
Yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen hüküm Özel Daire'since yukarıda belirtilen gerekçe ile bozulmuştur.
Mahkeme zararı oluşturan eylemle davalının bir ilgisinin bulunmadığı ve eyleme katıldığının davacı idare tarafından kanıtlanamadığı gerekçesi ile önceki kararında direnmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle oluşan hasar ile eylem arasında objektif uygun nedensellik bağı bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı (710.000) lira bakiye temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına 9.2.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.