 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E : 2000/4-1842
K : 2001/27
T : 07.02.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TAZMİNAT
- YETKİSİZ - AHZU KABZ YETKİSİ OLMAYAN VEKİLE PARA ÖDENMESİ
- VEKALETNAMENİN GAYRİMENKUL SATIŞINA YETKİLİ OLMASI
ÖZETİ : Vekaletname gayrimenkul satışına yetkili olup gayrimenkul satışı daha geniş yetkiyi kapsadığından ahzu kabz yetkisi olmasa dahi çoğu içinde azıda vardır kuralı gereğince para alma yetkisini de kapsadığının kabulü gerekir.
Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 14.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne-dair verilen 5/10/1999 gün ve 1999/89-531 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 7/2/2000 gün ve 1999/10209-2000/947 sayılı ilamı ile; (...Davalı banka şubesine, davacı adına yatırılmış olan kamulaştırma bedelinin, bankadan- para tahsil etme yetkisi olmayan vekile ödenmesinin geçerli olmadığı iddiasıyla davacıya ödenmesi istenmiştir. Davalı mevcut vekaletnamenin kamulaştırma bedeli tahsil yetkesinin kapsadığını savunmuşsa da mahkemece dava kabul edilmiş ve bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyada mevcut 8/2/1995 tarihli genel vekaletname örneğine göre davacı "Ankara İli dahilindeki tüm gayrimenkullerini dilediği bedelle dilediği kimselere satmaya, ...satış bedellerini almaya tapuda kesin ferağ vermeye..." yetkili olacak şekilde Ayşe Y...'ı vekil tayin etmiştir. Davalı banka şubesine davacının kamulaştırılan Ankara sınırları içerisindeki bir taşınmazı nedeniyle yatırılan kamulaştırma bedeli ile vekaletnameye dayanarak 30/7/1998 de vekile ödemiştir. Görüldüğü gibi vekaletname ile vekile çok geniş yetkiler verilmiş bedel ile ilgili hiçbir sınırlama getirilmemiştir. Kamulaştırma işlemi ve kamulaştırma bedeli her nekadar serbest irade ile gerçekleşen bir işlem değilse de sonuçta bedeli ödenerek gerçekleşen bir taşınmaz devridir. Satış bedeli tahsil yetkisi daha geniş bir yetki olup, çoğun içerisinde azın da bulunacağı esasına göre bu yetinin kamulaştırma bedeli tahsil etmeyide kapsayacağı kabul edilmelidir.' Davacı kamulaştırma bedelinin bu şekilde tahsil edilmesi nedeniyle ayrı bir hak kaybına uğra'dığını da ileri sürmemiştir. Öyleyse davacının vekiline yapılmış olan ödemenin vekaletin kapsamı içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu yön üzerinde durulmadan yazılı gerekçe ile davanın kabul edilmiş olması bozmayı gerektirmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davalı T.C.Ziraat Bankası vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Davacı tarafından vekiline verilen Altındağ 4.Noterliğinin 8/2/1995 gün 4603 yevmiye nolu düzenleme vekaletnamesinde aynen "Tapu ile sahibi bulunduğum Ankara İli veya İlçeleri veya köyleri hudutları dahilerinde bulunan bilumum gayrimenkullerin üzerindeki kanuni hak ve hisselerimin tamamını veya bir kısmını dilediği kimselere dilediği bedel ve dilediği şartlarla toptan veya parça parça hisseli veya hissesiz ipotekli veya ipoteksiz olarak veya ifraz, taksim, tevhid ederek satmaya, satış bedellerini almaya" sözlerine yer verilmiştir.
Görüldüğü üzere vekaletname içeriğine göre vekaleti veren davacının iradesi, taşınmazların mülkiyetini üçüncü kişilere geçirme ve satış bedellerinide almaya vekili yetkili kılma amaç ve doğrultusunda olduğu çok açıktır. Kamulaştırılan, taşınmazın vekalet kapsamında kaldığında da uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kamulaştırma bir anlamda mülkiyetin intikali sonucunu doğuran bir hukuki tasarruftur. O nedenle vekaletin kapsamını yorumlarken bu olgunun gözden uzak tutulmaması kaçınılmazdır. Hal böyle olunca az yukarda metni yazılan vekaletle verilen yetkinin Bankada bloke edilen kamulaştırma parasının alınmasında kapsadığında duraksamaya yer olmamalıdır.
Açıklanan nedenlerle Özel Dairenin bozma kararına uyulması gerekirken vekaletnamenin içeriğinin ve böylece vekil edenin iradesinin yorumunda hataya düşülerek direnme kararı verilmesi usule ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 07.02.2001 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.