 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E : 2000/1-1170
K : 2000/1239
T : 4.10.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki "tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Oğuzeli Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 24/11/1998 gün ve 1998/66 E., 1998/237 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay l.Hukuk Dairesinin 5/7/1999 gün ve 1999/7134-7517 sayılı ilamı ile; (...Davacılar, tapu kaydı ve zilyetliğe dayanmışlar, tespit harici bırakılan yerin tescilini istemişlerdir.
Mahkemece, taşınmazın öncesinin mera olduğu ve meraların zilyetlikle kazanılamıyacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak, yapılan soruşturma ve uygulama yetersiz olup, yanlar arasındaki uyuşmazlığı sona erdirecek nitelikte değildir.
Şöyleki, davacıların tutundukları tapu kaydı 1966/28-168 sayılı tescil ilamı ile oluşmuştur ve krokisinin bulunması muhtemeldir. Öte yandan tescil davasında Hazine taraf ise ilamın Hazineyi bağlıyacağı ve harita ve krokisi bulunan tapu kayıtlarına M.Y.nın 645,3402 sayılı Yasanın 20.maddesi uyarınca kapsam belirleneceği kuşkusuzdur. Ancak, Mahkemece bu yönler gözetilmemiştir.
Hal böyle olunca, öncelikle tescil ilamı ve var ise dayanağı krokinin getirtilmesi, kroki uygulanabilir nitelikte ise bilirkişiler aracılığı ile kapsamının belirlenmesi, dayanak kaydın 40 ve 41 nolu parseller dışında başka parsellere de revizyon görüp görmediğinin açıklığa kavuşturulması, komşu kayıtlarda getirtilip uygulanmak suretiyle denetleme yapılması, tapu uymadığı takdirde zilyetlik üzerinde durulması, uzman bilirkişilerden keşfi izlemeye, infazı sağlamaya elverişli kroki alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacılar vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire
bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 4/10/2000 gününde, oybirliği ile karar verildi.