Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no: 1999/21-508
K:1999/525
T:16.6.1999

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
SİGORTALILIGIN TESBİTİ DAVASI
SİGORTALI OLABİLME KOŞULLARI
KARAR ÖZETİ : Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için işe giriş bildirgesinin verilmesi yeterli olmayıp 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 2 ve 6. maddelerinde belirlendiği üzere çalışma olgusunun varlığı da zorunludur.
(506. s.55K. m. 2, 6,79/8, 108)
 
Taraflar arasındaki "tesbit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (İstanbul 1. iş Mahkemesi)nce davanın kabulüne dair verilen 5.11.1998 gün ve 1997/1073 E-1998/845 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Yirmibirinci Hukuk Dairesinin 15.12.1998 gün ve 1998/8605-8783 sayılı ilamı ile; (...Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için sigortalı işe giriş bildirgesinin varlığı yeterli değildir. Aynı zamanda o kimsenin 506 sayılı Yasanın 2. maddesinin belirlediği biçimde eylemli olarak çalışması da koşuldur. Bu yön özellikle Sosyal Sigortalar Kanunun 6. maddesinde vurgulanmıştır. Bu bakımdan davacının işyerinde eylemli olarak çalışıp çalışmadığının yöntemince araştırılması gerektiği ortadadır.
Yapılacak iş, davacının çalıştığı işyerinin 506 sayılı Yasa kapsamında bulunup bulunmadığı araştırılmak ve kendisi ile birlikte çalışan ve kayıtlara geçmiş kişilerin bilgilerine başvurulmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
0 halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davalı vekili
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz
edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Mahkeme ile Daire arasındaki uyuşmazlık, salt işe giriş billdirgesinin 506 sayılı Yasasının 108. maddesi uyarınca; sigortalılık başlangıcı yönünden yeterli olup olmayacağı konusuna ilişkindir. Mahkeme, bildirgenin yeterli olacağını öngörürken, Daire ayrıca, çalışma olgusunun da, ortaya konmasını öngörmektedir.
 
Gerçekten; 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasa Sistemi; 2. ve 6. maddelerinde açıkca belirlendiği üzere; sigortalılığın oluşumu yönünden çalışma olgusunun varlığı zorunludur. Eylemli veya gerçek biçimde çalışmanın varlığı saptanmadıkça; hizmet akdine dayanılarak dahi, sigortalılıktan söz edilemez. Çalışmayı ortaya koyan belgeler ise, giriş bildirgesi ile birlikte, sözü edilen Yasanın 79. maddesinde öngörülen ve sigortalının çalışma gün ve sayısını kazanç durumunu, çalışma tarihleri ile birlikte ortaya koyan aylık sigorta gün bildirgeleri ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmenliğinin 17. maddesinde belirtilen dört aylık prim bordroları gibi Kuruma verilmesi zorunlu kanıtlardır. Yöntemince düzenlenen işe giriş bildirgesi, salt işe alınmayı göstermekle birlikte çalışmanın mevcudiyeti yönünden yalnız başına yeterli kabul edilemez. Sigortalılıktan söz edilebilmek için, çalışmanın varlığı Yargıtay'ın 79/8. maddeye dayalı sigortalılığın tesbit davaları yönünden kabul ettiği ilkelere uygun biçimde belirlenmesi gerekir. Zira sigortalılığın başlangıcına yönelik her dava, sigortalılık tesbit davasını da içerir. Aksine düşünce, özellikle yaşlılık aylığının kabulü için öngörülen sigortalılık süresi yönünden; çalışanlar ile çalışmayanlar arasında adaletsiz ve haksız bir durum yaratır. Bu nedenle; işe giriş bildirgesinin verildiği, ancak, yasal diğer belgelerin bulunmadığı durumlarda; çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı ve Kamu düzenine davalı bu davalarda, hakim, görevi gereği, doğrudan soruşturmayı genişleterek, sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu davalarda da işyerinde tutulması gerekli dosyalar ile Kurumdaki belge ve kanıtlardan yararlanmalı, ücret bordroları celbedilmeli, müfettiş raporları olup olmadığı araştırılmalı, işyeri çalışanları saptanmalı ve sigortalının hangi işte ne kadar süre ile çalıştığı açıklanmalı gereğinde komşu işyeri çalışanlarının bilgilerine de başvurularak gerçek çalışma olgusu, somut ve inandırıcı bilgilere dayalı kanıtlanmalıdır.
 
Belirtilen nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.
 
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 16.6.1999 gününde, oyçokluğu ile karar verildi.
 
KARŞI OY YAZISI
 
Davacı Ömerül Faruk'a ait işe giriş bildigesinde işçi ve işverenin imzaları mevcut olup, Kurum kayıtlarına 31 .7.1973 tarihinde intikal ettiği anlaşılmaktadır. Bu bildirgeye göre davacı işçinin işe giriş tarihi 24.6.1973' dür.
 
Mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararını Özel Daire "Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için işe giriş bildirgesi yeterli değildir, aynı zamanda çalışması da şarttır" şeklindeki gerekçeyle bozmuştur.
 
İşveren tarafından düzenlenerek imzalanan ve Kuruma verilen sigortalı işe giriş bildirgesinin, işçinin en az 1 gün süreyle o işte çalıştığına karine teşkil edeceği kabul edilmelidir. Bu karinenin aksini ispat etmek Kuruma düşer.
 
506 sayılı Kanun'un 6. maddesi bu konuda açıktır. Maddenin 1. fıkrasında "Çalıştırılanlar, işe alınmalarıyla kendiliğinden sigortalı olurlar" denildiğine göre, sigortalı olmak için işe alınmak yeterli şart olarak kabul edilmektedir. işe alınma kavramı ise çalışma olgusundan farklıdır. Şayet Kanun Koyucu Özel Dairenin kabul ettiği gibi sigortalı tık için çalışmayı esas atsaydı, 6. maddedeki ifadenin "çalıştırılanlar çalışmaya başlamakla kendiliğinden sigortalı olurlar" şeklinde kaleme alınması gerekirdi. Bu düşüncemizi bir örnekle şu şekilde açıklayabiliriz. İşçi, adına sigortalı işe giriş bildirgesi düzenlenerek, işe alındıktan hemen sonra, bilfarz fiili olarak çalışmaya başlamadan önce, işyerinde meydana gelen bir kaza sebebiyle yaralansa veya ölse bu olayı bir iş kazası olarak kabul etmeyecek miyiz? Kurum bu kişiye veya haksahiplerine 506 sayılı Kanun'dan kaynaklanan sosyal sigorta yardımlarını yapmayacak mıdır? Bu sorulara verilecek cevap kuşkusuz evettir.
 
O halde, işe giriş ile çalışma olgularını birbirinden ayırmak gerekir.
 
Dairemizin istikrar içinde uyguladığı bu görüşün, yukarıda açıklandığı üzere iş kazalarında arzettiği büyük önem yanında 506 sayılı Kanun'un 85. maddesinde yer alan "isteğe bağlı sigorta" uygulaması yönünden de yasaya uygun ve işçi lehine çözüm getirdiği görülmektedir.
Gerçekten de anılan maddenin A/b bendinde, isteğe bağlı sigortalılık için kanun koyucu daha önce çalışmış olmak değil 506 sayılı Kanun'a göre tescil edilmiş olmayı şart olarak yeterli görmüştür. Bu düzenleme yukarıda açıklanan 6. madde hükmü ile de uyum ve benzerlik içersindedir.
 
Açıklanan sebeplerle, yasa metnine ve yasa koyucunun amacına uygun olduğuna inandığım mahkeme kararının onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne karşıyım.
 
M. Zafer ERDOĞAN
 
10. Hukuk Dairesi Uyesi
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini