Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1998/9-312
Karar No: 1998/329
Tarih: 6.5.1998

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
İHBAR ÖNELİ
İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI FARKI
 
KARAR ÖZETİ: Davacının hizmet aktinin, işverence fesholunduğu tarihte kapsam dışı personel için ihbar önelleri Personel Yönetmeliği hükümlerine göre yasal süreler üzerinden hesaplanması gerekir. Mahkemenin davacının hizmet aktinin feshi sırasında geçerli yasal süre yerine Toplu İş Sözleşmesi ile artırılmış süreyi esas alarak ihbar ücreti hesaplaması isabetsizdir.
 
(1475 s. İş K.m.13,14)
 
Taraflar arasındaki "ihbar ve kıdem tazminatı farkı ve maaş farkı alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda (Adana 1. İş Mahkemesi)nce davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 28.10.1997 gün ve 1997/157 E 716 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 27.1.1998 gün ve 1997/19508-1998/624 sayılı ilamı ile; (....1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle Kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle 5.7.1996 ile 24.1.1997 tarihli Sanayi ve Ticaret Bakanlığının parasal haklara ilişkin zamlarla ilgili kararında kapsam dışı personel için %30 tavan zam oranı belirlenmiş olup davalı işverenin yönetim kurulunca alınmış bir zam kararı bulunmadığına, bu durumda doğrudan doğruya Bakanlık kararının uygulanması gerektiğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
 
2-10.7.1996 tarihli birlik genelgesine göre, ihbar öneli yasal düzeye indirilmiştir. Bu durumda; ihbar tazminatının 133 gün üzerinden değil çalışma süresine göre belirlenecek yasal süre üzerinden hesap edilmesi gerekir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
 
Temyiz eden: Davalı vekili
 
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının suresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve direnme kararının verildiği tarih itibariyle HUMK.nun 2494 sayılı Yasa ile değişik 438/II. fıkrası hükmü gereğince duruşma isteğinin reddine karar verilip dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
 
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,
 
Birlik Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan 10.7.1996 gün ve 3681 sayılı Genelge ile kapsam dışı personele işyerinde uygulanan Toplu iş Sözleşmesinin 24. maddesine göre ihbar öneli verilmesine ilişkin uygulama yürürlükten kaldırılmış, Birlik Yönetim Kurulunun 4.9.1996 gün ve 26 sayılı kararıyla da anılan genelge tarihinden itibaren işleme "olur" verilmiştir.
 
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı davalı Birliğin 6.2.1996 tarihli yazısıyla Tariş'de çalışan kapsam dışı personelin hizmet akdinin feshinde, toplu iş sözleşmesine göre ihbar öneli uygulanması sebebiyle aynı hakkın kendi personeline de tanınması isteğinde bulunması üzerine cevaben, bu tür uygulamada sakınca bulunmadığını bildirmiştir. Bu onay Birlik Ana Sözleşmesinin 40. maddesinde belirtilen "Bakanlık talimatı" olarak nitelendirilemez. Öte yandan bu konuda uzun süreli bir işyeri Personel Yönetmeliğinin 102. maddesinin açık düzenlemesi karşısında yasal öneller yerine TİS. hükümlerine göre artırılmış ihbar önellerine göre hesaplanması konusunda bir iş koşulu oluştuğu da kabul edilemez.
 
Davacının hizmet akdinin, işverence fesholunduğu tarihte kapsam dışı personel için İhbar önelleri Personel Yönetmeliği hükümlerine göre yasal süreler üzerinden hesaplanması gerekmektedir. Zira, kapsam dışı personeli toplu iş sözleşmesi uyarınca ihbar önelleri hesaplandığı dönemde davacının hizmet sözleşmesi devam ettiğinden bu haktan o sırada yararlanmamış bulunması nedeniyle kazanılmış bir hakkın ihlali de sözkonusu olamaz. Bu durumda, mahkemenin davacının hizmet akdinin feshi sırasında geçerli yasal süre yerine toplu iş sözleşmesi ile artırılmış süreyi esas alarak ihbar öneli ücreti hesaplaması isabetsizdir. Açıklanan nedenlere göre Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
 
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen ve yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince (BOZULMASINA), istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 6.5.1998 gününde, oyçokluğu ile karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Alacak tahsil] Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi başlangıcı 
  • 23.04.2024 00:24
  • [Mirasçılık] Abilerim babamı sokağa atıyor. Dedem tapuyu abilerimin üzerine yapmış. 
  • 22.04.2024 06:30
  • [Boşanma davaları] Vasi ataması hk. 
  • 18.04.2024 09:43
  • Beraat sonrası yurtdışı çıkış yasağı kaldırma sorunu 
  • 16.04.2024 15:18
  • [İcra takipleri] Icrada borçlunun yaptiği işlem zamanaşimini keser mi? 
  • 16.04.2024 14:18


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini