Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1998/7-125
K:1998/135
Tarih: 18.2.1998

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
TESBİTE İTİRAZ VE TESCİL
ORMAN TAHDİDİ DIŞINA ÇIKARMA İŞLEMİNİN
   KESİNLEŞMESİ
1744 VE 2896 SAYILI KANUNLARIN UYGULAMA ZAMANI
 
 
KARAR ÖZETİ: 1744 sayılı Kanun uyarınca; orman sınırı içerisine alınmadan önce tesis edilmiş, kişilere ait tapulara değer verilebilmesi için, bu kanun zamanında başlanmış ve tamamlanıp kesinleşmiş bir çıkarma işleminin bulunması şarttır.
 
Somut olayda çıkarma işlemine 1744 saydı Kanun yürürlükte iken başlanmış ise de; ilanı yani tamamlanması 2896 sayılı Kanunun yürürlük tarihine rastladığından. davada sonraki kanun hükümlerinin uygulanması gerekir.
 
(1744 s. Kanunla değişik 6831 s. OK. m 21B)
(2896 s. OKDK. m. 2/B., geçici m.2)
 
 
Taraflar arasındaki "tespite itiraz ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (İzmir Kadastro Mahkemesi)nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 7.6.1994 gün ve 1992/34 E. 1994/45 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar Fehmi ve Hilmi vekili ile davalı, Hazine vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 3.6.1996 gün ve 1994/51 75 E. 1996/5551 K. sayılı ilamı ile; (.... Kadastro sırasında 1040 ada 2 parsel sayılı 13000, 47 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğundan söz edilerek Hazine adına tespit edilmiş beyanlar hanesinde kullanımın Ramadan ve Nimet'e ait olduğu beyanlar hanesinde gösterilmiştir. Davacılardan Fehmi ve Hilmi tapu kayıtlarına ve miras yoluyla gelen hakkı, Ramadan ise tapu kayıtlarına, tapu dışı satın almaya, zilyetliğe ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak askı ilan süresi içinde dava açmışlardır. Mahkemece, davacılar Fehmi ve Hilmi'nin davalarının reddine, davacı Ramadan'ın davasının kısmen kabulüne, taşınmazın krokisinde (A) harfi ile gösterilen 8271 m2 lik bölümünün eşit paylarla Ramadan ve Nimet adlarına, (B) harfi ile gösterilen 4279 m2 lik bölümünün ise davalı Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılardan Fehmi ve Hilmi ile davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
 
Mahkemece; dava konusu taşınmazın 21.10.1992 günlü keşif haritasında (A) harfi ile gösterilen 8271 m2 yüzölçümündeki kesiminin dayanılan tapu kayıtlarının yüzölçümüyle kapsamında kaldığı ve tapu kayıt malikinin mirasçıları Hilmi ve Fehmi tarafından 15.9.1991 günlü senetle Ramadan ve Nimet'in miras bırakanı Mustafa ya satılarak zilyetliğin devredildiği gerekçe gösterilerek bu bölümün Ramadan ve Nimet adına tapuya tesciline, aynı haritada (B) harfi ile gösterilen 4729 m2 yüzölçümündeki kesimin ise tapu kaydının kapsamı dışında kalması, nedeniyle hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de; taşınmazın tümünün 1948 yılında kesinleşen orman sınırlandırma harita ve tutanağının kapsamında iken, 1979 yılında 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre orman tahdidi dışına çıkarıldığı ancak tahdit dışına çıkarılma işleminin 1986 yılında kesinleştiği mahkemece yapılan keşif, uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Taşınmazın orman sınırları dışına çıkarma işleminin 2896 sayılı Kanunun değişik 2/B maddesi zamanında kesinleşmiş olduğu gözönünde tutulduğunda taşınmazın bir bölümü tapu kaydının kapsamında kaldığı kabul edilse bile tümünün Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığının kabulü zorunludur. 1986 yılında tespit gününe kadarda kazandırıcı zamanaşımı süresi dolmamıştır. Bu durumda, taşınmazın tümünün Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekir. Bu nedenlerle tapu kaydına dayanan Hilmi ve Fehmi'nin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile aleyhlerindeki hükmün onanmasına...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
 
Temyiz Eden: Davacılar Fehmi ve Hilmi vekili ile davalı Hazine vekili.
 
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
 
1- Davacılar Hilmi ve Fehmi vekilinin ilk kararı temyizi Özel Dairenin 3.6.1996 günlü kararı ile reddedilerek kesinleştiğinden, bu davacıların direnme kararını temyiz etme hakları olmadığından temyiz istemlerinin reddine karar vermek gerekir.
 
2- Davalı Hazinenin temyizine gelince;tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara yapılan keşif ve alınan bilirkişi rapor ve krokilerine göre, dava konusu 1040 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 1948 yılında yapılan ve itirazsız kesinleşen orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı Kızıltepe-Çıpro ormanı olarak Hazine adına tapuya tescil edildiği, 1979 yılında 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Orman Kanunun 2/b maddesi uyarınca orman dışarısına çıkarma işlemine başlandığı, 1984 yılında kontrolünün yapılıp yasalara uygun olduğunun belirlendiği, ancak bu çıkarma işleminin 1986 yılında ilan edilerek kesinleştiği, bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 8221 m2 lik kısmın davacıların dayandığı 12.8.1933 tarihi tapudan gelen 10.2.1954 tarihi 39 ve 40 nolu tapuların kapsamında kaldığı (B) harfi ile gösterilen 4729 m2 Ilk bölümün ise tapu miktar fazlası olduğu sabittir. Esasen bu yönde yerel mahkeme ile Özel Daire arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
 
Bilindiği üzere 4.7.1973 tarihinde yürürlüğe giren 1744 sayılı Orman Kanunun bazı maddelerinin değiştirilmesine ve bu kanuna 3 ek madde ile bir geçici madde eklenmesine dair Kanun ile 6831 sayılı Kanunun 21b maddesi hükmü değiştirilerek 15.10.1961 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak yitiren yerlerin orman sınırları dışına çıkarılacağı, orman dışına çıkarılacak yer sınırlaması itirazsız kesinleşmiş tapulu arazi ise mülkiyeti tekrar tapu sahibine intikal edeceği hükmü getirilmiş, üç maddesi hariç 1.3.1984 tarihinde yürürlüğe giren 2986 sayılı Orman Kanunun bazı maddelerinin değiştirilmesine ye bazı maddelerin yürürlükten kaldırılmasına ilişkin Kanun ise söz konusu maddeyi tekrar değiştirerek 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak yitiren yerleri tekrar orman dışına çıkarmış, eski tapu kayıtlarının bulunup bulunmadığına bakılmaksızın çıkarılan yerlerin Hazine adına tescil edileceğini öngörmüştür.
 
Aynı Kanunun geçici 2. maddesi ise Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmasına başlanmış, ancak tamamlanmış orman kadastrosu ve orman sınırları dışarısına çıkarma işlerinin bu kanunla değiştirilen ilgili madde hükümlerine göre, "orman kadastro komisyonlarınca tamamlanacağını' hükme bağlamıştır.
O halde; 1744 sayılı Kanun uyarınca kazanılmış bir haktan söz edilebilmesi , başka bir anlatımla orman sınır içerisine alınmadan önce tesis edilmiş kişilere ait tapulara değer verilebilmesi için, söz konusu kanun zamanında başlanmış ve tamamlanmış bir çıkarma işleminin bulunması şarttır. Hemen belirtilmelidir ki henüz ilan yapılmamış ve kesinleşmemiş bir çıkarma işleminin tamamlanmış sayılamayacağı kuşkusuzdur.
 
Somut olayda çıkarma işlemine 1744 sayılı Kanun yürürlükte bulunduğu tarihte başlanmış ise de ilanı yani tamamlanması 2896 sayılı Kanunun yürürlük tarihine rastladığından davada sonraki Kanun hükümlerinin uygulanması gerekir.
 
Öte yandan kural olarak herhangi bir yasa veya düzenleyici bir kural yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurmaya başlar. O halde, devam eden işlemlere ve tamamlanmamış hukuki durumlara yeni yasa veya düzenleyici kuralın derhal yürürlüğe girme (l'eftet imediat de la bi novelle) niteliği itibariyle uygulanacağının ve hukuki sonuç doğuracağının kabulü gerekir.
 
O halde; 1744 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması böylece çekişmeli taşınmazın orman sınırları içerisine alınmasından önceki kişilere ait tapulara değer verilebilmesi için söz konusu Kanun zamanında başlanmış ve tamamlanmış bir çıkarma işleminin bulunması şarttır. Bu itibarla, ilanı yapılmamış ve kesinleşmemiş bir çıkarma işleminin tamamlanmış sayılacağından söz edilemez.
 
Somut olayda, çıkarma işlemine 1744 sayılı Kanun yürürlükte bulunduğu tarihte başlanmış ise de, bir tamamlama unsuru ve işlemi olan ilanı 2896 sayılı Kanun dönemine rastladığından 1744 sayılı Kanun döneminde tamamlanmış bir çıkarma işleminin bulunmadığında kuşku ve duraksama yoktur. Yukarıda değinilen Kanun hükmü ve açıklanan kural uyarınca davada 2986 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasında zorunluluk vardır.
 
Şu durum karşısında, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
 
SONUÇ: 1 Davacılar Hilmi ve Fehmi vekilinin ilk kararı temyizi Özel Dairenin 3.6.1996 günlü kararı ile reddedilerek kesinleştiğinden, bu davacıların direnme kararını temyiz etme hakları bulunmadığından temyiz istemlerinin (REDDİNE) istek halinde temyiz peşin harçlarının iadesine,
2- Davalı hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme Özel Daire bozma kararında ve yukarıda 2. bentte gösterilen nedenlerden dolayı HUMK. nun 429. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 18.02.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini