 |
T.C
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1998/1-800
Karar No: 1998/811
Tarih: 11.11.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- VAKIF ŞERHİNİN SİLİNMESİ ( Görev)
- GÖREV ( Vakıf şerhinin silinmesi)
- TAPU SİCİLİNDEKİ ŞERHİN SİLİNMESİ
2762
1086/m.1
743/m.935
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "vakıf şerhinin sicilden silinmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Samsun 4. Asliye Hukuk mahkemesince davanın görev yönünden reddine dair verilen 3.7.1997 gün ve 1997/13 E - 321 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 11.12.1997 gün ve 1997/14871 - 17030 sayılı ilamı;
( ... Dava, tapu kaydına yazılı bulunan vakıf şerhinin sicilden silinmesi ( terkini) isteğine ilişkindir.
Mahkemece ( ...iddianın İdari Yargı yerinde incelenmesi gerektiği...) gerekçesiyle görevsizliğe karar verilmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, ilgilinin 2762 sayılı Vakıflar Yasasının kendisine haklar tanıdığından sözederek şerhin idari yoldan kaldırılması için yapacağı başvurunun reddedilmesi durumunda, idari karara karşı idari Yargıya gidebileceği ( idari yargıda dava açabileceği) kuşkusuzdur. Nevarki; sicildeki şerhin silinmesi için doğrudan Adli Yargı yerinde ( Genel Mahkemelerde) dava açılmasını önleyen yasal bir düzenleme yoktur. Aksine isteğin sicile yönelik bulunmasından dolayı bir hüküm alınmasında zaruret vardır. Nitekim MK.nun 935. maddesinde çıkan anlamda değinilen ilkeyi doğrulamaktadır. Anılan maddede sözü edilen hüküm ise Adli Yargı yerinde verilecek hükümdür.
Hal böyle olunca; işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere görevsizliğe hükmedilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K. nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 11.11.1998 gününde, oybirliği ile karar verildi.