 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1998/10-250
Karar No: 1998/267
Tarih: 1.4.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki "Rücuan Tazminat " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 3.İş Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 11.6.1397 gün ve 1996/902- 1937/896 sayılı kararın incelenmesi davacı SSK vekili ve davalı T... AŞ.
tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 16.9.1997 gün ve 1997/5522-5765 sayılı "ilamı ile; (...l- Dosyadaki yazılara toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davanın yasal dayanağı 506 Sayılı KanunJun 26 inci maddesi olup, davalıların rücu alacağından sorumlulukları ancak maddede öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde mümkündür. Hükme esas kılınan kusur raporunda zararlandırıcı sigorta olayının vakuunda, şantiye şefi Nuzket'e % 15, mühendis İbrahim'e %15 davalı T.. inşaat Sanayi A.Ş. 'ne
% 45 sigortalıya % 25 oranında kusur verilmiştir öncelikle, işbu kusur raporu ile ceza dosyası ve rücu dosyası içeriğinde mevcut diğer raporlar arasında kusur oran ve aidiyet bakımından mevcut acık çelişki giderilmemiştir. Öte yandan; asıl işveren Anonim şirket ve taşeron diğer
davalı Limited Şirket arasındaki 4.3.1993 tarihli taşeron sözleşmesinin konusu konut inşaatının iç tesisat elektrik islerinin yapılması isede; sözleşmenin 15 inci maddesinde isin tamamlanmasından sonra ve son hakedişten önce taşeronun, işyerindeki fazla malzeme ile her türlü inşaat ve imalat kalıntılarını kaldıracağı ve sabit veya demontaj yapıları söküp yerlerini temizlemekle yükümlü olduğu keza bu temizlik ve düzenlemeyi sağlamak üzere iki isçiyi şantiye hizmetine vereceğinin öngörülmesi karsısında, sigortalının bu madde kapsamındaki temizlik islerini yaparken iskazasına maruz kalıp kalmadığı araştırılarak, subutu halinde taşeron şirketin kusuru, bu maddi olgu çevresinde irdelenmelidir.
Mahkemece yapılacak iş isçi sağlığı ve İş Güvenliği ile işkazasının vuku bulduğu iş kolunda uzman bilirkişi heyetinden saptanacak maddi olgu çevresinde ve mevcut raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek biçimde rapor alıp, irdeleyerek sonucuna göre hüküm tesisinden ibarettir.
3-Kabule göre de; davada, 3. kişiler Nusret ve ibrahim taraf olmadıkları gibi dava, bu şahısların kusurları da gözetilerek teselsül hükümleri çevresinde açılmadığından gerek iç tavan gerekse dış tavanı teşkil eden miktarların sadece davalı A.S.'nin kusur oranı gözetilerek belirlenmesi gerekirken aksinin kabulü ile fazla rücu alacağına hükmedilmesi usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; "mahkemece önceki kararda direnilmiştir .
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır, nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı SSK.vekili ve Davalı T... AŞ. Vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının T.. AŞ. vekiline geri verilmesine 1.4.1993 gününde, oyçokluğu ile karar verildi.