 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No : 1997/222
Karar No : 1997/485
Tarih : 04.06.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "boşanma, nafaka, tazminat ve velayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Söğütlü Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 5.2.1996 gün ve 1995/40 E - 1996/11 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 22.5.1996 gün ve 1996/4773-5397 sayılı ilamı:
(.. 1 - Kadının temyiz dilekçesi davalı ve karşı davacı kocaya 8.3.1996 tarihinde tebliğ edilmiş koca on günlük yasal süre geçtikten sonra hükme katılma yolu ile 21.3.1996 tarihinde temyiz etmiş olduğundan kocanın temyiz dilekçesinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 433/2. maddesi gereğince reddine,
2 - Kadının velayet yönünden temyizine gelince;
Ana yanında kalmasının çocuğun bedeni, fikri, ahlaki gelişmesine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı ve hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı da ispat edilmediği halde ana bakım, şefkatine muhtaç, Tuna'nın babanın velayetine bırakılması usul ve kanuna aykırıdır..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmiştir. Davacı vekilinin Karar Düzeltme istemi üzerine, 30.9.1996 gün 1996/8519-9413 sayılı ilamı ile; (.. Davacının açtığı dava sonucu boşanmaya ve 1992 doğumlu Tunay ile 1988 doğumlu Tuna'nın velayetleri babaya verilmiştir. Davacının velayete ilişkin temyiz isteği kabul edilmiş ancak bozma yalnızca Tuna'ya yönelik olarak yapılmıştır. Yeniden, karar düzeltme üzerine yapılan incelemeyle 1992 doğumlu olup, anne bakım ve şefkatine muhtaç yaşta olan Tunay'ın da velayetinin anneye verilmesinin de çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişmesini olumlu yönde etkileyeceği sonucuna varılmakla, davacının karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440. maddesi uyarınca kabulüne; Dairenin 22.5.1996 gün ve 4573-5397 sayılı kararına tarafların ortak çocukları Tunay'ın velayetinin anneye verilmemesinin doğru olmadığı cümlesinin eklenmesine hükmün Tunay yönünden de açıklanan nedenlerle bozulmasına..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA) oyçokluğu ile karar verildi.