Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1996/2-667
K. 1996/806
T. 20.11.1996

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki "boşanma" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 8. Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 16.6.1995 gün ve 1994/602-95/294 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 5.12.1995 gün ve 1995/10543-13260 sayılı ilamı ile; ( ... Yargıtay kararlarına karşı tefhim veya tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltilmesi istenebilir ( HUMK. md. 440/1 ). Yargıtay'ın karar düzeltme yolu açık olan bozma kararları mahkeme Yazı İşleri Müdürünce 15 gün içerisinde kendiliğinden taraflara tebliğ edilir. Yargıtay' ın onama veya onamaya karşı başvurulan karar düzeltme isteminin reddine ilişkin kararlarının sonucu da mahkeme Yazı İşleri Müdürünce 15 gün içinde kendiliğinden taraflara bildirilir ( HUMK. md. 442/A ). Yukarıya alınan usul yasası hükümlerine göre mahkeme Yazı İşleri Müdürünün onama kararının sonucunu taraflara bildirmesi, Yargıtay ilamının tebliği ve karar düzeltme süresinin işletilmesi mahiyetinde değildir. Bu usulün 442/A maddesi ile 438. maddesi birlikte incelendiğinde açıklıkla ortaya çıkar.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 442/A-2 maddesindeki onama kararının sonucunun Yazı İşleri Müdürünce taraflara bildirilmesi onama ilamının tebliği mahiyetinde olmadığı maddenin konmasına dair hükümet gerekçesinde ( Milli Güvenlik Konseyi Tutanak Dergisi Cilt 45. sayısı 220. sf. 5 ) açıklandığı gibi bilimsel eserlerde de öyle kabul edilmiştir ( Baki Kuru Hukuk Muhakemeleri Usulü 4. Baskı, 4. Cilt sf. 3396-3397 ).
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 442/A. maddesi ile 440. maddesinin değiştirildiği de düşünülemez. Usulün 440. maddesi açıkça Yargıtay kararlarına karşı tebliğden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme istenebileceği belirtilmiştir. Bir ilamın tebliği ile, sonucunun bildirilmesi, aynı şey olamaz. Bu bildiri kararın Yargıtay'ca tefhimi olarak da nitelenemez. Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme istenmesinde hukuki yarar bulunup bulunmadığının anlaşılması kararın gerekçeleriyle tam olarak öğrenilmesi ile mümkündür.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440 ve 442/A maddeleri arasında özel hüküm genel hüküm ilişkisi de yoktur. İki norm arasında özellik genellik münasebetinin kurulabilmesi için, her iki kuralın da aynı konuyu düzenlemesi gerekir. Ancak kurallar arasında ayrıca unsur ( fazla unsur ) taşıyan özel norm olur. Burada böyle durum yoktur. Husus Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440/1. maddesi kararlara karşı karar düzeltme, süresinin "kararların karşı tarafa tefhim veya tebliğinden" başlayacağını açıklamasına karşılık 442/A maddesi Yargıtay Kararları yerel mahkemeye geldiğinde Yazı İşleri Müdürünün yapacağı işlemi açıklanmaktadır. Söz konusu hükmün, hükümet gerekçesinin hiçbir yerinde, buradaki onama bildiriminin 440/l. maddede gösterilen süreyi işlemeye başlatacağı yazılı değildir. Yüksek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 11.10.1995 tarihli 605-795 sayılı kararında, hüküm konuluş amacından hareketle, bu bildirimin de karar düzeltme süresinin başlaması için yeterli kabul edilmiş ise de bu düşünce ilgilileri yanıltıcı olur.
Öyle ise Yargıtay onama ilamı usulen taraflara tebliğ edilmeden karar düzeltme süresi başlamayacağından, retle sonuçlanan ve kesinleşmiş bir boşanma davası yoktur. Medeni Kanun'un 134/4. şartları oluşmadığından davanın reddi gerektiğinin düşünülmemesi bozma nedenidir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu' nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü:
KARAR : Dava, MK'nin 3444 sayılı Yasa ile eklenen 134/son maddesinden kaynaklanan fıili ayrılık nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir.
Anılan maddede "Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu karann kesinleştiği tarihten itibaren 3 yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun, müşterek hayat yeniden kurulamamışsa eşlerden birinin talebi üzerine boşanmaya karar verilir" hükmüne yer verilmiştir.
Görüleceği üzere; MK'nin 134/son maddesine göre, fıili ayrılık sebebine dayanılarak açılacak boşanma davalarında, taraflar arasında önce görülen ve retle sonuçlanan kararın kesinleşmesi zorunludur.
Temyize konu davada, taraflar arasında önce görülen şiddetli geçimsizlik nedeninden kaynaklanan boşanma davasında, mahkemenin verdiği ret kararı, Yargıtay Dairesi'nce onanmış ve tarafa Yazı İşleri Müdürü'nce yalnızca onama kararının sonucu bildirilmiş durumdadır.
Hukuk Genel Kurulu'ndaki müzakereler sırasında; Yargıtay dairesince verilen onama kararının tarafa, örneğinin değil de, Yazı İşleri Müdürü'nce yalnızca sonucunun bildirilmesi ve karar düzeltme için Yasada öngörülen sürenin geçmesi halinde, kararın kesinleşip kesinleşmeyeceği hususu ön sorun olarak ele alınmıştır.
Bir kısım sayın üyeler, Yargıtay'ca verilen mahalli mahkeme kararının bozulmasına ya da onanmasına ilişkin karar örneklerinin taraflara tebliğ edilip, kendilerine karar düzeltme yoluna başvurma imkanı sağlandıktan sonra karar düzeltme süresinin geçirilmesi veya isteğin reddedilmesi durumunda, kararın kesinleşebileceğini ileri sürmüşler ise de çoğunlukça; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesinde, mahkeme kararlarına yönelik temyiz süresinin ilamın usulen taraflardan her birine tebliğ ile başlayacağı hükmüne yer verildiği halde aynı yasanın 442/A maddesi 2. fıkrasına Yargıtay'ın onama kararlarının sonucunun mahkeme Yazı İşleri Müdürü'nce taraflara bildirilmesi öngörülmüştür.
Temyiz yoluna başvurulan mahkeme kararının Yargıtay'ca onandığına dair yapılan bildirimle ilgilinin, gerekli bilgiye sahip olacağı ve dilerse yine karar düzeltme istemine tabi olması halinde bu yola başvurulabileceği tabiidir:
Usul yasasının konuyla ilgili maddelerinin amaçsal yorumundan da, Yargıtay onama kararlarının, örneğinin taraflara tebliğine göre olmayıp yalnızca mahkeme kararının onanmasına ilişkin karar sonucunun bildirilmesiyle Yasa ile güdülen amacın sağlanmış olacağı kanaatı ile benimsenmemiştir.
O itibarla mahkemenin bu yöne değinen direnmesi yerindedir. Ne var ki, işin esasına ilişkin temyiz itirazları özel dairesince incelenmiş değildir. O nedenle işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Dairesine gönderilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle önce görülen boşanma davasında verilen ret kararının kesinleştiğine değinen mahkeme direnme kararı uygunsa da işin esasına yönelik temyiz itirazlarının tetkiki için dosyanın 2. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, 20.11.1996 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini