 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No : 1996/15-135
Karar No : 1996/274
Tarih : 17.4.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- SÖZLEŞMENİN İHLALİ ( Kat Karşılığı Sözleşmesinde Arsa Sahiplerinin Zarara Uğraması Nedeniyle Tazminat Davası )
- KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ ( Sözleşmeye Aykırı Davranış Sonucu Zarara Uğrayan Arsa Sahibinin Talep Hakkı )
- FİİLİ İMKANSIZLIK ( Kat Karşılığı Sözleşmesinin Yerine Getirilmesinde )
818/m.117
743/m.642
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Adana Asliye 3. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 19.10.1994 gün ve 1993/257 E. 1994/863 K. sayılı kararın incelenmesi davalılardan H.T. ve E.K. vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 6.7.1995 gün ve 1995/3977-4231 sayılı ilamı; "... Davacı ile davalılardan H.T.K.`nin maliki bulunduğu taşınmaza arsa payı karşılığı inşaat yapımı için sözleşme davalı ... İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şirketince yapılmış, sözleşme gereğince birinci katta güney doğu cepheli dairenin davacıya, kuzey doğu cepheli dairenin de diğer paydaş H.T.`ye verilmesi, her katta dört daire yapılması taahhüt edilmiş iken, davalı yüklenici şirketçe projede değişiklik yapılarak her katta dört yerine iki daire yapılarak birinci katta arsa sahiplerine verilecek iki daire yerine doğu cephede tek daire yapılıp, ( 1 ) no`lu olan bu daire davalı H.T. ve onun devriyle de oğlu diğer davalı E.`ye aynı katta batı cepheli ( 2 ) no`lu daire de davacı adına tescil edilmiştir.
Davada ( 1 ) no`lu dairenin tapu kaydının iptaliyle davacı adına tescili istenilmiş ve istem doğrultusunda karar verilmiş, davalı yanın temyizi üzerine bu karar 2 no`lu dairenin tapusunun iptaliyle davalı E. adına tescilinin HUMK.`nun 74. maddesine aykırı olduğundan bahisle bozulmuş, sair yönleriyle isabetli görülüp 1 no`lu taşınmaz kaydın iptal ve tesciline dair temyiz itirazları reddedilmiş, dairemizin bu kararının düzeltilmesi davalı H.T. ve E. vekillerince istenilmiştir.
Çekişme konusu daire, sözleşmeden sonra yüklenicinin projede yaptığı değişiklik sonucu sözleşmede davacı ve davalı H.T.`ye verilmesi kararlaştırılan 2 dairenin yerine yapılmıştır. Bu haliyle yanların her ikisine de sözleşmeyle kararlaştırılan doğu cephesinde daire verilmesinde imkansızlık doğduğu gerçektir. İmkansızlığın davalı yüklenici tarafından yaratıldığı ve subjektif imkansızlık olduğu açık olduğu gibi, binanın yapım süresince her iki arsa sahibince değişen projeye göre devam edilen inşaata karşı çıkılmamak suretiyle yanlarca mevcut sonucun en azından beklenildiğinin de kabulü gerekir.
Dava, hakkına tecavüz edildiğini ileri süren kimsenin bu hak ve yararının korunması için mahkemeden hukuki himaye istemidir.
Ne varki; davanın kabulü için davacının subjektif hakkını haksız yere ihlal eden kimseye karşı açılmış olması gerekir. Olayımızda davacının hakkının ihlalinde onunla eşit hakka sahip ve aynı durumda olan davalı H.T.`nin ve ona tab`an oğlu E.`nin haksız tavrının varlığından söz edilemez. Sözleşmeye dayanılarak kendisine vekaletname verilen yüklenicinin yetkisini sözleşme kuralları sınırını aşarak kullanması sonucu edim yerine getirilmemiş ve zarar doğmuş ise, davacı denk edimi ya da zararının tazminini, yetkisini aşan, sözleşmeyi ihlal eden kimseden elbette ayrıca dava edebilir.
Açıklanan bu nedenlerle, davaya konu bağımsız bölümün kayden malik olan ve hakimiyetine geçiren davalı H.T. ve E.`den alınıp davacıya verilmesi doğru olmayacağından, davanın reddi gerekir..." gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu`nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu`nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.