 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1995/290
Karar no : 1995/519
Tarih : 17.05.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "tesbit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 8. İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.6.1994 gün ve 1993/463 E- 1994/464 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 20.9.1994 gün ve 8799-16505 sayılı ilamı; (...Davacı, 1.1.1986 ile 4.6.4992 tarihleri arasında TRT Kurumu Anrkara TV. Müdürlüğünde hizmet akdi ile çalıştığının tesbitini istemiştir.
506 sayılı Kanunun 2. maddesi hükmüne göre bir hizmet aktine dayanarak bir veya bir kaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu kanuna göre sigortalı sayılırlar. Hizmet akdinin unsurları hizmetin belirli veya belirli olmayan bir zaman içinde görülmesi, hizmet akdinin konusu olan edimin işverene ait işyerinde yerine getirilmesi, edimin ifasında işverenin denetim ve gözetim altında bulunulması ve edimin ücret karşılığında ve ücretin zaman esası üzerinden saptanmasıdır. İstisnai akdinde ise bir eserin ücret karşılığında yaratılması söz konusudur. İstisnai akdinde ücretin tesbitinde eser göz önünde tutulur. İş sahibinin talimat verme yetkisi ise elde edilecek sonuç
içindir. Halbuki hizmet akdinde emir ve talimat yetkisi işçinin çalışma yerinin işe başlayış ve sona eriş saatinin işverence tesbiti biçimindedir. Giderek İstisnai aktinde işin yerinde görülmesi zorunlu değildir.
Dava konusu olayda dosyaya ibraz edilmiş istisna sözleşmesi başlığını içeren sözleşmelerde davacının muhtelif programlarının yönetmen yardımcılığı, set amirliği yaptığı öngörülmüş olup çalışma süreleri ve yapılacak ödeme miktarı değişiktir. Öncelikle davacının TRT Kurumundaki çalışma biçimine sözlemlerde öngörülen işlerde çalışıp çalışmadığı somutlaştırılarak saptanmalıdır. Bu meyanda tüm işyeri kayıtlar getirtilip işyeri yetkililleri ile çalışma arkadaşları dinlenmek suretiyle hizmet aktinin yukarıda öngörülen unsurlarının davacı yönünden gerçekleşip gerçekleşmediği başka bir ifade ile hizmet akdi ile çalışıp çalışmadığı, çalışmışsa süresi belirlenmelidir.
Mahkemece belirtilen maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden eksik araştırma ve incelemeyle yetersiz tanık anlatımlarına dayanılarak ve kabule göre de dosyada mevcut istisna sözleşmeleri sürekli çalışmayı öngörmemesine rağmen aksi eşdeğer delillerle kanıtlanmadan 1.7.1987 - 7.5.1992 tarihleri arasında sürekli çalışmanın kabulü usul ve yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararını süresinde temyiz edildikleri anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), oybirliği ile karar verildi.