 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1994/79
Karar no : 1994/288
Tarih : 04.05.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "ipoteğin kaldırılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 25.2.1992 gün ve 1991/614-E.1992/118 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 8.2.1993 gün ve 1992/2541-1993/483 sayılı ilamı:
(.. Taraflar arasındaki 11.6.1988 tarihli sözleşmenin 5. maddesinde uyuşmazlık konusu ipoteğin davacı kooperatifçe davalı yükleniciye ciro edilen senetler ile kalan borç için tesis edileceği belirtildiği halde, bilahare tesis edilen, 29.12.1988 tarihli ipotek akit tablosunda 555. 400.999.- TL. olarak tesis edilen maksimal (üst sınır) ipoteğin sadece davacı kooperatifin davalı şirkete inşaat masrafları olarak borçlandığı belirtilen miktar kadar tesis edildiği belirtilmiş ve anılan sözleşmenin 5. maddesinde yazılan "ciro edilen senetlerin"de bu ipotek kapsamında bulunduğuna dair bir kayıt konulmamıştır. Bu tarihten sonra davacı kooperatifçe yapılan ödemelerin ipotek borcuna karşı yapıldığı açıklanmadığı için BK. 85. madde uyarınca davalı alacaklı şirketin yapılan ödemeyi muaccel hale gelmiş dilediği alacağına mahsup etme hakkı bulunmaktadır. Kaldı ki, MK.807. maddesine göre davalı yüklenicinin inşaattan doğan alacağı için kanuni ipotek hakkı da mevcuttur.
Bu durumda davacı tarafça kaldırılması istenen ipoteğin inşaat masrafları olarak borçlanılmış bulunulan 555.400.000.- TL. için tesis edilmiş olduğu ve davalı yüklenici tarafından davacı aleyhine istihkak alacağı ile ilgili olarak İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 1989/1399 esas sayılı dosyası ile dava açıldığından bu dava neticesi beklenilerek sonuçta yüklenicinin senetlerle yapılan ödemeler de dahil tüm ödemelerden sonra bir alacağı olduğu saptandığı takdirde ipoteğin o miktar kadar geçerli olduğu gözetilmek suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken aksine düşünce ile yazılı olduğu şekilde ipoteği ciro edilen senetlerin teminatı olduğu gerekçesi ile karar verilmesi doğru görülmemiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve direnme kararının verildiği itibariyle HUMK.nun 2494 sayılı Yasa ile değişik 438/II. fıkrası hükmü gereğince duruşma isteğinin reddine karar verilip dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesu usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), 4.5.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.