Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1994/77
Karar no : 1994/325
Tarih : 11.05.1994

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kütahya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 27.10.1992 gün ve 445-552 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 28.9.1993 gün ve 10978-7098 sayılı ilamı:
(.. Davacı, davalılardan noter satış vaadi senediyle satın aldığı dava dilekçesinde belirttiği taşınmazlardaki davalılara ait payların iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuş, Mahkemece ifa olanağı bulunmadığı gerekçesiyle dava red edilmiştir. Oysa Kütahya Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1991/733 esas sayılı ilamında mirasçılardan Hatice Koyak tarafından açılan dava sonunda iştirak halindeki mülkiyet müşterek mülkiyete dönüştürülmüştür. Hal böyle olunca ifa olanağının bulunmadığından söz edilemez. Ayrıca davacı davalılara tüm murislerinden intikal eden payları satın aldığını iddia ile adına tescilini istediğine göre isteğin tümü dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken bundan zuhul olunması doğru görülmemiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
 
KARAR : Dava, cebri tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, kesin hüküm bulunduğu ve iştirak halinde mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi hakkındaki mahkeme kararının yok hükmünde olduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak kurulan hüküm, Özel Dairece, mirasçılardan Hatice Koyak'ın açtığı dava sonucu iştirak halinde mülkiyetin müşterek mülkiyete dönüştürüldüğü ve sözleşmenin ifa olanağı kazandığı vurgulanmak suretiyle, isteğin tümünün nazara alınması gereğine işaretle bozulmuştur.
Gerçekten, taraflar arasında aynı nedenle açılıp önce görülen cebri tescil davasında yerel mahkemece, davalılara kök muris Hatice Öztürk'ten Urkuç Koylu aracılığıyla gelen paylar ile 977 parseldeki Ahmet Koylu hissesinin, davacı İdris Öztürk adına tesciline dair kurulan hüküm, Hukuk Genel Kurulu'ndan da geçmek suretiyle kesinleşmiştir.
Temyize konu dava da, davacı İdris Öztürk tarafından, yine aynı satış vaadi sözleşmelerine dayanılarak, önceki davanın davalıları aleyhine açılmıştır.
Tartışmasız olan bu husus nazara alındığında, kök muris Hatice Öztürk'ten davalılara intikal eden payların davacı adına tesciline ilişkin, önceki kesinleşmiş karar nedeniyle, ortada kesin hüküm bulunduğu aşikardır.
O itibarla mahkemenin, Hatice Öztürk'ten davalılara intikal eden paylar ile 977 parseldeki Ahmet Koylu payı yönünden kesin hüküm bulunduğuna değinen direnmesi yerindedir. Yine, 141 ve 2120 parsellerdeki iştirak hali sona erdirilmediğinden, Mahkemenin, bu parsellerdeki paylar yönünden de verdiği redde ilişkin kararı doğrudur.
Ancak belirtmek gerekir ki, iştirak halinde mülkiyet üzere olan taşınmaz malda, iştirakçilerden birinin üçüncü kişi durumunda olan başka bir şahsa yapacağı satış vaadi, kural olarak geçerlidir. Ne var ki iştirak çözülmedikçe, üçüncü şahıs yönünden sözleşmenin ifa olanağı yoktur.
Somut olayda ise, mirasçılardan Hatice Koyak tarafından açılan dava sonunda, mahkemece kök muris Hatice Öztürk ile ara murisler Urkuç, Koylu ve Ali Öztürk'ün ölüm tarihleri itibariyle iştirak halinde bulunan payları müşterek mülkiyete dönüştürülmüş ve bu haliyle müşterek mülkiyet üzere intikalen sicil oluşturulmuştur.
Bu itibarla, iddiaya dayanak yapılan satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı kazandığı açıktır.
Hal böyle olunca, Özel Dairenin diğer çekişmeli paylarla ilgili bu yöne değinen ve Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi doğru değildir. Direnme kararı, bu nedenle bozulmalıdır.
 
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenden dolayı (BOZULMASINA) 11.5.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini