Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1994/6-673
Karar no : 1994/898
Tarih : 28.12.1994

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
  • ŞUFA BEDELİ ( Satış vaadi ve cebri tescil )
  • SATIŞ VAADİ ( Şufa bedeli )
  • ŞUFA BEDELİ ( Dava tarihindeki değer )
  • DAVA TARİHİNDEKİ DEĞER ( Şufa bedeli ) GABİN (Şufa)
  • HAKSIZ İKTİSAP ( Şufa )
 
743/m.659
 
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "Şufa" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir Asliye 5. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 12.11.1992 gün ve 1116 - 805 sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 15.3.1993 gün ve 2753 - 3311 sayılı ilami;
( ... 2.12.1989 tarihinde kesinleşen cebri tescil davasında Şufa davasına konu edilen pay 600.000 TL. olarak kabul edilmiş, bu bedel üzerinde Şufa hakkının kabul edilmesini istemiştir. Şufa davasına konu pay cebri tescil davası sonucu mahkeme kararı ile oluşturulmuş ve bedel bu şekilde kesinleşmiş olduğundan davalının bu bedelin haricinde payın dava tarihi itibariyle nazara alınacağı hususunda savunmaya itibar edilmesi mümkün değildir. Bu itibarla cebri tescil kararındaki payın değeri nazara alınarak tescile karar vermek gerekirken dava tarihindeki tespit edilen miktara göre payın tesciline karar verilmesi hatalı görüldüğünden hüküm bu nedenle bozulmalıdır... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, önalım ( Şufa ) hakkının tanınması istemine ilişkindir.
Taşınmaz mal mülkiyetinin yasadan doğan daraltımlarından biri olan önalım ( Şufa ) hakkı, yenilik doğuran ( inşai ) bir haktır. 20.6.1951 gün 13/5 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı'nda da bu hak, taşınmazda pay sahibi bulunan kişiye, diğer bir paydaşa ait hissenin, üçüncü kişiye satılması halinde o hisse müşteriye neye mal olmuş ise o miktar ile belli bir süre içerisinde satın alma yetkisini veren ayni bir hak olarak tanınlanmıştır. Dava hakkının kullanılması için göngörülen belirli süre ise, satışın öğrenildiği tarihten itibaren başlayan ve niteliği gereği hakkın özünü etkileyen bir aylık hak düşürücü süredir. Yine belirtmek gerekirki, yukarıda ifade edilen 1951 tarih 13/5 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararının sonuç bölümünde satış bedelinden söz edilmesini de müşteriye mal olan satış bedeli olarak anlama gerekir. Bu nedenle önalım ( Şufa ) hakkının ortak payın satışından çok sonra kullanılması halinde, aradan geçen zaman içinde taşınmazın değerinde meydana gelen objektif artışlarl aenflasyon olgusunun önalım bedelinin belirlenmesine etkisi de kabul edilmelidir. Bu hakkın şu veya bu nedenle geç kullanılmasından dolayı davacıyı, amaç dışında zenginleştirecek ve alıcı davalıyı da fakirleştirecek yorum ve sonuçlardan kaçınılmalıdır.
Çağdaş Hukuk, haksız yani tam karşılığı verilmeden elde edilen kazançları korunmamaktadır ( BK.21, 61, 63 ).
Satış tarihinden itibaren geçen uzunca bir süre onra taşınmazın değerinde meydana gelen objektif ve enflasyon artışlarının, önalım ( Şufa ) bedeline dahil edilmesi yorumu, Yasa'ya ve Hukukun genel prensiplerine de ters düşmeyeceği aşikardır. Aksine bir uygulamanın hukukun amacı olan adaletin somutlaştırılmasını önleyeceği ve çıkarlar dengesini bozacağı tartışılmayacak kadar açık bir olgudur. Zira önalım hakkı sahibi, sebepsiz zenginleşirken alıcı olan davalı fakirleşmektedir. Bu itibarla önalım ( Şufa ) hakkının kullanılması nedeni ile önalım hakkı sahibi alıcının, bedele ilişkin yükümlülüğü, hakka konu olan payın kullanıldığı tarihteki ( önceden kullanılmamışsa dava tarihi ) değeri olmalıdır. Nitekim bu görüş Hukuk Genel Kurulu'nun 5.5.1993 gün ve 761 - 192, 18.5.1994 gün 215 - 356, 19.10.1994 gün 343 - 625 sayılı kararlarında da aynen benimsenmiştir.
Somut olayda ise, müşterek mülkiyet üzere bulunan taşınmazda 1/15 pay sahibi olan davalı, bu payı 4.9.1968 günlü noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle 15.000 TL. sına satın almış ve bayii Mehmet Alkan'ın ölümünden sonra 27.6.1989 tarihinde onun mirasçıları aleyhine açtığı cebri tescil davası da kabule sonuçlanmıştır.
Taşınmazda pay sahibi olan Nihat Alkan mirasçıları, temyize konu önalım ( Şufa ) davasını ise, cebri tescil kararının verilmesinden hemen sonra ikame etmişlerdir.
Hukuk Genel Kurulu'nun önüne gelen uyuzmazlık ise, önalım ( Şufa ) bedelinin hangi tarih itibariyle tesbit edilmesi gerektiği noktasında toplanmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki, kayden iktisap eden aleyhine açılan Şufa davası ile ilgili olarak yukarıda genel çerçevesi çizilen uygulama, Hukuk Genel Kurulunca kararlı bir biçimde sürdürülmektedir. Bu uygulumadan, koşullarının gerçekleşmesi halinde Şufa konusu payı, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle satın alanları yararlandırmanın, en azından hakkaniyete aykırı düşeceği duraksanmayacak kadar açıktır.
Davalı, 4.9.1968 tarihinde, çekişmeli payı satış vaadi sözleşmesi ile 15.000.- TL. na satın almıştır. Ancak cebri tescil davası sonuçlanıp temyize konu Şufa davasının açıldığı tarihte ise bu payın karşılığının 51.472.008.- TL. olduğu keşfen saptanmış durumdadır.
Hal böyle olunca, mahkemece, mevcut delillerin açıklanan Hukuk Genel Kurulu kararlarındaki ilke çerçevesinde değerlendirilmesi suretiyle Şufa konusu payın dava tarihine göre belirlenen değerinin davacılardan alınıp davalıya verilmesi koşuluyla davanın kabul edilmesi doğrudur.
O halde, Usul ve Yasa'ya uygun bulunan direnme kararı onanmalıdır.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ( ONANMASINA ), oyçokluğuyla karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini