 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1994/692
Karar no : 1994/879
Tarih : 28.12.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "menfi tesbit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 3. Ticaret Mahkemesince davanın reddine dair verilen 22.2.1991 gün ve 1988/1024 E- 1991/159 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 1.7.1992 gün ve 2367-3054 sayılı ilamı:
(.... Davacı vekili, dava konusu emre muharrer senedin malen kaydını ihtiva ettiği halde, davalının senetle ilgili olarak İstanbul Asliye 1.Ceza Mahkemesinde sanık olarak alınan ifadesinde davacıya nakit para verdiğini belirterek senet metnini ta'lil ettiğini ve ispat külfetinin yer değiştirerek davalıya geçtiğini savunmuş ve 14.3.1988 tarihli delil listesinde isticvap deliline de dayanmıştır. Mahkemece davacı vekilinin talebi doğrultusunda davalının isticvabına karar verilerek 8.6.1990 günlü celsede davalı dinlenmiş ise de, senedin davacı tarafından kendisine veriliş sebebi davalıdan sorulup bu husustaki beyanı saptanmamıştır.
Oysa davacı isticvap deliline de dayandığından, savunma muvacehesinde öncelikle davalının, dava konusu senedin davacı tarafından kendisine veriliş sebebi yönünden isticvabını yapılarak ispat külfetinin hangi tarafa düştüğünün belirlenmemesi ve yemin de dahil tüm delillerin birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), oybirliği ile karar verildi.