 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1994/398
Karar no : 1994/543
Tarih : 21.09.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasında "elatmanın önlenmesi ve kal" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Zonguldak 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 11.2.1993 gün ve 130-96 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin 3.3.1994 gün ve 1649-2706 sayılı ilamı; (...Kat Mülkiyeti Kanun'unun 19. maddesinin 2814 sayılı Kanunla değişik 2. fıkrası gereği kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin rızası olmadıkça ana gayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat ve kat maliklerinin rızası olmadıkça ana gayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat ve tadilat yapamaz. Dava konusu yer ana gayrimenkulün ortak yerlerinden olan koridor - balkon niteliğinde bir geçiş yolu olup davalı kendi bağımsız bölümünün bu koridorun sonunda olmasından yararlanarak bağımsız bölümünün sınırı hizasından bu geçişi kapatmış ayrıca tavana kadar camekan koymak suretiyle bağımsız bölümüne katmış bulunmaktadır. Anagayrimenkulün mimarı projesine aykırı olduğu bilirkişi raporu ile de anlaşılmış bulunan bu müdahalenin önlenmesine karar verilmesi gerekirken tadilatın kimseye zarar vermediği ve davacının iyi niyetli olmadığı gerekçesi ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
Anagayrimenkulün ortak yerlerine diğer kat maliklerinin onayını almadan el atarak kendi inhisari ve özel kullanımını sağlayan davalının eylemine diğer bağımsız bölüm maliklerinin karşı çıkmaları kötü niyet olarak yorumlanamaz.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), 21.09.1994 gününde oyçokluğuyla karar verildi.