 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1994/383
Karar no : 1995/54
Tarih : 08.02.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sinop Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 22.9.1992 gün 1991/201-19926212 sayılı kararın incelenmesi davalı Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü vekili tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 1.11.1993 gün ve 1992/12720-1993/12350 sayılı ilamı:
(... 11.2.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın 1. bendinde açıkça belirtildiği gibi, bir kamu kurumu tarafından verilen kararlar üzerine plan ve projesine göre bir yol yapılması dolayısıyla, evinin duvarı yıkılan veya bodrum katını sel basan, bir su tesisi yapılması neticesinde tarlasındaki sular çekilip ağaçları ve mahsulleri kuruyan veya tarlası artık ekin ekilemez hale gelen yahut tarlasının kenarından geçen derenin kuruması yüzünden tarlası susuz kalan veya su tesisinin bozukluğu yahut bakımındaki ihmal yüzünden tarlasını sular basıp bu suların getirdiği kumlardan dolayı tarlası artık ekin ekilemeyecek duruma düşen kimsenin uğradığı zararlar gibi zararlar idari kararın ve fiilin neticesinde meydana gelen zararlardır. Zira bir kamu kurumunun görevlerinden olan bir işi yapmayı kararlaştırması idari bir karar olduğu gibi, bu kararı yerine getirmek üzere plan ve projeler yapıp o plan ve projeler gereğince işi görmesi de kararın neticesi olan birer idari eylemdir. O halde sözü edilen kararda örnek olarak belirtilen bu eylemlerden doğan zararların ödettirilmesi istekleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi hükmünce bir tam yargı davasıdır ve bu davalara bakmaya idari yargı yeri görevlidir.
Temyize konu edilen davada davacı idarenin yol yapımı sırasında meydana gelen kod farkı nedeni ile yıkılan duvarının eski hale getirilmesi zararının tazminini istediğine göre dava dilekçesinin yargı yolu bakımından red edilmemiş bulunması isabetsizdir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan zararın alınması istemine ilişkindir. Davacı gerçek kişi tarafından davalı Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü aleyhine açılmıştır.
Davada, davalı idarenin yol genişletilmesi sırasında, davacının tapusu kapsamında kalan duvarını proje dışı yıkarak zarar iras ettiği ileri sürülerek, bunun tahsili istenmiştir.
Dosyada mevcut krokide iddiayı doğrular niteliktedir. Bu durumda, uyuşmazlığın çözüm yerinin adli yargı olduğu kuşkusuzdur. O itibarla; mahkemenin adli yargının görevli olduğuna değinen direnmesi yerindedir. Ne var ki, işin esasına yönelik temyiz itirazların dairesince incelenmemiştir.
Hal böyle olunca işin esasına ilişkin temyiz itirazlarının tetkiki için dosyanın özel dairesine gönderilmesi gerekir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 4. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, oybirliği ile karar verildi.