 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas no : 1994/14-284
Karar no : 1994/399
Tarih : 15.6.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- SATIŞ VAADİ ALACAKLISININ İFRAZ TALEBİ
- İFRAZEN TESCİL
- PAYIN SATIŞ VAADİ ( İfrazen tescil )
818/m.213
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "ferağa icbar" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 18.7.1991 gün ve 1987/174 Esas, 1991/132 Karar sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 23.9.1993 gün ve 6801-6948 sayılı ilamı;
( ...Davacı, satış vaadi sözleşmesi uyarınca satın alınan yerin ifrazen tescilini istemiştir. Davalı taşınmazı önce tapuda 2500 m2 iken maliki tarafından açılan yüzölçümünün çoğaltılması davasında mesahası 13652 m2.ye çıkartılmıştır. Bu hususlar satış vaadi sözleşmesinde açıklanarak gerçek tapu miktarından sözleşmede belirtilen 5000 m2.lik yerin satışı vaad edildiğinden özellikle bu miktarın ana gayrimenkulden ayrılarak müstakil parsel olarak tescili istenmektedir. 8.11.1990 tarihll celsede davacı vekili "biz dava dilekçemizde 5000 m2 tutarındaki satışı yapılmış yerin müstakilen üzerimize yazılmasını talep etmiştik" diye söylendiğinde beyanı okunup imzası alınmıştır. Sonradan mahkeme bu beyanla iktifa etmemiş, keşfe gitmiş, bu keşifte 5000 m2 kesimin kadastroda oluşan çapa göre taşınmazın neresinde kaldığı ifraz durumu itibariyle soruşturulmuş, bu hususun uzman bilirkişice çizilecek haritaya işlenmesine dahi karar vermiştir. Bunlar gözönüne alındığında davacı vekilinin duruşmadaki beyanının doğrudan pay istemeye yönelik bulunmadığı, daktilo yazılırken oluşmuş bir hata olabileceği üzerinde durulup, karardan önce davacı vekiline açıklattırıldıktan sonra meydana gelen duruma göre eğer pay istemiş ise paya, pay istememiş ise, imara göre 5000 m2 yerin ifrazer tescili de mümkün ise bu kesimın ifrazen tesciline karar vermek gerekirken bunlar yerine getirilmeden hüküm kurulması olaya uygun düşmemiştir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan..gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA) oybirliğiyle karar verildi.