 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1993/945
Karar No: 1994/195
Tarih: 06.04.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "şuf'a" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çorum 3. Asliye Hukuk Mahkesince davanın kabulüne dair verilen 7.5.4992 gün ve 1991/526 E. 1992/158 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 9.11.1992 gün ve 1992/12158-12632 sayılı ilamı:
(...Dava şuf'alı payın iptal ve tesciline ilişkindir. Mahkeme istem gibi karar vermiş hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir.
Davalılar vekili müvekkillerinin müşterek paydaşlarından bulundukları taşınmazın diğer paydaşı Fatma Yılmaz'dan davalıların pay satın aldıklarını yeni öğrendiklerini iddia ederek şuf'a haklarının tanınması istemi ile bu davayı açmıştır.
Davalılar vekili, pay satışını davacıların başından beri bildiklerini, hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın reddi gerektiğini şuf'alı taşınmazın üzerinde yapılacak inşaat ile ilgili olarak yapılan ön anlaşmalar dolayısıyla davacıların açtıkları şuf'a davasında iyiniyetli olmadıklarını bu nedenle de davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Dava için öngörülen sürenin geçirildiği ve davacıların iyi niyetli olmadığı savunmasının ispatı yönünden davalılara 21.10.1991 tarihinde 10 günlük kesin süre verilerek duruşma 17.12.1991 tarihine bırakılmıştır. Davalılar Vekilinin delillerinin listesini verilen 10 gün süre içinde olmamakla birlikte, 17.12.1991 tarihli oturumda ibraz ettiği, ilgili listenin ekli bulunduğu dilekçenin havale tarihinden ve zabıtnameden anlaşılmaktadır. İlk oturumda verilen bu delillere ilişkin 10 günlük kesin süre sadece delillerin açıklanması amacı taşımaktadır. Zira o delillerin toplanmasına ilişkin ve özellikle şahitlerin davetiye ile çağrılması yolunda ve bu amaçla masraf ve ücretlerin depo edilmesi hakkında bir karar bulunmamaktadır. Böyle olunca sürenin amacına ilk oturumda varıldığı ortadadır. Listenin 10 gün içinde verilmemesi duruşmanın yeniden geri bırakılmasını gerektirmemektedir. O delil listesini 10 günlük kesin süre içerisinde verilmesi halinde de 17.12.1991 tarihli oturumda yine o delillerin toplanmasına karar verilecektir. Bu nedenlerle savunma delillerinin ve varsa davacı mukabil delillerinin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken aksi görüşle ve eksik inceleme sonunda yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), 06.04.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.