 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1993/791
Karar No: 1994/23
Tarih: 02.02.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "yoksulluk nafakası tayini" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; PAMUKOVA Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 22.10.1991 gün ve 78-75 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 5.3.1993 gün ve 1716-2233 sayılı ilamı:
(.. Dava Medeni Kanunun 144. maddesine dayalı yoksulluk nafakası isteminden ibarettir.
Mahkemece istemin kabulüne dair verilen kararın Yargıtay'ca onanması üzerine, Yargıtay ilamı davalının Türkiye'deki adresine tebligat kanununun 35. maddesi gereğince tebliğ edilmiş, davalının bilahare verdiği 15.1.1993 tarihli karar düzeltme istemini havi dilekçesi mahkemece süre geçtiğinden bahisle 25.1.1993 tarihli karar ile reddedilmiş, bunun üzerine davalı süresinde verdiği temyiz dilekçesi ile mahkemenin bu kararını temyiz etmiştir.
Tebligat Kanununun 35. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için daha önce yargı organınca tebligat yapılmış olan kimsenin adresini değiştirmesi halinde yeni adresini hemen tebliğ yaptırmış olan kaza merciine bildirmemiş olması ve bu şahsın yeni adresinin tebliğ memuru tarafından da tesbit edilememiş olması zorunludur.
Halbuki incelenen dosyadan davalının Almanya adresinin dosyada bulunduğu, kararın başlık kısmına davalının Almanya adresinin yazıldığı, temyiz dilekçesinde de davalının Almanya adresinin yazılı bulunduğu görülmüştür.
O halde davalıya Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince yapılan tebliğ yasaya aykırı olup geçersizdir ve bu durumda da davalının karar düzeltme dilekçesinin süresinde olduğunun kabulü gerektiği gibi karar düzeltme isteminin süresinde olup olmadığının incelenmesi görevi de mahkemeye ait olmayıp Yargıtay'a ait olduğundan mahkemenin 25.1.1993 tarihli red kararının bozulması ve düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.
Karar düzeltme istemi üzerine, yeniden yapılan incelemede davacının davalı ile boşanmalarına karar verilmesi sebebi ile Medeni Kanunun 144. maddesi gereğince yoksulluk nafakası talebinde bulunduğu mahkemece de davanın kabulü doğrultusunda hüküm tesis edildiği ve hükmün Yargıtay tarafından da onandığı görülmüştür.
Her ne kadar boşanma davasında yoksulluk nafakası hakkında hüküm kurulmamış olması sebebi ile taraflar arasında kesin hüküm yok ise de Medeni Kanunun 144. maddesi gereğince yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için kusuru daha ağır olmayan eşin boşanma davası sonunda, boşanma sebebi ile yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin araştırılması gerekir.
O halde davacı kadının boşanma davasının devam ettiği tarihler nazara alınarak hükmün kesinleştiği tarihte yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi zorunludur.
Ne var ki temyiz incelemesi sırasında bu yön gözden kaçmış ve bozulması gereken kararın onandığı anlaşılmakla davalının karar düzeltme isteminin kabulüne onama kararının kaldırılmasına ve hükmün açıklanan gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.
SONUÇ : Davalının temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle (ONANMASINA) 2.2.1994 tarihinde oybirliği ile karar verildi.