 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1993/590
Karar No: 1993/710
Tarih: 10.11.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "elatmanın önlenmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 12.11.1991 gün ve 1291-1346 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 11.5.1992 gün ve 2706-3727 sayılı ilamı:
(.. 1 - Davalının fırın olarak kullandığı dükkanın projede bir kapısı mevcut iken ikinci bir kapı yapılması, bu kapı vitrin içinde gizlenmiş olsa bile ana binanın mimari projesine aykırı olduğu cihetle, bunun binaya zarar vermediği ve estetik açısından sakıncası bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmesi ve davacı tarafın üçüncü bir kapı açıldığına dair iddiasının incelenmemesi,
2 - Davalının doğalgaza çevirdiği fırının bacasının ortak yerlerden bulunan kalorifer bacasına bağlaması projeye aykırılık teşkil ettiği için Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesinin 2. fıkrası hükmü uyarınca bütün kat maliklerinin rızasını gerektirdiği halde bu hususun sözü edilen madde hükmüyle ilgisi olmayan EGO projesine uygun olduğu gerekçesiyle bu konudaki istemin reddi,
3 - Fırının üst pencerelerinin camsız olması, fırın kokularının üst katlara sirayetini sağlayacağı ve binanın görünümünde olumsuzluk yaratacağı cihetle bilirkişinin de bu konudaki görüşü dikkate alınmadan buna ilişkin istemin reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA) 10.11.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.