 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1993/479
Karar No: 1993/580
Tarih: 13.10.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "Yargılamanın iadesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; VAKFIKEBİR Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 30.6.1992 gün ve 86-151 sayılı kararın incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 5.10.1992 gün ve 15969-21062 sayılı ilamı;
(.. Davacı tebligatın geçerli olmadığını bu nedenle yargılamanın iadesini istemiştir. Bedel artırma davası sırasında davacı vekili tebligatın geçersiz olduğuna dair herhangi bir iddia ileri sürmemiştir.
Duruşma sırasında davacının tebligat geçersiz ise bunu ileri sürmesi mümkündür. HUMK.'nun 445. maddesinde yazılı şartlar oluşmadığından iadeyi muhakeme talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
Yargılamanın iadesi, olağanüstü bir yasa yolu olduğundan bu yola başvurmada dayanılabilecek sebepler HUMK.'nun 445. maddesinde sınırlı olarak belirtilmiştir.
Ancak, aynı maddenin ilk fıkrasında da açıkça vurgulandığı üzere aleyhine yargılamanın iadesi yoluna gidilecek kararın kesin olarak verilmiş olması ya da kesinleşmiş bulunması gerekir.
Oysa, somut olayda, yargılamanın iadesi talep edilen 17.12.1991 gün ve 470477 sayılı kararın kesinleşip kesinleşmediği açık olarak anlaşılamamaktadır. İsteğin incelenmesi için bu koşulun gerçekleşmiş olması gerekir.
Bu durumda, mahkemece gerekli araştırma ve inceleme yapılarak, hakkında yargılamanın iadesi istenilen önceki mahkeme kararının kesinleşmiş olduğu tam olarak tesbit edilmeden davanın kabul edilmesi doğru değildir.
O halde, usul ve yasaya aykırı bulunan direnme kararının bozulması gerekir.
SONUÇ : Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda açıklanan nedenden dolayı (BOZULMASINA), bozma sebebine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 13.10.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.