 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1993/16-97
Karar No: 1993/434
Tarih: 9.6.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KADASTRO MAHKEMELERİNİN YETKİSİZLİĞİ
743/m.639
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "komisyon kararının iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Edirne Kadastro Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 18.9.1991 gün ve 1989/37-1991/77 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 16.Hukuk Dairesi'nin 4.6.1992 gün ve 1991/16070-1992/8235 sayılı ilamı;
( ...Kadasto Mahkemesi'nin yetkisi her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar, tutanak düzenlenmeyen yerlerle ilgili ihtilafları çözme yetkisi kadastro mahkemesine ait olmayıp genel hukuk mahkemelerine aittir. Tutanak düzenlenmeyen arazi bölümü ile ilgili taleplerin kadastro komisyonunlarınca incelenip karara bağlanması da mümkün değildir. Davaya konu edilen taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmediği mahkemece mahallinde yapılan keşif ve uygulama ile belirlenmiştir. Bu durumda mahkemenin görevsizliliğine ve dosyanın görevli hukuk mahkemesine tevdiine karar verilmesi gerekir. Görev hususu nazara alınmadan işin esasına girilip hüküm kurulması isabetsizdir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Kural olarak Kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlarla ilgili uyuşmazlıkların çözüm yeri genel mahkemelerdir. Kadastro Mahkemeleri'nin yetkisi ise kadastro tutanağının düzenlenmesi ile başlar. Yine Kadastro Komisyonlarınca alınan kararlara karşı ileri sürülecek itirazların inceleme yeri de Kadastro Mahkemeleridir. Ancak, hemen belirtmek gerekir ki, Kadastro komisyonlarının, ilgilisi belirli gün ve saatte arazisi başında değilken tutanak düzenlenmemiş bir yer hakkında tutanak düzenlemesi mümkün değildir.
Somut olayda ise Kadastro Komisyonunca çekişmeli yer, davalı adına tesbit edilen parsele katılarak tutanak düzeltilmiştir. Bu durumda Kadastro Mahkemesince, komisyon kararına da itiraz edildiğine göre, kadastro komisyonu kararının usulsüzlüğü nedeniyle iptal edilmesi ve Özel Daire bozma kararında işaret edildiği üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeksizin önceki kararda direnilmesi doğru değildir. O halde Usul ve Yasa'ya uygun olmayan direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda yazılan ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), oybirliği ile karar verildi.