 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1993/159
Karar No: 1993/429
Tarih: 09.06.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "tespit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 4. İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 4.2.1992 gün ve 798-41 sayılı kararın incelenmesi davalı SSK. vekili tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 28.9.1992 gün ve 3821-8790 sayılı ilamı:
(.. Mahkemece tanık sözlerine dayanılarak, direkten düşme olayı ile aradan bir süre geçtikten sonra vuku bulan ölüm olayı arasında uygun neden sonuç bağlantısı bulunduğu kabul edilmiştir. Ancak tanıklar, kendi görmelerine bağlı değil, duymaya dayalı anlatımda bulunmuşlardır. Bu nedenle tanık anlatımları direkten düşmenin varlığını ve uygun neden sonuç bağlantısını kurmaya yeterli sayılamaz. Kaldı ki, kimi, tanıklar, davacının miras bırakanının direkten düşmesi sonucu yaralandığını söylemişlerdir. Bu durumda sigortalının yaralanması sonucu tedavi ve diğer sosyal haklardan yararlanmak isteyeceğini düşünmek hayatın doğal akışına uygun olacaktır. Oysa bu yönden herhangi bir başvuru ve işlem geçmemiştir. Açıklanan olgular karşısında düşme olayı kanıtlanmış gibi iş kazasının gerçekleştiğini kabul etmek isabetli değildir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : 1 - Davalı TEK İdaresince, bozmadan önce verilen ve davanın kabulüne dair olan yerel mahkeme kararı temyiz edilmemiştir. Bu durumda hakkında verilen hüküm kesinleşmiş bulunan TEK idaresinin direnme kararının temyize hakkı bulunmadığından temyiz isteminin reddine karar verilmelidir.
2 - Diğer davalı SSK.nun temyizine gelince;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle somut olayda, mahkeme kararının davalı TEK idaresi yönünden kesinleşmiş olması ilk kararı temyiz etmiş bulunan diğer mümeyyiz SSK.nın, Özel sebeplere dayalı temyiz itirazlarının incelenmesine engel teşkil edemez. Ayrıca tüm dosya içeriğine göre de iş kazası sayılacak bir olayın varlığı kanıtlanamadığı bir yana, ölen Muhsin Taş'ın hak sahiplerince kendilerine ölüm aylığı bağlanması ile ilgili olarak yapmış oldukları başvuruda dahi iş kazası iddiasını ileri sürmemiş olduklarına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı;
1 - Davalı TEK idaresinin temyiz isteminin reddine. İstek olursa temyiz peşin harcının geri verilmesine,
2 - Davalı SSK vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA) 9.6.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.