 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 1993/1
Karar No: 1993/97
Tarih: 10.03.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "rücuuan alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 16.1.1991 gün ve 203-29 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 19.12.1991 gün ve 4094-15270 sayılı ilamı;
(... Dosya arasında bulunan Antalya 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.11.1989 gün ve 279-866 sayılı kararına göre davaya konu edilen trafik kazasından ötürü Ramazan Erol ile Enver Aksu arasında cereyan eden davada her iki tarafın işbu tazminat isteklerinden feragat etmeleri nedeniyle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Derdest bulunan davada Ray Sigorta A.Ş. sigortalısı Enver'e ödemiş bulunduğu bedeli kendisine halef olarak ve kusuru oranında davalı Ramazan'dan istemektedir. Kurul olarak asıl hak sahibinin hakkından feragat etmesi durumunda halefin karşı taraftan bir talepte bulunma yetkisi bulunmamaktadır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan ve karar yerinde de gerekçesi gösterilmeden davanın kabulü doğru görülmemiştir..) gerekçesiyle bozularak yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle T.T.K.'nun halefiyet başlıklı 1301. maddesi 2. fıkrasında, sigorta ettiren kimsenin, birinci fıkra gereğince sigortacıya intikal eden haklarını ihlal edecek bir hal ve harekette bulunursa sigortalıya karşı mesul olacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davacı sigorta şirketince trafik olayından dolayı sigortalısı Enver'in hasarı karşılanıp onun halefi durumuna geçildikten sonra, sigortalı Enver ile olaya karışan diğer araç sahibi arasında görülen dava, karşılıklı feragat nedeniyle redle sonuçlanmıştır. T.T.K.1301. maddesiyle de aynı zarar için birden fazla ödeme yapılmasını önleme amacı güdüldüğüne göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), 10.3.1993 gününde oyçokluğu ile karar verildi.