 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1992/562
K: 1992/711
T: 25.11.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "itirazın iptali ve alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 30.11.1988 gün ve 35-600 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 19.3.1990 gün ve 2048-2340 sayılı ilamı:
(.. 1 - Davacı dilekçesinde mahiyetleri ve neticeleri farklı olan alacağın tahsili davası ile birlikte itirazın iptalini dava etmiştir. Bu iki dava çeşidinin birlikte görülmesi istenemeyeceği gibi, mahkemece de birarada görülüp sonuçlandırılması da mümkün değildir. Mahkemece davacı vekiline alacağın tahsili veya itirazın iptali davalarından hangisini tercih ettiği açıklattırılmak, alacağın tahsili istenilmesi halinde ise, İ.İ.K.nun 67. maddesinde düzenlenen ve itirazın iptali davalarında uygulanabilen ("hükmolunan meblağın % 15'inden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminata") hükmedilmemek gerekirken, alacağın tahsili ile birlikte inkar tazminatına da hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
2 - Davalı Aydın Altuntaş (1.000.000 TL)'lık kredi sözlemesinde kefil olarak imzasının bulunmadığını savunmuş, dosya arasındaki kredi sözlemesi fotokopisinden dahi imzasının bulunmadığı gözlenmiştir. Davalının bu itirazı üzerinde durulmak ve gerekirse sözleşme aslı celbedilmek, davalı imzasının bulunup bulunmadığı araştırılmak gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
3 - Davacı banka ayrıca, banka muamele vergisinin de davalılardan tahsilini istemiştir. Mahkemece sözleşme ve ek maddeleri aslı veya okunabilecek tasdikli sureti celbedilerek, davalıların banka muamele vergisinden sorumlu olup olmadıklarının tesbit edilmek ve sonucuna göre bir karar verilmek icabederken, bu yön üzerinde de durulmaması doğru görülmemiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildikleri anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : 1 - Davacı banka vekili, dava dilekçesinde özetle; davalılar hakkında yapılan icra takibine davalılarınn itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, % 15 inkar tazminatı ile 4.326.850 TL. asıl alacağın banka temerrüt faizi ile gider vergisiyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş bulunmaktadır. Davacı banka, dava dışı miras bırakan İ. Hakkı Altuntaş ile davalı İlksen Altuntaş hakkında icra takibi yapmış, davalı ilksen bu takibe itiraz etmiş ve miras bırakanın ölümü nedeniyle ödeme emri tebliğ edilememiştir. Davacı, miras bırakanın mirasçıları hakkında icra takibini devam ettirmemiş ve sonrada bu mirasçılar da mirası reddetmişlerdir.
Davalı İlksen'e örnek 49 sayılı ödeme emri 14.1.1987 tarihinde tebliğ edilmesine karşın, bu davalının yedi gün içinde itiraz etmesi gerekirken, icra takibine 22.1.1987 tarihinde süreyi geçirdikten sonra itiraz etmiştir. Bu davalının itiraz süresi geçmiş olmasına göre hakkındaki icra takibi kesinleşmiştir. Diğer davalı Aydın Altuntaş hakkında ise herhangi bir icra takibi yoktur. Davalılardan İlksen hakkındaki icra takibi kesinleşmiş bulunmasına ve diğer davalı Aydın hakkında da bir icra takibinin yapılmamış olmasına göre artık bu davalılar aleyhine itirazın iptali davasının açılması söz konusu olamaz. Başka bir deyişle, davalılar hakkında açılan işbu davanın itirazın iptali değil, bir alacak davası olarak görülmesi ve sonucu çerçevesinde karar verilmesi gerekeceği aşikardır.
2 - Davalı Aydın Altuntaş, 1.000.000 TL lık kredi sözlemesinde kefil olarak imzasının bulunmadığını savumuş ve dosya arasındaki kredi sözleşmesi fotokopisinde dahi imzasının bulunmadığı gözlenmiştir. Bu davalı kredi sözleşmesine itiraz ettiğine göre, kredi sözleşmesinin aslının getirtilmesi ve eğer aslı yoksa imzasız fotokopiyle davalının sorumlu tutulamayacağının gözönüne alınması gerekir.
Öte yandan, mahkemece İ.İ.K.nun 68/b maddesine göre, itiraz edilmeyen ve banka tarafından usulüne uygun düzenlenmiş makbuz ve belgeler, aynı Yasa'nın 68/1 maddesinde öngörülen belgelerden olduğu kabul edilmişse de, ekli icra dosyasından ve davacının ibraz ettiği delillerden İ.İ.K.'a 3493 sayılı Yasa'yla eklenen 68/b maddesindeki koşulların davacı banka tarafından yerine getirilmediği ve bunun sonucu olarak, bu maddenin uygulama olanağının bulunmadığı da açıktır. Bu nedenle, mahkemenin bu gerekçesine itibar edilemez.
3 - Davacı banka, dava dilekçesinde, davalılardan Gider Vergisi'nin tahsilini istemiş bulunmaktadır. Gider Vergisi'nin diğer bir adı, Banka ve Sigorta Muamele Vergisi'dir (6802 S.Y. md.28). Mahkemece, kredi sözleşmesi ve ek maddelerinin aslı veya okunabilecek tasdikli bir sureti yahut fotokopisi getirtilerek, davalıların Gider Vergisi'nden (Banka ve Sigorta Muamele Vergisi) sorumlu olup olmadıkları saptanmak ve sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, Banka ve Sigorta Muamele Vergisi istenmediğinden söz edilerek karar tesisi de keza doğru değildir.
4 - Davacı bankanın faiz istemi hakkında, banka temerrüt faizine karar verilmiş ise de, bu faiz isteminde davacının herhangi bir faiz oranı göstermediği ve mahkeme kararında da bu faiz oranının belirtilmediği ve bu durumun, kararın infazında duraksamalara neden olacağı açık bulunmasına göre, davacı tarafa istenen faizin oranının açıklattırılması ve ondan sonra faiz hakkında karar verilmesi gerektiğinin gözönüne alınmaması ve faiz başlangıç tarihinin de yanlış gösterilmesi de kabul yönünden isabetsizdir.
Bu nedenlerle usul ve yasaya uygun olmayan direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 25.11.1992 tarihinde oybirliği ile karar verildi.