 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1992/20-714
K: 1993/33
T: 3.2.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ZİLYETLİKLE İKTİSAP ( Orman )
- ORMAN ÖRTÜSÜNÜN YOK EDİLMİŞ OLMASI ( Zilyetlikle iktisap )
743/m.639
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "orman kadastrosuna itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Şavşat Kadastro Mahkemesince davanın reddine dair verilen 5.11.1990 gün ve 1990/9-6 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 20.Hukuk Dairesi'nin 29.4.1992 gün ve 1992/1636-1748 sayılı ilâmı;
( ...Yukarıda belirlenen davanın niteliğine göre aleyhine dava açılanlar dava dilekçesinde ( Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğü ) olup, 6831 sayılı Yasa'nın 11.maddesine göre ilk tahdit ve 2/B uygulaması ile ilgili olup, kurumların hasım gösterilmesinde bir sakınca yoktur, esasen taraf teşkili Yasa'ya uygun şekilde sağlanmıştır. Dışarı çıkarmanın Hazine adına olması yanında, Bakanlığı Hazine vekilinin temsil etmiş olması da doğrudur. Bu durumda Orman İşletme Müdürlüğü için husumetten, Hazine ve gerçek kişi için süreden red karar verilmesi yerinde değildir.
Şöyle ki; dosyadaki tutanaklara göre ilk tahdit ve 2/B uygulamasının aynı zamanda yapıldığı ve davacının bu tesbitlere karşı süresinde itiraz ettiği anlaşılmış olmakla taraf teşkilinde yanlışlık ve eksiklik bulunmaması nedeniyle işin esasının incelenmesi gerekir. Bu durumda, orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırmanın ilk olarak yapıldığı yerlerden; bir yerin, orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116,4785 ve 5658 sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.7.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Yasa'nın 1.maddesi gereğince 2.maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Yasa ile iadeye tâbi tutulmuştur. İadenin koşulları Yasada gösterilmiştir.
Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip; önceki bilirkişi dışında, serbest orman mühendisleri arasında seçilecek 1 uzman bilirkişi aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle; taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116,4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasa'nın 45.maddesinin ilgili fıkraları Anayasa Mahkemesi'nin 1.6.1988 gün ve 31/13 E.K. 14.3.1989 gün ve 35/13 E.K.ve 13.6.1989 gün ve 7/25 E.K.sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan; bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının, orman sayılan yer olduğu düşünülmeli uzman ve fenehli bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı kroki çizdirilmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı biçimde hüküm kurulması, Usul ve Yasa'ya aykırıdır... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasa'ya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, oyçokluğu ile karar verildi.